{"title":"Diyanet İşleri Başkanlığı 4-6 Yaş Grubu Kur’an Kursları Öğretim Programı Değerlendirme Ölçeği”.","authors":"Betül Aşkin, Hamit Er","doi":"10.15745/da.1261387","DOIUrl":"https://doi.org/10.15745/da.1261387","url":null,"abstract":"Diyanet İşleri Başkanlığı’nın hizmet alanlarına 4-6 yaş grubunun eklenmesiyle birlikte, yıllar içerisinde bu alandaki faaliyetler hızla artmıştır. Ülke genelinde yoğun talep gören bu program gerek uygulama süreci gerekse hedeflerine ulaşma durumu gibi pek çok açıdan değerlendirilmeye ihtiyaç duymaktadır. Bu kapsamda çalışmanın amacı, DİB 4-6 Yaş Grubu Kur’an Kursları Öğretim Programını öğretici görüşleri doğrultusunda değerlendirmek, sahadaki mevcut durumun tespitini yapmak, programın daha verimli hale getirilmesi için yapılacak olan revize faaliyetlerine veri sağlayabilmek için bir ölçek geliştirmeye çalışmaktır. Bu çalışma betimsel bir çalışma olduğundan, çalışmada nicel yöntemlerden tarama deseni kullanılmıştır. DİB 4-6 Yaş Grubu Kur’an Kursları Öğretim Programını değerlendirmeye yönelik 30 soru ve 4 boyuttan oluşan bir ölçek geliştirilmiştir. Ölçek soruları hazırlanırken program değerlendirme modellerinden biri olan Stufflebeam’in CIPP modelinin aşamaları (bağlam, girdi, süreç, ürün) temel alınmış olup sorular program kazanımlarından hareketle belirlenmiştir. Araştırma verileri ölçek formunun 2019-2020 eğitim-öğretim yılında İstanbul Müftülüğü’ne bağlı 4-6 yaş grubu Kur’an kurslarında görev yapan 480 öğreticiye uygulanmasıyla elde edilmiştir. Açımlayıcı faktör analizi ile ulaşılan sonuç, doğrulayıcı faktör analiziyle test edilerek onaylanmış ve yapılan analizler neticesinde ölçeğin geçerli ve güvenilir bir araç olduğuna ulaşılmıştır.","PeriodicalId":32322,"journal":{"name":"Dini Arastirmalar","volume":"1 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"67355161","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Spiritual and Secular Death as Part of Tradition and Modernity “Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak” (Making Ships From Watermelon Shell) and “Paramparça” (Shattered) Films","authors":"Tarık Güvendi̇","doi":"10.15745/da.1271331","DOIUrl":"https://doi.org/10.15745/da.1271331","url":null,"abstract":"Toplum belleğine imge ve ritüellerle kazınan ölüm olgusunun en yaşlı göstergelerinden olan mezar ve kitabe taşları, insanın şuurlu bir varlık olmasının kefareti olan ölme bilincinin kadim tercümanlarıdır. Antik Çağ’da natürel bir tinsellik, Orta Çağ’da monoteist bir dinsellik üzerinden evcilleştirilen ölüm olgusu ve ölme olayı; bugün için epistemolojik açıdan pozitivist paradigmanın, yaşam tarzı bakımından tüketim kültürünün elinde profanlaşarak tinselliğini yitirmekte, varoluştan koparılarak vahşileştirilmektedir. Çalışmamız, seküler ölüm algısını ve bu algının neden olduğu bireysel ve toplumsal krizleri gelenek ve modernite bağlamında ele almaktadır. Çalışmamızın amacı, ölüm algısındaki natüralist ve materyalist kabullerin yaygınlaşmasına ve yas seremonilerinde gözlemlenen profan unsurların güçlenmesine dikkat çekmek ve bu sürecin birey ve toplumda bıraktığı izleri anlamlandırmaktır. Nitekim çalışmamızda, öleni ve kayba uğrayan özneyi örtbas etme ve sindirme çabalarının varoluşsal krizlere, yabancılaşmaya ve kendisine veya ötekine yönelen şiddete yol açtığı görülmektedir. Öte yandan alternatif bir algı olarak taşraya konumlanan geleneksel ölüm algısının ölüm ile yaşam arasında inşa ettiği uzlaşı kültürünün izlerine rastlanılmasının tesadüf olmadığı anlaşılmaktadır. Çalışmamız nitel bir araştırma türü olan doküman analizi deseni yöntemiyle gerçekleştirilmiştir. Çalışmamızda ölüm olgusuna yönelik yaklaşımlar, kronolojik bir akışla literatür okumasına tabi tutulmuş; ölüm algısının 21. yüzyıla özgü tutumlarının çocukluğuna inilerek varılan teşhisler, dokümanter veri olarak iki farklı paradigmayı temsilen seçilmiş Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak (2004) ve Paramparça (2021) filmlerinin tarihsel göstergebilimsel ve sosyolojik çözümlemeleriyle sınanmıştır. Çalışmamız, günümüzde değişen ölüm algısı ve yas kültürünü derinlemesine irdeleyerek güncel bir topografya çıkarması ve henüz genç bir alan olan ölüm sosyolojisi çalışmalarına katkıda bulunmasıyla önem arz etmektedir.","PeriodicalId":32322,"journal":{"name":"Dini Arastirmalar","volume":"1 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"67354913","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Din Öğretiminde İçerik Hazırlama Yaklaşımı: Şükür Kavramı Örneğinde Öğreticiye Rehberlik","authors":"Remziye Ege, Suat Koca, Esra Gözeler","doi":"10.15745/da.1255377","DOIUrl":"https://doi.org/10.15745/da.1255377","url":null,"abstract":"Bu araştırma, din öğretiminde, şükür kavramı örnekliğinde, herhangi bir kavramın, değerin, duygunun, tutumun, halin, bir varoluş durumunun öğretilmesine yönelik öğreticiye rehberlik edebilecek bir bakış açısına dikkat çekme çabasındadır. Bu bakış açısının temelinde, dini metinlerdeki bilginin, öğrenenin yaşantısı ile buluşması yer almaktadır. Öğrenenin kendini bu buluşmalar yoluyla keşfetmeye devam etmesi ve yeni öğrenmeler yoluyla dönüşmesi süreçlerinin, öğreticinin dini bilgiyle oluşturacağı içeriğe dair bakış açısıyla doğrudan ilgili olduğu düşünülmektedir. Bu makalede şükür kavramı hakkında Tefsir ve Hadis alanlarının kendi yöntem ve kaynakları kullanılarak bir içerik sunulmaktadır. Öğreticinin içeriği oluşturmada bu bakış açısına ulaşmasının, öğrencinin bağlamsal düşünme becerisi kazanarak, din bilgisi ve hayat bilgisini buluşturabilmesine katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Makalede, dinden öğrenme modeli benimsenmiş ve yorumlayıcı yaklaşımla çalışılmıştır. Sonuç olarak bilginin hayatla buluşması yönünde emeği geçen öğreticileri, bilgiyi kendi yöntemsel çerçevesinde anlamaya ve insan varlığını ilgilendiren konuları öğretime müsait hale getirmenin çok yönlü ve bütüncül bir bakış açısıyla mümkün olabileceğini kavramaya ulaştıran nitelikli çalışmalara ihtiyaç olduğu söylenebilir.","PeriodicalId":32322,"journal":{"name":"Dini Arastirmalar","volume":"1 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-03-17","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"67355028","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Anthony Flew’un düşünsel dönüşümü ve İslam Algısı","authors":"İbrahim YILDIZ","doi":"10.15745/da.1179662","DOIUrl":"https://doi.org/10.15745/da.1179662","url":null,"abstract":"Ömrünün, neredeyse üçte ikisini her şeye gücü yeten ve her şeyi bilen bir Tanrı’nın varlığına karşı argümanlar geliştirmekte geçiren, ancak son zamanlarında bir Tanrı’nın varlığını kabul eden Antony Flew, değişiminin, her zaman temel aldığını iddia ettiği “kanıtın götürdüğü yere git” ilkesinin bir gereği olduğunu ileri sürer. Öncesinde kanıtın Tanrı’nın varlığına karşı durmayı gerektirdiğini ancak şu an kendisini bir Tanrı’nın var olduğu düşüncesini kabul etmeye yönlendirdiğini ifade eder. Bu çalışma, Flew’un “kanıtın götürdüğü yere gitmelisin” ilkesini İslam söz konusu olduğunda tatbik edip etmediğini ele alacaktır. Bu tartışmalıdır ve farklı boyutlardan ele alınması gerekir. Bunun için, ilk olarak, onun aklındaki Tanrı anlayışının teizmle de uyumlu olup olmadığı irdelenecektir. Bunu yaparken öncelikle Flew'un görüş değiştirmesi sonrasında benimsediği Tanrı anlayışı kısaca anlatılacaktır. Daha sonra Hıristiyanlık hakkındaki düşüncelerine değinilecektir. Ardından İslam'a karşı ileri sürdüğü argümanlar değerlendirilecektir. Son olarak, İslam mevzubahis olduğunda Flew’un “argümanın götürdüğü yere git” ilkesine uyup uymadığı tartışılacaktır.","PeriodicalId":32322,"journal":{"name":"Dini Arastirmalar","volume":"1 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-08","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"67354763","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Dinsel Düşüncenin Rasyonelleşme İmkanı ve Zorlukları","authors":"Rafiz Manafov","doi":"10.15745/da.1181538","DOIUrl":"https://doi.org/10.15745/da.1181538","url":null,"abstract":"Bu çalışma, İslam dini düşüncesinin rasyonelleşme sürecinin olanak, ihtiyaç ve zorluklarını tartışmayı amaçlamaktadır. İslam düşüncesinin inanç ve akıl ya da dinsel ve düşünsel boyutları arasındaki ilişkiler konusu her zaman güncel olmuştur. Bazen bu iki boyut birbiriyle özdeşleştirilmiş veya tamamen ayrıştırılmış, bazen de aralarındaki farklılıklar ön plana çıkarılarak değerlendirilmiştir. Özellikle vahye dayalı dinler söz konusu olduğunda dinin ilahî boyutunu anlamak için onun inanç unsurları daha çok tartışmaların merkezinde yer almıştır. Dinin düşünce boyutuna gelince, beşeri unsurlar içermesi dolayısıyla inancın tarihsel zemini, sosyolojik gerçekliği ve hatta coğrafi koşulları sorgulamalardan kendisini kurtaramamıştır. Akıl (rasyonalist boyut) ve inanç (dini boyut) arasındaki farklılıklar söz konusu olunca, özellikle dini kaygılarla ve bazen de epistemik nedenlerle tartışma kaçınılmaz olmuştur. İlâhi din(ler)in insan çabalarıyla şekillenen felsefe ve akılla ilişkisi, dinin zaman içerisinde kazandığı rasyonel boyutlar hiç de her zaman tekdüze bir şekilde kabul görmemiştir. Bu unsurların aklileşme ile ilişkisi bazen olumlu, bazen de engelleyici olmuştur. Şöyle ki, bazen dinlerin ortaya çıkış koşulları, hitap ettiği toplumun inanç ve alışkanlıkları, doğduğu coğrafyanın özellikleri, siyasi ve kültürel olaylar dinin rasyonelleşmesini yavaşlatmıştır. Erken dönem öncesi ve sonrasındaki gelişen bir takım sosyal gerçeklikler ve toplumsal alışkanlıkların neden olduğu sonuçların bilim insanları tarafından çoğunlukla göz ardı edildiği kanaatindeyiz ve bu etkileşimin temel unsurlarından dikkate alınmadığını düşünüyoruz. Çalışmamızın içeriğini ağırlıklı olarak bu gibi tartışmalar teşkil edecektir. \u0000Bunun yanı sıra çalışmamızda, akılcı unsurların dini düşünceye dâhil edilmesi ve rasyonelleştirmeyi hızlandırma açısından erken dönemlerde gerçekleşen fetih faaliyetlerinin ve çeviri hareketlerinin son derece önemli olduğunu göstermeye çalışacağız. Makalemizde aynı zamanda, yeni fethedilen önemli bilim ve felsefe merkezlerinin, dini düşüncenin rasyonelleşmesi için yeni ihtiyaçlar ve fırsatlar yarattığını savunuyoruz. Kanaatimizce, Kur’an'ın bilime teşvik ve yönlendirmesi de bilginin yaygınlaşmasını ve bilimsel etkileşim sürecine zemin hazırlamış ve rasyonelleşme sürecini kolaylaştırmıştır. Bu işbirliğine, tarihsel olarak cahiliye (ümmi) özelliği taşıyan Arap toplumunun bilimsel merakı da eklenmiş ve onların da bilimsel faaliyetlere katılımını sağlamıştır. Bu gibi olumlu katkıların yanı sıra, İslam öncesi toplumsal yaşam biçimleri ve zihinsel alışkanlıklar da rasyonelleşme sürecinin önündeki engeller olarak görülmektedir. Çalışmamızda, Arap toplumunun yazılı bir kültüre sahip olmayışının bilgi aktarım hızını yavaşlattığını ileri sürüyoruz. Şöyle ki, erken dönemlerde yazının yaygın olmamasının dini konuları felsefî formülasyonlarla kavramsal düzeyde ifade etme işini zorlaştırmış ve kendisinden sonraki dönemler için birçok tartışmanın nedeni olmuştur. Böylece rasy","PeriodicalId":32322,"journal":{"name":"Dini Arastirmalar","volume":" ","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-07","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"49320062","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"TÜRK ve İSLAM TARİHİNDE BİR SAYFA: BÂBÜRNÂME’DE HAZARALAR","authors":"S. Ilhan","doi":"10.15745/da.1145431","DOIUrl":"https://doi.org/10.15745/da.1145431","url":null,"abstract":"Hazaralar, yeryüzünde menşeleri hakkında az bilgi bulunan birkaç kavim arasında sayılır. Hazaraların kendi yazılı kaynaklarının bulunmayışı, Hazara olmayanların ise yeterince ilgi göstermeyip bu husustaki belge ve bilgilerin kıt oluşu nedeniyle Hazaraların tarihi konusunda kesin bir hükme varılmasına engel teşkil etmektedir. Bu kavim ne zaman neşet etti? Hangi tarihte gün yüzüne çıktı ve nerede hüviyetlerine büründü sorularının kesin cevaplarını verebilmek güçtür. Zira insanlığın doğuşundan 12. asra kadar Hazaralar hakkında herhangi bir tarihi belge ve bilgiye tesadüf edilmemektedir. Bu nedenle tarihçiler ve araştırmacılar için bu kavmin kimliği ve umumi durumu hakkında kesin bir ifade ve görüşü serdetmeleri imkân dahilinde değildir. Hazaraların Moğol, Türk ve Tacik kökenli olduğu yolunda muhtelif önermeler mevcuttur. Lakin Moğolların güçlenerek çevrelerindeki Türk boylarını 11’nci asır itibarıyla Batı’ya doğru göç ettirmeleri ve ardından kendilerinin Avrupa’nın ortalarına kadar gidip istila etmeleri sürecinde Hazaraların, Afganistan’a yönelen Moğolların kendi refakatinde veya öncesinde bu bölgede meskun Türk boylarının karışımından nevzuhûr olan yeni bir Türk kolu olarak mütalaa edilebilir. \u0000 \u0000Hazara kelimesi, Horasan bölgesindeki Moğol, İlhanlılar ve Timur devleti hakkında Farsça yazılan tarihlerde ilk defa göze çarpmıştır. Türk kaynaklarında ise bu koldan bahseden ilk kişi Bâbür Şah’tır. Bu çalışmada aslı Çağatay lehçesiyle yazılmış bulunan Bâbürnâme’nin günümüz Türkçesi ile İngilizce tercümesi nüshalarından bilistifade Hazaraların, Türk tarihinin 15 ve 16’ncı asır dilimlerinde yeri ve durumu ele alınacaktır.","PeriodicalId":32322,"journal":{"name":"Dini Arastirmalar","volume":"1 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-07","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"67354139","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"DKAB Öğretmenlerinin Ölçme ve Değerlendirmeye Yönelik Tutumlarının Farklı Değişkenlere Göre Belirlenmesi","authors":"Vahdeddin Şi̇mşek","doi":"10.15745/da.1183068","DOIUrl":"https://doi.org/10.15745/da.1183068","url":null,"abstract":"Eğitim, toplumunun ihtiyaç duyduğu insanı yetiştirme sürecidir. Bu süreç sonunda istenilen çıktının elde edilip edilmediği ise ölçme ve değerlendirme süreçleriyle anlaşılmaktadır. Eğitim sürecinin sağlıklı işleyip işlemediğinin göstergelerinden biri olan ölçme ve değerlendirme faaliyetleri sistem içesinde önemli bir yere sahiptir. Bu noktada ölçme ve değerlendirme uygulamalarını gerçekleştiren öğretmenlerin yine ölçme ve değerlendirmeye yönelik tutumları çok önemlidir. Söz konusu önemden hareketle bu çalışmanın amacı DKAB öğretmenlerinin ölçme ve değerlendirmeye yönelik tutumlarının farklı değişkenler çerçevesinde belirlenmesidir. Kesitsel ve ilişkiler tarama modeli benimsen bu nicel araştırmaya 341 DKAB öğretmeni katılmıştır. Çalışmada Çalışkan ve Yazıcı (2013) tarafından geliştirilen “Ölçme ve Değerlendirmeye İlişkin Tutum Ölçeği (ÖDTÖ)” kullanılmıştır. Araştırma sonucunda elde edilen bulgular DKAB öğretmenlerinin ölçme ve değerlendirmeye yönelik tutumlarında cinsiyet, formasyon eğitimi alma durumu, mezun olunan fakülte, görev süresi, görev yapılan okul türüne göre istatistiksel olarak anlamlı bir fark olduğu göstermektedir. Diğer taraftan ölçme ve değerlendirmeye dair özel bir eğitim alıp almama durumu DKAB öğretmenlerinin ölçme ve değerlendirmeye yönelik tutumlarını anlamlı bir düzeyde etkilememektedir.","PeriodicalId":32322,"journal":{"name":"Dini Arastirmalar","volume":"1 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-07","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"67354584","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"The New “Other:” Endorsement of Islamophobia in the American Political Discourse","authors":"Hatice ALTUNDAL ERKMEN","doi":"10.15745/da.1170036","DOIUrl":"https://doi.org/10.15745/da.1170036","url":null,"abstract":"This paper analyses one of the problems of American Muslims with Islamophobia while examining (i) how Islamophobic discourse has become an integral part of American politics, (ii) how American political discourse on Islam and Muslims has affected the increase of Islamophobia, especially after the 9/11 terrorist attacks, (iii) and more importantly, how Islamophobia is used as a political tool to garner the support of Americans and justify American imperial ambitions including the U.S. invasions and military occupations. According to various reports and surveys, Islamophobia has constantly risen since 2001. This makes it even more difficult for American Muslims to cope with the ever-increasing anti-Islamic sentiment and hatred. A question arises: Does the history of Islamophobia in the American context begin with the 9/11 terrorist attacks? Although 9/11 gives a fresh impetus to Islamophobia, and since then, it has been on the rise, its history is as old as the history of Orientalism in America. Thus, the paper investigates the continuities between accepted Orientalism and American political rhetoric on Muslims and Islam. After 9/11, not only American political discourse on Muslims but also regulations and laws signed by presidents are manifestations of the continuity of accepted Orientalism. Remarkably, there is a parallelism between the major tenets of Edward Said’s theory of Orientalism and the Islamophobic political discourse that emerged after 9/11. On this score, the paper draws on Edward Said's discourse analysis of Orientalism with power in order to indicate how the rise of Islamophobia among Americans and American political discourse (power) on Muslims and Islam post 9/11 are interconnected and inextricably linked. More specifically, political discourse, while reframing the discourse of “we” versus “they,” has stigmatized Muslims as “terrorists,” “extremists,” and “enemies.” Muslims, moreover, have been categorized as “good” Muslims who serve American interests and imperial policies and “bad” Muslims who are reluctant to serve imperial interests. In this framework, orientalist colonial representations of Muslims have become part of American politics. These discriminatory and derogatory discourses on Muslims and Islam rooted in politics normalize Islamophobia in American society and marginalize Muslims and create second-class citizenship for Muslims. As this study analytically explains the relationship between Orientalism, an essential tool of the Western colonial mentality, and the American political discourse, which became harsher with anti-Islamic expressions after 9/11, it shows how the American political discourse of Muslims promotes Islamophobia.","PeriodicalId":32322,"journal":{"name":"Dini Arastirmalar","volume":" ","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-06","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"49118954","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Ders Değerlendirme Ölçeği (DDÖ): Geçerlik ve Güvenirlik Çalışması","authors":"A. Koç, İsmail Bulut","doi":"10.15745/da.1159706","DOIUrl":"https://doi.org/10.15745/da.1159706","url":null,"abstract":"Günümüzde hemen her alanda yaşanan değişim ve yenileşme beraberinde rekabeti ve ürün/faaliyetlerin niteliğini artırmayı getirmektedir. Niteliğin artırılması ve sürdürülmesi ise kalite olgusu ile gerçekleştirilmektedir. Kurumun vizyon, misyon, stratejik hedefler ve amaçlar doğrultusunda belirli bir standartta planlanan ve uygulanan faaliyetlerin planlamadan ürün/çıktı aşamasına kadar tüm süreçleri kapsayan kalite sürecinde planlama, uygulama, kontrol etme ve önlem alma (PUKÖ) döngüsü kalitenin temel unsurlarından birisidir. PUKÖ döngüsünde aksayan veya çalışmayan unsurlar belirlenir, önlem alınarak gerekli iyileştirmeler yapılır ve bu döngü tamamlanır. PUKÖ döngüsünün tamamlanabilmesi ve sürdürülebilir olması için sürekli iyileştirme sistematiğinin çalıştırılması önemlidir. Kalite sürecinde yürütülen faaliyetlerin iyileştirilmeye açık yönlerinin tespit edilebilmesi için paydaş görüşlerine başvurulması kaçınılmazdır. Eğitim-öğretim faaliyetlerinin temel öznesi konumunda olan öğrenci görüşleri sürekli iyileştirmede en önemli veri kaynaklarının başında gelmektedir. Eğitim programlarının temel taşı olan derslerin planlamadan çıktılarına kadar tüm süreçlerinde öğrenci görüşlerine başvurulması ise oldukça değerlidir. Bu çalışmada öğretim sürecinin tüm boyutları için öğrenci görüşlerinin önemi üzerinde durulmaktadır Literatür incelendiğinde derslerin niteliğinin değerlendirilmesine yönelik öğrenci görüşlerine başvurulan çalışmaların oldukça sınırlı olduğu görülmüştür. Planlamadan ölçme değerlendirme aşamasına kadar tüm süreçlerde etkili bir ders nasıl tasarlamalıdır, temel problemi üzerine kurgulanan bu çalışma bir ölçek geliştirmesi çalışmasıdır. Öğrenci görüşlerine dayanarak elde edilen verilerle tasarlanacak bir ders planının dersin niteliğini artırdığı düşünülmektedir. Kalite ve akreditasyon sürecini yürüten programların sürekli iyileştirme mekanizmasında derslerin niteliğini ölçmek için farklı anketler kullanıldığı bilinmektedir. Bu anketlerin hem geçerlik ve güvenirlik analizleri yapılmaması hem de derslerin sadece bazı yönlerini ölçebilmesi sebebiyle ders değerlendirme başlıklı bir ölçek geliştirilmesine ihtiyaç olduğu düşünülmüştür. Bu çalışmada eğitim öğretim faaliyetlerinin niteliğini artırmaya çalışan ve kalite ve akreditasyon sürecini yürüten kurumlar için geçerliği ve güvenirliği sağlanmış ve dersin farklı boyutlarını ölçen bir veri toplama aracı geliştirilmesi amaçlanmıştır. Nicel araştırma yöntemiyle gerçekleştirilen bu çalışma, tarama yolu ile durum tespiti yapmak amacıyla 2022 yılında Hitit Üniversitesindeki 636 öğrenci ile yürütülmüştür. Birinci uygulamanın neticesinde yapılan açımlayıcı faktör analizi neticesinde ölçeğin 24 maddeden oluşan dört faktörlü bir yapıda olduğu belirlenmiş, bu faktörlere ders, öğretim elemanı, yöntem-teknik ve sınav isimleri verilmiştir. Ölçeğin toplam varyansın %69,3’ünü açıkladığı tespit edilmiştir. Promax eğik döndürme metoduyla gerçekleştirilen analiz neticesinde faktör yük değerlerinin 0,47-0,98 arasında","PeriodicalId":32322,"journal":{"name":"Dini Arastirmalar","volume":" ","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-05","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"48219574","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"HİNDU KUTSAL METİNLERİNDE GEÇEN ŞİVA EFSANELERİNDEN ÖRNEKLER","authors":"Arzu Yildiz","doi":"10.15745/da.1192377","DOIUrl":"https://doi.org/10.15745/da.1192377","url":null,"abstract":"Hindu dini geleneğinde efsane ve mitolojik hikayeler büyük öneme sahiptir. Hindu kutsal metinleri sayısız mitik anlatı ile doludur. Birçok tabiatüstü figür ve unsur ile bezeli bu anlatıların maksadı ise genel anlamda insanları uyarmak, doğru davranışları öğreterek doğru yola yönlendirmek, yanlış davranışlardan alıkoymak, tanrıların yüceliğini övmek, evrenin, varlıkların yaratılışını açıklamak vb. hususlardır. Efsanelerin başkahramanları çoğunlukla tanrılardır. Hinduizm’in yok edici tanrısı olarak nitelendirilen, büyük tanrılarından biri olan Şiva’nın merkezde olduğu birçok efsane bulunmaktadır. Şiva’nın yüceliği, mutlak hakikat oluşu ve müşfikliğinin yanı sıra, gazabı, yok ediciliği ve dünyaya karşı kayıtsızlığı da bu anlatıların konusunu oluşturmaktadır. Şiva’nın çok yönlülüğünü yansıtan bu efsaneler Hinduizm’in en büyük ikinci mezhebi Şivacılık’ın felsefi ve teolojik temellerinin oluşturulmasında büyük bir yer ve öneme sahiptir. Efsanelerin kılavuzluğunda Hindu tanrısı Şiva’nın anlaşılması ile Şivacılık’ın ve daha genel anlamda Hinduizm’in tanrı anlayışına ve tanrı kavramına yüklenen anlamlara dair daha sağlam analizler yapılabilecektir. Şiva’nın Hindu tanrıları içinde sahip olduğu yer ve önemin vurgulanması, onun gerçekleştirdiği olağanüstü fiillerin farklı şekillerde yorumlanması ve değerlendirilmesinin yanı sıra aktarılma maksatları çeşitlilik gösteren bu efsaneler, Hindu inancı ve kültürünü açısından önem taşıyan birçok öğenin anlaşılması açısından da faydalı birer örnektir.","PeriodicalId":32322,"journal":{"name":"Dini Arastirmalar","volume":"1 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-05","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"67354692","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}