{"title":"An Examination Concerning the Institution of Deferral of The Announcement of Verdict Within the Framework of the Annulment Decision of the Constitutional Court","authors":"Can Canpolat","doi":"10.56701/shd.1375999","DOIUrl":"https://doi.org/10.56701/shd.1375999","url":null,"abstract":"Ceza uyuşmazlığının sona erdirilmesinde özel bir yöntem olan hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) müessesesi, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM), 1.8.2023 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan kararıyla iptal edilmiştir. Bu karar, çeşitli gerekçelerle ve hem maddi hem de usuli açılardan tartışmaya açıktır. Keza yasama organının, iptal sonrası ortaya çıkan kanun boşluğuna ilişkin herhangi bir tasarrufta bulunup bulunmayacağı, şayet yeni bir düzenleme yoluna gidilecekse bunun mahiyetinin ne olacağı ve bu tür bir düzenlemenin zaman bakımından uygulamaya ilişkin sonuçları da başlı başına tartışma konusudur. Çalışmada, sözü edilen konular, HAGB’nin fonksiyonu ve bu çerçevede olumlu ve olumsuz yönleri dikkate alınarak incelenmiştir. Kanun koyucunun iptal edilenin yerine başka bir kural sevk etmesi olasılığında, ilgili kanunda, zaman bakımından uygulama sorunlarını giderecek tarzda geçici bir hüküm ile müsadere uygulamasında TCK m. 75’tekine benzer bir düzenlemeye yer verilmesi önerilmiş olup kamu görevlilerinin işledikleri işkence suçlarında HAGB uygulamasına yönelik AYM’nin iptal gerekçesinin ise yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.","PeriodicalId":506232,"journal":{"name":"Sakarya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi","volume":"43 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-29","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139210113","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"ADMISSIBILITY REQUIREMENTS OF COMPLAINTS LODGED TO TURKISH HUMAN RIGHTS AND EQUALITY INSTITUTION","authors":"Servet Alyanak","doi":"10.56701/shd.1369570","DOIUrl":"https://doi.org/10.56701/shd.1369570","url":null,"abstract":"National Human Rights Institutions (NHRIs) are recognised as pivotal agency for the protection and promotion of human rights at national level. Turkish Human Rights and Equality Institution (TİHEK) was established, through Law No. 6701 in 2016, and has started to receive complaints on some issues as of 24.11.2017. Individuals who claim to have been harmed by a violation of of discrimination and persons who have been deprived of their liberty within the scope of national prevention mechanism can apply to TİHEK. TİHEK has also the authority to investigate allegations of human rights violations ex officio, to file criminal complaints against the relevant persons if there are criminal acts, to take the necessary actions to end and eliminate these violations. This essay focuses on the conditions of admissibility of individual applications made to TİHEK in terms of person (ratione personae), subject matter of the application (ratione materiae), time-limit (ratione temporis) and location (ratione loci). Admissibility conditions were examined in the light of TİHEK decisions and a comparison was made between TİHEK, Ombudsman Institution and Constitutional Court in terms of the nature of the complaint applications.","PeriodicalId":506232,"journal":{"name":"Sakarya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi","volume":"84 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139260335","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"TÜRK CEZA HUKUKUNDA ETKİN PİŞMANLIK","authors":"A. Sümer","doi":"10.56701/shd.1369884","DOIUrl":"https://doi.org/10.56701/shd.1369884","url":null,"abstract":"Etkin pişmanlık, failin suçun tamamlanmasından sonra işlediği suçtan pişmanlık duyarak, belirli bir süre içinde suçun zararlı sonuçlarını ortadan kaldırma veya adli makamlarla iş birliği yaparak verdiği bilgilerle suçun aydınlatılmasına katkı sağlama gibi aktif bir edimde bulunması karşılığında cezanın ortadan kaldırılması veya azaltılması sonucunu doğuran şahsi bir sebeptir. Etkin pişmanlık kurumuna birçok ülke ceza kanununda yer verilmiştir. Bunlardan bazıları etkin pişmanlığı genel bir hüküm olarak ele alırken, diğer bazıları yalnızca belirli suçlar bakımından etkin pişmanlığa atıfta bulunmuştur. Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) etkin pişmanlığa ilişkin genel bir hükme yer verilmemiştir. Bu sebeple Türk hukukunda etkin pişmanlık yalnızca kanunda açıkça düzenlenen suçlar bakımından gündeme gelmektedir. Bu çalışmada, Türk ceza hukukunda etkin pişmanlık kurumunun tüm yönleri ile incelenmesi amaçlanmaktadır. Bu kapsamda; etkin pişmanlık kurumunun tanımı, kapsamı, hukuki niteliği, düzenlenme amacı, düzenlendiği suçlar, 765 sayılı TCK’daki durumu, maddi ve manevi unsurları, benzer kurumlardan farkı ve hukuki sonuçları doktrindeki görüşler ve Yargıtay içtihatları doğrultusunda analiz edilecektir.","PeriodicalId":506232,"journal":{"name":"Sakarya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi","volume":"8 9","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-17","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139262823","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"The Importance and Correction of The Job Exit Code","authors":"Baki Oğuz Mülayi̇m","doi":"10.56701/shd.1347485","DOIUrl":"https://doi.org/10.56701/shd.1347485","url":null,"abstract":"İşten çıkış kodu, iş yargılamasında birçok açıdan önem taşır. Zira iş mahkemelerine intikal eden uyuşmazlıklarda işten çıkış kodunun, iş sözleşmesinin fesih nedeni ile uyumlu olması ya da olmaması, farklı sonuçlara yol açar. İşten çıkış kodu ile çelişen bir beyanda bulunması, işveren açısından olumsuzdur. Ancak işten çıkış kodunu yanlış gösterilmesi, aksi ispat edilemeyen bir durum da değildir. İşveren, Sosyal Güvenlik Kurumuna, işten ayrılış bildirgesinin verildiği tarihten itibaren on günlük süre içerisinde başvurmak sureti ile işten ayrılış bildirgesini düzeltebileceği gibi iptal de edebilir. İşkolu ve sigortalının adresi ise her zaman değiştirilebilir. Düzeltme işlemi, aylık prim ve hizmet belgesi ile uyumlu olmalı, şüphe veya tereddüt uyandırmamalıdır. Bildirgenin düzeltilmesi için işçinin tek başına başvurması mümkün değildir. İşçi, ancak işverenle birlikte başvurabilir. İşten ayrılış bildirgeleri, on günlük süre geçtikten sonra Türkiye İş Kurumu sistemine düştüğünden, bu durumda düzeltme başvurusunun, Türkiye İş Kurumuna yapılması gerekir. İşçi, Türkiye İş Kurumuna tek başına başvurabilir. İşçi tarafından işten çıkış kodunun düzeltilmesi için işverene karşı dava açılması da mümkündür.","PeriodicalId":506232,"journal":{"name":"Sakarya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi","volume":"47 2","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139272533","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Some Thoughts on Contributory Negligence in Roman Law","authors":"Güzide Burcu Günveren","doi":"10.56701/shd.1368165","DOIUrl":"https://doi.org/10.56701/shd.1368165","url":null,"abstract":"Roma Hukukunda zarar görenin zararın meydana gelmesindeki kusurlu davranışı, kural olarak zarar verenin, zararı giderme yükümlülüğünü ortadan kaldıran bir neden olarak kabul edilmiştir. Temelini “kendi kusuru ile zarara uğrayan, zarar görmüş sayılmaz” düşüncesinde bulan kural, “compensatio culparum: ihmallerin mahsubu” ilkesini de beraberinde getirmektedir. Günümüz hukukunda “birlikte kusur, müterafık kusur, zarar görenin kusuru” olarak ifade edilen kavramda yansımasını bulan compensatio culparum, hem zarar verenin hem zarar görenin ihmalinin bulunması durumunda karşılıklı ihmallerin birbirini götürmesi esasına dayanır. Günümüzde zarar görenin birlikte kusuru, zarar verenin tazminat yükümlülüğünü mutlak surette ortadan kaldıran bir sebep değildir. Bununla beraber Türk Borçlar Kanunu’nun 52. maddesinin 1. fıkrası, haksız fiilden doğan borç ilişkilerinde tazminat yükümlülüğünün kapsamının belirlenmesinde birlikte kusurun uygulama alanına işaret etmektedir.","PeriodicalId":506232,"journal":{"name":"Sakarya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi","volume":"63 3","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-14","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139276595","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}