{"title":"How the U.S. Press Perceived the Proclamation of the Republic in Türkiye?","authors":"Mehmet OKUR, Abdullah BERK","doi":"10.21563/sutad.1378409","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Millî Mücadele döneminde gerek kongreler gerekse Büyük Millet Meclisi’nde vurgulanan halk egemenliği kavramı esasında büyük zaferin ardından Cumhuriyet’e doğru evrilecek sürecin bir nevi habercisi olmuştur. Ancak vatanın bütünlüğü ve milletin bağımsızlığının ön planda olduğu bu dönemde Cumhuriyet düşüncesi zikredilmemiş, Cumhuriyet’in ilanına kadar Anadolu hareketinin mahiyeti ancak milli egemenlik kavramıyla sınırlı kalabilmiştir. Dış dünya tarafından yakından takip edilen bu dönem büyük bir güç olarak ortaya çıkan Amerika Birleşik Devletleri’ndeki basın tarafından da izlenmiş, Anadolu’daki gelişmelerle birlikte yeni Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş süreci çeşitli haber ve yorumlarla Amerikan kamuoyuna aktarılmıştır. Cumhuriyet’e doğru ilerleyen bu dönem boyunca Türkiye konusunda iç ve dış kamuoyunda ismi en çok gündemde olan kişi ise yeni rejimin mimarı olan Mustafa Kemal Paşa olmuştur. Başlarda kendisi Ankara hükümeti ile ilgili ABD basınına yansıyan açıklamalarında Cumhuriyet ifadesini kullanmazken, bu yönetim şekline mesafeli bir pozisyon almış ve Cumhuriyet’in ilanı öncesinde izlenen temkinli politikayı bizzat yürütmüştür. Öte yandan Millî Mücadele hareketinin Bolşevizm’e kayma tehlikesi bu dönemde İtilaf Devletleri tarafından dile getirilirken, Ankara’dan iletilen ve bu tehlikeyi canlı tutan uyarı niteliğindeki açıklamalar gazete sütunlarında yer bulmuştur. Ekim 1923’te Cumhuriyet’in ilan edilerek rejimin adının resmen konulması Amerikan gazetelerinde yer yer övgü, yer yer de otoriter bir rejime gidiş endişesiyle yorumlanmış, Mustafa Kemal ise söz konusu haberlerde öne çıkan isim olmuştur.","PeriodicalId":41528,"journal":{"name":"Turkiyat Arastirmalari Dergisi-Journal of Studies in Turkology","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2023-03-27","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Turkiyat Arastirmalari Dergisi-Journal of Studies in Turkology","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.21563/sutad.1378409","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Abstract
Millî Mücadele döneminde gerek kongreler gerekse Büyük Millet Meclisi’nde vurgulanan halk egemenliği kavramı esasında büyük zaferin ardından Cumhuriyet’e doğru evrilecek sürecin bir nevi habercisi olmuştur. Ancak vatanın bütünlüğü ve milletin bağımsızlığının ön planda olduğu bu dönemde Cumhuriyet düşüncesi zikredilmemiş, Cumhuriyet’in ilanına kadar Anadolu hareketinin mahiyeti ancak milli egemenlik kavramıyla sınırlı kalabilmiştir. Dış dünya tarafından yakından takip edilen bu dönem büyük bir güç olarak ortaya çıkan Amerika Birleşik Devletleri’ndeki basın tarafından da izlenmiş, Anadolu’daki gelişmelerle birlikte yeni Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş süreci çeşitli haber ve yorumlarla Amerikan kamuoyuna aktarılmıştır. Cumhuriyet’e doğru ilerleyen bu dönem boyunca Türkiye konusunda iç ve dış kamuoyunda ismi en çok gündemde olan kişi ise yeni rejimin mimarı olan Mustafa Kemal Paşa olmuştur. Başlarda kendisi Ankara hükümeti ile ilgili ABD basınına yansıyan açıklamalarında Cumhuriyet ifadesini kullanmazken, bu yönetim şekline mesafeli bir pozisyon almış ve Cumhuriyet’in ilanı öncesinde izlenen temkinli politikayı bizzat yürütmüştür. Öte yandan Millî Mücadele hareketinin Bolşevizm’e kayma tehlikesi bu dönemde İtilaf Devletleri tarafından dile getirilirken, Ankara’dan iletilen ve bu tehlikeyi canlı tutan uyarı niteliğindeki açıklamalar gazete sütunlarında yer bulmuştur. Ekim 1923’te Cumhuriyet’in ilan edilerek rejimin adının resmen konulması Amerikan gazetelerinde yer yer övgü, yer yer de otoriter bir rejime gidiş endişesiyle yorumlanmış, Mustafa Kemal ise söz konusu haberlerde öne çıkan isim olmuştur.