5th International Students Science Congress最新文献

{"title":"Investigations and Concerns about the Fate of Transgenic DNA and Protein in Livestock","authors":"A. Aykaç, Izel Ok","doi":"10.52460/issc.2021.046","DOIUrl":"https://doi.org/10.52460/issc.2021.046","url":null,"abstract":"Hydrogels are biocompatible and swollen materials that have been used as a wound dressing for years. Among them, chitosan-based hydrogels have become popular in the wound healing process owing to their low toxic, biocompatible, biodegradable, antibacterial properties. Chitosan (CS) has been used either as a pure form or incorporated with polymers or nanoparticles to increase antimicrobial activity and stability. In this context, zinc oxide nanoparticles (ZnO NPs) have been used to enhance antibacterial activity and mesoporous silica nanoparticles (MSN) have been employed to develop mechanical strength and control of drug release time. In this study, we report the synthesis and fully characterizations of ZnO NPs, MSN and the hydrogel by using dynamic light scattering (DLS), scanning electron microscopy (SEM), Fourier transform infrared spectroscopy (FTIR). We have also prepared and characterized chitosan-based hydrogels functionalized by MSNs and ZnO NPs.","PeriodicalId":136262,"journal":{"name":"5th International Students Science Congress","volume":"18 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2021-08-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"125682594","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}

{"title":"Investigation of the Wear Behavior of AA6082 Against Different Counterparts","authors":"Safiye Ipek Ayvaz, M. Ayvaz","doi":"10.52460/issc.2021.045","DOIUrl":"https://doi.org/10.52460/issc.2021.045","url":null,"abstract":"In this study, the effect of different counterparts on the wear resistance of AA6082 aluminum alloy was investigated. In tests using pin-on-disk method, 6 mm diameter Al2O3, 100Cr6 and WC-6Co balls were used as counterparts. The tests were carried out using 500 m sliding distance and 5N load. The lowest specific wear rate was measured as 7.58x10-4 mm3/Nm in WC-6Co / AA6082 couple, and the highest value was measured as 9.71x10-4 mm3/Nm in 100Cr6/AA6082 couple. In the Al2O3/AA6082 couple, the specific wear rate of the AA6082-T6 sample was determined as 8.23x10-4 mm3/Nm.While it was observed that the dominant wear type in the 100Cr6/AA6082 pair was abrasive wear, oxidation wear and oxide tribofilm were detected in the WC-6Co/AA6082 and Al2O3/AA6082 couple besides the abrasive wear.","PeriodicalId":136262,"journal":{"name":"5th International Students Science Congress","volume":"44 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2021-08-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"132614883","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}

{"title":"The Importance of Gerbera as a Cut Flower and Advances of It in Scientific Research","authors":"T. Ünsal, K. Yazici","doi":"10.52460/issc.2021.010","DOIUrl":"https://doi.org/10.52460/issc.2021.010","url":null,"abstract":"Gerbera, a member of the Asteraceae family, has approximately 30 species known in nature. It has spread naturally in South Africa, Africa, Madagascar, and tropical Asia. The first scientific description of gerberas is J.D. Described by Hooker. It is also known as the Transvaal Daisy or Barberton Daisy. It is the second most produced cut flower after carnation as cut flower in our country. We can divide the scientific studies conducted on the gerbera plant into four groups. Studies in general; To produce 1st quality gerbera by providing the growth of plant height, flower diameter and flower stem with growth regulators, to obtain fast and many plants with tissue culture, to bring new products to the product range with breeding studies and to maintain the vitality of the plant in the process from harvest to consumer It is based on increasing the life of the vase and introducing new solutions to the market. This study was conducted to emphasize the importance of Gerbera as a cut flower and its developments in scientific research.","PeriodicalId":136262,"journal":{"name":"5th International Students Science Congress","volume":"48 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2021-08-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"122361091","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}

{"title":"Tip 2 Diyabette Devamlı Egzersiz ve Safran Kullanımınınİnsülin Direnci ve Glikozun Hücre İçine Alımına Etkisi","authors":"Raihana Halim, Zaynab Dahi, Nazar Mohammad Halim","doi":"10.52460/issc.2021.012","DOIUrl":"https://doi.org/10.52460/issc.2021.012","url":null,"abstract":"Diyabet (Şeker Hastalığı) insülin hormonunun eksikliği veya etkisizliği sonucu oluşan, ömür boyu süren, yüksek kan glikoz seviyesi ile karakterize bir metabolik hastalıktır. İnsülin hormonu tamamen eksikse \"Tip 1 diyabet (insüline bağımlı diyabet)\", denmekte, genellikle çocuklarda ve gençlerde görülmektedir. \"Tip 2 diyabet (insüline bağımlı olmayan diyabet)\", tip 1 diyabetten farklı olarak, insülin hormonun miktarı yetersiz veya dokular insüline karşı direnç göstermektedir daha çok 35 yaş ve üzeri görülmektedir. Diyabetin en yaygın şekli olan tip 2 diyabet gelişiminde insülin direnci önemli bir rol oynar.2014 yılında yapılan çalışmaya göre diyabet hastalarının sayısı 422 milyon olduğu belirtmiştir. Bu rakam 2035'te 592 milyona çıkacağı tahmin edilmektedir. İlaç tedavisinin yanı sıra, diyabet sağlıklı beslenme ve fiziksel egzersizle kontrol edilebilmektedir. Eski çağlardan beri, bitkiler dünya çapında bir ayurveda tıbbı kaynağı olarak kullanılmıştır ve tıp babası Hipokrat “Gıda ilacınız olsun ve ilacınız yemeğiniz olsun” tavsiyesinde bulunmuştur. Safran (Crocussativus L.) bitkisi dünyadaki en eski doğal ve farmasötik bitkilerden biri olarak bilinmektedir. Safran, 150'den fazla bileşen içermekte, biyolojik olarak aktif metabolitlerikrosin, pikrokrosin ve safranaldır. Safran ağırlıklı olarak gıda, kozmetik ve boya endüstrilerinde kullanılmasının yanında, son zamanlardaki çalışmalar; antidepresan, antispazmodik, antidiyabetik, antikanser ve balgam söktürücü etkilerini göstermektedir. Yapılan birkaç araştırmada safranın insülin direnci üzerinde etkisi olduğu saptanmıştır. Safran tedavisi ile glikoz alımı hücreler tarafından önemli ölçüde uyarılmıştır. Ayrıca, safran ekstresi, doza bağımlı bir şekilde insülin sekresyonunu belirgin olarak arttırmıştır. Aynı şekilde, fiziksel egzersiz de, diyabetin önlenmesi ve tedavisinde önemli bir rol oynamakta ve glikozun hücre içine taşınmasını kolaylaştırmaktadır. Diyabet hastalarında, egzersizin glikoz seviyesi üzerinde etkisi birçok çalışmada araştırmacılar tarafından belirtilmiştir. Egzersiz yoğunluğu ile uyarılan insülin sekresyonundaki değişiklikler hakkında az bilgi bulunmaktadır. Birkaç çalışmada kadın ve erkek, obez ve orta yaşlarda olan diyabetik hastalar üzerinde denemeler gerçekleştirilmiştir. Katılımcıların insülin sekresyonlarındaki değişiklikleri, glikoz seviyeleri ve ortalama glikoz toleransları kaydedilmiştir. Bireyler orta şiddette egzersiz yaptıktan sonra anlamlı derecede düşük glikoz seviyeleri göstermişlerdir. Başka bir çalışmada, fiziksel egzersiz ile birlikte safran ekstresinin kullanımının etkisi araştırılmıştır. Bu yöntemi kullanarak, diyabetin kontrolü için daha etkili ve doğal bir yöntemin ortaya çıkabileceği düşünülmüştür. Özetle, bazı çalışmalarda elde edilen sonuçlara göre, kadınlar ve erkekler üzerinde akut yüksek yoğunluklu egzersizin, orta yoğunluklu egzersizden daha fazla kan glikozunun düşürdüğünü göstermiştir. Ayrıca, safranının devamlı egzersizle birleştirilmesinin diyabetik hast","PeriodicalId":136262,"journal":{"name":"5th International Students Science Congress","volume":"62 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2021-08-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"126749237","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}

{"title":"Hayvanların Sağlıklı ve Doğal Gelişiminin Desteklenmesinde Yeni Bir Vizyon; Arı Ürünleri","authors":"Mustapha Ndimballan, Banu Yücel","doi":"10.52460/issc.2021.052","DOIUrl":"https://doi.org/10.52460/issc.2021.052","url":null,"abstract":"Son yıllarda, doğal ürünlerle beslenme bilincindeki artış, arı ürünlerinin popülaritesini giderek arttırmaktadır. Dünyada, arı ürünlerinin gıda, tarım ve hayvancılıkta kullanımı için çeşitli çalışmalar yapılmaktadır. Bununla birlikte, gelişmekte olan ülkelerde, hayvansal protein sağlamak için kümes hayvanlarına ve hayvansal ürünlere talep artmaktadır. Hayvan yeminde kullanılan antibiyotikler konusundaki endişeler sebebi ile 2006 yılında Avrupa Birliği tarafından antibiyotiklerin ve büyüme destekleyicilerin kaldırılmasına karar verilmiş ve diğer doğal yem katkı maddelerinin kullanımına önem verilmiştir. Bu nedenle araştırmacılar, hayvan sektöründeki büyüme, yem kullanımı, et kalitesi ve bağışıklık sistemine etkileri bakımından büyük öneme sahip doğal ürünler bulma konusunda büyük çaba sarf etmişlerdir. Geçtiğimiz son on yıllık dönemde, hayvanların performansını ve bağışıklığını arttırmak için antibiyotiklerin yerine doğal ürünlerin kullanımı teşvik edilmiştir. Arı ürünlerinin üretiminde, işlenmesinde, pazarlanmasında ve kullanım aşamalarında arı ürünlerinin güvenilirliği sadece beslenme açısından değil, aynı zamanda daha sık olarak belirtilen Apiterapi (arı ürünlerinin sağlığın korunmasında ve tedavisinde kullanılması) uygulamalarında da son yıllarda önem kazanmıştır. Doğal beslenme bilincinin giderek artması, doğal ürün tüketimine yönelimin artmasına neden olmuştur. Bal, propolis, arı poleni, arı zehiri, arı sütü ve apilarnil, beslenmenin yanı sıra çeşitli hastalıkların tedavisinde ve önlenmesinde de etkili bir şekilde kullanılmaktadır. Bu çalışmada, hayvancılık sektöründe kullanılan arı ürünlerinin fonksiyonel özellikleri, hayvan beslemede kullanımı, biyo-yararlılığı, dikkat edilmesi gereken hususlar, hayvanların sağlıklı gelişimi için sağlayacağı potansiyel vizyon ve arı ürünleri üzerine yapılmış olan bilimsel çalışmalar tartışılmıştır.","PeriodicalId":136262,"journal":{"name":"5th International Students Science Congress","volume":"37 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2021-08-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"115581397","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}

{"title":"Fonksiyonel Derecelendirilmiş Malzemelerin Mekanik Karakterizasyonu","authors":"Uğur Özmen, B. Özhan","doi":"10.52460/issc.2021.041","DOIUrl":"https://doi.org/10.52460/issc.2021.041","url":null,"abstract":"Ağırlığına oranla yüksek dayanım ve rijitliğe sahip olmalarından dolayı birçok uygulama alanı bulunan tabakalı kompozit malzemeler, tabakalar arası temas kuvvetlerinin yarattığı etkilerden dolayı karşı koyabileceklerinden daha düşük yüklerde hasara uğramaktadırlar. Bu problemi tamamen ortadan kaldırmak adına malzeme (yapı) fonksiyonel derecelendirilme ile üretilmektedir. Fonksiyonel derecelendirilmiş malzemeler (FDM) belirli bir doğrultuda değişen malzeme özelliklerine sahip yüksek performanslı malzemelerdir. Bu malzemeler, özelliklerin keskin olarak değiştiği ara yüzeyleri ortadan kaldırarak bu yüzeyler arası temas kuvvetlerinin yarattığı hasarları en aza indirir. Bu benzersiz özelliklerinden dolayı birçok uygulama alanında hızla yayılmaktadır. Bu çalışmada dört farklı polimer malzeme kullanılarak eklemeli imalat yöntemi ile fonksiyonel derecelendirilmiş malzemeler üretilmiş, çekme testi ile mekanik özellikleri tespit edilmiş ve sonuçlar karşılaştırılmıştır. Fonksiyonel derecelendirilmiş malzemelerin mekanik özellikleri en büyük çekme dayanımı, elastisite modülü ve kopma uzaması sonuçları ile değerlendirilmiştir.","PeriodicalId":136262,"journal":{"name":"5th International Students Science Congress","volume":"31 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2021-08-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"115656029","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}

{"title":"Simetrik Akarsu Kavşağında Tek Yan Koldaki Taban Eşitsizliğinin Su Yüzeyi Profiline Etkisi","authors":"Zehra Büyüker, Gökçen Bombar, António Heleno Cardoso","doi":"10.52460/issc.2021.020","DOIUrl":"https://doi.org/10.52460/issc.2021.020","url":null,"abstract":"İki ya da daha fazla akarsuyun birleşmesiyle oluşan akarsu kavşakları, akış ağlarında sıklıkla karşılaşılan bir oluşum olup, kollardaki su seviyesinin yükselmesi gibi akış koşullarının değişmesi ve buna bağlı olarak taşkın hasarlarına ve ekonomik kayıplara neden olabileceğinden incelenmesi gereken bir konudur. Bu kapsamda, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi’nde mevcut dikdörtgen kesitli birbirine 90° açıyla bağlanan 1 m genişliğinde simetrik iki yan kola sahip ve 2 m genişliğinde ve 18 m uzunluğunda açık kanaldan oluşan simetrik akarsu kavşağı üzerinde deneyler gerçekleştirilmiştir. Yan kollardan birinde taban eşitsizliği 12 cm’lik bir yükselti ile sağlanmıştır. Deneylerde sağ kol debisi 15 l/s, taban eşitsizliğine sahip sol kol debisi 20 l/s’dir. Mansap derinlikleri 15 cm ve 25 cm olacak şekilde mansap kapağı ayarlanmış ve akım derinlikleri ölçümü kanal eksenlerinde, akım yönünde ana kanalda kavşaktan mansaba kadar 50 cm, yan kollarda membadan kavşağa kadar 25 cm arayla yapılmıştır. Çalışmada, yan kollardaki ve ana kanaldaki su seviyeleri mevcut raylı sistem üzerine monte edilmiş limnimetre yardımıyla elde edilmiştir. Her iki deney için su yüzeyi profili elde edilmiştir. Elde edilen deneysel sonuçlar uniform olmayan akım tiplerinden H2 tipi için su yüzeyi profili sayısal olarak çözülmüş ve karşılaştırılmıştır. Sayısal ve deneysel sonuçların akarsu kavşağı mansabında uyum içinde olduğu görülmüştür.","PeriodicalId":136262,"journal":{"name":"5th International Students Science Congress","volume":"38 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2021-08-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"130978679","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}

{"title":"Lesion Detection on Skin Images Using Improved U-Net","authors":"Elif Işılay Ünlü, A. Cinar","doi":"10.52460/issc.2021.022","DOIUrl":"https://doi.org/10.52460/issc.2021.022","url":null,"abstract":"The fate of transgenic DNA (tDNA) and protein of feeds from Genetically Modified organisms (GMOs) in animals has been an important topic since their commercialization in 1996. Several studies have investigated about risks of horizontal gene transfer (HGT) of tDNA and proteins to bacteria or animal cells/tissues, however, the reported data is at times controversial. Earlier reports showed that tDNA fragments or protein derived from GM plants have not been detected in tissues, fluids, or edible products of farm animals. Other researchers have come out to demonstrate that there is the possibility of small fragments leaking out into the animal tissues, fluids and organs. This motivated us to update our knowledge about these concerns. Therefore, this review aimed at assessing the likely transfer and accumulation of tDNA/ proteins from transgenic feeds to animal (ruminants and non-ruminants) samples through evaluating the available experimental scientific published studies. This study has found out that the tDNA or protein is not completely degraded during feed processing and digestion in the Gastro-Intestinal Tract (GIT). In large ruminants (Cattle), tDNA fragments/protein have been detected in the GIT digesta, ruminal fluid and feces. In small ruminants (Goats), traces of tDNA/proteins have been detected in the GIT digesta, blood, milk, liver, kidney, heart and muscle. In pigs, they have been detected in blood, spleen, liver kidney and in the GIT digesta. In poultry, traces have been seen in blood, liver and GIT digesta but not in meat and Eggs. Regardless of some studies that have shown the transfer of tDNA/protein fragments to animal samples, we cannot base on these few studies to give a piece of general evidence about their transfer into tissues/fluids and organs of livestock animals. However, this study clearly shows possible transfer, hence intensive and authentic research on GM crops should be done before they are allowed for commercial use, studying issues like the fate of tDNA or proteins and the effect of feeding GM feeds to livestock.","PeriodicalId":136262,"journal":{"name":"5th International Students Science Congress","volume":"33 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2021-08-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"122910121","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}

{"title":"Modeling and Optimization of 3D Printed PLA Material for Maximum Flexural Strength Using Multiple Nonlinear Neuro Regression Analysis","authors":"Melih Savran, A. Ayaz, Tuğrul Uslu","doi":"10.52460/issc.2021.033","DOIUrl":"https://doi.org/10.52460/issc.2021.033","url":null,"abstract":"Fused deposition modelling (FDM) is a growing additive manufacturing method to produce complex objects without geometrical limitations. In addition, mechanical strength, dimensional accuracy, product development cycle time, and surface properties can be improved depending on the application of the best settings of design variables. There are various printing parameters which influence the mechanical properties and quality of FDM parts. In this study, appropriate printing parameters were determined to obtain desired quality on mechanical properties and dimensional accuracy. Then full factorial design was employed to form experiment set including process parameters. Multiple nonlinear neuro-regression analysis was used for modeling of FDM process. The present study aims at optimization of the FDM process parameters including infill pattern, infill density and build orientation on flexural strength and strain for polylactide (PLA) material. In this regard, optimization algorithms Differential Evolution and Nelder Mead were used to find the best design or elite designs. Third-order polynomial model and hybrid model including polynomial and logarithmic terms were employed as an objective function to define physical phenomena regarding flexural strength and strain, respectively. It was found that (i) maximum flexural strength as 99.66 MPa using a cubic pattern, flat orientation, and 90 % infill density, (ii) minimum ultimate strain as 1.102 % for gyroid pattern, flat orientation, and 47 % infill density.","PeriodicalId":136262,"journal":{"name":"5th International Students Science Congress","volume":"279 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2021-08-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"132752059","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}

{"title":"Design and Production of a New Smaller Diameter Axial Bearing Subjected to High Wear Loads","authors":"Sinan Dayı, M. Çevik","doi":"10.52460/issc.2021.042","DOIUrl":"https://doi.org/10.52460/issc.2021.042","url":null,"abstract":"In the steering system of a passenger car, one of the essential components is the tie rod, and the sub-assembly component is the inner tie rod, which is subject to static and dynamic bearing loads. These bearing loads are the key points to ensure the inner tie rod's performance and total lifetime. A significant drop in the inner tie rod's performance can cause uncomfortable driving conditions and noise during driving. Most of the designs are developed over-safe with bigger ball sizes to fulfill the defined requirements. On the other hand, over-safe design can cause higher prices. In this study, a new small diameter axial bearing system is developed subjected to high wear loads on the inner tie rod. Three design parameters are considered: press force, tempering method, and tempering temperature. A smaller ball diameter design is created during the development phase. After the manufacturing, the inner tie rods are tested concerning the wear test and setting behavior under the maximum loading test. Results have been compared with a bigger ball size design. By changing the production and assembly parameters, optimum assembly conditions have been defined. Functional measurements before and after testing have validated the new smaller ball diameter design for serial usage.","PeriodicalId":136262,"journal":{"name":"5th International Students Science Congress","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2021-08-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"129010743","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}