{"title":"Sümerbank Ereğli Cotton Weaving Mill (1934-1997)","authors":"Yaşar Semiz, Güngör Toplu","doi":"10.21563/sutad.1285130","DOIUrl":"https://doi.org/10.21563/sutad.1285130","url":null,"abstract":"1929 Dünya İktisadi Buhranının etkilerinin dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yaygınlaşması piyasa ekonomisine olan güveni sarsmış ve birçok ülkede devlet müdahaleciliğinin planlı bir şekilde yürütülmesi fikrini tartışmaya açmıştı. Türkiye’de 1929 Dünya İktisadi Buhranından sonra planlı ekonomiye geçen ülkelerden birisi olmuş ve bu çerçevede birçok fabrika kurmuştur. Sümerbank Ereğli Bez Fabrikası da Birinci Beş Yıllık Sanayi Planı çerçevesinde kurulması kararlaştırılarak 20 Ekim 1934’te temeli atılan fabrikalardan bir tanesidir. Fabrikanın diğer pamuklu dokuma fabrikalarına göre daha ince dokuma üretmesi öngörülmüştür. Plan ve projeleri Sümerbank Fen Heyeti tarafından hazırlanan fabrika bu yönüyle Türk mühendislerinin bir eseri olma özelliğini de taşımaktadır. Kazan ve elektrik tesisatı dışındaki tüm makine aksamı Almanya’dan temin edilerek monte edilmiştir. İnşaat ve montaj işleri 1936 yaz sonuna doğru bitmiş, deneme çalışmalarının ardından 4 Nisan 1937’de açılışı yapılarak üretime başlamıştır. Fabrika, diğer Kamu İktisadi Teşekkülleri gibi en parlak dönemini 1950’li yıllarda yaşamıştır. 1987 yılında özelleştirme kapsamına alınmış 1997 yılında da Albayrak Tekstil tarafından satın alınarak adı Albayrak Tekstil olarak değiştirilmiştir. \u0000Sümerbank Ereğli Pamuklu Dokuma Fabrikası, ilçenin nüfusunun artması ve şehrin gelişiminde önemli rol oynamıştır. Fabrika, sosyal tesisleri, okulu ve lojmanları ile çevresi için sosyal ve kültürel değişimin öncülüğünü yapmıştır. Memur ve işçi konutlarının içindeki yeşil alanlar ise, Ereğli ve çevresi için önemli bir kentsel peyzaj örneği olmuştur. Yapılış amacı, ekonomik ve sosyal işlevi, Türkiye Cumhuriyeti'nin ulus- devlet oluşturma çabalarıyla doğrudan ilgilidir. Bundan dolayı tesis, sadece Ereğli merkezli değil, o dönemde oluşturulmaya çalışılan modern Türkiye hakkında genel bilgi vermesi bakımından da önem taşımaktadır.","PeriodicalId":41528,"journal":{"name":"Turkiyat Arastirmalari Dergisi-Journal of Studies in Turkology","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-18","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"49321931","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Lise Öğrencilerinin Osmanlı Türkçesi Dersiyle İlgili Görüşleri","authors":"Mustafa Yildiz, Beyza GÜLER GÜNEŞ","doi":"10.21563/sutad.1285175","DOIUrl":"https://doi.org/10.21563/sutad.1285175","url":null,"abstract":"Bu çalışma, lise öğrencilerinin zihinlerinde Osmanlı Türkçesi ve dersiyle ilgili oluşmuş kanaat, ilgi ve görüşlerini belirleyip dersi alan ve almayan öğrenciler üzerinden bir karşılaştırma yaparak öğrencilerin dersle ilgili görüşlerini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Çalışmada nitel araştırma yöntemlerinde olgubilim ve durum çalışması desenleri kullanılmıştır. Veriler toplam 76 lise öğrencisinin katılımıyla toplanmıştır. Verilerin toplanmasında veri toplama yöntemi olarak görüşme, verilerin çözümlenmesinde ise içerik analizi yöntemi kullanılmıştır. Veri toplama aracı olarak ise açık uçlu araştırma sorularıyla hazırlanan yapılandırılmış görüşme formundan faydalanılmıştır. Çalışmada lise öğrencilerinin Osmanlı Türkçesi ve dersiyle ilgili hazırladığımız sorulara verdikleri cevaplar kodlanarak temalara ayrılmış ve bu temalara göre frekans değerleri verilmiştir. Araştırmadan elde edilen veriler toplam 133 tema altında toplanmıştır. Belirlenen temalardan hareketle katılımcıların Osmanlı Türkçesi dersine dair görüş ve düşüncelerine yer verilmiştir. Çalışma grupları arasında yapılan karşılaştırmaya göre aksini belirten öğrenciler olsa da öğrenciler tarafından genel olarak en fazla değinilen durum, “Osmanlı Türkçesi öğrenerek geçmişi öğrenmek, geçmiş ve gelecek arasında bağ kurmak, geçmişten kalan eserleri okuyabilmek” şeklinde olmuştur.","PeriodicalId":41528,"journal":{"name":"Turkiyat Arastirmalari Dergisi-Journal of Studies in Turkology","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-18","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"68225261","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Fragments of Old Uyghur Saddharmapuṇḍarīka-Sūtra","authors":"Uğur Uzunkaya","doi":"10.21563/sutad.1285242","DOIUrl":"https://doi.org/10.21563/sutad.1285242","url":null,"abstract":"Sanskritçe Saddharmapuṇḍarīka-sūtra veya Lotus Sūtra, Mahāyāna Budizmi’nin en önemli yazınsal kaynakları arasında yer almaktadır. Ne zaman, nerede ve kim tarafından derlendiği bilinmeyen bu Sanskritçe metnin Eski Uygurca versiyonu Vaphuaki atl(ı)g nom çäçäki sudur adını taşımaktadır. Eski Uygurca versiyon, metnin Kumārajīva tarafından 406 yılında yapılan Çince bir tercümesine dayanır. Sonraki araştırmalarda Eski Uygurca versiyonun kaynakları arasında Soğdca bir versiyonun da kullanılmış olma ihtimalinden söz edilir. Eski Uygurca Saddharmapuṇḍarīka-sūtra’ya ait fragmanlar Dunhuang, Turfan ve Yarhoto’da yapılan araştırmalar neticesinde elde edilmiştir. Günümüze ulaşan metin parçaları mevzubahis metnin muhtelif bölümlerine ilişkindir. 1911-2020 tarihleri arasında bu metne ait olan fragmanlar üzerine muhtelif incelemeler yapılmıştır. Bu çalışmada da çoğu Eski Uygurca Saddharmapuṇḍarīka-sūtra’nın XXV. bölümünü oluşturan Avalokiteśvara’ya ilişkin, daha özel olarak ise Kuanşi-im Bodis(a)t(a)v’a ait bugün Berlin Turfan Koleksiyonu’nda korunan şimdiye değin neşredilmemiş fragmanlar neşredilecektir. Bu yazının girişinde Saddharmapuṇḍarīka-sūtra üzerine bir asırdan fazla süredir yapılan çalışmalara değinilecek, daha sonra bahse konu fragmanların yazı çevirimlerine ve harf çevirilerine yer verilecektir. Bunu, metnin açıklamaları ve sözlüğü takip edecektir.","PeriodicalId":41528,"journal":{"name":"Turkiyat Arastirmalari Dergisi-Journal of Studies in Turkology","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-18","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"68225521","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Üç Hikâye (Geç Dönem Doğu Türkçesi) Yıldızlı, M. E. & Temel Alemdar, E. (2022). Üç Hikâye (Geç Dönem Doğu Türkçesi), İstanbul: Doğu Kütüphanesi, 1. Baskı, 252 s.","authors":"Burcu Yilmaz","doi":"10.21563/sutad.1285297","DOIUrl":"https://doi.org/10.21563/sutad.1285297","url":null,"abstract":"Doğu (Çağatay) Türkçesi, 14. yüzyılın sonu ile 15. yüzyılın ikinci yarısında Timürlü sülalesi devrinde, Semerkant ve Herat merkezlerinde klâsik bir edebî dil hâline gelen, Alî Şîr Nevâyi zamanında ise ortak yazı dili şeklinde kullanılmaya başlanan edebî dildir. Birçok bilim insanı Doğu (Çağatay) Türkçesini çeşitli tasnif ve tanımlarla sınırlamaya çalışmıştır. Bunlardan en dikkate değeri, Çağataycayı Karahanlı ve Harezm (Kıpçak-Oğuz) Türkçelerinden sonra, Orta Asya edebî Türkçesinin üçüncü dönemi olarak 14-20. yüzyıllar arasına yerleştiren A. N. Samoyloviç’in görüşü olmuştur. A. N. Samoyloviç'in görüşlerini daha da geliştiren J. Eckmann'a göre ise Çağatay Türkçesi, Türk dili tarihinin 15- 20. yüzyıllar arasını kapsayan edebî Türk yazı dilidir. Nevâyî ise Çağatay Türkçesini sadece Çağatay Han’ın hâkim olduğu coğrafyada konuşulan edebî dil olarak tanımlamıştır.","PeriodicalId":41528,"journal":{"name":"Turkiyat Arastirmalari Dergisi-Journal of Studies in Turkology","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-18","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"48053824","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Dilbilgisel Kanıtsallık İşaretleyicilerinin Sözlükselleşmesi: Özbek Türkçesinde Mısh-Mısh(Lar)","authors":"Melike Üzüm","doi":"10.21563/sutad.1285192","DOIUrl":"https://doi.org/10.21563/sutad.1285192","url":null,"abstract":"Türk lehçeleri, önermeye temel oluşturan bilginin kaynağını dilbilgisel olarak işaretleyen dillerden biri olması nedeniyle kanıtsallık incelemelerinde önemli bir yere sahiptir. Bu çerçevede Eski Türkçeden itibaren görülen -mIş görünüş-zaman ve kanıtsallık, er-miş ise kanıtsallık işaretleyicisi olarak ele alınır. Çoğu lehçede dilbilgiselleşen e(r)mish, Özbek Türkçesinde aktarımsallık için kullanılmakla birlikte kanıtsallığın aktarımsallık ulamının anlam alanında yineleme yoluyla mish-mish(lar) şeklinde sözlükselleşmiştir. Sözlükselleşen biçimbirim, sözlükte madde başı olarak ‘rivayet, söylenti’ eş anlamlı sözcükleriyle tanımlanır. Dilbilgisel kanıtsallık işaretleyicisinden gelişen sözlük birimin benzer kullanımlarına Kıbrıs ağzında, Kırgız ve Kazak Türkçesi gibi diğer Türk lehçelerinde de rastlanır. Dört farklı Türk lehçesinde doğruladığımız gelişimler ve hepsinin kanıtsallığın anlam alanında sözlükselleşmesi, dilbilgisel aktarımsallık işaretleyicilerinin sözlükselleşme eğilimi olduğunu göstermektedir. Bu çalışmada, dilbilgisel kanıtsallık işaretleyicisinin aktarımsallık ulamının anlam alanında sözlükselleşmesi, Özbek Türkçesinde kanıtsallık ulamı çerçevesinde ele alınmıştır. Çalışmanın amacı Türk lehçelerinde sözlükselleşen yapılar hakkında veri sunmak, kanıtsallık ulamının iletişimdeki önemi ve anlam alanının bu gelişimdeki rolünü açıklamaktır. İncelemede nitel ve nicel araştırma yöntemleri kullanılmıştır. İnceleme sonucunda, mish-mish(lar) sözlük biriminin yineleme yoluyla bağımlı biçim birimden bağımsız biçim birime geliştiği ortaya konmuştur.","PeriodicalId":41528,"journal":{"name":"Turkiyat Arastirmalari Dergisi-Journal of Studies in Turkology","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-18","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"48140938","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"A Lost Subject in the History of Turkish Democracy: The Evaluation of the Turkish National Society and its Program","authors":"Yenal Ünal","doi":"10.21563/sutad.1285136","DOIUrl":"https://doi.org/10.21563/sutad.1285136","url":null,"abstract":"Bu araştırma, mütareke döneminde kurulmuş ve bugüne kadar üzerine ciddi bilimsel bir çalışma yapılmamış olan Millî Türk Cemiyeti’nin kuruluşu, gelişimi, takip ettiği düşünsel çizgi, beyannamesi ve özellikle programı üzerine gerçekleştirilmiştir. 30 Ekim 1918 tarihinde Mondros Mütarekesi’nin imzalanmasından sonra 23 Kasım 1918 tarihinde kurulan bu cemiyet, dönemin eğitimci aydınlarının öncülüğünde ortaya çıkmıştır. Cemiyetin kurucuları Halil Nimetullah (Öztürk), Mehmet Sadi, Halit Fahri (Ozansoy), Servet, Hıfzı Tevfik (Gönensay) ve Rıza İzzet’tir. Söz konusu eğitimci aydınlar düşünsel manada Türk milliyetçiliği fikrini savunmuşlardır. Millî Türk Cemiyeti’nin ortaya çıkışında iki temel faktör etkilidir. Bunlardan birincisi medeni vasıflara sahip olan Türk milletinin bu özelliğini deliller ve belgeleriyle tüm uygar dünyaya karşı savunmaktır. İkinci önemli faktör ise mütarekeden sonra parçalanmaya yüz tutan toplumu, Türk milliyetçiliği düşüncesi etrafında toplayarak ülkede dayanışmayı yeniden tesis etmektir. Millî Türk Cemiyeti kurulduğunda toplam yirmi dört maddeden oluşan bir cemiyet programı yayımlamıştır. Cemiyet, kurucularının tamamının eğitimci olması nedeniyle odaklandığı önemli konulardan biri de eğitim ve öğretim meselesidir. Buna göre cemiyet, eğitim faaliyetlerini bütün yurt geneline yaymayı ve eğitimin kalitesini olabildiğince arttırmayı amaç edinmiştir.","PeriodicalId":41528,"journal":{"name":"Turkiyat Arastirmalari Dergisi-Journal of Studies in Turkology","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-18","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"47020955","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"1921 Franco-Turkish Agreement and Peace Expectations in Anatolia","authors":"Mehtap Başarir","doi":"10.21563/sutad.1285152","DOIUrl":"https://doi.org/10.21563/sutad.1285152","url":null,"abstract":"Sakarya’da elde edilen zaferin ardından Fransa ile Ankara Hükûmeti arasında 20 Ekim 1921’de imzalanan Ankara Anlaşması; Çukurova bölgesinin (Kilikya) tahliyesini sağlamış, Türkiye-Suriye sınırını çizmiş ve azınlık haklarını belirlemiştir. Siyaseten bu önemli gelişme “Şark Sulhu” adı altında Yakın Doğu’ya huzur ve istikrar sağlamak için İtilaf Devletlerini de bir araya getirmiştir. Ankara Anlaşması bir taraftan Anadolu’da Türk-Fransız mücadelesini sona erdirmiş bir taraftan da Türk-Yunan ilişkilerini yeni bir evreye itmiştir. Nitekim Sakarya mağlubiyetinin ardından Yunanistan Başbakanı Gounaris’in Londra ziyareti, İngiliz Dışişleri Bakanı Lord Curzon’u Şark Sulhu’nu sağlamak adına harekete geçirmiştir. Şark Sulhu’nun sağlamak amacıyla Lord Curzon, İngiliz Hükûmeti adına arabuluculuk adımını atarak diğer müttefiklerine bu konuda nota göndermiştir. Bu çalışmada, Şark Sulhu’na konu olan birçok mesele (İngiltere’nin İzmir’de alternatif bir hükûmet ile Boğazlar çevresinde tarafsız bir bölge kurma, Türklerin yerel bir jandarma teşkilatı oluşturması, Yunan kuvvetlerinin Küçük Asya’dan çekilmesi, Doğu Trakya sınırı, Ermeni meselesi, azınlık hakları vb.) İngiliz Kabine Belgeleri’nin yanı sıra Hâkimiyet-i Milliye gazetesi, TBMM Zabıtları ve tetkik eserler üzerinden ele alınmıştır. Sonuçta, İngiltere’nin barış söylemini sürekli gündemde tutarak bir taraftan mağlup Yunanlılara zaman kazandırmak diğer taraftan da Ankara Hükûmeti’ni barış propagandasıyla rehavete düşürmek amacıyla hareket ettiği ve buna karşın barıştan yana tavır alan Türk kamuoyunun ise barış söyleminde çok da fazla beklentiye girmediği anlaşılmaktadır.","PeriodicalId":41528,"journal":{"name":"Turkiyat Arastirmalari Dergisi-Journal of Studies in Turkology","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-18","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"49133308","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"22 Numaralı Anadolu Ayniyat Defterine Göre Anadolu Eyaletinin Merkez-Taşra İlişkileri","authors":"Özlem Poyraz, Cuma Doğan","doi":"10.21563/sutad.1285109","DOIUrl":"https://doi.org/10.21563/sutad.1285109","url":null,"abstract":"Bu çalışma Ekim-Kasım 1829 tarihli olarak tutulmuş olan 22 Numaralı Ayniyat Defteri ekseninde Anadolu Eyaleti’nin merkez-taşra ilişkilerini konu edinmektedir. XVIII. yüzyıldan itibaren sadrazam buyrulduları olarak Sadaret Mektubî Kalemi’nde tutulmaya başlanan Ayniyat defterleri tahrirat-ı samiye, şukka, kaime ve mektuplardan oluşmak sureti ile hazırlanmıştır. Bu defterlerin incelenmesi ile Anadolu eyaletine tabi olan vilayetler, nezaretler ve daireleri meşgul eden problemlerin neler olduğu ve yönetenler ile yönetilenlerin ilişkisinin nasıl yürütüldüğü gibi meseleler hakkında fikir sahibi olunabilmektedir. II. Mahmut döneminin Ekim-Kasım 1829 tarihinden bir aylık bir döneminin sunulduğu bu çalışmada merkez-taşra yazışmalarının fazlalığı dikkat çekmiştir. Deftere yansıyan meseleler konularına göre askerî, iktisadî, mülkî, adlî, sosyal meseleler ve İstanbul’un ihtiyaçları olmak üzere altı kategoride tasniflenmiştir. Askerî meselelere dair belge yoğunluğunun fazlalığı dikkat çekmiştir. Bağy suçu işleyerek devleti uzun süre meşgul eden Zeybek Atçalı Kel Mehmet meselesinin ise defterin en çarpıcı meselesi olduğu bulgusuna ulaşılmıştır.","PeriodicalId":41528,"journal":{"name":"Turkiyat Arastirmalari Dergisi-Journal of Studies in Turkology","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-18","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"68225423","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Bir İsim İki Kadın, İki Vakıf Bir Yıl: 1592 Senesi Tokat ve Trabzon Gülbahar Hatun Vakıfları’na Kısa Bir Bakış","authors":"Kübra Dursun","doi":"10.21563/sutad.1285115","DOIUrl":"https://doi.org/10.21563/sutad.1285115","url":null,"abstract":"Osmanlı harem kadınları denildiğinde, etkileri kuvvetli birkaç kadın akla gelmektedir. Oysa uzun ömürlü bir devlet olan Osmanlı’da farklı sıfatlarla yaşamış çok sayıda kadın bulunmaktadır. Harem dairesi içerisinde ise herhangi bir sebeple sivrilenleri hariç tutarsak, varlığı en çok bilinenler kendilerine ait vakıfları bulunan kadınlardır. Söz konusu çalışmada, kadınların devlet yönetiminde etkinliklerinin daha az oldukları dönemlerde yaşamış iki kadın adına yaptırılan vakıflar incelenmektedir. Üstelik bu kadınlar hem aynı isme sahiplerdir hem de gelin ve kayınvalidedirler. Bir tanesi II. Bayezid’in annesi Gülbahar Hatun, diğeri ise Yavuz Sultan Selim’in annesi Gülbahar Hatun’dur. Gülbahar Hatunların ortak noktalarından bir tanesi kendileri adına oğulları tarafından yaptırılan vakıflardır. Adına vakıf yaptırılması işi, kişinin kamusal alanda daha görünür hale gelmesinin en temel yollarındandır ve bu vakıfların bir tanesi Tokat’ta diğer ise Trabzon’da inşa edilmiştir. Bu çalışmada, oğulları tarafından annelerinin adına yaptırılan her iki vakfın kuruldukları bölgelerin periferileri ile olan ilişkileri ve şehirlerin gelişiminde oynadıkları roller, 1592-93 mali döneminde kayda geçirilen muhasebe kayıtları aracılığı ile ortaya konulmaya çalışılacaktır. Ayrıca aynı yıl içerisinde, farklı yerlerdeki vakıfların gelir birimleri ve miktarları, harcama kalemleri ve mutfaklarına alınan gıda ürünleri fiyatları gibi başlıklar karşılaştırılarak, iki vakfın ekonomik potansiyelleri anlaşılmaya çalışılacaktır. Bu noktadan yola çıkılıp çalışmayla, Osmanlı kadın hayırseverliğinin, vakıf-şehir-halk üçgeninde değerlendirilmesi amaçlanmaktadır.","PeriodicalId":41528,"journal":{"name":"Turkiyat Arastirmalari Dergisi-Journal of Studies in Turkology","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-18","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"68225431","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Turkish Period Monuments in Eskihisar, Muğla-Yatağan District","authors":"Osman Kunduraci, Nurcan Bahargülü, Elif Yi̇ği̇ter","doi":"10.21563/sutad.1285157","DOIUrl":"https://doi.org/10.21563/sutad.1285157","url":null,"abstract":"Bu makalede Muğla İli Yağan İlçesi Eskihisar’da yer alan Türk dönemine ait eserler ele alınmıştır. Günümüze kadar sürekli yerleşim gören Eskihisar, Stratonikeia Antik Kentiyle iç içe geçmiş, Beylikler döneminden Cumhuriyet dönemine kadar devamlılık gösteren eserleri izleyebildiğimiz önemli bir yerleşmedir. Özellikle Bizans döneminden sonra Türkler tarafından iskân edilmeye başlanan Eskihisar’da Selçuklu hamam geleneğinde yapılmış küçük ölçekli bir köy hamamı bulunmaktadır. Plan ve yapım teknikleri bakımından 14-15 yy. yapısı olduğu görülmektedir. M. 1876 tarihinde Şaban Ağa tarafından yaptırılan kare bir harime sahip ve revaklı bir son cemaat yeri olan cami geç dönem Osmanlı yapılarından birisidir. Bu caminin etrafında oluşturulan köy meydanında da mesleklerin icra edildiği ticaret yapıları yer almaktadır. Bu çalışmada daha çok geç dönem Osmanlı ve Erken Cumhuriyet dönemine ait sivil mimarlık örnekleri ele alınmıştır. Geleneksel Muğla evleri özelliklerine sahip bu yapılar genellikle iki katlı, kırma çatılı ve bir avlu içerisinde yer alan oldukça sade yapılardır. Makaleye dâhil ettiğimiz bu eserler hamam, cami, ticaret yapıları ve çok sayıda sivil mimarlık örneği çalışmamızın esasını oluşturmaktadır. İncelenen eserler; mimarlık ve sanat tarihi açısından ele alınarak bütün özellikleriyle kentin Antik dönemden günümüze gelişen kent dokusu ortaya konmaya çalışılmıştır.","PeriodicalId":41528,"journal":{"name":"Turkiyat Arastirmalari Dergisi-Journal of Studies in Turkology","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-18","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"68225612","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}