{"title":"Şâfiî’nin Kitâbü Siyeri’l-Evzâî Adlı Eserinde Hanefilere Yönelttiği Eleştiriler","authors":"Muhammet Taha Topçu, Saffet Köse","doi":"10.47502/mizan.1484750","DOIUrl":"https://doi.org/10.47502/mizan.1484750","url":null,"abstract":"İslam Hukuku bir ilim dalı olarak ortaya konduğu devirden beri çeşitli ihtilaflara sahne olmuştur. Bunların ilk yazılı örneklerinden ve en ilgi çekici olanlarından biri de devletler hukuku alanında Evzâî’nin (ö. 157/774) Ebu Hanife’ye (ö. 150/767) karşı kaleme aldığı Siyerü’l-Evzâî adlı reddiyedir. Bu reddiye ve daha sonra Ebu Yusuf’un (ö. 182/798) ona karşı yazdığı reddiyesi Şâfiî’nin (ö. 204/820) ikisinin görüşleri üzerine değerlendirmeler içeren Kitâbü Siyeri’l-Evzâî adlı eseriyle günümüze ulaşmıştır. Şâfiî eserinde bazı meselelerde Evzâî’ye bazılarında Ebu Yusuf ve hocasına katılmış ancak özellikle Ebu Yusuf ve hocasına karşı oldukça detaylı eleştirilerde bulunmuştur. Evzâî’den günümüze ulaşan tek fıkıh metni olması sebebiyle onun fıkhî düşüncesi üzerine yapılmış akademik çalışmalarda eser temel kaynak olmuş ancak Şâfiî’nin bu metin üzerindeki faaliyeti hak ettiği ilgiyi görmemiştir. Bu çalışmanın amacı söz konusu eserde Şâfiî’nin Ebu Yusuf ve hocasına yönelttiği eleştirilerin incelenerek elde edilen verilerin analizini ortaya koymaktır. Çalışma Şâfiî’nin eleştirilerinin altı temelde gerçekleştiğini göstermektedir. Bunlar rivayetlere yönelik eleştiriler, nassların yorumlanmasına dair eleştiriler, kıyas eleştirileri, aklî itirazlar ve çelişki iddialarıdır.","PeriodicalId":274883,"journal":{"name":"Mizanü'l-Hak: İslami İlimler Dergisi","volume":"15 9","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-06-12","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"141355181","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"İdealizm ve Realizmin Birbirini Tenkidi: Rasyonel Temellendirmeler Ekseninde Bir Karşılaştırma","authors":"Mehmet Latif Bakiş","doi":"10.47502/mizan.1461252","DOIUrl":"https://doi.org/10.47502/mizan.1461252","url":null,"abstract":"İdealizm ve realizm, felsefede uzun süredir tartışılan ve çeşitli düşünce ekollerinin çözüm üretmesini sağlayan iki önemli akımdır. Her ikisi de insanın dünyayı algılamasına ve anlama biçimine odaklanırken, farklı yaklaşımlar ve vurgular sunar. Bu çalışma da idealizm ve gerçekçilik arasındaki temel farklılıkları ele almakta ve birinin diğerini nasıl eleştirdiğini incelemektedir. Konu ele alınırken temel kavramlar, güçlü ve zayıf yanları, savunucuları veya temsilcileri de ortaya konmak suretiyle bir mukayese yapılmaya çalışılmaktadır. Keza konu irdelenirken Sosyal Bilimler sahasının değerlendirme kriterlerinden olan temellendirme, bağlam oluşturma ve sürdürülebilirlik ilkeleri eksen olarak belirlenmektedir. Böylece rasyonel bir değerlendirme yapmak suretiyle bilimsel faaliyetin tutarlılığına dikkat edilmeye çalışılmaktadır. Dolayısıyla gerçeklik ve algı bağlamında Kantçı perspektifin sunduğu bir tavır alışla noumen-fenomen ayrımı ve etkileşimi üzerinde de durularak “gerçeklik”, “doğruluk” ve “hakikat”ın duyu, deneyim ve insan zihni ile ilişkisi de kurulmaya çalışılmaktadır. Böylece tüm bu incelemede “bilgi”nin neliği ve kaynağı da serimlenmeye çalışılmaktadır. Zira bilginin ne olduğu ve doğası hakkında ileri sürülen görüş, konunun seyrini baştan belirlemektedir. Söz gelimi, İdealizmin Platoncu bir akli sabiteye dayandırılmasının konuyu götüreceği mecra ile Hume, Locke ve Hobbes’un realist yaklaşımlarının düşünceyi vardıracağı mecra birbirlerinden oldukça farklılıklar arz etmektedir. Dolayısıyla her iki akım rasyonel ilkeler çerçevesinde irdelenmek suretiyle, iki akımın birbirini tenkidinde hangisinin daha doğru ve uygulanabilir olduğu ve hangisinin iç tutarlılık ve bütünsellik açısından daha sürdürülebilir olduğu tespit edilmeye çalışılmaktadır.","PeriodicalId":274883,"journal":{"name":"Mizanü'l-Hak: İslami İlimler Dergisi","volume":" 8","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-06-07","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"141372349","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Haçlı Seferlerinde Kuşatma","authors":"Abdurrahim Ergin","doi":"10.47502/mizan.1446453","DOIUrl":"https://doi.org/10.47502/mizan.1446453","url":null,"abstract":"Haçlı Tarihi aynı zamanda bir savaşlar tarihidir. Haçlıların 1099 yılında bölgeye gelişleriyle başlayan Haçlı Savaşları, bu devletler ayakta olduğu sürece neredeyse aralıksız bir şekilde devam etmiştir. Bu mühim tarihi vakıanın tam olarak anlaşılması için yakın dönemde pek çok çalışma yapılmıştır. Aydın USTA tarafından kaleme alınan Haçlı Seferlerinde Kuşatma isimli eser bunlardan biridir. Çalışma, Haçlı Seferleri süresince yapılan kuşatma savaşlarını ele almaktadır.","PeriodicalId":274883,"journal":{"name":"Mizanü'l-Hak: İslami İlimler Dergisi","volume":"54 8","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-06-04","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"141387651","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Nakşibendiyye Tarikatında Kelimât-ı Kudsiyye Olarak Bilinen On Bir Esasın Manzum Şerhi (Nazm-ı Celî)","authors":"N. İşler","doi":"10.47502/mizan.1455843","DOIUrl":"https://doi.org/10.47502/mizan.1455843","url":null,"abstract":"Bu makalemiz, Nakşibendiyye tarikatında kelimât-ı kudsiyye olarak bilinen on bir esasın manzum şerhi olan Nazm-ı Celî’nin tespit edilen tek nüshasına dayanmaktadır. Nefsi eğitmenin yollarını öğreten bu eser, makalemizde şekil ve muhteva açısından incelenecektir. Nazm-ı Celî, 1260/1844 yılında Nevşehirli Şükri Ali İbn Süleyman tarafından mesnevî nazım şekliyle telif edilmiştir. Nazm-ı Celî’nin ulaşabildiğimiz tek nüshası, Diyanet İşleri Başkanlığı Yazma Eserler Kütüphanesi’nde 006816/8 numarada kayıtlı bulunmaktadır. Osmanlı Türkçesi ile yazılan bu eser, 521 beyittir. Mukaddimedeki beyitlerde insanın en güzel biçimde yaratıldığı, ilahi sorumluğu üstlendiği, evliyaların hak yolda insanlara arkadaş olduğu, Bahâeddin Nakşibend’in yolunun hak yol olduğu belirtilmiştir. Eserin devamında ise sekiz tanesi Abdülhâlik Gucdüvânî tarafından tanzim edilen on bir esasın manzum şerhi bulunmaktadır. Büyük bir bölümü kelimât-ı kudsiyyeye ayrılan eserde zikir, râbıta, murâkabe, velâyet ve seyr u sülûk gibi başka tasavvufî konu ve kavramlara da yer verilmiştir. Nakşibendî-Hâlidî müridi olan şair, Cüneyd-i Bağdâdî, Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, Bahâeddin Nakşibend, Sâdeddîn-i Kâşgarî, Ubeydullah Ahrâr, Yâkûb-ı Çerhî, Fahreddin Ali Safî, İmâm-ı Rabbânî ve Abdullah Dihlevî'nin fikirleriyle eserini zenginleştirmiştir. Araştırmalarımıza göre Nazm-ı Celî, kelimât-ı kudsiyyeyi geniş bir şekilde manzum olarak şerheden yegâne eserdir. Müellif hattı tek bir nüshasına ulaştığımız bu eser, Türk İslam Edebiyatı ve Nakşibendîlik liretatürü açısından önem arz etmektedir.","PeriodicalId":274883,"journal":{"name":"Mizanü'l-Hak: İslami İlimler Dergisi","volume":"6 10","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-06-03","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"141388407","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Safiyüddin el-Hillî’nin Şiir Sanatı ve Nadir Şiirleri Üzerine","authors":"Ahmet Gemi","doi":"10.47502/mizan.1430496","DOIUrl":"https://doi.org/10.47502/mizan.1430496","url":null,"abstract":"Abbâsîlerin yıkılmasıyla birlikte İslâm coğrafyasında ortaya çıkan siyasi karışıklık; içtimai, iktisadi ve kültürel bir değişime sebep olmuştur. Bu dönemde bağımsız olarak hareket eden bir dizi İslâm devleti kurulmuştur. Bu devletlerden biri Türkmen asıllı Artukoğulları tarafından kurulan ve 1102-1409 yılları arasında Diyarbakır, Hasankeyf, Elâzığ ve Mardin’de hüküm süren Artuklu devletidir. Artuklular, İslâm kültür ve medeniyetinin gelişmesinde etkin rol oynamışlardır. Bu dönemde İslâmî ilimlerde, Arap dili ve edebiyatında gözle görülür bir gelişme yaşanmış ve bu dönemin kültürel birikimi büyük oranda günümüze ulaşmıştır. \u0000Arap edebiyat tarihinde adından övgü ile bahsedilen şairlerden biri de Artuklu saray şairi Safiyüddin Hillî’dir. 677/1278 yılında Bağdat ve Kufe arasında yer alan Hille’de doğan Hillî, Artuklu döneminin önemli bir şairidir. Hillî, birçok türde şiir söylemiş ve bütün şiirleri günümüze ulaşmıştır. Hillî’nin Divân’ının yanında Hz. Peygamber’i edebi sanatları kullanarak nazmettiği şiirleri içeren Şerhü’l-kâfiyeti’l-bedîiyye adlı hacimli eseri ile övmüştür. Bunun yanında Artuklu hükümdarı II. Necmedin Gazi ve kardeşi el-Melikü’s-Sâlih’i övdüğü Artukiyyât ve Mısır emiri Melik Mansûr’u övdüğü Mansûriyyat adlı eserleri Arap edebiyatının günümüze ulaşan dönemin önemli şiir örneklerindendir. Hillî’nin Arap şiirinde denediği yeni formlar yazıldığı günden beri dikkatleri üzerine çekmiştir. Arap edebiyat tarihinde nevâdir şiir olarak adlandırılan bu şiir tarzında manadan daha çok şekilsel özellikler öne çıkmaktadır. Bu çalışmada Hillî’nin poetikası ve nevâdir şiirleri hakkında bilgi verilmiştir.","PeriodicalId":274883,"journal":{"name":"Mizanü'l-Hak: İslami İlimler Dergisi","volume":"54 4","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-06-03","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"141388997","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"حقيقة الموت الدماغي وتكييفه الفقهي","authors":"Muhammed Raşid Elömer","doi":"10.47502/mizan.1448612","DOIUrl":"https://doi.org/10.47502/mizan.1448612","url":null,"abstract":"يهدف البحث إلى بيان حقيقة الموت الدماغي الذي يعتبره أكثر الأطباء المعاصرين نهاية لحياة الإنسان، لكن هل توافق الفقهاء مع هذه الرؤية العلمية أم أن لهم موقفا آخر؟ الظاهر أن طبيعة الموت التي تعني مفارقة الروح للجسد، وعدم وضوح الرؤية العلمية بعد، والحقيقة العرفية للموت والتي تعني توقف النفس والقلب، مع استمرارهما في الموت الدماغي بسبب أجهزة الإنعاش والأدوية، أدى ذلك لاختلاف الفقهاء بين موافق للرأي الطبي الحديث للموت، وبين من لم يكتف بذلك بل أكد على أنه لا بد من توقف القلب والنفس بشكل نهائي واعتبار أن الإنسان حي هو الأصل، وأن هذا اليقين لا يزول إلا بيقين مثله؛ لذلك لا بد من توقف جميع أجهزته عن العمل ولو كانت تعمل بشكل صوري، وبين تيار ثالث توسط بين الفريقين، ولقد توصل الباحث إلى منطقية القول الأول وقوته؛ لأن أهل الطب والاختصاص هم من يقرر ذلك، ولقد اعتمدت في مرجعية هذا البحث على قرارات المجامع الفقهية والندوات الطبية والأبحاث المعاصرة المتعلقة بهذا الموضوع.","PeriodicalId":274883,"journal":{"name":"Mizanü'l-Hak: İslami İlimler Dergisi","volume":"100 s6","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-06-02","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"141389351","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"İlhanlılarda Uygur Asıllı Şi‘î Bir Emîr: Taramtaz","authors":"Fırat Umanç","doi":"10.47502/mizan.1355752","DOIUrl":"https://doi.org/10.47502/mizan.1355752","url":null,"abstract":"İlhanlı Devleti’nde askerî hiyerarşinin en üst kademelerinde yer alan önemli Moğol emîrlerinden biri olan Taramtaz, Baycu Bahşî isimli Uygur asıllı Budist bir Moğol emîrinin oğlu olarak Rey’de dünyaya gelmiştir. Buradaki Şi‘îler arasında büyümüş, İslâm’ı kabul ettikten sonra Şi‘î (İmâmiyye/İsnâaşeriyye) mezhebine geçmiştir. Gazan Han devrinde Dîvân-i ‘imârete nezâret etmiş ve ilhanın çeşitli seferlerine iştirak etmiştir. Sultan Ölceytü’nün hükümdarlığı zamanında da askerî harekâtlara katılan Taramtaz, devrin önde gelen emîrlerden biri olarak dikkat çekmiştir. Ebû Sa‘îd Han döneminde, hükümdara karşı ayaklandığı gerekçesiyle 719/1319 yılında Sultâniyye’de katledilmiştir. Bu çalışmada, Uygur asıllı Budist bir Moğol emîri olup ihtida ederek Şi‘î mezhebini benimseyen Taramtaz’ın, İlhanlı Devleti içindeki siyasî faaliyetleri kısaca ele alındıktan sonra onun Şi‘îliği yaymadaki etkinliği devrin kaynakları ışığında ortaya konulması hedeflenmektedir. Bu bağlamda, İslâm’ı ve bu din ile birlikte Şi‘î mezhebini kabul eden Taramtaz’ın, Uygur asıllı Şi‘î bir Moğol emîri olarak, devrin İlhanlı hükümdarlarından Gazan Han, Sultan Ölceytü ve Ebû Sa‘îd Han üzerinde ne derecede etkili olduğu sorusuna da cevap aranacaktır.","PeriodicalId":274883,"journal":{"name":"Mizanü'l-Hak: İslami İlimler Dergisi","volume":"16 16","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-02-07","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139795456","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"İlhanlılarda Uygur Asıllı Şi‘î Bir Emîr: Taramtaz","authors":"Fırat Umanç","doi":"10.47502/mizan.1355752","DOIUrl":"https://doi.org/10.47502/mizan.1355752","url":null,"abstract":"İlhanlı Devleti’nde askerî hiyerarşinin en üst kademelerinde yer alan önemli Moğol emîrlerinden biri olan Taramtaz, Baycu Bahşî isimli Uygur asıllı Budist bir Moğol emîrinin oğlu olarak Rey’de dünyaya gelmiştir. Buradaki Şi‘îler arasında büyümüş, İslâm’ı kabul ettikten sonra Şi‘î (İmâmiyye/İsnâaşeriyye) mezhebine geçmiştir. Gazan Han devrinde Dîvân-i ‘imârete nezâret etmiş ve ilhanın çeşitli seferlerine iştirak etmiştir. Sultan Ölceytü’nün hükümdarlığı zamanında da askerî harekâtlara katılan Taramtaz, devrin önde gelen emîrlerden biri olarak dikkat çekmiştir. Ebû Sa‘îd Han döneminde, hükümdara karşı ayaklandığı gerekçesiyle 719/1319 yılında Sultâniyye’de katledilmiştir. Bu çalışmada, Uygur asıllı Budist bir Moğol emîri olup ihtida ederek Şi‘î mezhebini benimseyen Taramtaz’ın, İlhanlı Devleti içindeki siyasî faaliyetleri kısaca ele alındıktan sonra onun Şi‘îliği yaymadaki etkinliği devrin kaynakları ışığında ortaya konulması hedeflenmektedir. Bu bağlamda, İslâm’ı ve bu din ile birlikte Şi‘î mezhebini kabul eden Taramtaz’ın, Uygur asıllı Şi‘î bir Moğol emîri olarak, devrin İlhanlı hükümdarlarından Gazan Han, Sultan Ölceytü ve Ebû Sa‘îd Han üzerinde ne derecede etkili olduğu sorusuna da cevap aranacaktır.","PeriodicalId":274883,"journal":{"name":"Mizanü'l-Hak: İslami İlimler Dergisi","volume":"80 8","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-02-07","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139855634","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Hitabet ve Şiirsel Metnin İstiare Analizi: Mahmud Derviş’in “Huve’l-Hub” Şiiri Örneği","authors":"Mahmud Kaddum","doi":"10.47502/mizan.1329069","DOIUrl":"https://doi.org/10.47502/mizan.1329069","url":null,"abstract":"عادة ما ينظر إلى الاستعارة بوصفها مقوما زخرفيا يندرج ضمنه باقي المقومات، غير أن أرسطو نظر إليها بوصفها مقوما حجاجيا وأداة للمعرفة الإضافية. وهذا ما تنبه إليه أمبيرتو إيكو في كتابه السيميائية وفلسفة اللغة، الذي درس فيه خمسة مداخل أو مفاهيم أطرت الفكر الغربي طوال تاريخه، وكان من بينها مفهوم الاستعارة، وذلك تحت عنوان: الاستعارة وتوليد الدلالة. إن مهمتنا الأساسية في هذا المقال تتلخص في عرض التصورات الكبرى التي جعلت من الاستعارة ميدانا لدراستها وتحليلها، وسنحاول في هذا المقال العمل على تطبيق ما تجود به علينا نظرية الاستعارة من مفاهيم على الخصائص اللغوية للنصوص، مختارين نصا للشاعر الفلسطيني المعاصر المتفرد محمود درويش. وكان النص الذي حظي باهتمامنا \"هو الحب\" لأنه يناقض النظرة السائدة عن درويش، والتي اختصرته في شعر الثورة ورفض الصهيونية؛ ذلك أن هذا النص يجعل من الحب محورا أساسيا، وهو ما يجعل منه شاعرا قادرا على التعبير عن جميع المواقف الإنسانية في أكثر لحظاتها تناقضا","PeriodicalId":274883,"journal":{"name":"Mizanü'l-Hak: İslami İlimler Dergisi","volume":"8 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-12-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139149993","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Kerhî'nin Evlilik ile İlgili Konulardaki Görüşleri","authors":"Ahmed Almasamha, Saffet Köse","doi":"10.47502/mizan.1337414","DOIUrl":"https://doi.org/10.47502/mizan.1337414","url":null,"abstract":"كان اإلمام الكرخي شيخ الحنفية ومفتى العراقيف زمانه، انتهت رئاسة المذهب الحنفي وذاع صيته وانتشر تالمذتهيف البلدان، وكان عالمة كبير الشأن، أديباً بارعا،ً عارفاً باألصول والفروع، له العديد من اآلراء الفقهية التي خالف فيها مذهب الحنفية، يهدف هذا البحث إلى استخراج آراء اإلمام الكرخييف مسائل الزواج التي خالف فيها مذهب الحنفية، ومقارنة تلك اآلراء ببقية المذاهب الفقهية، وبيان مكانة اإلمام الكرخييف المذه ب الحنفي، أستخدم في البحث المنهج االستقرائي التحليلي المقارن، وقد توصلت إلى عدة نتائج منها أن الكتب الفقهية الحنفية كثيراً ما تذكر أقوال اإلمام الكرخي تقريراً للمذهب الحنفي وكإمامٍ من أئمة الحنفية، رجّح بعض األئمة رأي اإلمام الكرخييف بعض المسائل بقولهم وه و الراجح، وانفرد اإلمام الكرخي برأيهيف بعض المسائل وخالف مذهبه وجمهور الفقهاء، والعُرف والعادات من أسباب الترجيح التي اعتمدها الكرخي.","PeriodicalId":274883,"journal":{"name":"Mizanü'l-Hak: İslami İlimler Dergisi","volume":"42 7","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-12-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139149494","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}