{"title":"Representative Bureaucracy and Citizen Participation","authors":"Namık Kemal Öztürk, Özge Demi̇rel","doi":"10.25069/spmj.1225172","DOIUrl":"https://doi.org/10.25069/spmj.1225172","url":null,"abstract":"Bir toplumda cinsiyet, ırk, etnik köken, dil, din vb. çeşitliliğin kamu hizmeti ifa etmekle görevli olan bürokratik yapıya yansıması ve bunun hizmetlere olan etkisi temsili bürokrasi kavramıyla açıklanmaktadır. Buna göre demografik yapının kamu bürokrasisine yansıması pasif temsili bürokrasi, bürokraside bu çeşitliliği temsil eden kişilerin alacakları karar veya uygulamalarında meydana getirdiği değişiklik aktif temsili bürokrasi ve bunun sembolik olmasının dahi olumlu sonuçlar ortaya çıkaracağı, bürokratın eylemine yansımasına gerek olmadığı üzerine odaklanan sembolik temsili bürokrasi olarak ele alınmaktadır. Bu noktada pasif temsili bürokrasinin oransal olarak bir toplumda demokrasinin gelişimine, aktif temsili bürokrasinin ise bu sürece katılımcı anlayışla ortaya çıkan hizmetler açısından katkı sağlayacağını söylemek mümkündür. Bu çalışmada kamu kurumlarında farklıkların temsili olan temsili bürokrasinin bir toplumda katılımcı demokrasi ilkelerinin gerçekleşmesi sürecine katkı sunduğu varsayımından yola çıkılmıştır. Buna göre temsili bürokrasiyi içselleştirmiş, iyi kurgulamış bürokratik yapılarda, vatandaşın hizmetten yararlanma memnuniyetinin, hizmette etkinlik ve verimliliğin arttığı, hizmeti kendisinden biri olarak gördüğü bürokratlar elinden aldığında karar alım ve uygulama süreçlerine daha aktif katılım sağladığı sonucuna ulaşılmaktadır. Çalışmada öncelikle temsili bürokrasi kavramı pasif, aktif ve sembolik temsil olmak üzere farklı boyutlarıyla açıklanmıştır. Ardından kavram, tüm boyutlarıyla bir bütün halinde vatandaş katılımına olan katkısı bağlamında ele alınmıştır. Bu değerlendirme, alanda daha önce yapılan çalışmalar ve ortaya koyduğu sonuçlar üzerinden yapılmış ve temsili bürokrasi ile vatandaş katılımında meydana gelen değişim ve dönüşüm örneklerle ele alınmıştır.","PeriodicalId":395315,"journal":{"name":"Strategic Public Management Journal","volume":"66 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-06","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139342138","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"İLGİLİ ANAYASA MAHKEMESİ KARARI IŞIĞINDA VERGİ YARGILAMASI UYGULAMALARINA AİT DEĞERLENDİRMELER","authors":"Sedat Apak, Feyza Kaya","doi":"10.25069/spmj.1339012","DOIUrl":"https://doi.org/10.25069/spmj.1339012","url":null,"abstract":"Anayasa’nın 36. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsurlarından biri olarak kabul edilen “ne bis in idem ilkesi”, uluslararası kaynak olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin Ek 7 Nolu Protokolünün 4. Maddesinde düzenlenmiştir. Her ne kadar vergi hukukunda spesifik olarak düzenlenmemiş ise de aynı fiil sebebiyle hem vergi kabahati hem de vergi kaçakçılığı suçu oluştuğu takdirde; vergi kabahati için idari yargıda süreç işlerken vergi kaçakçılığı suçu için ise adli yargıda yargılama yürütülmektedir. 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 367. maddesinin beşinci fıkrası gereği işletilen idari ve adli süreç sonucunda verilen kararlar birbirini bağlamamaktadır. Ancak Anayasa Mahkemesinin verdiği 4 Kasım 2021 tarihli kararı ile sözü edilen hüküm iptal edilmiştir. Söz konusu bu çalışmada öncelikle vergi ceza hukukunu oluşturan vergi kabahatleri ile vergi suçları hakkında kısaca bilgi verilecek, ardından Kanunun 367. maddesinde yer alan hüküm değişiklikten önceki haliyle incelenecektir. Son olarak, anılan hükmün iptali ile ortaya çıkan değişiklikler ve bu değişikliklerin hukuk boyutundaki etkileri değerlendirilecektir.","PeriodicalId":395315,"journal":{"name":"Strategic Public Management Journal","volume":"47 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-02","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139343169","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"İlgili Anayasa Mahkemesi Kararı Işığında Vergi Yargılaması Uygulamalarına Ait Değerlendirmeler","authors":"Sedat Apak, Feyza Kaya","doi":"10.25069/spmj.1408295","DOIUrl":"https://doi.org/10.25069/spmj.1408295","url":null,"abstract":"Anayasa’nın 36. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsurlarından biri olarak kabul edilen “ne bis in idem ilkesi”, uluslararası kaynak olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin Ek 7 Nolu Protokolünün 4. Maddesinde düzenlenmiştir. Her ne kadar vergi hukukunda spesifik olarak düzenlenmemiş ise de aynı fiil sebebiyle hem vergi kabahati hem de vergi kaçakçılığı suçu oluştuğu takdirde; vergi kabahati için idari yargıda süreç işlerken vergi kaçakçılığı suçu için ise adli yargıda yargılama yürütülmektedir. 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 367. maddesinin beşinci fıkrası gereği işletilen idari ve adli süreç sonucunda verilen kararlar birbirini bağlamamaktadır. Ancak Anayasa Mahkemesinin verdiği 4 Kasım 2021 tarihli kararı ile sözü edilen hüküm iptal edilmiştir. Söz konusu bu çalışmada öncelikle vergi ceza hukukunu oluşturan vergi kabahatleri ile vergi suçları hakkında kısaca bilgi verilecek, ardından Kanunun 367. maddesinde yer alan hüküm değişiklikten önceki haliyle incelenecektir. Son olarak, anılan hükmün iptali ile ortaya çıkan değişiklikler ve bu değişikliklerin hukuk boyutundaki etkileri değerlendirilecektir.","PeriodicalId":395315,"journal":{"name":"Strategic Public Management Journal","volume":"33 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-02","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139343122","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"The Effects of Cultural Differences on Discrimination in Education in Germany","authors":"Hande Ortay","doi":"10.25069/spmj.1224246","DOIUrl":"https://doi.org/10.25069/spmj.1224246","url":null,"abstract":"İnsanlar gibi kültürler de farklılık gösterir. Göç, önemli bir olgu olarak karşımıza çıkmaktadır. Birleşmiş Milletlerin 2020 verilerine göre, uluslararası göçmen nüfusu, 271 milyon kişiye ulaşmış durumda. Bu insanlar, gittikleri ülkelere farklı kültürel özelliklerini de taşıyorlar. Ten renkleri ile kıyafetleriyle, farklı dilleri, sosyal ilişkileri ve dini inançları ile geldikleri toplum tarafından hemen fark edilip, yadırganıyorlar. Bunun en önemli sebebi ise onlara hiç benzememelerinin ve farklı olmaları olduğu söylenebilir. Bu çalışmanın amacı, Almanya’da kültürel farkların eğitimde ayrımcılık üzerinde etkilerini incelemektir. Araştırmada, Türk göçmen çocukları için ayrımcılık oluşturduğu düşünülen eğitimde imkan ve fırsat eşitliği, eğitim hakkı, genellik ve eşitlik gibi temel ilkeler ile Almanya’nın Türk çocukları için uyguladığı eğitim politikaları incelenmiştir. Bu amaçla, Almanya’da kültürel farkların eğitimde ayrımcılık üzerinde etkileri incelenmiştir. Araştırmanın temel hipotezi, “Almanya’da kültürel farkların eğitimde ayrımcılık üzerinde etkileri vardır” şeklindedir. Sosyal İnşacılık Kuramı çerçevesinde, betimsel yöntemin kullanıldığı araştırmada, problemle ilgili literatür taranmış, elde edilen veriler araştırmanın amacına uygun olarak değerlendirilmiştir. Araştırmanın sonunda, ulaşılan sonuçlardan en önemlileri şunlardır: Türk çocukları, Almanya eğitim sistemi içinde Alman ve diğer yabancıların çocuklarına göre nitelik ve nicelik olarak oldukça geri bir seviyededirler. Bunun en önemli nedenlerinden biri ayrımcılıktır. Bu ayrımcılığın en önemli nedeninin de kültürel farklılıklardan kaynaklı olduğu, bunun bilinçli olarak yapıldığı, Almanya’da uygulanan ve göçmenlerin eğitim durumunu iyileştirici politikalara, Türk çocuklarının diğer yabancı çocuklara kasıtlı olarak göre daha az dahil edildikleri söylenebilir.","PeriodicalId":395315,"journal":{"name":"Strategic Public Management Journal","volume":"111 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-08-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139350450","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Belediyeler ve Stratejik Yönetim: TR32 Bölgesi Büyükşehir Belediyeleri Bağlamında Bir İnceleme","authors":"Duygu AKYÜZ ÇUBUKÇU","doi":"10.25069/spmj.1408297","DOIUrl":"https://doi.org/10.25069/spmj.1408297","url":null,"abstract":"Stratejik yönetim, örgütlerin önceden belirledikleri hedeflere erişebilmeleri, orta ve uzun vadeli planlar yapma ve gelecekteki muhtemel gelişmeleri öngörerek hareket etmeleri bakımından oldukça önemlidir. Bu bağlamda kamu örgütleri tarafından stratejik yönetim anlayışının, örgüt kültürüne ve yönetim anlayışına ne derece etkide bulunduğunun incelenmesi gereken önemli bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır. Dolayısıyla bu çalışmada konuya ilişkin olarak stratejik yönetimle ilgili kavramlar teorik açıdan ele alınarak, bazı büyükşehir belediyelerinin stratejik yönetime ilişkin dokümanlarında bu kavramlara ne ölçüde yer verilip verilmediği ile stratejik yönetim kültürünün ne derecede benimsendiği açıklanmaya çalışılacaktır. Çalışma kapsamında bir istatistiki bölge birimi olan TR32 bölgesindeki Aydın, Denizli ve Muğla büyükşehir belediyelerinin 2020-2024 stratejik planları ve her yıl sonu düzenlenen faaliyet raporları ele alınmış ve stratejik yönetim kültürü açısından analiz edilmiştir. Ancak söz konusu planlar döneminin ilgili büyükşehir belediyelerinin 2020 ve 2021 yıllarında yayınlanmış olan faaliyet raporlarıyla çalışma sınırlandırılmıştır. Bu doküman incelemesinden önce çalışmada ilgili teorik bilgiye değinme ve literatür taraması yapılmıştır. Ardından nitel veri yöntemi olan içerik analizi kullanılarak stratejik yönetimle ilgili belirlenen kavramların bu dokümanlarda kullanım düzeyleri ortaya konulmaya çalışılmıştır. Ayrıca her bir büyükşehir belediyesinin ayrı ayrı incelenmesi sonrası elde edilen bulgular doğrultusunda belediyelerin karşılaştırılmasına yer verilerek değerlendirme yapılmıştır. Bu incelemeler sonucunda ilgili büyükşehir belediyelerinde stratejik yönetim yaklaşımının güçlendirilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.","PeriodicalId":395315,"journal":{"name":"Strategic Public Management Journal","volume":"51 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-08-11","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139350931","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"XYZ Kuşakları Karakteristik Özelliklerinin Siyasal Katılımdaki Rolü: İstanbul İli Örneği","authors":"Mehmet Esat Budakoğlu, Murat Tuysuz","doi":"10.25069/spmj.1281811","DOIUrl":"https://doi.org/10.25069/spmj.1281811","url":null,"abstract":"Yönetim şekli demokrasi olan ülkelerde siyasal süreçte işleyen mekanizmaları etkilemek ve yönlendirmek bireylerin siyasal katılım sürecine katılmalarıyla etkilidir. Demokratik ülkelerin modernleşmesinin ilk koşulu siyasal katılımdır ve siyasal katılım karar almada önemli rol oynamaktadır. Toplumsal kuralların ortaya çıkmasıyla birlikte siyasal katılım bireysel etkileşimin toplumsallaşma sürecini tamamlayarak neye bağlı olduğunu göstermektedir aynı zamanda siyasal katılımın oluşturduğu mekanizmanın bireyleri nasıl etkilediğinin nedenlerini de ortaya koyar. Siyasal katılım, bireyin toplumsal varlığa yönelik tutumunu ve bu tutumu belirleyen faktörleri içeren farklı bir süreçtir. Siyasal katılımı etkileyen bu faktörler kişiden kişiye toplumdan topluma farklılık göstermektedir. Bu çalışmada İstanbul seçim bölgelerinde ikamet eden seçmenlerden XYZ kuşağında olan seçmenlerin siyasal katılım oranı gözden geçirilmiş ve katılım oranının nedenleri arasında yer alan demografik özellikler üzerinden seçim bölgeleri arasında karşılaştırmalı olarak analiz yapılmıştır. Araştırmanın evrenini İstanbul ili seçim bölgelerinde yaşayan herhangi bir hukuki kısıtlaması olmayan siyasal katılım erkine sahip tüm bireyler oluştururken, bu evren içerisinden XYZ kuşağında olan seçmenler ise araştırmanın örneklemini oluşturmuştur. Çalışmada anket aracılığı ile veriler toplanarak analiz edilmiş ve sonuçlar paylaşılmıştır.","PeriodicalId":395315,"journal":{"name":"Strategic Public Management Journal","volume":"39 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-08-11","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139351011","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"The Role of Characteristics of XYZ Generations on Political Participation: The Case of Istanbul Province South Africa’s Municipal Financial Management Patterns from 2016 – 2021","authors":"Mehmet Esat Budakoğlu, Murat Tuysuz","doi":"10.25069/spmj.1408293","DOIUrl":"https://doi.org/10.25069/spmj.1408293","url":null,"abstract":"Yönetim şekli demokrasi olan ülkelerde siyasal süreçte işleyen mekanizmaları etkilemek ve yönlendirmek bireylerin siyasal katılım sürecine katılmalarıyla etkilidir. Demokratik ülkelerin modernleşmesinin ilk koşulu siyasal katılımdır ve siyasal katılım karar almada önemli rol oynamaktadır. Siyasal katılım, bireyin toplumsal varlığa yönelik tutumunu ve bu tutumu belirleyen faktörleri içeren farklı bir süreçtir. Siyasal katılımı etkileyen bu faktörler kişiden kişiye toplumdan topluma farklılık göstermektedir. Bu çalışmada İstanbul seçim bölgelerinde ikamet eden seçmenlerden XYZ kuşağında olan seçmenlerin siyasal katılım oranı gözden geçirilmiş ve katılım oranının nedenleri arasında yer alan demografik özellikler üzerinden seçim bölgeleri arasında karşılaştırmalı olarak analiz yapılmıştır. Araştırmanın evrenini İstanbul ili seçim bölgelerinde yaşayan herhangi bir hukuki kısıtlaması olmayan siyasal katılım erkine sahip tüm bireyler oluştururken, bu evren içerisinden XYZ kuşağında olan seçmenler ise araştırmanın örneklemini oluşturmuştur. Çalışmada anket aracılığı ile veriler toplanarak analiz edilmiş ve sonuçlar paylaşılmıştır. Buna göre XYZ kuşakları arasında, siyasal katılım düzeyi, siyasal katılım türü, siyasal katılımda etkili faktörlere ve oy verilen lidere bağlılık derecesine göre anlamlı farklılıklar tespit edilmiştir. Ayrıca siyasal katılım düzeyinin yaş, eğitim durumu, medeni durum ve gelir düzeyi gibi demografik özelliklere göre de farklılaştığı bulunmuştur.","PeriodicalId":395315,"journal":{"name":"Strategic Public Management Journal","volume":"47 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-08-11","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139351037","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"AN ANALYSIS TO DETERMINATE THE IMPACT OF COVID-19 ON WORLD FINANCIAL MARKETS","authors":"Sibel Fettahoğlu, Osman Nuri Boran","doi":"10.25069/spmj.1120893","DOIUrl":"https://doi.org/10.25069/spmj.1120893","url":null,"abstract":"In this study, it was analysed to determine whether the coronavirus, which became a global epidemic by affecting the whole world in a short time, caused any changes in the volatility and liquidity of stock market indices in the USA, Germany, China, Japan, Egypt, and Turkey. In this context, the effects of the coronavirus epidemic on DOW30 Index in USA, DAX Index in Germany, SSE Composite Shanghai Index in China, NIKKEI 225 Index in Japan, EGX30 Index in Egypt and BIST100 Index in Turkey were investigated. The results and estimations of the study were limited to the relevant countries, and this was the limitation of the study. Selected countries for the analysis were determined by their locational and financial market properties among developed and developing countries which were the most representative ones. The date of the first case for each country announced by WHO was taken as a basis date. A data set was prepared for the period from the first case had been seen to 18 November 2020 for each country. In order to determine the pre-pandemic and post-pandemic differentiation, a pre-pandemic period data set was created as well as the same amount of data. Thus, it was tried to determine whether there was a differentiation for the period before and after the pandemic. The return and liquidity series of the indices were estimated with GARCH(1,1), one of the conditional variance models, and it was observed that there were changes in the volatility and liquidity of the relevant stock market indices after COVID-19. In addition, volatility clusters were observed. Return series of all country stock market indices which were the subject of the research had determined to have thick tail and skewness features like classical financial time series.","PeriodicalId":395315,"journal":{"name":"Strategic Public Management Journal","volume":"7 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-11-07","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"115525566","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Factor Preventing Tradesmen From Investing In Eastern Anatolia: Low Density Of Population","authors":"M. Akin","doi":"10.25069/spmj.1099646","DOIUrl":"https://doi.org/10.25069/spmj.1099646","url":null,"abstract":"Research was conducted on the past investments and future plans of the tradesmen in the Çayırlı district of Erzincan. Interviews were made with 12 tradesmen working in different sectors. The main factor in the decisions of tradesmen to start and stop their investments is population mobility. Although businesses that sell necessities relatively manage to survive, businesses such as cafes, restaurants and internet cafes, especially in the entertainment sector, are highly sensitive to fluctuations in the population. However, since the population does not increase and on the contrary, migration continues, businesses do not think of investing regardless of the sector. Although the opening of the vocational school has energized the district, the businesses were closed due to Covid-19 and the students' decrease in their demands to the districts. The areas that tradesmen see as investable are sectors that are not based on population. According to the inferences obtained here, public policy can be in two directions. First, public administrative units and universities can be moved to these regions. Especially in terms of universities, reducing the quotas in Western Anatolia and increasing the quotas given to Eastern Anatolia can be considered. Secondly, production incentive policies can be planned to support the production of domestic entrepreneurs who will sell them outside the district. However, this support must also be covered by the purchase guarantee. Because a producer in Eastern Anatolia needs market information and distribution channels for sales outside of his region.","PeriodicalId":395315,"journal":{"name":"Strategic Public Management Journal","volume":"27 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-11-02","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"132128873","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"The Real Politics of The European Convention on Human Rights","authors":"Engin Selçuk","doi":"10.25069/spmj.1175472","DOIUrl":"https://doi.org/10.25069/spmj.1175472","url":null,"abstract":"Fundamental rights protection in the European space rests on the sharing of Powers between the level of state sovereignty and the supranational level of sovereignty established by the European Convention on Human Rights. These two levels of sovereignty are not separated from each other by watertight partitions. On the contrary, there is a complementary relationship between the two levels. The governing thing in this relation is subsidiarity as a jurisprudential principle produced by the European Court of Human Rights. The principle of subsidiarity means that the protection of fundamental rights falls “primarily” to the state parties, while the Court has a “regulatory” judicial function. However, with Protocol No. 15, entered into force on 1 August 2021, the principle has been added to the text of the Convention by the states parties, and these same states have sought to preserve their sovereignty and the original characteristics of their domestic law. At this point, the essential concern of the study is to put the meaning of Protocol No. 15 on the idea of unity in the European space and the mutual development line of the Convention law and to ask several questions for the future.","PeriodicalId":395315,"journal":{"name":"Strategic Public Management Journal","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-10-05","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"122026263","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}