{"title":"THE USE OF COMPOUND VERB IDIOMS WITH VERBAL ADVERB SUFFIXES IN THE NOVEL “ÇALIKUŞU”","authors":"Arzu ŞEYDA GÜVEN","doi":"10.59358/ayt.1259683","DOIUrl":"https://doi.org/10.59358/ayt.1259683","url":null,"abstract":"Türkçenin söz varlığında deyimler, oldukça geniş bir alanı kapsarlar. Sözlü ve yazılı dilde sıklıkla kullanılan ve çok çeşitli biçimlerde oluşan deyimler, anlatıma etkinlik, çekicilik katma gibi özellikleriyle Türkçenin önemli bir söz varlığı unsuru olma özelliği taşırlar. Deyimler, sözlü dilde olduğu gibi edebî dilde de sıkça kullanılan anlatım birimleridir. Bu çalışmada Reşat Nuri Güntekin’in Çalıkuşu adlı romanında geçen birleşik fiil deyimlerinin zarf-fiil ekleriyle kullanımı üzerinde durulmuştur. Çalıkuşu romanında yaklaşık 1050 birleşik fiil deyimi tespit edilmiştir. Oldukça yüksek bir deyim kullanımı olan Çalıkuşu romanında dikkat çeken bu durum yazarın Türkçeye olan hâkimiyetinin de göstergelerindendir. Türkçenin anlatım olanaklarının zenginliklerinden olan deyimler, anlatım boyutunda Çalıkuşu romanının başarısının nedenlerinden biri olarak da değerlendirilebilir. Dil, bir dizgeler bütünüdür. Dilin içinde var olan bütün unsurların birbiriyle olan bağlantıları sonucunda anlatım boyutu gerçekleşir. Edebî dil de, bir dilin anlatım olanaklarının en yüksek, en estetik ve çok yönlü kullanımı sonucunda oluşur. Bu bağlamda Reşat Nuri Güntekin’in Çalıkuşu adlı eseri, dil ve anlatım kurgusuyla yakın dönem Türk edebiyatının bizce çok daha fazla üzerinde durulması gereken değeridir. Dil bilgisel olarak birleşik fiil deyimleri diye adlandırılan yapılar, Türkçe söz diziminde birçok yapıda görev alabilirler. Bu çalışmada Çalıkuşu romanındaki birleşik fiil deyimlerinin zarf-fiil ekleriyle birleşimleri işlevsel olarak sınıflandırılmış ve örneklendirilmiştir. Türkçe söz diziminde zaman, durum, sebep, amaç, şart, sınırlandırma, karşıtlık vb. gibi işlevlere sahip olan zarf-fiil ekleri, eklendikleri fiil yapılarını zarflaştırarak söz dizimi içerisinde görev alırlar.","PeriodicalId":41528,"journal":{"name":"Turkiyat Arastirmalari Dergisi-Journal of Studies in Turkology","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-03-29","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"74514688","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"How the U.S. Press Perceived the Proclamation of the Republic in Türkiye?","authors":"Mehmet OKUR, Abdullah BERK","doi":"10.21563/sutad.1378409","DOIUrl":"https://doi.org/10.21563/sutad.1378409","url":null,"abstract":"Millî Mücadele döneminde gerek kongreler gerekse Büyük Millet Meclisi’nde vurgulanan halk egemenliği kavramı esasında büyük zaferin ardından Cumhuriyet’e doğru evrilecek sürecin bir nevi habercisi olmuştur. Ancak vatanın bütünlüğü ve milletin bağımsızlığının ön planda olduğu bu dönemde Cumhuriyet düşüncesi zikredilmemiş, Cumhuriyet’in ilanına kadar Anadolu hareketinin mahiyeti ancak milli egemenlik kavramıyla sınırlı kalabilmiştir. Dış dünya tarafından yakından takip edilen bu dönem büyük bir güç olarak ortaya çıkan Amerika Birleşik Devletleri’ndeki basın tarafından da izlenmiş, Anadolu’daki gelişmelerle birlikte yeni Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş süreci çeşitli haber ve yorumlarla Amerikan kamuoyuna aktarılmıştır. Cumhuriyet’e doğru ilerleyen bu dönem boyunca Türkiye konusunda iç ve dış kamuoyunda ismi en çok gündemde olan kişi ise yeni rejimin mimarı olan Mustafa Kemal Paşa olmuştur. Başlarda kendisi Ankara hükümeti ile ilgili ABD basınına yansıyan açıklamalarında Cumhuriyet ifadesini kullanmazken, bu yönetim şekline mesafeli bir pozisyon almış ve Cumhuriyet’in ilanı öncesinde izlenen temkinli politikayı bizzat yürütmüştür. Öte yandan Millî Mücadele hareketinin Bolşevizm’e kayma tehlikesi bu dönemde İtilaf Devletleri tarafından dile getirilirken, Ankara’dan iletilen ve bu tehlikeyi canlı tutan uyarı niteliğindeki açıklamalar gazete sütunlarında yer bulmuştur. Ekim 1923’te Cumhuriyet’in ilan edilerek rejimin adının resmen konulması Amerikan gazetelerinde yer yer övgü, yer yer de otoriter bir rejime gidiş endişesiyle yorumlanmış, Mustafa Kemal ise söz konusu haberlerde öne çıkan isim olmuştur.","PeriodicalId":41528,"journal":{"name":"Turkiyat Arastirmalari Dergisi-Journal of Studies in Turkology","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-03-27","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135950245","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"General View on the Major E. W. C. Noel’s Personnels File and His Activities","authors":"Cengiz KARTIN","doi":"10.21563/sutad.1378510","DOIUrl":"https://doi.org/10.21563/sutad.1378510","url":null,"abstract":"1583 tarihli resmi Türk-İngiliz münasebtleri esas alındığında 19. yüzyılın son çeyreğine kadar gayet eşit düzeyde devam ettiği anlaşılan münasebetler W.E. Gladstone’ın iktidara gelmesi ile birlikte tamamen farklı bir seyir takip etmeye başlamıştır. Söz konusu seyrin temeline Osmanlı İmparatorluğunu yıkmayı hedef olarak koyan İngiliz devlet aklı, Osmnalı toplum yapısı başta olmak üzere pek çok alanı incelemek üzere oryantalist araştırmacıyı bu topraklara göndermiştir. Kimliklerinde doktor, asker, öğretmen, hemşire yazan söz konusu oryantalistlerin ciddi bir eğitimden geçmek suretiyle Osmanlı topraklarına geldikleri anlaşılmaktadır. Makaleye konu olan Edward William Charles Noel de söz konusu oryantalistlerin bir temsilcisi olarak Ortadoğu coğrafyasına gönderilmiştir. Kafkaslar, İran, Irak ve Doğu Anadolu’da çeşitli incelemelerde ve görevlerde bulunan Noel’in personel dosyası Brisith Library’de bulunmaktadır ve bugüne kadar Türk akademisyenler tarafından gün yüzüne çıkarılmamıştır. Kendisinin almış olduğu eğitim ve başarılarının ele alındığı söz konusu dosya hayli önemli verilere sahiptir. Noel’in Süleymaniye çevresinde görevlendirilmesi, Kürtlere dönük araştırmalar içerisinde bulunması ve Sivas Kongresi’ni basma girişimi sonrasında yaşananlar makalenin konusunu teşkil etmektedir. Ayrıca söz konusu süreç içerisinde İngiliz devlet adamlarının Noel’in faaliyetlerine dönük eleştirileri ve tepkileri de İngiliz devlet aklını yansıtması açısından ele alınmıştır.","PeriodicalId":41528,"journal":{"name":"Turkiyat Arastirmalari Dergisi-Journal of Studies in Turkology","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-03-27","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135950244","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Zâtî’nin Şiirlerinde Denize ve Denizciliğe Ait Terimler","authors":"Vesile ALBAYRAK SAK","doi":"10.21563/sutad.1347157","DOIUrl":"https://doi.org/10.21563/sutad.1347157","url":null,"abstract":"XVI. yüzyıl, Osmanlı donanmasının denizcilik konusunda başlangıca göre büyük aşama kaydettiği bir yüzyıldır. Bu gelişim sürecinde Karesi Beyliği’nin donanmasının da önemli bir yeri vardır. Yıldırım Bayezid tarafından Gelibolu’da yaptırılan ilk tersane, bu bölgenin Osmanlı Devleti adına denizcilik merkezi hâline gelmesine katkı sağlamıştır. Osmanlı Devleti’nin bütün denizcilik işlerinin yönetildiği yer olan İstanbul’daki tersanede kızak sayısının iki yüze çıkarılmasıyla Kanuni döneminde denizcilik faaliyetleri en ileri seviyeye ulaşmıştır. Bu gelişimle birlikte Osmanlı’nın denizcilikte yegâne rakibi Venedikliler olmuştur. Bu asır Kemal Reis, Barbaros Hayreddin Paşa, Pîrî Reis gibi Türk denizcilik tarihinin önemli isimlerine ve onların zaferlerine tanık olunan bir yüzyıldır. \u0000Karesi Vilayeti’nde doğan, doğup büyüdüğü yerin deniz ve denizcilikle ilgili kültürel mirasını eserlerine taşıyan önemli Osmanlı şairlerinden birisi de Zâtî’dir. Zâtî; II. Bayezid, Yavuz Sultan Selim, Kanuni Sultan Süleyman olmak üzere üç padişah döneminde de yaşamıştır. II. Bayezid’in denizde Venediklilerin üstünlüğünü görüp sessizce hazırlıklara başlayışına, Yavuz’un Mısır Seferi’ne ve Kanuni dönemindeki deniz zaferlerine tanıklık etmiştir. Bu çalışma kapsamında Zâtî’nin şiirlerine Osmanlı deniz hâkimiyetinin ne ölçüde yansıdığını; şiirlerinde denize ve denizciliğe ait terimlerin gerçek veya mecaz hangi anlamlarda, nasıl kullanıldığını ortaya koymak amaçlanmıştır.","PeriodicalId":41528,"journal":{"name":"Turkiyat Arastirmalari Dergisi-Journal of Studies in Turkology","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-03-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"68226127","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Visual Representation of Ottoman Domination in the Mediterranean: Preveza Naval Victory in Oil Paintings","authors":"Rumeysa IŞIK YAYLA","doi":"10.21563/sutad.1347341","DOIUrl":"https://doi.org/10.21563/sutad.1347341","url":null,"abstract":"Galibiyet veya mağlubiyetlerle sonuçlanan Osmanlı savaşlarının tasvir edilmesi, resim sanatı içerisinde nesiller boyu sürdürülen geleneğin bir parçasını oluşturmaktadır. İnsanlar geçmişte yaşanan olayları her ne kadar yazılı kaynaklardan öğrenmiş olsalar da dünyada iz bırakan gelişmeleri, bilhassa da savaşları zaman zaman bu tür betimlemeler aracılığıyla zihinlerinde canlandırmışlardır. Bu durum, kahramanlık fikriyle beslendiğinde yerini hamasî bir imgeye bırakmıştır. Bunun en belirgin yansımalarını, Türk resminde Preveze Deniz Zaferi (1538) konulu tuvallerde görmek mümkündür. Türklerin Akdeniz’de üstünlük kurmalarını sağlayan en büyük donanma savaşlarından biri olarak tarihe geçen bu mücadelenin görsel belge niteliğine dönüşmesi, bu resimler sayesinde gerçekleşmiştir. Çünkü Osmanlıların yenilmezliğini zihinlere kazıyan bu imaj, güçlü Türk imgesinin doğuşunda önemli role sahiptir. Aynı zamanda Osmanlı tarihsel anlatısına görsel açıdan büyük katkı sağlamaktadır. Üstelik ilk ürünlerini de 19. yüzyılın ortalarından itibaren vermeye başlamıştır. Fakat Preveze Deniz Muharebesi’nin bu alandaki önemi, bir Türk ressamın fırçasından çıkan en erken tarihli Osmanlı savaş tablosunu resim sanatına kazandırmış olmasıdır. Bu makalede ise Preveze Zaferi temalı tablolar üzerinden Osmanlı Devleti’nin Akdeniz’deki hâkimiyet imajının görsel unsurları tartışılacaktır.","PeriodicalId":41528,"journal":{"name":"Turkiyat Arastirmalari Dergisi-Journal of Studies in Turkology","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-03-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"68225981","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Historical Tombstones of Keşan Region","authors":"Murat Karademi̇r, İbrahim Kunt, Melike Demi̇rtaş","doi":"10.21563/sutad.1347327","DOIUrl":"https://doi.org/10.21563/sutad.1347327","url":null,"abstract":"Türk sanatının en küçük anıtlarından biri olan mezar taşları, inşa edildikleri dönemin kültürünü, sanat zevkini, sosyal ve ekonomik durumunu yansıtması, şehirlerin geçmişine ışık tutması bakımından oldukça önemlidir. Anadolu’nun çoğu yerinde olduğu gibi Osmanlı Devleti’ne başkentlik yapmış olan Edirne’de de mezar taşları hızla bozulmaya başlamıştır. Bu bozulmalardan daha çok mezarlıklar etkilenmekte, cami hazireleri biraz daha iyi durumdadır. Hazire ve mezar taşlarına karşı ilgi ve sorumluluk son dönemde büyük gelişmeler kaydetmiştir. Bu konu ile ilgili yayınlarda giderek çoğalmıştır. Bir yerleşim yerinin tarihi seyrini izleyebilmek adına mezar taşları oldukça önemli bir yere sahip olup Keşan’daki mezar taşları da bu bölgenin tarihi seyrini sunmaktadır. Çalışmamız Keşan ilçe merkezinde yer alan Hersekzade Ahmet Paşa, Bekir Varnalı ve Hacı Mehmet Ağa Camilerinin hazirelerinde bulunan mezar taşları ile Keşan ilçe merkezine 34 km uzaklıkta bulunan Erikli Köyü Mezarlığı ile ilçe merkezinde yer alan Tepe Mezarlığında tespit edilmiş mezar taşlarını kapsamaktadır. İncelenen mezar taşlarından en erken tarihlisi H. 925/ M.1519 en geç tarihlisi ise H. 1332/ M.1913-14 yıllarına aittir. Türk sanatında yüzyıllara göre ortaya çıkan motif, kompozisyon ve üslup, gelişim ve değişimlerini Keşan yöresindeki mezar taşlarında görmek mümkündür. Bu açıdan çalışma Keşan’ın Osmanlı tarihine de ışık tutmak adına önemlidir. \u0000Anahtar Kelimeler:","PeriodicalId":41528,"journal":{"name":"Turkiyat Arastirmalari Dergisi-Journal of Studies in Turkology","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-03-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"68225927","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Dede Korkut Hikâyelerinde Mülkiyetin Kültürel Örüntüleri","authors":"Cansu Daşdemi̇r","doi":"10.21563/sutad.1347121","DOIUrl":"https://doi.org/10.21563/sutad.1347121","url":null,"abstract":"Sahiplik manasına gelen mülkiyet, genel anlamda kişilerin varlıklar üzerindeki aidiyetini gösteren hakları ifade eder. İnsanoğlu, hayatının her evresinde mülkiyet ekseninde bir oluşum meydana getirmiştir. Odak noktası insan olan kültürel yapılanmalar içerisinde de bu oluşumlar karşımıza çıkar. Bu bağlamda mülkiyetin ekonomik ve hukuki boyutlarının yanı sıra kültürel bir yönünün de bulunduğu ifade edilebilir. Özellikle şahısların mal ve varlıklarını korumak için yaptığı ritüellerde mülkiyetin kültürel yansımaları karşımıza çıkar. Bu durumu bir örnekle açıklamak gerekirse kişinin toprağını korumak için o bölgeyi tabu ve beddua aracılığıyla dokunulmaz yapması mülkiyetin kültürel yönünü oluşturur. Oğuzların önemli eserlerinden biri olan Dede Korkut hikâyeleri de mülkiyete konu olan çeşitli örnekler barındırmaktadır. Dirse Han’ın oğlu Boğaç Han’ı öldürmek istemesi, Uruz’un annesine beddua etmesi, Deli Dumrul’un köprüden geçenden otuz üç akça geçmeyenden kırk akça alması ve ad alamayan Uruz için Kazan’ın endişe etmesi, Oğuzların mülkiyet anlayışını ortaya koyan örneklerden birkaçıdır. Tespit edilen örnekler, Türk kültüründeki mülkiyet telakkisinin anlatılara nasıl yansıdığını göstermesi açısından önem arz eder. Dede Korkut hikâyelerinin örneklem olarak seçildiği bu makalede mülkiyet olgusu, mülki unsurlar ve mülki semboller olarak iki ana başlık altında değerlendirilmiştir. Mülkiyete konu olan ögeler mülki unsurlar; bir nesnenin mülkiyet olduğuna işaret eden ögeler ise mülki semboller başlığı altında incelenmiştir.","PeriodicalId":41528,"journal":{"name":"Turkiyat Arastirmalari Dergisi-Journal of Studies in Turkology","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-03-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"68226065","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Some Observations on Persian Copies in Khalaj: Case of Talkhab Dialect","authors":"Hasan Güzel","doi":"10.21563/sutad.1347292","DOIUrl":"https://doi.org/10.21563/sutad.1347292","url":null,"abstract":"Turks and Iranians have interacted in different geographies for centuries. Although the traces of this interaction can be detected in various Iranian and Turkic languages, the obvious examples are presented in Khalaj. Although many archaic features are preserved today, numerous linguistic copies made from Persian are also used in Khalaj. This article focuses on the texts collected from the village of Talkhab, where the majority of the Khalaj population is located. In the texts, it is seen that the features of Persian such as sound, form, syntax etc. are copied into Khalaj as a result of intense language relations. Global lexical and global grammatical copies in these texts are discussed. The use of these units, which can have simple and complex structures, differs according to age groups. When the data collected from different age groups are examined, it has been detected that while the number of lexical copies is higher in the middle (35-60) and upper middle (60-…) age groups, both lexical and grammatical copies are often used in the young population (15-35). However, this article highlights the large number of people fluent in the Khalaj language in the village of Talkhab, which has a multilingual language ecology.","PeriodicalId":41528,"journal":{"name":"Turkiyat Arastirmalari Dergisi-Journal of Studies in Turkology","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-03-22","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"68225742","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Cumhuriyet’e Giden Yol: Saltanatın Kaldırılması Sürecinde Yaşanan Siyasal Sistem Tartışmaları","authors":"Asaf ÖZKAN","doi":"10.21563/sutad.1378257","DOIUrl":"https://doi.org/10.21563/sutad.1378257","url":null,"abstract":"Mudanya Mütarekesi gereğince Yunanistan’ın boşaltacağı Trakya’yı Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti adına teslim almakla görevlendirilen Refet Paşa, 19 Ekim 1922’de İstanbul’a geldi. Yaklaşık dört yıldır fiili işgal altında bulunan İstanbul ahalisi, Refet Paşa’yı büyük bir sevinç ve coşku ile karşıladı. Refet Paşa, kendisini karşılayan Padişah ve hükümetin temsilcilerine, TBMM Hükümeti’nin İstanbul’da bir padişah ve hükümet tanımadığını açıkladı. Yaptığı konuşmalarda, verdiği röportajlarda Anadolu’da kurulan Yeni Türk devletinin yönetim biçimine yönelik önemli açıklamalar yaptı. Bu açıklamalarda Anadolu’da kurulan sistemi saltanat-ı milliye olarak tanımlıyordu ve kurulan sistemin kuvvetler birliğine dayalı meclis hükümeti sistemi olduğunu cumhuriyet veya meşrutiyet gibi sistemlere benzemediğini, Anadolu’nun kendi ihtiyaçlarından doğduğunu savunuyordu. Refet Paşa’nın bu konuşmalarına karşı İstanbul Baro Başkanı Lütfi Fikri Bey bir risale yazarak onun görüşlerini eleştirdi. Lütfi Fikri’ye göre Türkiye’ye en uygun sistem meşrutiyet sistemiydi. Lütfi Fikri Bey’in risalesinin yayımlanmasından sonra Türkiye’deki rejimin ne olacağına dair tartışmalar hız kazandı. Bu arada 1 Kasım 1922’de TBMM kararıyla saltanat ve hilafet birbirinden ayrıldı ve saltanat kaldırıldı. Saltanatın kaldırılmasından sonra Anadolu’da uygulanan meclis hükümeti sistemi ile alakalı tartışmalar devam etti. Bu bağlamda Lütfi Fikri Bey’in risalesine karşı çeşitli risaleler yayımlandı. Aynı zamanda konu dönemin basınına da yansıdı. Tartışmalar genellikle meşrutiyet, cumhuriyet, kuvvetler ayrılığı, kuvvetler birliği, hâkimiyet-i milliye, meclis hükümeti sistemi konuları üzerinden yürütüldü.","PeriodicalId":41528,"journal":{"name":"Turkiyat Arastirmalari Dergisi-Journal of Studies in Turkology","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-03-16","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135553690","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Türkiye’de Popülizm Ve Seçimsel Demokrasiye Prelüd: İngiliz Elçilik Raporlarında 1954 Seçimleri Üzerine Bazı Düşünceler","authors":"Resul BABAOĞLU","doi":"10.21563/sutad.1378480","DOIUrl":"https://doi.org/10.21563/sutad.1378480","url":null,"abstract":"Demokrat Parti’nin ilk iktidar döneminde girişilen icraatların ve iktidar pratiklerinin seçmen onayına sunulması açısından 1954 seçimleri yabancı temsilciliklerin de dikkatle takip ettikleri bir yarış olmuştur. Bu seçimler öncesinde Türkiye’de yaşanan ve siyasi tansiyonu yükselten birtakım gelişmelerin seçmen nezdinde nasıl karşılanacağı merakla beklenmekteydi. Cumhuriyet Halk Partisi’nin mallarına el konulması, Halkevlerinin ve Millet Partisi’nin kapatılması gibi gelişmeler 1954 seçimlerine gidilen süreçte iktidar ve muhalefet arasındaki ilişkiyi gerginleştirmiştir. Türkiye’deki siyasal gelişmeleri dikkatle takip eden İngiltere’nin Ankara Büyükelçiliği’nin dışişleri bakanlığına iletilmek üzere hazırlamış olduğu raporlar, 1954 seçimleri öncesinde vatandaşların oy tercihlerine etki edecek birtakım hususları içermesi bakımından anılan dönemi farklı bir pencereden okumaya imkân sağlamaktadır. Bu süreçte partilerin seçmen tercihlerine etki etmek için kullandığı stratejiler, dış politikanın iç politikaya ne şekilde etki ettiği ve bu bağlamda iktidar ve muhalefetin Batı ittifakı konusunda sağladığı oydaşmanın 1954 yılında çıkarılan Petrol Kanunu üzerinden belki de ilk kez sorgulanmaya başlaması gibi gelişmelerin tartışıldığı elçilik raporları, zamanın ekonomi politiğini ortaya koyması açısından dikkate alınmayı hak etmektedir.","PeriodicalId":41528,"journal":{"name":"Turkiyat Arastirmalari Dergisi-Journal of Studies in Turkology","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-03-16","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135553689","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}