{"title":"Sports Clubs Working for the Public Benefit within the Framework of Law No. 7405","authors":"O. Kaplan","doi":"10.54049/taad.1274388","DOIUrl":"https://doi.org/10.54049/taad.1274388","url":null,"abstract":"Hukuki niteliği itibarıyla 7405 sayılı Spor Kulüpleri ve Spor Federasyonları Kanunu’nda özel hukuk kişiliği olarak nitelendirilen spor kulüpleri, diğer özel hukuk kişilerinde olduğu gibi faaliyet gösterdiği alana dair doğrudan kamu yararı amacı güderek hareket etme yükümlülüğü altında değildir. Bu kapsamda kural olarak, spor kulüplerine kamu yararının gerçekleştirilmesi maksadıyla pozitif hukuk kurallarıyla verilen görev ve yetkilerden de bahsedilemeyecektir. Dolayısıyla ilgililerin bir spor kulübünden kamu yararına yönelik faaliyetlerde bulunması noktasında talep hakkı mevcut değildir. Bununla birlikte özel hukuk kişilerinin kamu yararına hareket edebilmeleri açısından hukuki bir sınırlama bulunmadığı gibi, hukuk düzeninde bu şekilde faaliyet gösteren tüzel kişilere özgü hukuki statüler de yaratılabilmektedir. Bu kapsamda 7405 sayılı Kanun’un yürürlüğe girmesi neticesinde spor kulüplerinin açıkça kamu yararına çalışabileceği ve kamu yararına çalışan spor kulübü statüsünde olabileceği belirtilmiştir. Ayrıca spor kulüplerinin kamu yararına çalışan statüsüne geçiş için aranan şartları sağladığı sürece, kamu yararına çalışan derneklerin yararlandığı haklardan yararlanabileceği ifade edilmiştir. Bu doğrultuda çalışmada, kamu yararına çalışan spor kulübü sayılmanın şartları, belirlenme usulü ve bu belirlemenin hukuki etki ve sonuçlarının ne olacağı irdelenecektir.","PeriodicalId":106262,"journal":{"name":"Türkiye Adalet Akademisi Dergisi","volume":"54 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-03","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"127034237","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Evaluation of the Membership of Artificial Intelligence to the Board of Directors of the Incorporated Company and its Responsibility Arising from Membership","authors":"Salih Karadeni̇z","doi":"10.54049/taad.1274437","DOIUrl":"https://doi.org/10.54049/taad.1274437","url":null,"abstract":"Teknolojik gelişmeler ve yenilikler hayatımızın her alanını olduğu gibi hukuku da etkilemektedir. Teknolojinin getirilerinden biri de hiç şüphesiz yapay zekâ teknolojisidir. Yapay zekâ teknolojisinin günden güne gelişmesi ile birlikte hukukun çoğu alanında farklı gelişmeler yaşanmaya başlamıştır. Bu alanlardan birisi de şirketler hukukudur. 2014 yılında Hong Kong’da faaliyet gösteren bir şirketin, yönetim kuruluna yapay zekâyı üye olarak atadığını duyurmasıyla şirketler hukukunda yeni bir dönem başlamıştır. Yapay zekânın anonim şirket yönetim kuruluna üyeliğiyle beraber şirketler hukukunda birçok tartışma yapılmış, yapılmaya da devam etmektedir. Yapay zekânın üyelikten doğan sorumluluğunu değerlendirilirken, yapay zekâya hukuki kişilik atfedilip atfedilemeyeceği tartışması üzerinde durulması gerekir. Zira yapay zekânın kişi olarak kabul edilmesi gerektiğini düşünenler olduğu gibi eşya, köle, yapay insan, yapay vekil olarak değerlendirenler de bulunmaktadır. Çalışmamızda yapay zekânın şirket yönetim kuruluna üyeliği ile beraber üyelikten doğan sorumluluğun nasıl şekilleneceği üzerinde çeşitli açılardan durulacaktır. İhtimallere göre yapılan değerlendirmede, yapay zekâya atfedilen farklı hukuki statülere göre açıklamalarda bulunulacak, sorumluluğun kimde olduğu ve hangi hükümlerin uygulanması gerektiği ifade edilecektir.","PeriodicalId":106262,"journal":{"name":"Türkiye Adalet Akademisi Dergisi","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-04-03","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"127844958","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"TÜRK CEZA YARGILAMASINDA İSTİNAF MAHKEMESİ KARARLARININ KESİN NİTELİĞİ VE KANUN YOLLARINA BAŞVURU","authors":"Mustafa Atalan","doi":"10.54049/taad.1231781","DOIUrl":"https://doi.org/10.54049/taad.1231781","url":null,"abstract":"İlk derece mahkemesi kararlarına karşı teminat ve bir üst kanun yolu olarak tasarlanan istinaf, ülkemizdeki ceza yargılama sistemini, iki dereceli bir sistemden, belli kararlar açısından üç dereceli bir sisteme geçişin zeminine taşımıştır. Böylece, ilk derece mahkemesi tarafından verilen hükümlere karşı, ilk başvurulması gereken kanun yolu, istinaf olarak belirlenmiştir. İstinaf mahkemeleri tarafından verilen kararlardan bir kısmı, kesin olarak, bir kısmı da belli koşullar altında, Yargıtay yolu açık olmak üzere verilmektedir. Bu şekilde oluşturulan sistemle, belli kararlar açısından iki dereceli, belli kararlar açısından da üç dereceli bir yargılama sistemi benimsenmiştir. Bu çalışmamızda, hangi kararların bölge adliye mahkemelerinde kesinleştiği, hangi kararların temyize tabi olduğu, bu şekilde farklı iki sistemin öngörülmesinin, bireylerin, hak arama özgürlüğünü ne şekilde etkilediği hususları ve bu konudaki çözüm önerileri değerlendirilecektir.","PeriodicalId":106262,"journal":{"name":"Türkiye Adalet Akademisi Dergisi","volume":"47 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-01-10","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"115281941","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"ALACAKLININ TEMERRÜDÜ HALİNDE BORÇLUDAN FAİZ İSTENİP İSTENEMEYECEĞİ MESELESİ","authors":"İmge Hazal YILMAZ TEKİN","doi":"10.54049/taad.1231853","DOIUrl":"https://doi.org/10.54049/taad.1231853","url":null,"abstract":"Alacaklının kendisine sunulan edimi haklı bir neden olmaksızın kabulden kaçınması ile ortaya çıkan alacaklının temerrüdü halinde, borçlunun dezavantajlı duruma düşmesi istenmediğinden, Türk-İsviçre hukukunda borçlu bakımından bazı imkanlar kabul edilmiştir. Bunlar, alacaklının temerrüdünün genel sonuçları ve özel sonuçları olarak ikiye ayrılmaktadır. Alacaklının temerrüdünün özel sonuçları, borçlunun borçtan kurtulmasını sağlayan özel imkanlar olup, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 107 ila 110. maddelerinde tevdi hakkı, satma hakkı ve dönme hakkı olarak düzenlenmiştir. Alacaklının temerrüdünün genel sonuçları ise borçluyu alacaklı karşısında koruyan genel imkanlar olmakla birlikte bunlara ilişkin açık yasal düzenleme bulunmamaktadır. Bu nedenle, bu sonuçlara öğreti ve uygulamada yapılan değerlendirmeler ile ulaşılmakta ve Türk-İsviçre hukuku bakımından bu değerlendirmelerde Alman hukukunun etkisi bulunmaktadır. Çalışmamız çerçevesinde, bu genel sonuçlar kapsamında yer alan faizin durumu ele alınacaktır. Bu doğrultuda, konunun daha iyi açıklanabilmesi için öncelikle farklı şekillerde tanımlanabilen ve farklı çeşitleri bulunan faiz kavramı ile çeşitlerine yer verilecek; ardından alacaklının temerrüdü kavramı ve sonuçları açıklanarak alacaklının temerrüde düşmesi halinde faizlerin durumu değerlendirilecektir.","PeriodicalId":106262,"journal":{"name":"Türkiye Adalet Akademisi Dergisi","volume":"40 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-01-10","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"122800828","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"SANAL GERÇEKLİK VE ARTIRILMIŞ GERÇEKLİK UYGULAMALARININ CEZA HUKUKU ÜZERİNDEKİ OLASI ETKİLERİ ÜZERİNE BİR DENEME","authors":"Tamer Soysal","doi":"10.54049/taad.1231807","DOIUrl":"https://doi.org/10.54049/taad.1231807","url":null,"abstract":"2020 yılı başından itibaren Dünya genelinde yaşanan Kovid-19 pandemisi ile birlikte Ekim 2021’de ünlü sosyal medya şirketi Facebook’un bir sanal gerçeklik/artırılmış gerçeklik teknolojisi olarak “Meta” uygulamasını tanıtması sonrasında VR/AR teknolojilerine ilgi hızlı bir artış seyrine girmiştir. Bilgi teknolojileri, modern dünyayı tamamen değiştirmekte ve sosyal ilişkilerin dijitalleşmesi, insanlar arasındaki etkileşimin manzarasını, sosyal gerçekliğin doğasını ve yönünü büyük ölçüde dönüşüme zorlamaktadır. Bu dönüşüm, ülkelerin ceza politikaları ile ceza hukuku yaklaşımlarını da yakından etkilemektedir. Her geçen gün, VR/AR ortamlarında işlendiği iddia edilen hukuka aykırı eylemlerle daha sık karşılıyoruz. VR/AR teknolojilerinin haptik etkilerinin geliştirilmesi, bu ortamlarda işlenen eylemlerin sanal-ötesi etkiler olarak nitelendirilme olasılığını da güçlendirmektedir. \u0000Makaleyle, söz konusu etkileşimlerin ceza hukuku ve felsefesi ile penoloji üzerindeki olası etkilerine ilişkin bir tartışma oluşturulması arzu edilmiştir.","PeriodicalId":106262,"journal":{"name":"Türkiye Adalet Akademisi Dergisi","volume":"23 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-01-10","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"132337255","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"7406 SAYILI KANUN’UN SAĞLIK ÇALIŞANLARI BAKIMINDAN GETİRDİĞİ YENİ DÜZENLEMELER","authors":"Serap Kaygusuz","doi":"10.54049/taad.1231811","DOIUrl":"https://doi.org/10.54049/taad.1231811","url":null,"abstract":"Türk Ceza Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 7406 sayılı Kanun ile, 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu’nda hekimler ve diğer sağlık meslek mensupları bakımından önem arz eden değişiklikler yapılmıştır. Kamu veya özel sağlık kurum ve kuruluşları ile vakıf üniversitelerinde görev yapan hekimler ve diğer sağlık meslek mensuplarının tıbbî uygulama hatalarını konu edinen soruşturmalar hakkında özel izin prosedürü getirilmiştir. Soruşturma izni verme yetkisi ise yeni düzenleme kapsamında oluşturulan Meslekî Sorumluluk Kurulu’na verilmiş; Yükseköğretim Kanunu’nun 53. maddesinde yer alan soruşturma usulüne tabi olanlar bu düzenleme dışında tutulmuştur. Meslekî Sorumluluk Kurulu’na tazminat konusunda da görevler verilmiştir. Yeni düzenleme ile artık, kamuya ait sağlık kurum ve kuruluşları ile Devlet Üniversitelerinde görev yapan hekimler ve diğer sağlık meslek mensupları hakkında, idare tarafından ödenen tazminatların ilgiliye rücu edilip edilmeyeceğine ve rücu miktarına Meslekî Sorumluluk Kurulu karar verecektir. Bunun yanında Türk Ceza Kanunu’nda, takdiri indirim hükümleri konusunda, kasten öldürme ve kasten yaralama suçlarında, kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi suçunda, sağlık çalışanlarını da ilgilendiren önemli değişiklikler yapılmıştır. Sağlık çalışanlarına yönelik şiddet eylemlerinin yaptırımları bakımından değişikliklere gidilmiştir. Ayrıca, sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan personele karşı görevleri sırasında veya görevleri dolayısıyla işlenen kasten yaralama suçu, Ceza Muhakemesi Kanunu’nda yer verilen katalog suçlar arasına eklenmiştir.","PeriodicalId":106262,"journal":{"name":"Türkiye Adalet Akademisi Dergisi","volume":"36 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-01-10","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"121100577","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"TRAFİK İDARİ PARA CEZALARININ YARGISAL DENETİMİ ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME","authors":"Hakan Arslaner","doi":"10.54049/taad.1231805","DOIUrl":"https://doi.org/10.54049/taad.1231805","url":null,"abstract":"İdari para cezası yaptırımları kamu düzeninin sağlanmasını amaçlayan en önemli uygulamalardan biridir. Bireyler için hem kendisinin hem de başkasının uğrayacağı maddi, manevi kayıplar veyahut sağlık sorunları için ise, trafik cezalarının ayrı bir önemi vardır. Toplumun geneli için kullanım alanı olan trafikte herkesin önceden belirlenmiş kurallara riayet etmesi, sistemin sorunsuz işleyebilmesine katkı sağlar. Toplumun genel sağlık sorunları ve düzeni ile ilgili politika üretme zorunluluğu olan yönetimin, hem gerekli tedbirleri alması hem de alınan tedbirlere ve getirilen kurallara uyulmaması durumunda, bireysel ve toplumsal caydırıcılığın temini açısından da trafik kuralları ile ilgili cezai müeyyideler öngörmesi doğaldır. İdari bir yaptırım olan trafik para cezalarının hem gerekçesinin hem de tesis etme sürecinin hukuka uygun olması hukuk devleti için elbette önemlidir. Her ne kadar trafik cezalarının sebebi, trafik kurallarına uymamak ve hem kendi hem de başkalarının hayatını riske atmak olsa da, adli niteliğe bürünen suçlar bir yana, kesilen cezalar bireysel ekonomiyi etkileyecektir. Kamu bütçesinde de idari para cezaları içinde önemli bir yeri olan trafik cezalarının hem hukuka uygun düzenlenmesi hem de uyuşmazlık konusu olduğu durumlarda yargılama aşamasında hakkaniyetli davranılması, vatandaş için hak edilen bir ceza, idare için ise hukuka uygun bir kamu geliri olacaktır. Biz bu çalışmamızda, trafik para cezalarının uygulanma aşamasında karşılaşılan sorunlara ve bu cezalara itiraz olması hâlinde yargı merciilerinin hukuka ve hakkaniyete uygun karar verebilmesi için göz önünde bulundurması gereken temel ilkelere değinmeye çalışacağız.","PeriodicalId":106262,"journal":{"name":"Türkiye Adalet Akademisi Dergisi","volume":"41 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-01-10","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"132669571","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"HUKUK TARİHİ AÇISINDAN KALEBEND DEFTERLERİ","authors":"İsmail Altınöz","doi":"10.54049/taad.1231761","DOIUrl":"https://doi.org/10.54049/taad.1231761","url":null,"abstract":"Kalebend Defterleri, Dîvân-ı Hümâyun tarafından verilen cezalara ait hükümlerin kaydına mahsûs defterlerdir. Osmanlı hukuku içerisinde ana kaynak durumunda bulunan bu defterler hukuk tarihi araştırmaları açısından büyük ehemmiyeti haizdirler. Bu çalışmada Kalebend Defterlerinin hukuk tarihi bakımından önemi, bu defterlerin Osmanlı bürokrasisi içerisinde işleyiş tarzına değinilecektir. Kalebend suçunu işleyenlerin ne şekilde kalebend oldukları, hukuki anlamda yapılan işlemler, bunların kalelere ne şekilde intikal ettiklerini bu defterler sayesinde öğrenebilmekteyiz. Bu çalışmanın temel kaynağını arşiv malzemesi oluşturmaktadır. Kalebend Defterleri İstanbul’daki Osmanlı Arşivi’nde yer almaktadır. Bu defterlerin hukuk ile ilgili vesikalar olması hasebiyle, bunlar Osmanlı hukuk tarihi açısından tetkike tâbi tutulacak ve ardından diplomatik açıdan değerlendirilmeleri yapılacaktır. \u0000Böylece, İslâm Ceza hukukundan neş’et eden ve Osmanlı hukukunda tazir cezaları içerisinde yer alan kayıtların tutulduğu Kalebend defterleri ile alakalı olarak direk arşiv malzemesine dayalı olarak yapılan bu çalışma orijinal bilimsel makale niteliğini de taşımaktadır. Bu çalışma ile Osmanlı hukuku içerisinde önemli bir yere sahip olan Kalebendlik cezası ile ilgili tüm bilgilerin tutulduğu bu defterler dönemin belgelerinden istifade edilmek suretiyle yararlanılması neticesinde bilim dünyasına katkıda bulunulması amaçlanmaktadır. \u0000Hangi suçları işleyenlerin kalebend cezasına çarptırıldıklarını yine bu defterler sayesinde öğrenebilmekteyiz. Bu vesileyle bu defterler Osmanlı hukukunun ana kaynakları arasındadırlar.","PeriodicalId":106262,"journal":{"name":"Türkiye Adalet Akademisi Dergisi","volume":"52 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-01-10","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"123131373","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"KENTSEL DÖNÜŞÜM KAPSAMINDA AFET RİSKİ ALTINDAKİ YAPILARIN TESPİTİ VE TESPİTE İTİRAZ","authors":"Nijat Amiraslanli","doi":"10.54049/taad.1231786","DOIUrl":"https://doi.org/10.54049/taad.1231786","url":null,"abstract":"Riskli yapıların kapsamı ve nasıl tespit edileceğine dair hususlar, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun’da düzenlenmiştir. Buna rağmen Kanun’da net olmayan birçok ifadeye yer verildiğinden bazı kavramlardan ne anlaşılması gerektiği muğlaktır. Bu durum ise uygulamada zorlukların ortaya çıkmasına sebep olmaktadır. Bu nedenle çalışma kapsamında, riskli yapılar ve onların tespit edilmesine ilişkin Kanun’da ve Uygulama Yönetmeliği’nde yer alan düzenlemeler ele alınmış ve doktrindeki mevcut görüşlerle birlikte değerlendirilmiştir. \u0000Çalışmamızda öncelikle riskli yapı kavramının tanımı ve unsurları incelenmiştir. Daha sonra ise riskli yapı tespitine ilişkin hususlar; tespiti yaptırmaya yetkili olanlar, tespit yapmaya yetkili kuruluşlar, tespit masrafları, tespite dair rapor tanzimi ele alınmıştır. Son olarak ise yapılan tespite karşı itiraz ve iptal davasına ilişkin hususlara yer verilmiştir.","PeriodicalId":106262,"journal":{"name":"Türkiye Adalet Akademisi Dergisi","volume":"64 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-01-10","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"116244701","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"EŞYANIN DOSYADA DELİL OLARAK SAKLANMASI KARARI ÜZERİNE BİR İNCELEME","authors":"Uğur Ersoy, Sibel Can","doi":"10.54049/taad.1231818","DOIUrl":"https://doi.org/10.54049/taad.1231818","url":null,"abstract":"Ceza yargılamasında sıkça karşılaşılan “eşyanın dosyada delil olarak saklanması kararı” hakkında ne Türk Ceza Kanunu’nda ne Ceza Muhakemesi Kanunu’nda herhangi bir düzenleme bulunmaktadır. Bu karar çeşidine ilişkin mevzuatımızdaki dolaylı tek düzenleme Suç Eşyası Yönetmeliği’nin 18. maddesinin 1/d bendindeki hükümdür. Bu açıdan bakıldığında yaptırımlar sistemi ve hüküm türleri arasında yer almayan “eşyanın dosyada delil olarak saklanması kararı”nın hukuki niteliğinin ne olduğu, bu karara hangi durumlarda başvurulabileceği, bu karara yönelik kanun yollarına başvurulup başvurulamayacağı, iyi niyetli üçüncü kişilere ait bir eşya söz konusu ise bunun akıbetinin ne olacağı gibi sorulara çalışma kapsamında cevap aranacaktır. Ayrıca böyle bir karar çeşidine müsadere ve elkoyma ile olan benzerlikleri dikkate alındığında kanunda değil de yönetmelikte yer verilmiş olmasının isabetli bir tercih olup olmadığı, böyle bir kararın mülkiyet hakkının ihlali sonucunu doğurup doğurmayacağı gibi yan sorular üzerinde de durulmak suretiyle bu zamana kadar literatürde herhangi bir monografik çalışmanın konusunu oluşturmamış bu karar çeşidiyle ilgili açıklamalarda ve değerlendirmelerde bulunulacaktır.","PeriodicalId":106262,"journal":{"name":"Türkiye Adalet Akademisi Dergisi","volume":"49 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-01-10","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"116599651","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}