Doğan Peker, Mehmet Erdem, Mehmet Cemi̇loğlu, Hatice Peker
{"title":"The Role Of Local Governments In Migration Management: An Analysis In Hatay Districts","authors":"Doğan Peker, Mehmet Erdem, Mehmet Cemi̇loğlu, Hatice Peker","doi":"10.53507/akademikdusunce.1248142","DOIUrl":"https://doi.org/10.53507/akademikdusunce.1248142","url":null,"abstract":"Dünyadaki ülkeler ve Türkiye, uluslararası kriz ve savaşlara bağlı olarak göç dalgasından etkilenmektedir. Göçmenlerin kentsel alanda ‘mekânsallaştıkları’ görülmektedir. Merkezi yönetimlerin yanında önemli aktör olan yerel yönetimlere önemli görevler, kentsel politika uygulamalarını doğuran süreçler ortaya çıkartmaktadır. Suriye uluslararası göç dalgasından etkilenen sınır kentlerinden Hatay ilinde amaçlı örneklem ile seçilen Reyhanlı, Dörtyol, Erzin ve Hassa Belediyeleri’nin 2021 faaliyet raporları nitel yöntem olan belge inceleme ve MAXQDA içerik analizi yöntemi programı ile veri çözümlemesi yapılan bu çalışmada literatürden oluşturulan 13 tema ile kavramsal kodlama yöntemi kullanılarak 343 kod listesi oluşmuştur. Yerel yönetimlerin göç yönetimi sürecinde önemli aktör oldukları, mevzuat düzenlemesi, kaynak eksikliği ve veri yönetimi bağlamında işbirliği içinde olmaları politika oluşturma süreçlerinde kısa, orta ve uzun süreçli plan ve programlarının olması gerektiği yönünde görüşler oluşmuştur. Seçilen dört ilçe belediyelerin süreçleri yönettikleri, örnek farklı uygulama yaptıkları görülmüştür. \u0000Göç yönetimi süreci bağlamında yerel yönetimlerin yeri, kaynak artırılması, işbirliği yapılmasını, sorunların çözümünde finansal, bürokratik, siyaset alanlarının etkin olması yönündedir.","PeriodicalId":394418,"journal":{"name":"Akademik Düşünce Dergisi","volume":"106 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-03-14","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"124784991","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Book Review: Global Food Security (Facts-Calls-Perspectives","authors":"F. Çeli̇k, Osman İnan","doi":"10.53507/akademikdusunce.1064199","DOIUrl":"https://doi.org/10.53507/akademikdusunce.1064199","url":null,"abstract":"Bu çalışmada inceleme konusu edilen Eldar Guliyev'in Küresel Gıda Güvenliği (Gerçekler-Çağrılar-Perspektifler) isimli kitabı temel olarak gıda güvenliği konusunda yapılabilecek çalışmalar hakkında çözüm önerileri sunmaktadır. İlk 3 bölümde gıda güvenliği konusunun ekonomik, küresel, sosyal yönleriyle incelendiği kitapta, 4’üncü bölümde gıda güvenliğinin sağlanabilmesinin çeşitli yönleri, 5’inci bölüm olan sonuç ve önerilerde ise gıda erişilebilirliği konusunda neler yapılabileceği açıklanmıştır. Kitabın 2017 yılında Roma’da ingilizce yapılan tanıtımına, önemli ülkelerin ünlü bilim ve eğitim kurumları, akademik çevreler, Roma’daki uluslararası örgütler, aynı zamanda Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) temsilcileri ile birlikte Azerbaycan’ın İtalya’daki Büyük Elçilik temsilcileri katılmış, kitabın yazarı Prof. Eldar Guliyev’e, BM Kamu Hizmetler Ödülü Konseyinin uluslararası yılın Kitabı ödülü takdim edilmiştir. Bu tanıtımda, Profesör Eldar Guliyev`e Vatikan Bonifesiana Akademisinin gerçek üyelik (akademik) diploması da takdim edilirken, kitap da BM İsviçre`deki Merkezi Kütüphane Fonuna alınmıştır. Ayişe Nebi tarafından Azerbaycan Türkçesinden Türkiye Türkçesine aktarılan kitap, Türk Dünyası Araştırmaları Uluslararası İlimler Adademisi’nin bilimsel Kurul üyelerinin 24 Mayıs 2019 tarihli, 5 nolu kararına istinaden 1000 adet olarak, Eylül 2019’da yayımlanmıştır. Bölüm sonlarında gıda güvenliği boyutuyla ele alınan her bir konuda gerçekçi bakış açıları sunması, çözüm önerisi konusunda etkili tavsiye vermesi ve yetkililere çözüm konusunda çağrıda bulunması bakımından nitelikli bir eser olan bu kitap, küresel gıda güvenliğinin anlaşılabilmesi bakımından temel bilgilerin toplandığı kapsamlı bir çalışma ve akademik arkaplanın yanında insanların gıda güvenliğinin önemini anlayabilmesi için önemli bir kaynaktır.","PeriodicalId":394418,"journal":{"name":"Akademik Düşünce Dergisi","volume":"12 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-03-13","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"133790779","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"12 Mart Muhtırası ve Milli Güven Partisi'nin Yaklaşımı Üzerine Bir Değerlendirme","authors":"Kaya Kaya","doi":"10.53507/akademikdusunce.1216017","DOIUrl":"https://doi.org/10.53507/akademikdusunce.1216017","url":null,"abstract":"Bu çalışma 12 Mart Muhtırasıyla birlikte Milli Güven Partisi’nin söylemlerinin muhtıraya olan etkisini ve yaklaşımını değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Çalışma 12 Mart Muhtırasına giden sürecin genel görünümüyle başlar. Ardından Milli Güven Partisi’nin siyaseti gazete, dergi ve parti programı incelenerek değerlendirilmiştir. Çalışma sürecinde toplanan veriler analiz yöntemiyle işlenmiştir. Bu verilerin kaynağını kitaplar, makaleler ve gazeteler oluşturmaktadır. Konuda, geçmişten günümüze ulaşmış bilgilerden yararlanmaya dayalı “tarihsel yöntem” kullanılmıştır. 27 Mayıs 1960 darbesi ordunun siyasetle iç içe girmesine yol açmıştır. Atatürk devrimlerini yapan kadroların asker kökenli olması Atatürk’ün ardından ordunun kendisini Atatürk devrimlerinin koruyucusu olarak görmesine yol açmıştır. MGP, Türkiye’nin sağ ve sol olarak ayrıldığı bir dönemde yalnızca Atatürkçü olduğunu belirerek sağ-sol tartışmalarının dışında kalmış ve söylemleri orduda karşılık bulmuştur. AP iktidarının aciz kaldığını belirten MGP lideri Turhan Feyzioğlu’nun komünizm tehlikesine karşı önlem alınması gerektiğini belirterek Cumhurbaşkanı’na yolladığı mektubun bir benzerinin yaklaşık bir yıl sonra ordu tarafından yine Cumhurbaşkanı’na gönderilmesi bunun bir kanıtıdır. MGP’nin düşük oy oranına rağmen, muhtıra sonrası kurulan hükümetlerin tamamında görev alması arkasındaki ordu desteğinin bir göstergesidir.","PeriodicalId":394418,"journal":{"name":"Akademik Düşünce Dergisi","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-03-08","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"130170562","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"NURİ BİLGE CEYLAN SİNEMASI’NDA POSTMODERN ESİNTİLER VE GÜNDELİK HAYATIN ELEŞTİRİSİ: AHLAT AĞACI ÖRNEĞİ","authors":"Melek Kahraman","doi":"10.53507/akademikdusunce.1131911","DOIUrl":"https://doi.org/10.53507/akademikdusunce.1131911","url":null,"abstract":"Tüketim toplumunun son görünümü olan postmodern kültür, 20.yüzyılla birlikte değişen toplumsal alışkanlıkların da simgesi konumuna yükselmiştir. Postmodernizm ve postmodernizmde yer alan parçalanmışlıklar, bulmacalar ve eksiklikler yaşamın her noktasında tamamlanması gereken bir boşluk bırakmış ve geleneksel olan her şeyi, başta da değerleri alt üst etmiştir. Dolayısıyla gündelik hayat ve onun çeşitli temsilleri de değişmiştir. Sinema bilhassa 1980’lerden sonra bu değişime ayak uydurmuş, hem Türk hem de dünya sinemasında bağımsız filmler ön plana çıkmıştır. Mahremiyetin dönüşüm yaşadığı, sorgulayan ve davranışlarında aşırıya kaçan bireylerin donattığı çevre git gide insan hayatındaki değişiklikleri de kendi perspektifinden yansıtmaktaydı. Bu çalışmada Nuri Bilge Ceylan’ın Ahlat Ağacı filmi ele alınmış, postmodern perspektiften gündelik yaşamın ne şekilde filmde eleştirildiği üzerinde durulmuştur.","PeriodicalId":394418,"journal":{"name":"Akademik Düşünce Dergisi","volume":"26 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"114951462","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"GÜRCİSTAN'IN SİYASAL DÖNÜŞÜMÜ: BAĞIMSIZLIKTAN GÜNÜMÜZE","authors":"Seda KAYA KARABULUT","doi":"10.53507/akademikdusunce.1192059","DOIUrl":"https://doi.org/10.53507/akademikdusunce.1192059","url":null,"abstract":"1990’lı yılların siyasi konjonktürü SSCB’nin dağılmasının devamında, demokrasi tartışmalarını ve bu tartışmalara bağlı olarak siyasal sistem-rejim tartışmalarını da gündeme getirmişti. Batı literatürünün de başını çektiği genel hava bir barış döneminin başladığını, demokrasi düzeninin oturacağını ve dahası liberal demokrasinin ön plana çıktığı bir düzen projesi çizmişlerdi. Batı’ya yakın ülkeler için bir Avrupalılaşma tahmini yapılırken, Orta Asya devletleri için İslami bir çizgi öngörülmüştü. Burada Gürcistan, Batı’nın Avrupalılaşacağına dair tahminlerinin hedefinde olmasıyla diğer SSCB ardılı devletlerden ayrılmaktadır. Bu çalışma Gürcistan hakkında bu öngörülerin gerçekleşip gerçekleşmediğini, Gürcistan’ın siyasi kurumlarını, sosyal ve siyasi yapısını, seçim sistemleriyle beraber bir Batı ülkesi olup olmadığını ortaya koymaya çalışacaktır. Bunu yaparken Batı’dan gelen desteklerin Gürcistan’ı gerçekten bir Avrupa ülkesi olarak Batı sistemine entegre edilme çabalarının samimiyetini de tartışmaya açarken, Gürcistan iç siyasetinin SSCB kalıntılarından kopmaya çalışırken ülkenin Batı ve Rusya Federasyonu arasında yaşadığı stratejik gel-git politikalarına da değinecektir","PeriodicalId":394418,"journal":{"name":"Akademik Düşünce Dergisi","volume":"77 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-21","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"115520795","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"OTONOM SİSTEMLERİN SAVAŞ VE SAVAŞ HUKUKUNA ETKİSİ","authors":"Melike Atliğ","doi":"10.53507/akademikdusunce.1170896","DOIUrl":"https://doi.org/10.53507/akademikdusunce.1170896","url":null,"abstract":"Çalışmanın amacı, gelişen ve dönüşen savaş teknolojilerinin savaş hukukuna yansımalarının analizini sunmaktır. Teknolojinin gelişmesiyle yapay zekâ ürünlerinin ve otonom sistemlerin her alanda sıklıkla kullanıldığına şahit olunmaktadır. Bahsi geçen sistemlerin kullanıldığı alanlardan biri de askeri ve savunma alanıdır. Otonom sistemlerin bu alanlarda kullanılması savaş hukukuna nasıl etki edeceği tartışma konusu haline gelmiştir. Bu açıdan bakıldığında yapay zekâ teknolojilerinin askeri alanlarda ya da sıcak çatışma bölgelerinde kullanılması savaş hukukuna nasıl etki eder, savaş hukukunu değiştirir mi ya da değiştirme gücüne erişir mi sorularının altının çizilmesi gerekmektedir. \u0000Bu bilgiler ışığında çalışma dahilinde gerekli literatür taraması çerçevesinde otonom sistemlerin savaş hukukuna etkileri tartışılacaktır. Uluslararası çatışma hukuku çatışmayı belirli kurallar çerçevesinde ele alsa da değişen konjonktür otonom sistem karşıtı gruplarda belirsizlik ve endişe yaratmaktadır. Otonom sistemlerin ve kapsamının ne olduğu konusunda bir konsensüs bulunmadığından bu sistemleri uluslararası çatışma hukuku kuralları çerçevesinde değerlendirme ve ele alma konusunda eksiklikler ortaya çıkmaktadır. Örneğin çatışma hukukuna göre taraflar çatışma yöntemlerini seçme konusunda tam özerkliğe sahip değildir. Ancak otonom sistemlerin yasaklanan çatışma silah ve yöntemleri arasında kabul edilip edilmeyeceği konusu net değildir.","PeriodicalId":394418,"journal":{"name":"Akademik Düşünce Dergisi","volume":"46 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-11-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"127062652","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"NEOLİBERALİZMİN ALTERNATİF BİR OKUMASI: ALMANYA’DAN LATİN AMERİKA’YA","authors":"Mustafa Sarikaya, Hülya Ağcasulu","doi":"10.53507/akademikdusunce.1186940","DOIUrl":"https://doi.org/10.53507/akademikdusunce.1186940","url":null,"abstract":"1929 krizinin yarattığı anti-liberal iklimdeki arayışlar kapsamında, kendilerini neoliberal olarak adlandıran bir grup Alman ekonomist, klasik liberalizme kıyasla ılımlı içeriğe sahip olan ve piyasa üzerinde devletin işlevlerine olan ihtiyacı merkeze alan fikirler ortaya koymuştur. Çoğunlukla Freiburg Okulu çatısı altında toplanan ve birçoğu ORDO dergisinde yer alan Alman ekonomistlerin fikirleri, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonraki Alman Ekonomik Mucizesinin mimarı olmuştur. Bu çerçevede neoliberalizm, 1970’lerin başına kadar, teorik ve politik açıdan günümüzde “sosyal piyasa ekonomisi” olarak da bilinen dönemin Alman kamu ve ekonomi politikalarıyla ilişkili bir anlama sahip olmuştur. 1973 yılından sonra Şili’de ABD destekli askeri darbe yönetiminin, Alman ekonomik büyümesinden feyz alarak gerçekleştirdikleri reformlarla beraber, neoliberalizm kavramında önemli bir dönüşüm ve anlam kayması yaşanmıştır. Neoliberalizm, Latin Amerika’da, Almanya’da ifade ettiği anlamdan uzaklaşarak, piyasaya üstün yapıcı nitelikler yükleyen ve devlet müdahalelerine neredeyse tamamen karşı olmayı içeren bir anlam kazanmıştır. Bu dönemden sonra Latin Amerika’da neoliberalizm kavramının Almanya ile ilişkilendirilmesi son bulmuştur. Dolayısıyla modern neoliberalizm, ilk olarak 1970’lerde Latin Amerika’da hayata geçirilen Chicago Ekolü fikir ve kuramlarıyla daha fazla benzerlik taşımaktadır. Ancak bazı çalışmalar, modern neoliberalizmin temellerini Alman neoliberalizmine dayandırmaktadır. Bu çalışmanın amacı, modern neoliberalizmin Mont Pelerin Cemiyeti’ndeki toplantılarda Alman neoliberalizmine sert eleştirilen yönelten isimlerin yer aldığı Chicago Okulu’nun fikirlerine dayandığını ve modern neoliberalizmin Alman neoliberalizmi ile birbirine rakip olan iki farklı ideoloji olduğunu ortaya koymaktır.","PeriodicalId":394418,"journal":{"name":"Akademik Düşünce Dergisi","volume":"97 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-10-31","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"116594845","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"AYDEDE 1922-1","authors":"Yenal Ünal","doi":"10.53507/akademikdusunce.1088755","DOIUrl":"https://doi.org/10.53507/akademikdusunce.1088755","url":null,"abstract":"The magazine called \"Aydede\", on which we made some evaluations, is a publication that he personally published and wrote articles and anecdotes during the armistice period. When evaluated as a whole, “Aydede” actually met with the reader in two different publication periods. The first publication period of the journal was realized in 1922 by publishing a total of 90 issues. The second broadcasting period started in 1948, 10 years after the end of Refik Halit's second exile, and ended in 1949. In other words, the journal was published on different dates in a total of 3 years. Turkologist Prof. Dr. Articles and anecdotes written by Refik Halit in this journal by Mustafa Apaydın were published in three different books, under the names \"Aydede 1922-1\", \"Aydede 1948-2\", \"Aydede 1949-3\". \u0000In this review, various evaluations were made about the work named “Aydede 1922-1” prepared for publication by Apaydın. As it is known, the year we are in is the 100th Anniversary of the Great Offensive. A noticeable increase in the number of events and publications related to the Great Offensive is expected. For this reason, 1922, when the military phase of the National Struggle was crowned with a decisive victory, needs to be interpreted from many fronts. At this point, we believe that it would be extremely beneficial to bring the magazine \"Aydede\", which was published by Refik Halit and had a total of 90 issues in its first publication period, to the agenda again. It is obvious that \"Aydede\" will set an excellent example in understanding the view of the intellectuals of Istanbul on the National Struggle in the period exactly 100 years ago, and the political and military developments experienced in Anatolia and Istanbul throughout this year. “Aydede” is a publication that was followed closely both in Anatolia and in Istanbul around the palace during this publication period. This shows that the magazine is given importance by many neighborhoods.","PeriodicalId":394418,"journal":{"name":"Akademik Düşünce Dergisi","volume":"22 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-08-06","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"133191273","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"A CURRENT REVIEW ON THE DEATH PENALTY","authors":"Emin Hüseyi̇noğlu, Asiye Nurşen Dağ","doi":"10.53507/akademikdusunce.1096796","DOIUrl":"https://doi.org/10.53507/akademikdusunce.1096796","url":null,"abstract":"Crime is an act with a penal sanction, and the heaviest sanction applied for crimes is the death penalty. The views on the death penalty, which has been widely used throughout history, have changed significantly with the development and progress of societies. While the death penalty was imposed on many criminal acts in the past, today the death penalty has been removed from the laws in many countries, especially in European countries. \u0000The death penalty is one of the most controversial punishments, as it is a punishment that abolishes the right to life. Those who support the death penalty emphasize the deterrence of this punishment, while those who are against it emphasize the primitiveness of revenge and the sanctity of life. \u0000The aim of this research is to examine different views on the death penalty and to examine the abolition of the death penalty in Turkey. In this context, the place of the death penalty in different cultures and religions, the advocating and opposing views of the death penalty are discussed together. In addition, the socio-cultural connections of the death penalty besides the criminal law have been tried to be explained. \u0000 \u0000Keywords: Right to life, death penalty, death penalty in Turkey","PeriodicalId":394418,"journal":{"name":"Akademik Düşünce Dergisi","volume":"18 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-07-24","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"134407401","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"EFFECTS OF CLASSICAL ORGANIZATION THEORY ON THE PRESENT: MCDONALDIZED EDUCATION SYSTEM ANALYSIS","authors":"M. Saluk","doi":"10.53507/akademikdusunce.1080615","DOIUrl":"https://doi.org/10.53507/akademikdusunce.1080615","url":null,"abstract":"In this study, explains that the effects of the Classical Organization Theory, which F.W. Taylor is among the principles, are active today and that there is a McDonaldized education system, which is revealed by the McDonaldization in education. Although it is systematic and scientific in the Classical Organization Theory, it ignores the human being. In terms of being similar to this understanding, McDonaldized education also ignores the ideas of the students. In Classical Organization Theory, people are expected to do the same job all the time. In the McDonaldized education system, it cause students to think the same. In this study it is determined that there is a similarity between the two concepts. The study focused on distance learning as an example of McDonaldized education. İn this study it was aimed to transform the education into the McDonaldized education system in general and the awareness of this transformation. The study McDonaldization is defined within the scope of Classical Organization Theory within the framework of Taylorism, Fayolism, Weberism which are the Classical Organization Theories of McDonaldization. Therefore, Neoclassical Theory, Modern Theory and Postmodern Theory are excluded from the scope of the study. McDonaldized education system has become more evident with the development of technology. Factors such as most of the resources in education being technological, modernization distance education affect the course participation of the students. Distance education is one of the most important factors for students to be passive. This situation causes teachers to remain passive. As a result of the development of technology in education, schools have become institutions that cannot produce new ideas by remaining passive according to teachers and students. .students questioning, criticizing and being active in the lesson; It is also advocated that teachers should constantly improve themselves and be innovative.","PeriodicalId":394418,"journal":{"name":"Akademik Düşünce Dergisi","volume":"100 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-07-11","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"132412812","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
求助内容：
应助结果提醒方式：
京公网安备 11010802042870号
