{"title":"COVİD-19 Pandemisi Erken Döneminde Psikolojik Etkiler ve Başa Çıkma Becerileri: Türk Çocuk ve Ergen Yaş Grubunda Çevrimiçi Bir Ölçek Çalışması","authors":"Ayşe TOKSOY AKSOY, İrem Ci̇hanyurdu, Çağla İlbasmiş, H. Ünver, Ayşe RODOPMAN ARMAN","doi":"10.12956/tchd.1047592","DOIUrl":"https://doi.org/10.12956/tchd.1047592","url":null,"abstract":"Amaç: Bu araştırmada COVİD-19 salgını nedeniyle Türkiye’de erken dönemde uygulanan sosyal kısıtlama sürecinde çocuk ve ergenlerin ruhsal durumları ve baş etme becerileri ele alınmıştır. \u0000Gereç ve Yöntemler: Araştırma 12-17 Nisan 2020 tarihleri arasında self-report (öz-raporlama) olarak uygulanan çevrim içi bir anketin verilerini içermektedir. Anket aile ve akran ilişkileri, çevrim içi eğitim, ruhsal yanıtlar, etkinlikler ve yeni edinilen hobilere ilişkin soruları içermektedir.\u0000Bulgular: Anketimize 7-12 yaş grubundan 278 çocuk (yaş ort 10.36±1.49 yıl), 13-18 yaş grubundan 439 ergen (15.49±1.72 yıl) olmak üzere toplam 717 kişi katılmıştır. Yaş açısından çocuk ve ergen grubunda istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmış (p <0.005). Kızların her iki grupta da ankete daha fazla katıldığı gözlenmekle birlikte bu oran ergen grubunda anlamlı olarak daha yüksek olmuştur (p = 0.017). Ergenlerin arkadaşları ile sosyal medya üzerinden anlamlı olarak daha fazla iletişim halinde olduğu saptanmış (p=0.000), çocuk yaş grubunun ergenlere göre çevrim içi eğitimde daha fazla dikkat sorunları yaşadığı (p=0.000) görülmüştür. Pandemi ve karantinanın çocuk ve ergenlerde benzer düzeyde kaygı oluşturduğu gözlenmiş, uykuya dalma zorluğu, isteksizlik ve dikkat sorunları ergenlerde, baş ağrısı, yorgunluk ve halsizlik gibi belirtiler ise çocuklarda anlamlı olarak daha fazla saptanmıştır. Karantina sürecinde çocuk ve ergenlerin kaygılarını azaltmak ya da vakit geçirmek için benzer oranda etkinliklerde bulunduğu ve hobi edindiği gözlenmiştir (p= 0.260, p=0. 870). Çocuk yaş grubu en çok ailesi ile vakit geçirirken, ergen yaş grubu daha çok teknoloji ve sosyal medya ile vakit geçirmekteydi. \u0000Sonuç: Özbildirime dayanan çalışmamızın sonuçlarının karantina döneminde çocuk ve ergenlerle ilgili önemli veriler sağlayacağı düşünülmektedir. Halihazırda devam eden COVİD-19 pandemisinin uzun süreçli etkilerinin olacağı akla gelmekte, erken dönemde yapılan bu çalışmanın verilerinin yeni çalışmalara öncülük edebileceği düşünülmektedir. ","PeriodicalId":246612,"journal":{"name":"Turkish Journal of Pediatric Disease","volume":"52 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-08-18","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"117348573","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Ahmet Ertürk, Caner Öztorun, Süleyman Arif Bostancı, Gökhan Demi̇rtaş, Serhat Emeksiz, M. Azili, İkbal OK BOZKAYA, N. Özbek, S. Demir, Emrah Şenel
{"title":"Çocuk Yanık Merkezinde Sepsis Tedavisinde Terapötik Plazma Değişimi Uygulaması","authors":"Ahmet Ertürk, Caner Öztorun, Süleyman Arif Bostancı, Gökhan Demi̇rtaş, Serhat Emeksiz, M. Azili, İkbal OK BOZKAYA, N. Özbek, S. Demir, Emrah Şenel","doi":"10.12956/tchd.1136557","DOIUrl":"https://doi.org/10.12956/tchd.1136557","url":null,"abstract":"Objective: In our study, we aimed to analyze the use of Therapeutic plasma exchange (TPE) in the manage-ment of septic and Thrombocytopenia-associated multiple-organ failure (TAMOF) in the burn in-tensive care unit of a children’s hospital retrospectively. \u0000Material and Methods: Demographic, clinical, and laboratory data of the pediatric burn patients who were applied TPE between 1 January 2016 and 1 January 2021 were obtained from the hospital information system and medical records and analyzed. The patients were divided into two groups those who died du-ring follow-up and those who recovered. \u0000Results: TPE was performed on 14 burned children (Boy: Girl 5:9). The median age of the patients was 6,6 years (range 1-18 years). The mean TBSA of the patients was 47.76% (20-75). The most common cause of burns was flame burn. The mean hospital stay of the patients was 18.4±12.6 (7-94) days. \u00004 patients in group 1 recovered and 10 patients in group 2 died during follow-up. There was no statistical difference between the groups in terms of age, gender, and TBSA (p=0.590, 0.890, 0.990). We determined that patients in group 2 were statistically higher in terms of MODS (p=0.030), Pelod score (p=0.001), and expected death rate according to Pelod score (p=0.003). It was observed that the application of TPE in the first 24 hours after the occurrence of TAMOF significantly reduced mortality (p=0.010).\u0000Conclusion: TPE should be used as an additional treatment method to conventional therapy in critically ill pati-ents in pediatric burn intensive care units. TPE application in the first 24 hours after the occurrence of TAMOF reduces mortality.","PeriodicalId":246612,"journal":{"name":"Turkish Journal of Pediatric Disease","volume":"18 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-08-18","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"115470281","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"İki Yaşındaki Kız Çocuğunda Levetirasetama Bağlı Akut Rabdomiyoliz","authors":"Eda Özaydin, Sema Ateş","doi":"10.12956/tchd.1027870","DOIUrl":"https://doi.org/10.12956/tchd.1027870","url":null,"abstract":"Levetiracetam is one of the safest drugs which is used for the treatment of focal and generalized seizures during childhood. Until now, few patients have been reported with the diagnosis of acute rhabdomyolysis due to levetiracetam and our case is the youngest patient in the literature. Two-year old girl followed with atypical Rett syndrome (CDKL 5 deficiency) was admitted to our hospital with pneumonia and respiratory insufficiency. She was receiving intravenous antibiotics and levetiracetam therapy. During follow-up, the increase of creatine kinase levels continued, intravenous hydration and alkalinization was added on therapy. As we could not find any etiology explaining the raising creatine kinase levels in our patient, levetiracetam was thought to be the cause of rhabdomyolysis and withdrawn. After discontinuation of levetiracetam, creatine kinase levels began to decline within 24 h and returned to normal levels in one week.\u0000Levetiracetam-induced rhabdomyolysis is quite rare but is a life-threatening condition and should be kept in mind especially during childhood. The creatine kinase levels and renal function tests of all patients should be followed in the first week of levetiracetam therapy. Early diagnosis and supportive therapy is very important in order to prevent acute kidney injury. CDKL 5 deficiency can be a protective factor which might prevent acute kidney injury in our patient but more research is needed about this topic. ","PeriodicalId":246612,"journal":{"name":"Turkish Journal of Pediatric Disease","volume":"183 6 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-08-17","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"123292957","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"COVİD-19 Salgını Sürecinde 3-9 Yaş Arasındaki Çocukların Ekran Maruziyet Süresinin Belirlenmesi ve Ekran Maruziyetine Etki Eden Etmenlerin İncelenmesi","authors":"Şenay Türe, Sevtap Velipaşaoğlu","doi":"10.12956/tchd.1117209","DOIUrl":"https://doi.org/10.12956/tchd.1117209","url":null,"abstract":"Amaç: Türkiye’de ilk COVİD-19 vakası 11 Mart 2020’de tespit edilmiş ve salgının ilerleyişini önlemek için hızlıca tedbirler alınmaya başlanmıştır. COVİD-19 pandemi süresi boyunca çocuklara getirilen sokağa çıkma yasağı, okulların kapatılması ve salgının seyrine göre periyodik olarak yasakların güncelleştirilmesi ile çocuklar gün içerisinde zorunlu olarak evlerde daha fazla zaman geçirmek zorunda kalmıştır. Bu çalışmada COVİD-19 pandemi sürecinin Türkiye’deki 3-9 yaş arasındaki çocukların ekran süresini nasıl etkilenmiş olduğunu belirlemek ve ekran süresine etki eden etmenlerin neler olduğunu incelemek amaçlanmıştır.\u0000Gereç ve Yöntemler: Bu çalışma tanımlayıcı-kesitsel tipte bir çalışma olup 3 Mayıs 2020-30 Mayıs 2020 tarihleri arasında yapılmıştır. Türkiye genelinde çevrim içi anket formunun ulaştırılabildiği, 3-9 yaş arasında çocuğu olup anketi dolduran ebeveynler araştırmaya dahil edilmiştir.\u0000Bulgular: Çalışmaya 3-9 yaş aralığında çocuğu olan 9483 ebeveyn katıldı. Çalışmaya katılan çocukların %82.9’unun pandemi öncesi dönem ile kıyaslandığında ekran süresinin artmış olduğu saptandı. Ekran süresindeki ortalama artış 150.84±95.842 dakika/gündü. Katılımcıların %74.9’unda (n=5122) artışın günde bir saatten fazla olduğu gözlendi. Pandemi döneminde belirtilen tarihlerde çalışmaya katılan çocukların günlük ortalama ekran süresi 193.2±123.8, ortalama çevrim içi eğitim süresi 66.8±62.2, çevrim içi eğitimden farklı bir nedenle ekran süresi 133±121.2 dakikaydı. Ebeveynin ekran süresi planının olmaması, ekranı ebeveyn kontrolünde izlememek, ebeveynin çocukla temel aktivitesinin ekran aracılı olması, çocuğun ekran kullanımındaki temel amacının oyun/eğlence olması artan ekran süresi ile ilişkili bulundu.\u0000Sonuç: Pandemi döneminde çocukların önemli bir kısmının günlük ekran süresi artmıştır ve ekran karşısında geçirdikleri süre oldukça fazladır. Yaş gruplarına göre çocukların ekran kullanım amacı ve bu amaca yönelik olan ekran süreleri de değişiklik göstermektedir. Ebeveynlerin tutum ve davranışlarının pandemi döneminde çocukların ekran süresi ile ilişkili olduğu gözlenmiştir.","PeriodicalId":246612,"journal":{"name":"Turkish Journal of Pediatric Disease","volume":"120 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-08-17","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"123108173","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Burcu CURA YAYLA, K. Aykac, Fatma Eseroğlu, A. Demir, Ülkü Si̇yah, Gunay TUNCER ERTEM, Salih Cesur, Jale Karakaya, M. Taşar
{"title":"Türkiye’de Aileleriyle Kıyasla Çocuklarda COVID-19'un Klinik Özellikleri: Bir Üçüncü Basamak Hastane Deneyimi","authors":"Burcu CURA YAYLA, K. Aykac, Fatma Eseroğlu, A. Demir, Ülkü Si̇yah, Gunay TUNCER ERTEM, Salih Cesur, Jale Karakaya, M. Taşar","doi":"10.12956/tchd.1090919","DOIUrl":"https://doi.org/10.12956/tchd.1090919","url":null,"abstract":"Giriş: Tüm dünyaya yayılan COVİD-19 salgını, insanlık için hala bir tehdittir. Hastalığın epidemiyolojik, klinik, laboratuvar ve radyolojik özellikleri gün geçtikçe gün yüzüne çıkmaktadır. Tanı ve tedaviye yardımcı olmak için COVİD-19'lu çocuk ve yetişkinlerin özelliklerini değerlendirmeyi amaçladık.\u0000Gereç ve Yöntem: 23 Nisan-28 Mayıs 2020 tarihleri arasında COVİD-19 olduğu doğrulanan pediatrik ve yetişkin hastaların tıbbi kayıtlarının retrospektif olarak incelendi.\u0000Bulgular: Bu çalışmada toplam 93 çocuk ve 81 yetişkin değerlendirildi. Asemptomatik ve hafif vakalar çocuklarda %63.5, ebeveynlerde ise %50 idi. Çocukların %3.2'si orta derecede hastalığa sahipken, ebeveynlerin %9.8'inde vardı. Çocuklar ve ebeveynler arasında hastalık şiddeti açısından istatistiksel olarak fark vardı (P=0.01). Çocuklarda daha hafif klinik duruma rağmen bir çocuk öldü. Çocukların %8.6'sında ve ebeveynlerin %48.1'inde C-reaktif protein (CRP) düzeylerinde artış görüldü, çocuklar ve ebeveynler arasında CRP artışı açısından istatistiksel olarak anlamlı fark vardı (P=0.001).\u0000Sonuç: COViD-19'un klinik, laboratuvar ve radyolojik özellikleri çocuklarda ve yetişkinlerde farklılıklar göstermektedir. COVİD-19'un hastalık seyri çocuklarda yetişkinlere göre daha hafif gibi görünse de, COVİD-19'un çocuklarda ölümcül olabileceği akılda tutulmalıdır.","PeriodicalId":246612,"journal":{"name":"Turkish Journal of Pediatric Disease","volume":"5 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-08-16","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"130200312","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Şeyma Özpınar, Özlem Kalaycık Şengül, Emine Bilge Aydin, B. Beken
{"title":"A Case of DiHSS/DRESS Syndrome-Related Acute Hepatic Failure","authors":"Şeyma Özpınar, Özlem Kalaycık Şengül, Emine Bilge Aydin, B. Beken","doi":"10.12956/tchd.999501","DOIUrl":"https://doi.org/10.12956/tchd.999501","url":null,"abstract":"‘Drug Induced Hypersensitivity Syndrome’ (DiHS) or ‘Drug Rash with Eosinophilia and Systemic Symptoms’ (DRESS) syndrome is a life threatening, delayed type drug hypersensitivity reaction. This syndrome is characterized by fever, skin rash, lymphadenopathy, hematological abnormalities and visceral involvement and liver is the most frequently involved visceral organ. Liver involvement is mostly presented as acute anicteric hepatitis with elevated liver enzymes. Rarely, it can be presented as cholestasis which indicates a worse prognosis. In this article, a case of valproic acid induced-DRESS syndrome who presented with acute hepatic failure is presented. Diagnosis of DRESS syndrome may delay due to the long interval between drug intake and the onset of symptoms. The variety of symptoms can also be challenging. Early diagnosis is important in terms of reducing morbidity and mortality.","PeriodicalId":246612,"journal":{"name":"Turkish Journal of Pediatric Disease","volume":"150 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-08-16","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"128237877","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Çocukluk çağı başlangıçlı multipl skleroz hastalarında öz yeterlilik ve sağlıkla ilişkili yaşam kalitesinin değerlendirilmesi","authors":"İbrahim Halil Öncel, Ismail Solmaz","doi":"10.12956/tchd.1124370","DOIUrl":"https://doi.org/10.12956/tchd.1124370","url":null,"abstract":"Objective: To assess the self-efficacy level and health-related quality of life in pediatric-onset multiple sclerosis (POMS) patients.\u0000Material and Methods: A cross-sectional study was conducted between January-April 2022 at Hacettepe University Department of Pediatric Neurology using The Pediatric Rating of Chronic Illness Self-Efficacy (PRCISE) Scale and Pediatric Quality of Life Inventory (PedsQL).\u0000Results: Twenty-nine POMS patients with a median age of 16.4 years (F/M: 20/9) were included in the study. The mean PRCISE Scale score was 101.8±22.4 and the mean PedsQL score was 66.5±16.2. Both scores were lower than previously reported in the literature.\u0000Conclusion: Lower self-efficacy and HRQoL levels might be attributed to fatigue which is common in POMS. The impact of the COVID-19 pandemic on mental health and quality of life should be addressed in patients with POMS.","PeriodicalId":246612,"journal":{"name":"Turkish Journal of Pediatric Disease","volume":"100 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-08-08","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"121455933","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Dev Sakrokoksigeal Teratomlu Prematür Yenidoğanda Anestezi Yönetimi","authors":"Ö. Doğan, Yeliz Koç, Şengül Özmert","doi":"10.12956/tchd.1107639","DOIUrl":"https://doi.org/10.12956/tchd.1107639","url":null,"abstract":"Sakrokoksigeal teratomlar embriyojenik germ hücre katmanlarından köken alan, yenidoğanın en sık görülen tümörüdür. Genellikle iyi huylu olan tümör solid ve kistik yapıya ek olarak vaskülarizasyondaki artış nedeniyle kanamaya eğilimli olabilir. Bu olguların kanama riski, hemodinamik instabilite, elektrolit imbalansı, hipotermi, asidoz riski nedeniyle anestezi yönetimi özelliklidir. Gelişen komplikasyonlar perioperatif ciddi morbidite ve mortaliteye sebep olabilir. Bu olgu sunumunda postnatal 3. gününde opere edilen, 29 hafta 6 günlük, 2190 gr ağırlığında sakrokoksigeal teratomla uyumlu kitlesi olan kız hastanın anestezi yönetimindeki önemli adımlar vurgulanmıştır. Preoperatif hazırlık, invaziv arter monitorizasyonu, kan, sıvı ve elektrolit replasmanının yakın takibinin önemi literatür eşliğinde sunulmuştur.","PeriodicalId":246612,"journal":{"name":"Turkish Journal of Pediatric Disease","volume":"48 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-08-05","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"132674565","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Zeynep SENGUL EMEKSİZ, Ali Tehci̇, Metin Yiğit, Başak ALAN TEHÇİ, Emine DİBEK MISIRLIOĞLU
{"title":"Pediatri Asistanlarının Astım Tedavisinde Kullanılan İnhaler Tedavi Teknikleri Konusunda Bilgi Düzeylerinin Değerlendirilmesi","authors":"Zeynep SENGUL EMEKSİZ, Ali Tehci̇, Metin Yiğit, Başak ALAN TEHÇİ, Emine DİBEK MISIRLIOĞLU","doi":"10.12956/tchd.1125485","DOIUrl":"https://doi.org/10.12956/tchd.1125485","url":null,"abstract":"Amaç: İnhaler ilaçların tedavi başarısı ancak doğru bir teknikle uygulanırsa mümkün olmaktadır. Hatalı inhaler teknik; terapötik etkinliği azaltır, tedavi uyumunu bozar ve hastalığın yetersiz kontrolüne yol açar. Çalışmamızda; üçüncü basamak çocuk hastanesinde hem yataklı servis hem de poliklinik hizmetlerinde astımlı çocuk hasta takibinde önemli rol üstlenen pediatri asistan hekimlerinin uygun inhaler teknik konusundaki bilgi düzeylerini değerlendirmek ve kısa süreli bir eğitimin bilgi düzeyine katkısını belirlemek amaçlanmıştır.\u0000Gereç ve Yöntemler: Tüm katılımcılardan demo cihazlar ve manken kullanarak, inhaler cihaz kullanımını göstermeleri istendi. Bu değerlendirme ‘Ön-Test’ olarak adlandırıldı. Daha sonra katılımcılara maksimum 15 kişiden oluşan gruplar halinde, tüm uygulama basamaklarını içeren yüz yüze inhaler cihaz kullanım eğitimi verildi. Eğitim sonunda inhaler cihaz kullanımına ait basamaklar tekrar değerlendirildi.\u0000Bulgular: Ölçülü Doz İnhaler ve Kuru Toz İnhaler cihazlara ait inhaler teknik ile ilgili eğitim öncesi değerlendirme sonucunda 148 katılımcıdan hiçbirinin önceden belirlenmiş zorunlu basamakları eksiksiz tamamlayamadığı görüldü. Eğitim sonrasında tüm katılımcıların önceden belirlenen kontrol listesinin adımlarını tam olarak uygulayabildikleri gözlemlendi.\u0000Sonuç: Tıp fakültesi müfredatı ve uzmanlık eğitim sürecine astım tedavisi için son derece önemli olan inhaler cihazların uygulama eğitiminin dahil edilmesi gerektiğine dikkat çekmek istiyoruz. Sağlık profesyonelleri arasında, inhaler teknik uygulamalarını içeren hizmet içi eğitimlerin düzenli aralıklarla tekrarlanması uygulamadaki hataları gidermekle birlikte astım tedavisinde doğru inhaler tekniğin önemi konusundaki farkındalığı da arttıracaktır.","PeriodicalId":246612,"journal":{"name":"Turkish Journal of Pediatric Disease","volume":"77 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-08-05","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"133340697","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Tuğba RAMASLI GÜRSOY, Tuğba Şişmanlar Eyüboğlu, A. Aslan, Ramazan Karabulut, A. Taştepe
{"title":"Prenatal ve Postnatal Dönemde Tanı Alan Konjenital Akciğer Malformasyonu Olan Çocukların Değerlendirilmesi","authors":"Tuğba RAMASLI GÜRSOY, Tuğba Şişmanlar Eyüboğlu, A. Aslan, Ramazan Karabulut, A. Taştepe","doi":"10.12956/tchd.1034487","DOIUrl":"https://doi.org/10.12956/tchd.1034487","url":null,"abstract":"Amaç: Çalışmamızda prenatal ve postnatal dönemde tanı alan konjenital akciğer malformasyonu olan hastaların klinik özelliklerini\u0000karşılaştırmayı amaçladık.\u0000Gereç ve Yöntemler: 2007-2021 yılları arasında Çocuk Göğüs Hastalıkları Bölümü’nde izlenen konjenital akciğer malformasyonu olan\u0000hastalar cinsiyetleri, yaşları, başvuru yakınmaları, ilk semptom zamanı, tanı yaşları, tanı yöntemleri, doğum haftaları, doğum ağırlıkları,\u0000ebeveyn akrabalığı, operasyon varlığı, operasyon yaşı ve endikasyonları, uzun dönem komplikasyonları açısından değerlendirildi. Prenatal\u0000dönemde tanı alan hastalar ile postnatal dönemde tanı alanlar klinik özellikleri açısından karşılaştırıldı.\u0000Bulgular: Konjenital akciğer malformasyonu nedeniyle izlenen 37 hastanın ortalama yaşları 6.7±5.8 yıldı ve 17’si (%45.9) kızdı. Prenatal\u0000dönemde tanı alan hastalar (n:18) yakınması olmadan başvururken diğer hastaların en sık başvuru nedenleri öksürük ve tekrarlayan akciğer\u0000enfeksiyonuydu. Postnatal dönemde tanı alan hastaların (n:19) ortanca tanı yaşları 30 (en küçük:10; en büyük:1080) gündü. Hastaların\u000018’i (%48.6) prenatal ultrasonografi, 14’ü (%37.8) bilgisayarlı tomografi, beşi (%13.6) akciğer grafisi ile tanı aldı. İzlemde iki hastanın\u0000malformasyonu kendiliğinden geriledi. Oniki hasta opere olurken diğer hastalar mevcut anomalileri ile takip edilmektedir. Prenatal dönemde\u0000tanı alan hastaların asemptomatik izlem süresi, postnatal tanı alan hastalardan istatistiksel olarak anlamlı farklıydı (36.5±4.7 ve 24.0±12.7\u0000ay) (p:0.004).\u0000Sonuç: Çalışmamızda prenatal dönemde tanı alan konjenital akciğer malformasyonu olan hastaların daha uzun süre","PeriodicalId":246612,"journal":{"name":"Turkish Journal of Pediatric Disease","volume":"18 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-07-06","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"129919548","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}