A. Karadogan, Ülkü KALAYCI ŞAHİNOĞLU, Ümit Özer, Meriç Can Özyurt, Zeynep Sertabi̇poğlu
{"title":"Kentsel Alanda Gerçekleştirilen Tünel Kazılarında Patlatma Kaynaklı Yüzey Titreşimlerinin Kontrolü: Geniş Kesitli Bir Tünel Örneği","authors":"A. Karadogan, Ülkü KALAYCI ŞAHİNOĞLU, Ümit Özer, Meriç Can Özyurt, Zeynep Sertabi̇poğlu","doi":"10.53501/rteufemud.1360241","DOIUrl":"https://doi.org/10.53501/rteufemud.1360241","url":null,"abstract":"Bu çalışmada, kentsel bir alanda kazısı gerçekleştirilen geniş kesitli bir ulaşım tünelinde, patlatma kaynaklı titreşimleri kontrol etmek amacıyla yapılan projelendirme aşamalarını sunulmaktadır. Tünellerin yerleşim bölgelerine yakınlığı, çevresindeki birçok yapının titreşimlerden olumsuz etkilenmesine neden olabileceği gerçeğini göz önünde byulundurulduğunda, titiz bir titreşim yönetimi gerektirmiştir. Bu çalışma, patlatma faaliyetlerinden kaynaklanan titreşimleri en aza indirmeyi hedefleyen gecikme aralığı, patlatma paternini ve kazı planı optimizasyonunu içeren aşamaları kapsamaktadır. Çalışmanın sonucunda, yüzey titreşimlerini ulusal normlarda belirlenen limitlerin altında tutan, titreşime maruziyet sürelerini kısaltan, bunların yanı sıra proje süresinde ekstra gecikmelere neden olmayan ve tünel inşaatında mühendislik başarısını elde eden bir patlatma projesinin gerçekleştirildiği görülmüştür.","PeriodicalId":273771,"journal":{"name":"Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi","volume":"54 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-05","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139322900","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Bitki Örtülü Kanalların Akım Özelliklerinin Hesaplamalı Akışkanlar Dinamiği ile Belirlenmesinde Yakın Duvar Davranışının Etkisi","authors":"Rahim Şi̇bi̇l","doi":"10.53501/rteufemud.1323845","DOIUrl":"https://doi.org/10.53501/rteufemud.1323845","url":null,"abstract":"Bu çalışmada bitki örtülü kanalların akım özelliklerinin sayısal olarak tahmin edilmesinde önemli parametrelerden biri olan yakın duvar davranışı yaklaşımlarının sonuçlara etkisi incelenmiştir. Bu amaçla sayısal çalışmalar, Hesaplamalı Akışkanlar Dinamiği (HAD) metodu ile analiz yapabilen Ansys Fluent yazılımı kullanılarak üç boyutlu, türbülanslı, sıkıştırılamayan ve kararlı akım koşullarında bitki örtülü dikdörtgen kesitli bir kanal için gerçekleştirilmiştir. Sayısal çalışmalarda yakın duvar davranışı için farklı yaklaşımlar kullanılarak kanaldaki hız dağılımları tahmin edilmeye çalışılmış ve sayısal çalışmalardan elde edilen sonuçlar literatürde yapılmış deneysel bir çalışmayla karşılaştırılarak en başarılı metot ortaya konulmuştur. Yapılan karşılaştırma sonucunda “geliştirilmiş duvar fonksiyonu” yaklaşımıyla kurulan sayısal çalışma en başarılı tahmin sonucu veren yaklaşım olmuştur. Ayrıca HAD analizi sonucunda elde edilen kanaldaki hız dağılımları verilerek, bitki örtülü açık kanal akımında hidrolik özellikler incelenmiştir.","PeriodicalId":273771,"journal":{"name":"Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi","volume":"21 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-05","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139323313","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Mikro Hareketlilik Sistemlerinin Altyapı ve Toplumsal İhtiyaçlar Kapsamında Değerlendirilmesi","authors":"Üsame Eki̇ci̇, Eyüp Emre Kasap","doi":"10.53501/rteufemud.1335421","DOIUrl":"https://doi.org/10.53501/rteufemud.1335421","url":null,"abstract":"Ulaştırma, ülke ekonomisi ve toplumun refah düzeyi üzerinde etkilidir. Bunun alt kümesi olan hareketlilik ise insanların dilediği gibi seyahat edebilmesi, yaşam kalitesini artırması ve ülke iç pazarının ticaret hacmi üzerinde etkili olmaktadır. Gelecek yıllarda Dünya üzerindeki petrol kaynaklarının azalmasıyla petrol fiyatlarında artışların yaşanması beklenmekte olup, bunun da mikro hareketlilik araç ve teknolojilerine olan ihtiyaç ve talebi daha da artıracağı aşikardır. Bu çalışmada, 21. yüzyılda kentsel nüfusun artması, insanların tekil ulaşım araçlarına rağbet göstermesi ve sürdürülebilir enerji kaynaklı yakıt teknolojilerinin gelişimi ile birlikte, elektrikli araçların popüler hale geldiği gerçeğine ulaşılmıştır. Bu kapsamda; mikro hareketlilik unsurlarının gelişimi, ulusal ve uluslararası düzeyde kullanımı, altyapı ihtiyacı ve eksikliklerinin tespit edilerek ortaya konulması için geniş katılımlı bir anket çalışması yapılmış ve Türkiye’nin önde gelen paylaşımlı skuter sistemlerinden birinin kurucusu ile röportaj gerçekleştirilmiştir. Farklı eğitim, yaş, sosyo-kültürel düzeylere sahip katılımcılar ile firma yetkililerinin görüş ve talepleri doğrultusunda; mikro hareketlilik ulaşım araçları için öncelikle ulusal düzeyde farkındalığın oluşturulması ve halkın bu araçların temin ile kullanımı konusunda bilgilendirilmesi gerektiği tespit edilmiştir. Mevcut kullanımla ilgili olarak ise; mikro hareketlilik araçlarına ayrılan yol ağının genişletilmesi, güvenlik amaçlı ekipmanların kolay temin edilebilir olması ve zorunlu hale getirilmesi gerektiği tespit edilmiştir. Ayrıca desteklerin arttırılarak bireysel veya paylaşımlı mikro hareketlilik araçlarının daha uygun fiyatla arz edilmesi ve şarj istasyonları ile park alanlarının yaygınlaştırılmasına ihtiyaç duyulduğu sonucuna ulaşılmıştır.","PeriodicalId":273771,"journal":{"name":"Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi","volume":"106 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-05","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139323203","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Kağıt Üretiminde Bakteriyel Selüloz Katkısının Dolgu Maddesi Tutunumuna Etkisi","authors":"Bora Göktürk, Evren ERSOY KALYONCU, Emrah Peşman","doi":"10.53501/rteufemud.1341933","DOIUrl":"https://doi.org/10.53501/rteufemud.1341933","url":null,"abstract":"Dünyada en çok tüketilen malzeme olan kağıt üretiminde, gelişen baskı teknolojisi ile baskı kalitesini ve yüzey düzgünlüğünü geliştirmeye yönelik artan taleplere bağlı olarak dolgu maddeleri yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu çalışmada bitkisel selüloza kıyasla birçok üstün özellikleri olan ve birçok farklı endüstri alanında giderek artan kullanım alanı bulan bakteriyel selüloz (BS)’un çöktürülmüş kalsiyum karbonat (PCC) için tutundurucu etkinliği, tek başına ve ilave tutundurucu madde olarak katyonik poliakrilamid (KPAM) ile beraber araştırılmıştır. BS %5, %10 ve %15 oranlarında, kalsiyum karbonat %30 ve KPAM ise %0,02 oranlarında kullanılmıştır. Tutunumun tespiti için, süzüntü suyunun absorbansı ve üretilen kağıdın inorganik madde miktarının belirlenmesi yöntemleri kullanılmıştır. Ayrıca kağıtların mekaniksel ve fiziksel özellikleri de tespit edilmiştir. En yüksek tutunmanın KPAM’in tek kullanımı ile elde edildiği, BS’nin kalsiyum karbonat tutunumunda tek başına sınırlı etki gösterdiği ancak kağıtların sağlamlık özelliklerini arttırdığı belirlenmiştir. Dolgu maddesi tutunumu ile oluşan direnç kayıplarının BS etkisi ile önlenebildiği, bunun için de %10 BS’nin yeterli olduğu sonucuna ulaşılmıştır.","PeriodicalId":273771,"journal":{"name":"Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi","volume":"65 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-04","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139323540","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"6 Şubat 2023 Türkiye Depreminde Hasar Görmüş Betonarme Yapıların Güçlendirilmesi için Alternatif Ferrocement Paneller","authors":"İsmail Hocaoğlu, İlker Bekir Topçu, Cenk Öcal","doi":"10.53501/rteufemud.1325149","DOIUrl":"https://doi.org/10.53501/rteufemud.1325149","url":null,"abstract":"Most of the reinforced concrete framed buildings commonly used in developing countries are not secure against earthquakes. Studies on seismic performance of reinforced concrete framed structures showed that; lateral stiffness often needs to be improved. In this study, in order to rehabilitate the structures, performances of ferrocement panels can be used to strengthen the existing hollow brick infill walls such that they act as cast-in-place concrete in fills improving the lateral stiffness is researched. Ferrocement panels are not only to be as light as can be carried by two people easily, but also from the low cost and usefulness against tensional and loads point of view. Previous researches results indicated that strength, stiffness, energy dissipation and story drift characteristics of the reinforced concrete framed building structures can be rehabilitated by the eco-friendly, cost effective and practically applicable seismic retrofitting technique that does not need evacuation of the building with these high-performance ferrocement panels.","PeriodicalId":273771,"journal":{"name":"Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi","volume":"87 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-04","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139342994","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Determination of Radioactivity Levels in Soil Samples of Recep Tayyip Erdogan University Campus in Rize Province","authors":"Esra YILMAZ BAYRAK","doi":"10.53501/rteufemud.1274822","DOIUrl":"https://doi.org/10.53501/rteufemud.1274822","url":null,"abstract":"Bu çalışmada, Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Zihni Derin Yerleşkesinden alınan 15 adet toprak örneğinde yüksek saflıkta bir germanyum dedektörü (HPGe) kullanılarak yapay (137Cs) ve doğal (226Ra, 232Th and 40K) radyonüklidlerin miktarları belirlenmiştir. 226Ra, 232Th, 40K ve 137Cs için aktivite değerleri sırasıyla 43.78 ile 62.58, 29.85 ile 41.61, 132.48 ile 346.44 ve 3.90 ile 202.94 Bq kg-1 arasında değişmiştir. UNSCEAR (2000) tarafından verilen dünya ortalama değerleri ile karşılaştırıldığında, toprak numuneleri için ortalama 226Ra, 232Th aktivite değerlerinin daha yüksek olduğu fark edilmiştir. 40K ve 137C için ortalama aktivite konsantrasyonlarının, UNSCEAR (2000) tarafından bildirilen dünya ortalama değerlerinden daha düşük olduğu gözlemlenmiştir. Bunun yanı sıra radyolojik tehlike indeksleri hesaplanarak bu indeksler uluslararası izin verilen değerlerle karşılaştırılmıştır. Yapılan bu araştırma, çalışma alanında toprak örneklerine maruz kalanlar açısından herhangi bir sağlık sorunu olmadığını göstermiştir.","PeriodicalId":273771,"journal":{"name":"Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi","volume":"41 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-07-31","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139353531","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Hasan Polat, İsa Üstün, Ahmet Şafak, Ahmet Nadir Çakilcioğlu
{"title":"Atık Tuğla Toz’unun Polimer Betonda Katkı Malzemesi Olarak Kullanımı: Mekanik Özelliklerin İncelenmesi","authors":"Hasan Polat, İsa Üstün, Ahmet Şafak, Ahmet Nadir Çakilcioğlu","doi":"10.53501/rteufemud.1306484","DOIUrl":"https://doi.org/10.53501/rteufemud.1306484","url":null,"abstract":"Endüstriyel kaynaklardan dünya genelinde ve ülkemizde yüksek miktarda atık malzeme ortaya çıkmaktadır. Bu atık malzemelerin bir kısmı belirli oranlarda farklı uygulamalarda kullanılırken, büyük bir kısmı depolama sahalarına gönderilmektedir. Bu atıklardan biri de çeşitli sebeplerle kullanılamaz hale gelen tuğlaların öğütülmesiyle elde edilen tuğla tozudur. Bu atık malzemeye alternatif bir kullanım alanı sağlamak amacıyla, farklı ağırlık oranlarında (%10, %20, %30, %40 ve %50) tuğla tozu doymamış polyester reçine ile ikame edilerek polimer beton numuneleri üretilmiştir. Polimer beton numunelerin üretiminde bağlayıcı olarak doymamış polyester reçine kullanılmıştır ve sertleşme işlemi için Mekp (metil etil keton peroksit) kullanılarak çapraz bağ oluşturulmuştur. Ayrıca, reaksiyonu hızlandırmak için kobalt octoate (%6) kullanılmıştır. Üretilen numuneler kür edildikten sonra, birim hacim ağırlığı, ultrases geçiş hızı, basınç dayanımı ve eğilme dayanımı deneylerine tabi tutulmuşlardır. Deneysel çalışmanın sonucunda, atık tuğla tozu oranının artmasıyla birlikte birim hacim ağırlığı değerlerinde artış meydana gelmiş, ancak basınç dayanımı ve eğilme dayanımı değerlerinde azalma olduğu tespit edilmiştir. Optimum atık tuğla tozu kullanım oranının %10 olduğu sonucuna varılmıştır.","PeriodicalId":273771,"journal":{"name":"Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi","volume":"1 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-07-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139354508","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"MACRO-POROUS ALUMINUM OXIDE-BORON CARBIDE CERAMICS FOR HARD TISSUE APPLICATIONS","authors":"Kerim Emre Öksüz","doi":"10.53501/rteufemud.1293580","DOIUrl":"https://doi.org/10.53501/rteufemud.1293580","url":null,"abstract":"Bu çalışma, dünya çapında yaygın bir klinik problem olan sert doku defektlerinin tedavisi için yüksek kaliteli biyoseramik köpüklerin geliştirilmesine odaklanmaktadır. Bu deneysel çalışmada, biyomedikal alanlarda kullanılması hedeflenen karbür (B4C) ilaveli α-alüminyum oksit (Al2O3) seramikler replika yöntemi ile yüksek gözenekli olarak üretilmiş ve karakterize edilmiştir. Ekonomik polimer model malzeme olarak kullanılan açık gözenekli, 30 ppi gözenek boyutunda poliüretan süngerlerin termogravimetrik (TGA) ve diferansiyel termal analizleri (DTA) ile termal özelikleri belirlenmiştir. Yüksek sıcaklıkta sinterlenerek elde edilen, farklı B4C oranları içeren Al2O3 esaslı seramik köpükler homojen, yüksek gözenekli ve birleştirici gözenek mikroyapısında olduğu yüksek alan emisyon tabancalı taramalı elektron mikroskobu (FEG-SEM) ile detaylı olarak incelenmiştir. X-ışınları (XRD) analizleri ile B4C’nin yapı içerisinde varlığı ve faz değişimleri doğrulanmıştır. Yapısında ağırlıkça % 0, % 3 ve % 5 B4C içeren sinterlenmiş seramik köpüklerin basma mukavemeti değerleri sırasıyla 1,92 MPa, 2,05 MPa ve 2,38 Mpa olarak ölçülmüştür. Canlı ortamlarda kullanılacak biyomalzemelerin oluşturacağı biyolojik cevabın önceden değerlendirilmesi amacıyla yapılan in vitro testlerde tatmin edici sonuçlar elde edilmiştir. Hücre canlılığı deneyleri, Al2O3 esaslı seramik köpüklere B4C ilavesinin sert doku defektlerinde önemli bir avantaj olan hücre proliferasyonunu desteklediğini göstermiştir.","PeriodicalId":273771,"journal":{"name":"Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi","volume":"6 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-07-06","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139362275","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Güneydoğu Anadolu Bölgesinde Yetiştirilen Hicaz Nar ve Zivzik Nar Çeşitlerinin Derim Sonrası Muhafazasının Karşılaştırılması","authors":"Ömür Dündar, Ebubekir Çağlin","doi":"10.53501/rteufemud.1177613","DOIUrl":"https://doi.org/10.53501/rteufemud.1177613","url":null,"abstract":"Bu çalışmada, hem sağlık açısından büyük öneme sahip olan ve hemen her insanın damak tadına hitap eden hem ülkemiz ve birçok ülke için ekonomik öneme sahip nar meyvesinin depolaması yapılmıştır. Araştırmada Güneydoğu Anadolu Bölgesi, Siirt ili ve ilçelerinde yetiştiriciliği yapılan Zivzik ve Hicaznar çeşitleri kullanılmıştır. Her iki çeşit 6oC sıcaklık ve % 90 oransal nem koşullarında 6 ay muhafaza edilmiştir. Ayrıca narlarda muhafaza öncesi ve sonrası 15 gün 20οC’de % 65 oransal nem koşullarında raf ömrüne bakılmıştır. Meyvelerde periyodik olarak ayda bir ağırlık kaybı, solunum hızı, çürüme, kabuk ve dane rengi (h°), titre edilebilir asit miktarı (TEA, %), suda çözülebilir kuru madde miktarı (SÇKM, %), pH değeri ve meyve suyu miktarı değerlendirilmiştir. Tüm bu sonuçlar çerçevesinde Siirt ili ve ilçelerinde yetiştiriciliği yapılan Zivzik nar çeşidinin bu koşullarda kalitesini koruduğu ve aynı koşullarda 4 ay muhafaza edilebileceği bulunmuştur.","PeriodicalId":273771,"journal":{"name":"Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi","volume":"65 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"125439806","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Nazlı Gül Araz, A. Aksoy, Mustafa Taha Aslan, E. Iskender
{"title":"Investigation of The Effect of Compaction Temperature Depending on Bitumen Ratio on Asphalt Pavements with Marshall Test Parameters","authors":"Nazlı Gül Araz, A. Aksoy, Mustafa Taha Aslan, E. Iskender","doi":"10.53501/rteufemud.1292656","DOIUrl":"https://doi.org/10.53501/rteufemud.1292656","url":null,"abstract":"Asfalt kaplamaların sıkıştırma sıcaklığının kontrol altına alınması kaplamadan beklenen performansın sağlanması açısından en önemli konulardan birisidir. Tasarım ve üretim aşamalarında ne kadar dikkat edilse de serme ve sıkıştırma aşamalarında karışım sıcaklığında bir miktar homojensizlikler ortaya çıkabilmektedir. Bu çalışmada aşınma tabakası tip 1A’ya göre dizayn edilmiş yoğun gradasyonlu asfalt kaplamalar için optimum bitüm içeriği %5,1 olarak hesaplanmış, bu değerinin altında ve üstünde (4,8; 4,9; 5,0; 5,0; 5,2; 5,3; 5,4) bitüm oranlarında hazırlanan asfalt karışımlar 143 °C ve 137 °C sıkıştırma sıcaklığında imal edilmiştir. Asfalt karışım örnekleri pratik yoğunluk, akma, stabilite ve Marshall oranı parametreleri ile değerlendirilmiştir. Çalışma sonucunda, 143 °C sıkıştırma sıcaklığında 137 °C’ye göre daha yüksek Marshall stabilite değerlerinin elde edilebildiği, optimum bitüm oranından daha yüksek artan değerlerde bitüm oranının artmasıyla akma değerlerinin artmakta olduğu ve 143 °C sıkıştırma sıcaklığında 137 °C değerine göre daha düşük akma değerleri oluştuğu gözlemlenmiştir. Stabilite değerlerindeki standart hatanın 143 °C sıcaklıkta daha düşük olduğu, sıkıştırma işlemi yapılırken, homojenlik anlamında, düşük sıcaklıklarda daha çok dikkat edilmesi gerektiği anlaşılmıştır.","PeriodicalId":273771,"journal":{"name":"Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"127783767","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}