{"title":"ÇAĞDAŞ TÜRK RESİMDE MODERN KADIN GİYİMİN 1950 SONRASI FİGÜRATİF ESERLER ÜZERİNDEN İNCELENMESİ","authors":"Zehra DOĞAN SÖZÜER, Feyza Kuran","doi":"10.31126/akrajournal.1185579","DOIUrl":"https://doi.org/10.31126/akrajournal.1185579","url":null,"abstract":"Türk kadın giyim kültürünün modernleşme süreci incelendiğinde politik ve ekonomik dönüşümleri işaret eden 1950 yılı ve sonrası dönem öne çıkmaktadır. Yönetimde çok partili hayata geçiş ve endüstrileşmede gerçekleşen kalkınma hareketinin temelinde, etkileri kurumsal boyuttan bireyin yaşamına seyreden ve eğitim, sanat, sosyal yaşantı ve giyim biçimlerinde yansımaları okunan modernleşme görülür. Modernleşme olgusu, salt bir araştırma alanı olmakla birlikte, Türkiye’de kent ve kırsala özgü farklı kültürel zeminlere göre farklı üsluplarda kendini inşa etmiş, kendi çatışma ve tartışma alanını yaratmıştır. Bu dönemde Türk modernleşmesinin izlerini gösteren görsel bir envanter ise çağdaş Türk resmidir. Dönemin sanatında modernleşme, resimde Batılı yaşam biçimlerinin farklı görünümleri olarak ve özellikle figüratif resimde kendisini gösterir. \u0000Türk modernleşmesinin kent ve kırsal yaşam temalarında, farklı Türk kadınları giyim ve yaşam biçimleri ile modernliğin farklı görünümlerinde betimlenir. Modernizasyon sürecinin tarihi modernite göstergelerinin farklı gelişmişlik bölgelerinde değişen giyim şartlarından, kadınların meslek dallarına kadar uzanan etkenlerle ilişkili olduğu bilinmektedir. Figüratif resimde izlenebilecek önemli modernleşme ölçütlerinden biri de giyimdir. Kadın giyimi dönemin tarihinde modernleşme unsuru olarak incelendiği gibi, içerik olarak resimde figür konu olduğunda güçlü bir anlatım aracıdır. 1950 Sonrası dönemde Avrupa modasının takip edilmesi, kadın modasında batılılaşma, figüratif resimlerde de bir söylem olarak kendisini göstermiştir. \u0000Araştırma kapsamında, toplumu Türk modernleşmesine ve Batılılaşmaya taşıyan olaylar incelendikten sonra, moda ve sanat alanındaki etkileşim bütüncül olarak değerlendirilmiş, çağdaş Türk resmini temsil eden sanatçıların figüratif eserlerindeki kadın giyim biçimleri üzerinden temsil ettikleri giyim kültürü analiz edilmiştir.","PeriodicalId":269437,"journal":{"name":"AKRA KÜLTÜR SANAT VE EDEBİYAT DERGİSİ","volume":"9 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"129353894","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Ortodoks Rusya'da Heretik Akımlar","authors":"Servet Doğan","doi":"10.31126/akrajournal.1145454","DOIUrl":"https://doi.org/10.31126/akrajournal.1145454","url":null,"abstract":"Katolik Dünya ve Batı Avrupa’da olduğu ölçekte olmasa da, Ortodoks Rusya'da da bir takım “heretik” cereyanlar gelişmiş ve Ortodoks Kiliseyi uğraştırmıştır. Ortodoks dünyada heretik akımların hareket noktaları genelde kilise hiyerarşisi, İsa'nın tanrılığı, müesses din şekilciliği, din istismarı, ve ikonlara ibadeti reddetme şeklinde olmuştur. Aynı şekilde Kutsal Kitabı anlam ve yorumlama yetkisinin Ortodoks Kiliseye ait olmasına karşı çıkılmıştır. Klerikal sisteme karşı çıkıldığı gibi devlet Şahsi mülkiyet ve Batıdaki reformist akımlardan daha güçlü bir şekilde toplumdaki adaletsizliğe, şahsi mülkiyete, Kilisenin ve devletin otoritesine karşı çıkılmıştır. Rus Ortodoks Kilisesi ve siyasi otorite bu akımlarla zaman zaman şiddete ve baskıya başvurarak mücadele vermiştir. Ancak Hristiyan dünyanın doğusundaki reform hareketleri ve heretik cereyanlar Batıdaki kadar büyük çaplı olmadığı gibi uzun yıllar sürecek din savaşlarına da neden olacak boyutta olmadı. Aynı şekilde bu akımlara karşı engizisyon ve haçlı seferleri de söz konusu olmamıştır. Zaman zaman kovuşturma, toplu sürgün ve nadiren yakarak idamlar olmuşsa da bazen de Çar ve Ortodoks Kilise onlarla uzlaşma yoluna giderek veya dini özgürlükler verecek sorunu halletme yoluna gitmiştir.","PeriodicalId":269437,"journal":{"name":"AKRA KÜLTÜR SANAT VE EDEBİYAT DERGİSİ","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"130216820","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Yer Markalaşmasında Tipografi","authors":"Serra Kiziltaş","doi":"10.31126/akrajournal.1201331","DOIUrl":"https://doi.org/10.31126/akrajournal.1201331","url":null,"abstract":"Yer markalaşmasında öne çıkan tipografi, şehir markalaşması, ulus markalaşması, marka iletişimi, turizm, pazarlama gibi farklı sektörleri bir araya getiren bir köprü niteliğindedir. Doğru biçim ve işlev ilişkisi barındıran tasarımların yer markalarının yerel, ulusal ve uluslararası alanlarda fark edilmesine ve diğer markalar arasından sıyrılarak öne çıkmalarına olanak sağlamaktadır. Bu araştırma, yer markaları ile tipografi arasındaki ilişki göz önünde bulundurularak tipografik unsurlara odaklanmıştır. Grafik tasarım ilkelerinin göz önünde bulundurularak tipografinin irdelendiği bu araştırmada, tipografinin yer markaları kapsamında önemi ve faydası açıklanmıştır. Yer markalarına ait tipografik uygulamaların yapılandırılmasında ajanslara, grafik tasarımcılara ve tipograflara tasarımsal ihtiyaçları doğru bir şekilde belirlemek ve uygulamak adına düşen görevler saptanmıştır.","PeriodicalId":269437,"journal":{"name":"AKRA KÜLTÜR SANAT VE EDEBİYAT DERGİSİ","volume":"70 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"116856727","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Yeni Bir Karşılaştırmalı Seğirname Nüshası Üzerine Değerlendirmeler","authors":"M. Bars","doi":"10.31126/akrajournal.1191067","DOIUrl":"https://doi.org/10.31126/akrajournal.1191067","url":null,"abstract":"İnsanoğlunun en büyük meraklarından biri gelecekte olabilecekleri önceden öğrenmektir. Yaşanılan bazı deneyimler gelecekte olabileceklerin önceden öğrenilebileceğine dair çeşitli inançlar meydana getirmiştir. Tabiatta bulunan bazı nesnelerin durumlarına veya insanların bazı uzuvlarındaki hareketlere bakarak geleceği tahmin etme pratikleri insanlık tarihi kadar eskidir. Bu pratikler bazı bilim dallarının oluşmasını da sağlamıştır. Geleceği öğrenmeye dayalı inançlar her geçen gün artan bilgiye, hızlı teknolojik gelişmelere, güçlü medeniyetlere rağmen insanlar arasında varlığını sürdürmektedir. Türk kültüründe insan vücudunda bulunan herhangi bir uzvun hareket etmesine bağlı olarak gelecekte olabilecekleri tahmin etme seğirname veya ihtilaçname adı verilen türü meydana getirmiştir. İlmî bir dayanaktan yoksun olan bu halk inancına göre hiçbir uzuv tesadüfen seğirmez/hareket etmez. Bir uzvun seğirmesi gelecekte meydana gelecek bir olaya işaret eder. İnandırıcılığını arttırmak için seğirmelerle ilgili yapılan yorumlar bazı peygamberlere ve saygın kişilere dayandırılmıştır. Türk halk kültüründe çok sayıda seğirname örneği vardır. Bunların bir kısmı tek ve genel bir yoruma dayanırken bir kısmı da birçok kişinin ayrı ayrı yorumlarına dayanır. Seğirnamelerin bazıları incelenmiş olmasına rağmen hâlâ incelenmeyen çok sayıda seğirname bulunmaktadır. Bu çalışmada Millî Kütüphanede bulunan yeni bir karşılaştırmalı seğirname nüshası incelenmiştir. İnceleme sonucunda bu nüshanın daha önce tespit edilen üç karşılaştırmalı seğirname örneğinden farklı yorumlar içerdiği görülmüştür. Henüz incelenmemiş diğer seğirname örneklerinin değerlendirilmesi ile bu türle ilgili daha doğru bilgilere ulaşılacaktır.","PeriodicalId":269437,"journal":{"name":"AKRA KÜLTÜR SANAT VE EDEBİYAT DERGİSİ","volume":"2007 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"127486717","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"MURÂDÎ DİVANI’NDA DENİZ TASAVVURU","authors":"Gülden Esra Aydoğdu, Halil Çeçen","doi":"10.31126/akrajournal.1110257","DOIUrl":"https://doi.org/10.31126/akrajournal.1110257","url":null,"abstract":"İnsanoğlunun tabiatla ilişkisinde deniz durgunluğu, enginliği, hırçınlığı, dinginliği gibi birçok yönüyle insan ruh hali üzerinde tesir bırakmıştır. \u0000Bu tesirin izleri İslamiyet öncesi dönemden beri Türk Edebiyatı’na yansımıştır. İslami dönem Türk Edebiyatı’nda ise deniz taşıdığı bu lirik anlamın dışında tasavvufi anlamlar da yüklenmiştir. \u000016. yüzyılın şair hükümdarlarından olan Murâdî de Türkçe Divanı’nda deniz kavramının hem lirik hem de tasavvufi anlamından istifade etmiş, eserinde denize ve denizle ilgili kavramlara sıkça yer vermiştir. \u0000Bu çalışmada Murâdî Divanı’nda deniz ve denizle ilgili bazı unsurların tasavvur edilme biçimi ve sebepleri ele alınmıştır. Divan’da geçen bu kavramlarla ilgili konuyu yansıtabilecek bazı beyitler seçilmiş, denizin ve ilgili sözcüklerin yüklendiği anlamlar, imgeler açıklanmaya çalışılmıştır.","PeriodicalId":269437,"journal":{"name":"AKRA KÜLTÜR SANAT VE EDEBİYAT DERGİSİ","volume":"34 ","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-09","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"113999528","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"CEZERÎ KASIM PAŞA (SÂFÎ) DÎVÂNI’NDA DAVRANIŞ ŞEKİLLERİ","authors":"M. Fidan","doi":"10.31126/akrajournal.1152636","DOIUrl":"https://doi.org/10.31126/akrajournal.1152636","url":null,"abstract":"Klasik edebiyat bünyesindeki şiirler içerisinde kültürel ve sosyal hayata dair pek çok unsur bulunmaktadır. Bu unsurlardan bir tanesi de edebiyatımız içerisindeki davranış şekilleridir. Toplumların etkilendiği pek çok olay davranışlarına yansımaktadır. Osmanlı toplumunun etkilendiği birçok olay da davranışlara yansımış ve şiirler yoluyla da edebiyata etki etmiştir. Bu makalede de 15. yüzyıl şairi Sâfî’nin Dîvân’ında bulunan davranış şekilleri tespit edilmiş, şairin bu davranış şekillerini ele alış şekli incelenmiştir. Yeri geldiğinde davranış şekillerinin günümüzle mukayesesi yapılmış, yeri geldiğinde ise dönemin şartları göz önünde bulundurularak, davranışlar değerlendirilmiş ve bu davranışlar neticesinde de bir sonuca ulaşılmıştır.","PeriodicalId":269437,"journal":{"name":"AKRA KÜLTÜR SANAT VE EDEBİYAT DERGİSİ","volume":"26 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-10-24","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"124525524","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Göknil Özkök’ün İlk Okuma Kitaplarında Değer, Karakter, İleti İlişkisi","authors":"Esra Mataraci","doi":"10.31126/akrajournal.1084535","DOIUrl":"https://doi.org/10.31126/akrajournal.1084535","url":null,"abstract":"Düşüncelerimiz sözlerimizi, sözlerimiz de davranışlarımızı şekillendirir. Bazen gördüğümüz şeyler yaptıklarımıza kaynaklık eder, bazen de duyduklarımız… Aslında her şey farkına vardığımız anda değişir. Yürümeyi, konuşmayı, oyun oynamayı, kitap okumayı, kısacası nasıl davranmamız gerektiğini öğreniriz. Karakterimiz, kişiliğimiz şekillenir. Kavram dünyamız genişler. Öğrendiklerimizi anlamlandırırız. Çocukların da öğrendiklerini anlamlandırmasında, okuma alışkanlığı kazanmasında, Türkçeyi doğru ifade edebilmesinde, toplum tarafından kabul edilmiş değerlerin farkına varmasında nitelikli çocuk kitaplarının işlevi büyüktür. Bu sebeple çocuk kitaplarının çeşitli açılardan incelenmesi ve değerlendirilmesi gerekmektedir. Günümüzde çocuk kitaplarındaki değerlerle ilgili birçok çalışma yapılmıştır. Bu çalışmada da Göknil Özkök’ün ilk okuma kitapları; değer, karakter, ileti ilişkisi açısından incelenmiştir. Çocuk edebiyatı okuma kitaplarında değer, karakter, ileti birbirinden ayrı düşünülemez. Çünkü yazar bilinçli ya da değil, çocuk okura vermek istediği değerleri karakter üzerinde şekillendirir. Yani soyut olan değerler karakterle birlikte somut hȃle gelir. Karakterin kitaptaki yolculuğu da okuru iletiye götürür. Kitaplarda; dostluk, sevgi, mücadele, cesaret, selamlaşma, iş birliği, liderlik, yardımlaşma, saygı duyma, teşekkür etme, yaşama sevinci, mutluluk, merhamet etme, aitlik, kıymet bilmek ve umut edebilme değerleri yer almaktadır. Bu değerlerin kitaplardaki karakterlerle ve iletilerle doğrudan ya da dolaylı olarak ilişkisi bulunmaktadır. Kitaplarda “aitlik, mutluluk, umut edebilme” en fazla öne çıkan değerler iken, “itilmişlik (gözden çıkarılmak)” karşıt değer olarak öne çıkmaktadır. Bu durum tesadüf değildir. İnsanlar kendilerini ait hissettikleri yerde mutludur, umutludur. Aksi hâlde kendilerini dışlanmış hissederler.","PeriodicalId":269437,"journal":{"name":"AKRA KÜLTÜR SANAT VE EDEBİYAT DERGİSİ","volume":"109 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-10-24","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"131555216","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"MÖVLUD SÜLEYMANLININ “ ARMUD AĞACININ NAĞILI” VƏ ELÇİNİN “TALVAR” HEKAYƏLƏRİNDƏ DİALEKTİK VƏHDƏT VƏ HARMONİYA","authors":"Elmira Babayeva","doi":"10.31126/akrajournal.1070621","DOIUrl":"https://doi.org/10.31126/akrajournal.1070621","url":null,"abstract":"Məqalədə Azərbaycan ədəbiyyatının 60- 70- ci illər nəslinə mənsub olan Mövlud Süleymanlının “ Armud ağacı” və Elçinin “Talvar” hekayəsi müqayisəli şəkildə təhlilə cəlb olunur. Onların zəngin və çoxçalarlı yaradıcılığı fonunda dövrün real mənzərələri canlandırılır. Azərbaycan xalqının üzləşdiyi problemlər, insan xarakterinin açılmamış səhifələri ən incə məqamlarına qədər sərgilənir, təbiətlə cəmiyyətin harmoniyası məsələləri ön plana çəkilir. Hər iki hekayədə milli koloriti saxlayan və tarixi adət- ənənəni yaşadan, köhnə nəslin nümayəndələri ilə yeni cəmiyyətin təmsilçiləri olan elmli, savadlı ziyalıların fikir və düşüncələrindəki ziddiyyətli məqamlar qarşılaşdırılır, yeniliklə köhnəliyin toqquşması prosesində yenilik köhnəlik üzərində qələbə çalır. \u0000“Yeni nəsrin” və “yeni nəslin” nümayəndələri olan hər iki yazıçının yaradıcılığını birləşdirən məqamlar, ideya və məzmun oxşarlıqları paralellər, müqayisələr əsasında təhlilə cəlb edilir. Mövlud Süleymanlı və Elçinin ədəbiyyatımızda milli kimlik anlamının yaradıcılarına çevrilərək həm də azad, müstəqil və demokratik bir dövlətin yazıçıları kimi yeni cəmiyyət uğrunda mübarizələri geniş şəkildə əksini tapır. . Bütün bunlar bir daha göstərir ki, insanlar mental dəyərləri qoruyaraq yeni nəslə ötürməklə yanaşı, elmi- texniki tərəqqi ilə də hesablaşmalı olurlar. Çünki daima inkişaf edən cəmiyyətin tərəqqi və dəyişmələrlə müşayiət olunması fəlsəfi bir proses olduğundan onun yeniləşməsi insanların şüurunda, təfəkküründə və idrakında öz inikasını tapır. Bu təbii qanunauyğunluq həm Mövlud Süleymanlının “ Armud ağacının nağılı”, həm də Elçinin “Talvar” hekayəsinin qanına-canına hopmuş, hər iki nəsr nümunəsini Azərbaycan ədəbiyyatında milli-mənəvi dəyərləri, xalqımızın həyat və məişətini, zəngin koloritini, etnoqrafiyasını bütünlüklə özündə əks etdirən monumental əsərlər zirvəsinə yüksəltmişdir.","PeriodicalId":269437,"journal":{"name":"AKRA KÜLTÜR SANAT VE EDEBİYAT DERGİSİ","volume":"76 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-09-29","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"131586197","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Uşaq ədəbiyyatında milli ruhu ehtiva edən poetik nümunələr","authors":"İlhama Agazade","doi":"10.31126/akrajournal.1124429","DOIUrl":"https://doi.org/10.31126/akrajournal.1124429","url":null,"abstract":"Həyatı, ətraf aləmi, dövrü, zamanı dramturgiyada əks etdirmə digər janrlara nisbətən daha çətin və mürəkkəbdir. XX əsrin ortalarında Azərbaycan uşaq dramaturgiyasını və teatrını öz pyesləri ilə zənginləşdirən sənətkarlardan biri Xanımana Əlibəyli olmuşdur. Uşaq dramaturgiyasının dəyərli nümunələri sırasında olan bu pyeslər yеni nəslin tərbiyəsində əhəmiyyətli rоl оynаmışdır. Xanımana Əlibəylinin yaradıcılığı humanist ideyaları təbliğ edən fikirləri ilə seçilir. Şairə elə mövzular seçib ki, dövrdən asılı olmayaraq, əsərləri hər zaman müasir səslənir, aktuallığı ilə diqqət çəkir. Onun pyeslərinin əksəriyyəti alleqorik səpkidə qələmə alınıb, fikirlərini rəmzi adlar, eyhamlar vasitəsilə çatdırır. Tədqiqaçılar 1960-90-cı illər ədəbiyyatını səciyyələndirərkən bu dövrdə daha çox tarixi yaddaşın bərpası, milli-mənəvi dəyərlərə və kökə söykənən məqamların qabarıq nəzərə çarpasından bəhs açmışlar. Xanımana Əlibəylinin də dram əsərləri zamanın tələbini ehtiva etmə gücünə malik olmuşdur. Qarabağ problemi şairəni də olduqca narahat edirdi. Xanımana Əlibəyli çox böyük məharətlə bu hadisəni xatırlatmaqla uşаqlаrın təfəkkür tərzinin, mənəvi-əхlаqi tərbiyəsinin inkişаfınа, onlarda vətənpərvərlik duyğularının fоrmаlаşmаsınа çalışmışdır. Xanımananın dram yaradıcılığında folklordan istifadə geniş şəkildə özünü göstərir. Nağıllardan bəhrələnən sənətkar daha çox romantik ruhlu pyeslər yaratmağa üstünlük vermişdir. Onun pyesləri uşaq dramaturgiyasını yeni-yeni ideyalarla, obrazlarla zənginləşdirmiş, xüsusən də nаğıl mоtivləri əsаsındа qələmə аlınmış pyеsləri öz ətrаfınа çохsaylı охucu və tаmаşаçı yığа bilmişdir.","PeriodicalId":269437,"journal":{"name":"AKRA KÜLTÜR SANAT VE EDEBİYAT DERGİSİ","volume":"1 2 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-09-17","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"127562289","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Türk Kültürünün İrfan Mirası-Ahilik Birliğinin İslam Medeniyet Tarihine Katkıları Üzerine","authors":"Vesile Şemşek","doi":"10.31126/akrajournal.1069019","DOIUrl":"https://doi.org/10.31126/akrajournal.1069019","url":null,"abstract":"Türk İslam medeniyeti açısından oldukça önemli bir yere sahip Ahilik birliği, Türk kültürünü ve bu kültürden doğan irfan geleneğini içerisinde barındırmaktadır. Genel anlamda Ahilik birliğinin, irfan mirasının mayasını oluşturan İslami kaideleri gündelik hayata taşımayı başardığı ve bununla birlikte İslami kaideleri Türk kültürü ile de özdeşleştirdiği görülmektedir. Bu bağlamda Ahilik, İslam’a dair evrensel ilkeleri yaşatmasıyla da dünya medeniyet tarihinde derin iz bırakarak katkıda bulunduğu söylenebilir. Diğer bir taraftan tarih boyu Ahiliğin ruhunu yansıtacak modellerin kurgulanmasına ve Ahiliğin öğretilerine yönelik farkındalık çalışmalarına dair önemli araştırmaların olduğuna rastlanılmaktadır. Nitekim o dönemde olduğu kadar günümüzde Ahiliğin manevi ahlaki değerlerle bağdaştırılan toplumsal kabullere ve bunların örfi yansımalarını destekleyen bu gibi kuruluşlara hiç olmayacak kadar ihtiyaç duyulmaktadır.\u0000Bu çalışmanın başlıca amacı, İslam medeniyet tarihinin irfan mirası-Ahilik Birliğinin temel öğretilerini ortaya çıkarmak ve bu temel değerler bütününü günümüz gençlerine aktarmaktır.\u0000Anahtar Kelimler: kardeşlik, İslam, kültür, Ahilik, miras, tarih.","PeriodicalId":269437,"journal":{"name":"AKRA KÜLTÜR SANAT VE EDEBİYAT DERGİSİ","volume":"58 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-09-01","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"115030261","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}