{"title":"HIRİSTİYAN ŞEYTAN ALGISININ FİLMLERDEKİ YANSIMASI: AMERİKA VE AVRUPA SİNEMASI ÖRNEĞİ","authors":"Emine Battal","doi":"10.33415/daad.1199523","DOIUrl":"https://doi.org/10.33415/daad.1199523","url":null,"abstract":"Sinemanın ilk yıllarından itibaren farklı dinleri ve bu dinlere ait temaları konu edinen, lehte ya da aleyhte yorumlar veya eleştiriler yapan sayısız film yapılmıştır. Söz konusu filmlerde öne çıkan dini temsillerin en önemlilerinden birini Şeytan karakteri oluşturmaktadır. Sinema tarihinde Şeytan ile ilgili çok sayıda film yapılarak beyaz perdeye aktarılmıştır. Bu çalışmanın konusu, söz konusu filmler arasında Hıristiyan gelenekten ilham alanların Şeytan’a dair nasıl bir portre çizdiğini tespit etmektir. Dolayısıyla çalışmanın kapsamı, Hıristiyan inancını ve kültürünü yoğun bir şekilde kullanan Avrupa ve Amerika sinemasında Şeytan’ı somut bir şekilde tasvir eden filmlerle sınırlı tutulmuştur. Kapsama dahil edilen filmlerden hareketle Şeytan ya da şeytani güçleri konu edinen yapımcı ya da yönetmenlerin, Hıristiyan kutsal metinlerinin veya dini geleneğinin hangi yönlerinden ne ölçüde yararlandıklarını ve ilgilerini çeken hususları beyaz perdeye nasıl yansıttıklarını tespit etmek amaçlanmıştır.","PeriodicalId":41749,"journal":{"name":"Dinbilimleri Akademik Arastirma Dergisi-Journal of Academic Research in Religious Sciences","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2023-03-08","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"49086349","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Muhammed Tarık İslam, Jahidul Islam Sarker, Ramazan Bi̇çer
{"title":"TÜRK DİYANET ÜZERİNDE 14 YILLIK ARAŞTIRMA TRENDLERİ: BİBLİYOMETRİK VE TEMATİK ANALİZLER","authors":"Muhammed Tarık İslam, Jahidul Islam Sarker, Ramazan Bi̇çer","doi":"10.33415/daad.1208640","DOIUrl":"https://doi.org/10.33415/daad.1208640","url":null,"abstract":"Diyanet is a Turkish government-affiliated religious authority. In recent times a surge of academic works has been seen on functions of Diyanet home and abroad. Although it was established to regulate the religious life of Turkish Muslims during the early republican period, it argues that during AK party rule, Diyanet emerged as the main tool of Erdogan's Islamization in Turkey. The main objective of this study is to explore the nature of research on Diyanet in the recent decade. The study implemented a bibliometric analysis and thematic analysis to map the literature on Diyanet using the Web of Science database. The study found most research on Diyanet was mostly published in Turkey. France, Australia, and the Netherlands also conducted significant research on Diyanet. Along with the religious issues, the other central theme of research were politics, democracy, Erdogan, Germany, etc. Research on Diyanet reveals six themes by thematic analysis. The major themes are that Diyanet is Turkey's soft power tool abroad, a promoter of the pious generation, empowers scarf-wearing women, and an alternative educational institute social change-maker. While several studies critically evaluated Diyanet and focused on how it has been utilized to legitimize Erdogan's authoritarian rule. The study concludes that academic interest in Diyanet has increased in recent years. Moreover, after the 15 July failed coup, a number of research were conducted to defame Diyanet globally.","PeriodicalId":41749,"journal":{"name":"Dinbilimleri Akademik Arastirma Dergisi-Journal of Academic Research in Religious Sciences","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2023-03-07","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"69739228","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"CEMHERETU’L-EMSÂL’DE EFALU MİN KALIBINDA GELEN HAYVAN MOTİFLİ DEYİMLER ÜZERİNE BİR İNCELEME","authors":"Yusuf Bildik","doi":"10.33415/daad.1205096","DOIUrl":"https://doi.org/10.33415/daad.1205096","url":null,"abstract":"Kültür, bir toplumun tarihi boyunca biriktirdiği yaşanmışlıklar, acılar ve sevinçler bütünüdür. Atasözleri ve deyimler ise bu kültüre ait geçmişin arıtılıp öze indirilmiş halleridir. Zira her bir atasözü ve deyimin arkasında bir sebep ya da hikâye bulunmaktadır. İnsanlarla birlikte bu dünyayı paylaşan ve insan hayatının değişmez parçalarından birisi olan hayvanların, atasözü ve deyimlerde zikredilmemiş olması düşünülemez. Öyle ki bütün dillerde var olan deyimlerde hayvanlara da yer verilmiş olması, atasözü ve deyimlerin, kültürlerin özeti olduğu fikrine daha uygundur. Atasözleri bir yargı bildirirken deyimler bir kavram ya da durumu açıklamaktadır. Bu çalışmaya konu olan deyimlerde, genellikle hayvanların fiziksel ya da psikolojik davranışlarına benzetmeler yapılmaktadır. Bir hayvanın kurnaz, diğerinin inatçı olması bu duruma örnek verilebilir. Deyimlere konu olan hayvanların türleri ise tamamen o kültürün yaşatıldığı coğrafya ile bağlantılıdır. Zira deniz kıyısına kurulmuş bir medeniyet ile denizden uzak bir medeniyetin yaşam biçimi değişkenlik gösterdiği gibi kullanılan deyimler de değişken olabilir. Bir yerde deniz hayvanlarının ismi daha fazla deyimlere konu edilirken diğer yerde bu hayvanların ismi çok zikredilmeyebilir. Bu çalışmamızda da Cemheretu’l-emsâl isimli mesel kitabında efalu min veznindeki deyimlerden hayvan motifli olanlar incelenmiştir.","PeriodicalId":41749,"journal":{"name":"Dinbilimleri Akademik Arastirma Dergisi-Journal of Academic Research in Religious Sciences","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2023-03-03","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"69739177","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"AKTÜEL YAŞAMDAKİ İZDÜŞÜMÜ ve ZİHİNSEL ARKA PLANI BAĞLAMINDA İSLAMOFOBİK TAVRIN TAHLİLİ","authors":"Mücahit Yüksel","doi":"10.33415/daad.1198130","DOIUrl":"https://doi.org/10.33415/daad.1198130","url":null,"abstract":"İslâm dünyası, aktüel hayatta 11 Eylül saldırılarıyla birlikte yoğunlaşan olumsuz bir tavırla karşılaşmaya başladı. Bunu biraz daha geriye götürenler, süreci Haçlı savaşlarına kadar götürmektedirler. Bu kapsamda Batı dünyasının Müslümanlara karşı hoşgörüsüz ve düşmanca denilebilecek muamelelerine şahit olunmuştur. İslâm’a ve Müslümanlara karşı gösterilen bu tavrı temelde iki şekilde görmek mümkündür: Bilinçli bir şekilde yapılan İslâm karşıtlığı ve önde gelen kişi ve kurumların etkisinde gelişen İslamofobi. Batı dünyasının bu tavrı, aktüel alanda farklı sebeplerle yorumlanmaya çalışılsa da yaşanan olayların aslında bir zihin dünyasının yansıması olduğu görülmektedir. Dolayısıyla olayı, dar çerçevede ve sadece güncel boyutuyla ele almak yerine, zihinsel arka planıyla birlikte değerlendirmek bizlere geniş bir perspektif kazandıracaktır. Bu makale, İslâm dünyasına karşı geliştirilen İslamofobik tavrın aktüel yansımalarını ve bunun arkasında yatan zihin dünyasını ele almaktadır. Bu kapsamda peygamberler tarihinden de örnek olaylar sunularak olayın geniş çerçevesi ortaya konulmaya çalışılmaktadır. Konunun özelliğine uygun olarak çalışmada, betimleme, hikâye ve analiz yöntemleri kullanılmaktadır.","PeriodicalId":41749,"journal":{"name":"Dinbilimleri Akademik Arastirma Dergisi-Journal of Academic Research in Religious Sciences","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2023-03-02","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"49453108","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Hicri İlk İki Asırdaki Müfessirlerin Hz. Peygamber’e Mahsus Ayetlerdeki Usulü","authors":"Akile Teki̇n","doi":"10.33415/daad.1213297","DOIUrl":"https://doi.org/10.33415/daad.1213297","url":null,"abstract":"Kur’an-ı Kerim ayetlerinin nüzulünde vahyin tamamının ilk muhatap ve mükellefi Hz. Peygamber’dir (sav). Vahiy lafızlarının zahirinde açıkça görülen unsurlar dikkate alındığında Hz. Peygamber’e mahsus ifadelerde mükellefiyet açısından diğer insanların durumu ve bu ayetlerin hükmen işlevselliği İslami İlimler literatüründe tartışılan bir konudur. Bu araştırmada nüzul döneminde Hz. Peygamber’le birlikte Kur’an’ın muhatapları olan sahabe ve nüzul sonrası ilk iki asır müfessirleri tarafından, lafzında doğrudan Hz. Peygamber’e mahsus bir ifade ya da hadiseyi konu edinen ayetlerin nasıl anlaşıldığını tespit etmek amaçlanmaktadır. Bu doğrultuda ele alınacak konular, örnek ayetlerle sınırlandırılmıştır. Bu makalede Tabakâtü’l-Müfessirîn’e yer veren eserlerden tespit edilen ya da kendisinden tefsir rivayeti aktarılan ravilerin tamamına müfessir kimliğiyle yer verilmiştir. Araştırmamızda, hicri ilk iki asırda ilgili ayet hususunda ulaşılabilen görüşler, müstakil olarak telif edilen ve günümüzde erişilebilen tefsir eserlerinden, yalnızca ilk ulaşılan eser referans gösterilerek nakledilmiştir. İncelemenin hicri ilk iki asırla sınırlandırılmasının bir sonucu olarak, müfessirlerin görüşleri tefsir-tevil ayrımı konu edilmeksizin ele alınmıştır. Sonuç olarak elde edilen veriler çerçevesinde bir tefsir ya da tevil usulünden bahsedilip bahsedilemeyeceği tartışılmıştır.","PeriodicalId":41749,"journal":{"name":"Dinbilimleri Akademik Arastirma Dergisi-Journal of Academic Research in Religious Sciences","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2023-03-01","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"47211211","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Âişe et-Teymûriyye: Mısır’da Feminist Harekete İlham Veren Türk Bir Şair","authors":"E. Ayyildiz","doi":"10.33415/daad.1203231","DOIUrl":"https://doi.org/10.33415/daad.1203231","url":null,"abstract":"Âişe et-Teymûriyye (1256-1320/1840-1902), Mısır’da dünyaya gelen Türk ve Çerkez kökenli bir şair ve nesir yazarıdır. O, aynı zamanda eski Osmanlı çok kültürlülüğünün Mısır’daki son temsilcilerinden biridir. et-Teymûriyye’nin modern Arap edebiyatındaki önemi ise daha ziyade feminizmle olan ilişkisinden kaynaklanmaktadır. Nitekim Âişe Hanım, Mısırlı kadın şair ve yazarların ilham kaynağı ve feminist hareketin gelişiminde önemli bir öncü olarak değerlendirilmektedir. et-Teymûriyye, gerek Arap edebiyatında gerekse çağdaş Arap dünyasında, feminist hareketin canlanmasına, gelişmesine ve saygınlık kazanmasına önemli katkılar sağlamıştır. Döneminde feminist fikirlerin gündemde yer bulmasına ve olgunlaşmasına öncülük etmesi, şairi adeta soyut bir fikrin somut bir temsilcisi haline getirmiştir. Bu çalışmada, et-Teymûriyye’nin hayatı ve edebî mahsulleri, feminizm bağlamında, bilimsel şekilde tetkik edilmiştir. Onun feminizme bakışında çocukluk yıllarının büyük bir etkisi görüldüğü için, hayatı hakkında bilgilendirme yapılırken yalnızca onun ilk feminist fikirlerine ilham veren hadiselere değinilmesiyle yetinilmiştir. Şairliğinin incelenmesinin ardından, kadın haklarına ilişkin bazı fikirlerini beyan ettiği uzun bir manzumesi Türkçeye tercüme edilerek incelenmiştir.","PeriodicalId":41749,"journal":{"name":"Dinbilimleri Akademik Arastirma Dergisi-Journal of Academic Research in Religious Sciences","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2023-03-01","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"49541436","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"The Mediating Role of Tawakkul in The Relationship Between Religious Attitude and Psychological Strength","authors":"M. Cinar","doi":"10.33415/daad.1123529","DOIUrl":"https://doi.org/10.33415/daad.1123529","url":null,"abstract":"This study aims to examine the mediating role of tawakkul (reliance in God) in the relationship between religious attitude and psychological resilience. The method of this study is correlational study design, which is a quantitative research model. In the study “Religious Attitude Scale”, “Tawakkul Scale” and “Brief Resilience Scale” were used as data collection tools. Sample group has of a total of 387 people consisting of 154 male (39,8%) and 233 female (60,2%) participants. The study, the total, direct and indirect impact values and the bootstrap confidence intervals of the mediator role of tawakkul for the relationship between religious attitude and psychological resilience were calculated. The study total impact value was found as 0,1567, the direct impact value as -0,0404 and the indirect impact value as 0,1971. While the direct impact of religious attitude on psychological resilience is negative 04%, if tawakkul is also included in the process, the total impact rises up to the 15% level positively. 15% of this total impact results from the mediator effect of tawakkul. When the changes in the p value in the effect of religious attitude over psychological resilience is observed, it is seen that while it is significant as .01 in Model 3, it is found to be .62 in Model 2, which makes it insignificant. This shows us that reliance in God has a full mediator effect in the relationship between religious attitude and psychological resilience.","PeriodicalId":41749,"journal":{"name":"Dinbilimleri Akademik Arastirma Dergisi-Journal of Academic Research in Religious Sciences","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2022-09-27","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"69739132","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Osmanlı’dan Cumhuriyet’e (1860 – 1940) Tiyatro Oyunlarında İslamofobik Eğilimler ve Ötekileştirilen Osmanlı","authors":"Bünyamin Aydemi̇r","doi":"10.33415/daad.1107823","DOIUrl":"https://doi.org/10.33415/daad.1107823","url":null,"abstract":"Neredeyse çeyrek yüzyıldır, başta Batı olmak üzere dünyanın çok çeşitli bölgelerinde üzerinde en fazla durulan kavramlar arasında İslamofobi bulunmaktadır. Benzer şekilde İslam ülkelerinde de tartışılan bu kavram, büyük ölçüde oryantalist ve self-oryantalist bakış açılarının belirleyici olduğu anlayışların bir ürünü olarak dikkat çekmektedir. Kendiliğinden olmayıp kurgulanmış bir imaj üretimi üzerinden belli bir kesimin ötekileştirilmesini – düşmanlaştırılmasını temel alan bu yaklaşım, aslında Tanzimat’tan beri Türkiye’de de süregelen bir düşünce ve davranış biçiminin adıdır da. Bununla birlikte, özellikle Cumhuriyet’in kurulması sonrasında başlayan ulus – kimlik inşa sürecinde resmi (Kemalist) ideolojinin kitlelere tanıtılıp kabullenilmesinin sağlanması çalışmaları “Osmanlı”nın ve “İslam”ın” değersizleştirilip ötekileştirilmesini gerektirirken; islamofobik unsurların kitlelere enjekte edilip islama ve müslümanlara dair olumsuz imajın bir kanaat olarak belletilmesi çabaları da başvurulan yöntemlerin başında gelmekteydi. Bu noktada özelde sanat genelde ise tiyatronun güçlü bir şekilde araçsallaştırıldığı; oyun metinlerinin de bu amaç doğrultusunda, doğrudan ya da dolaylı olarak İslamofobik eğilimlerle yapılandırıldıkları net olarak söylenebilir. Son kertede, baskın olarak Cumhuriyet’in erken evresinde söz konusu olan bu durum, daha sonraki dönemlerde de, özellikle mizah ağırlıklı oyunların başat eğilimi olmaya devam etmiştir.","PeriodicalId":41749,"journal":{"name":"Dinbilimleri Akademik Arastirma Dergisi-Journal of Academic Research in Religious Sciences","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2022-09-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"69738783","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"İSLÂM HUKUKUNA GÖRE SATIM SÖZLEŞMESİ AÇISINDAN NFT VE METAVERSE ÜRÜNLER","authors":"Cemil Li̇v","doi":"10.33415/daad.1117984","DOIUrl":"https://doi.org/10.33415/daad.1117984","url":null,"abstract":"İslâm hukuku insanlar arasındaki ticari ilişkilerde akit serbestisi ilkesini temel prensip olarak benimsemiş olmakla birlikte, piyasa istikrar ve güveninin sağlanması, satıcı, üretici ve tüketicinin temel haklarının korunması için tedbirler almıştır. Buna göre bir ürünün satım sözleşmesine konu olabilmesi için onun hukuken mal olarak kabul edilmesi gerekir. Hukuken mal olarak kabul edilip ticari sözleşmelere konu olabilmesi için de mütekavvim olması şartı aranır. Bu temel kriterler yeni çıkan ürünler ve bunların satım sözleşmelerinin mahalli olması meselelerinde önemli bir kıstas olacaktır. Makalede son dönemlerde ortaya çıkan ve bir dijital varlığın benzersiz kriptografik bir anahtara sahip, eşsiz ve tek kopyası anlamına gelen NFT (non-fungible token / nitelikli fikri tapu ) ile insanların, yerlerin ve nesnelerin dijital bir temsilinin yaşadığı dijital bir alan olarak tanımlanan metaversedeki dijital ürünlerin alım satımının fıkhi analizine yer verildi.","PeriodicalId":41749,"journal":{"name":"Dinbilimleri Akademik Arastirma Dergisi-Journal of Academic Research in Religious Sciences","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2022-09-24","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"69739007","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Kassâb el-Kerecî’nin Nüketü’l-Kur’ân’ında Usûl Arayışları: Muhalif Gördüğü Gruplara Eleştirileri Özelinde","authors":"Fatma Yalniz","doi":"10.33415/daad.1122913","DOIUrl":"https://doi.org/10.33415/daad.1122913","url":null,"abstract":"İslam tarihinde te’vil, muhtelif grupların Kur’ân’ı yorumlamalarını ifade eden bir kavramdır. Ortaya konan farklı te’vîl yollarının, hangisinin doğru ya da yanlış olduğuna yönelik tarifler, alimlerin usûl arayışında olma çabalarının bir göstergesidir. Usûl arayışında olan alimler arasında bulunan Kassâb el-Kerecî (ö. 360/970?) Nüketu’l-Kur’ân’ında muhalif gördüğü grupların yorumlama biçimlerini tahlil etmiş, onların hangi delilleri yanlış kullandığını ve hangi kaideleri ihlal ettiklerini göstermiştir. Bu doğrultuda müellif kimi zaman farklı grupların nasıl yanlış te’vîl yaptığını kimi zaman ise hangi te’vîl biçiminin doğru olduğunu göstermiştir. Kerecî’yi tefsirde usûl arayışına sevk eden nedenler bulunmaktadır. Bunlar arasında Kerecî’nin kendi kimliği ile yaşadığı dönemdeki siyasî ve itikadî arka plan gösterilebilir. Müellifin ortaya koyduğu formel biçimler çeşitli olgular altında sıralanabilmektedir. Bunlar arasında kavramların semantik alanının görmezden gelinmesi, mecâz’ı açıklamada hataya düşme, metnin bağlamını görmezden gelme ve mantık kaidelerini ihlal bulunmaktadır.","PeriodicalId":41749,"journal":{"name":"Dinbilimleri Akademik Arastirma Dergisi-Journal of Academic Research in Religious Sciences","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.1,"publicationDate":"2022-09-22","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"69739119","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}