ARCHIVES OF CLINICAL AND EXPERIMENTAL MEDICINE最新文献

{"title":"Biliary fistula after liver hydatid cyst surgery: Is it a predictable complication?","authors":"Önder Karabay, Özgür Bostancı","doi":"10.25000/ACEM.464304","DOIUrl":"https://doi.org/10.25000/ACEM.464304","url":null,"abstract":"Amac: Karaciger hidatik kisti ameliyati sonrasi safra fistulu gelisimi sik bir komplikasyondur. Bu calismanin amaci, karaciger hidatik hastaligi nedeniyle opere edilen hastalarda postoperatif bilyer fistul gelisimini etkileyen faktorleri incelemektir. Yontemler: Calisma, 1999 ve 2010 yillari arasinda karaciger hidatik kisti nedeniyle cerrahi olarak tedavi edilen hastalarda retrospektif olarak yapildi. Hidatik kist icin ameliyat edilen 53 hastanin verileri hastane kayitlari ile gozden gecirildi. Hastalar safra fistulu olan (Grup A) ve safra fistulu olmayan (Grup B) olmak uzere iki gruba ayrildi. Yas, cinsiyet, kist capi, kist yerlesimi, laboratuvar testleri ve hastanede kalis suresi kaydedildi. Bu parametreler gruplar arasinda karsilastirildi. Bulgular: Gruplar yas ve cinsiyet acisindan benzer ozellikteydi (p = 0,790 ve p=1,0 sirasiyla). Grup A’daki ortalama kist capi grup B’den anlamli olarak buyuktu (p=0,001). Ortalama hastanede kalis suresi grup A’da grup B’den uzundu (p=0,001). Kist lokalizasyonu ve AST, ALT, total bilirubin, direk bilirubin degerleri acisindan gruplar arasinda fark yoktu (hepsi icin p>0.05). Sonuc: Ameliyat oncesi kist capi, safra fistulunu tahmin etmek icin faydali bir parametre olabilir. Bununla beraber, bu konuda daha genis prospektif serilere ihtiyac vardir.","PeriodicalId":8220,"journal":{"name":"ARCHIVES OF CLINICAL AND EXPERIMENTAL MEDICINE","volume":"45 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-11-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"74967032","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}

{"title":"Effects of resveratrol, catechin and epicatechin on rat phrenic nerve hemi-diaphragm","authors":"A. Z. Türkmen, A. Nurten","doi":"10.25000/acem.442277","DOIUrl":"https://doi.org/10.25000/acem.442277","url":null,"abstract":"Amac: Resveratrol, katesin ve epikatesin iskelet kas atrofisini engelleyen, yorgunluk karsiti etkileri olan ve egzersiz kapasitesini artiran etkileriyle bilinmektedirler. Calismamizda, sican frenik sinir hemi-diyafram preparati kullanilarak bu antioksidanlarin kas kasilmasina etkisi incelenmistir. Yontemler: Kasilma yanitlari sican frenik sinir hemidiyafram preparatina, dogrudan, dolayli ve tetanik uyarilar verilerek arastirildi. Bulgular: Resveratrol ve katesin uygulanmasi kisa surede, dolayli uyarilarla olusan kasilma yanitlarini kolaylastirdi ancak uzun surede baskiladi. Epikatesin uygulanmasi sonucunda dogrudan uyarilarla olusan kasilma yanitlarindaki azalma (p=0,010), dolayli uyarilarla olusan azalmadan  anlamli olarak daha fazlaydi. Resveratrol ve katesin tetanik yanitlari etkilemezken, epikatesin anlamli derecede baskiladi ( p=0,005) . Sonuc: Calismanin sonuclari, bu antioksidanlarin noromuskuler kavsakta presinaptik ve postsinaptik etkileri oldugunu gostermektedir. Resveratrol kas kasilmasini dogrudan etkilemekte, katesin ve epikatesin ise hem dogrudan hem de dolayli olarak etkilemektedir.","PeriodicalId":8220,"journal":{"name":"ARCHIVES OF CLINICAL AND EXPERIMENTAL MEDICINE","volume":"10 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-11-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"88976719","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}

{"title":"Evaluation of relationship between disease severity, mean platelet volume, and platelet distribution width in stable chronic obstructive pulmonary disease","authors":"P. Uysal","doi":"10.25000/ACEM.444456","DOIUrl":"https://doi.org/10.25000/ACEM.444456","url":null,"abstract":"Amac: Bu calismada kronik obstruktif akciger hastaliginda ortalama trombosit hacmi ve trombosit dagilim genisligi ile hastalik siddeti arasindaki iliskinin degerlendirilmesi amaclandi. Yontemler: Calismaya 120 ardisik kronik obstruktif akciger hastasi ve yaslari eslestirilmis 30 ardisik saglikli kisi (kontrol grubu) alindi. GOLD komitesi tarafindan tanimlanan kronik obstruktif akciger hastaligi siddetini belirlemek icin hastalar A (hafif), B (hafif-orta), C (orta-siddetli) ve D (siddetli) olarak siniflandi ve A/B (n=60) ve C/D (n=60) olarak gruplandi. Bulgular: Gruplar arasinda trombosit duzeylerinin istatistiksel olarak anlamli olmadigi bulundu. Ortalama trombosit hacmi tum hastalarda kontrollere gore daha dusuktu ( p=0.001 ). Tum hastalarda trombosit dagilim genisligi duzeyleri kontrol grubundan daha yuksekti ( p=0.018 ). Ortalama trombosit hacmi C/D grubunda, A/B grubu ( p=0.011 ) ve kontrol grubundan ( p=0.001 ) anlamli olarak dusuk bulundu. Ortalama trombosit hacmi, A/B grubunda kontrol grubundan anlamli derecede dusuk bulundu ( p=0.001 ). Eritrosit sedimantasyon hizi A/B ve C/D gruplarinda kontrol grubundan daha yuksek iken (sirasiyla, p=0.007 ve p=0.001 ). C-reaktif protein duzeyleri kontrol grubunda C/D grubundan anlamli derecede dusuk bulundu ( p=0.001 ). A/B veya C/D gruplarinda ortalama trombosit hacmi ile bir saniyedeki zorlu ekspiratuar hacim, bir saniyedeki zorlu ekspiratuar hacim/zorlu vital kapasite orani ve diger inflamatuar parametreler arasinda istatistiksel olarak anlamli bir iliski gorulmedi. C/D grubunda eritrosit sedimantasyon hizi, C-reaktif protein duzeyleri (r=0.375; p=0.003) ile ve ortalama trombosit hacmi de buyuk hucreli platelet orani ile (r=0.749; p=0.001) pozitif korelasyon gosterdi. Sonuc: Bu calisma kronik obstruktif akciger hastaliginda klasik pozitif akut faz reaktani C-reaktif proteinin yani sira dusuk ortalama trombosit hacmi’nin hastalik siddetinin degerlendirilmesinde negatif akut faz reaktani olarak kullanilabilecegini dusundurmektedir.","PeriodicalId":8220,"journal":{"name":"ARCHIVES OF CLINICAL AND EXPERIMENTAL MEDICINE","volume":"44 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-10-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"82556114","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}

{"title":"Impact of vitamin D on rheumatoid arthritis: real or just patient’s perception?","authors":"A. Uçkun, F. Yurdakul, A. Kilicarslan, B. Başkan, F. Sivas, S. Duran, H. Bodur","doi":"10.25000/acem.440559","DOIUrl":"https://doi.org/10.25000/acem.440559","url":null,"abstract":"Amac: Bu calismadaki amaclarimiz, romatoid artrit (RA) hastalarinda D vitamini duzeylerini ve D vitamini duzeylerinin objektif ve subjektif degerlendirmelere etkisini belirlemektir. Yontemler: Bu calisma, 108 RA hastasi ve yas ve cinsiyete gore eslestirilmis 50 saglikli kontrol uzerinde yapilan bir prospektif olgu-kontrol calismasidir. Oncelikle RA hastalari ve kontroller arasinda D vitamini duzeylerini karsilastirdik. RA hastalarinin demografik ve klinik verileri, hastalik aktivitesi parametreleri, inflamatuvar belirtecleri, romatoid faktor ve anti-siklik sitrullenmis peptid seropozitifligi ve radyolojik hasar skorlari kaydedildi. Hastalardan ayrica RA Yasam Kalitesi Anketi (Rheumatoid Arthritis Quality of Life, RAQoL), yorgunluk siddet olcegi (Fatigue Severity Scale, FSS) ve Saglik Degerlendirme Anketi (Health Assessment Questionnaire, HAQ) tamamlamalari istendi. Bulgular: RA hastalarinda D vitamin duzeyleri saglikli kontrollerden anlamli derecede dusuktu (p=0,001). RA hastalarinin % 73'unde ve kontrollerin % 52'sinde D vitamini eksikligi tespit edildi. D vitamini eksikligi, hastalik aktivitesi ile iliskili degildi (p=0,862). D vitamini seviyeleri ile tum subjektif ve objektif degerlendirmeler arasinda anlamli bir iliski bulunamadi (hepsi icin p>0,050). Sonuc:  D vitamini eksikligi RA hastalarinda normal populasyona gore daha sik gorulmektedir.  Ancak, vitamin D duzeyleri ile hastalik aktivitesi, inflamatuvar belirtecler, romatoid faktor ve anti-siklik sitrullenmis peptid seropozitifligi, radyolojik hasar skorlari ve RAQoL, FSS, HAQ ile iliskili hastaligin objektif ve subjektif degerlendirmeleri arasinda anlamli bir iliski bulundugu gosterilemedi.","PeriodicalId":8220,"journal":{"name":"ARCHIVES OF CLINICAL AND EXPERIMENTAL MEDICINE","volume":"16 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-10-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"87495887","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}

{"title":"Factors related to recurrence in surgical treatment of hydatid cyst","authors":"Ayetullah Temiz, Gurkan Ozturk, A. Kisaoglu, E. Korkut, E. Karadeniz","doi":"10.25000/acem.434719","DOIUrl":"https://doi.org/10.25000/acem.434719","url":null,"abstract":"Amac: Kist hidatigin kuratif tedavisi cerrahi veya girisimseldir. Bununla birlikte kist hidatik tedavisinde rekurrens cok onemli bir sorun olarak karsimiza cikmaktadir. Biz calismamizda klinigimizde hidatik kist nedeniyle opere edilen hastalarda rekurrensi ve rekurrense etki eden faktorleri belirlemeyi amacladik. Yontemler: Retrospektif olan bu calismada, hidatik kist hastaligi nedeniyle cerrahi uygulanan 228 hasta dosyasi incelenerek veriler kayit altina alindi. Bu hastalardan calismaya dahil edilme kriterlerine uymayan 72 hasta calisma disi tutuldu. Sonuclarimiz incelenerek rekurrense etkili faktorler irdelendi. Bulgular: Hastalarin 14’unde (%8.9) rekurrens tespit edildi. Kistin lokalizasyonu, Gharbi siniflandirmasi, uygulanan cerrahi teknik, kistin icerigi, safra yolu istiraki ve tedavisi, postoperatif komplikasyonlar, kistin sayisi ve capi ile nuks arasinda bir iliski tespit edilmedi. Sonuc: Karaciger kist hidatiginde cerrahi sonrasi nukse etkili faktorlerin tespiti hususunda ileriye donuk olarak planlanmis ve daha genis hasta gruplarini iceren calismalarin yapilmasina ihtiyac vardir.","PeriodicalId":8220,"journal":{"name":"ARCHIVES OF CLINICAL AND EXPERIMENTAL MEDICINE","volume":"14 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-10-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"88831850","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}

{"title":"Hesperidin triggering apoptosis on neuroblastoma cell","authors":"Tolga Catmakas, Baris Ertugrul, E. Iplik, B. Çakmakoğlu","doi":"10.25000/ACEM.449087","DOIUrl":"https://doi.org/10.25000/ACEM.449087","url":null,"abstract":"Amac: Cocukluk caginda rastlanan pediatrik kanserlerin yaklasik %10’luk bir kismini olusturan noroblastoma, cocuklarda kansere bagli olumlerin yaklasik %15’lik bir bolumunden de sorumludur. Bu kanser turunun ilerlemesi esnasinda rol alan molekuler olaylarin anlasilmasi, tedavi acisindan daha etkili yontemlerin ortaya konmasina aracilik edebilecektir. Hesperidin turuncgillerde bolca bulunan bir flavonoiddir. Bu amacla, literaturde ilk olarak SH-SY5Y hucre hatti ve hesperidinin olasi apoptotik etkisini gosteren calisma ozelligi tasimaktadir. Yontem: Hesperidinin SH-SY5Y hucre proliferasyonu ve canliligi uzerinde doz bagimli etkisi icin WST-1, kaspaz enzim aktivitesinin degerlendirilmesi icin Kaspaz 3/BCA ve apoptotik degerlendirme icin Annexin V analizleri yapilmistir. Bulgular: 2,5 µM hesperidin ve 5 µM hesperidin hucre proliferasyonu uzerinde azalma etkisi yarattigindan hucre hattinda uygulanmak uzere secilmistir. Hesperidin kontrol grubuna gore noroblastoma uzerinde apoptotik hucre olumune neden olmustur [MRC-5 hucre hatti, hepsi icin p<0.05]. 2,5 µM hesperidin ve 5 µM hesperidin 48 saatlik inkubasyon sonucu %53,65 2,5 µM icin ve %38,90 5 µM icin apoptoz ile sonuclanmistir. Kaspaz 3 aktivitesinde ise herhangi bir degisim gozlenmemistir. Sonuc: Bu calismamizda elde ettigimiz sonuclardan, noroblastoma tumorlerinde hesperidinin antikarsinojenik etki gosterdigi izlenimi edinilmistir. Elde edilen verilerden yola cikarak, calismamizin yapilacak ileri arastirmalar ile birlikte noroblastoma tumorlerinde yeni arastirma alanlarinin olusmasinda katkisi olabilecegini dusunmekteyiz.","PeriodicalId":8220,"journal":{"name":"ARCHIVES OF CLINICAL AND EXPERIMENTAL MEDICINE","volume":"53 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-10-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"90608893","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}

{"title":"Comparison of Belt and Suspenders Technique With Simple Double Row Rotator Cuff Repair in the Patients with Chronic Rotator Cuff Tear","authors":"İ. Türkmen","doi":"10.25000/ACEM.459636","DOIUrl":"https://doi.org/10.25000/ACEM.459636","url":null,"abstract":"Amac: Kronik rotator manset yirtiklarinin tedavisi henuz acikliga kavusmamistir. Bircok cerrahi teknik kullanilagelmistir. Bu calismanin amaci farkli iki cerrahi teknigin fonksiyonel sonuclarinin karsilastirilmasidir. Yontem: 27 hastanin 13'une (2 erkek, 11 kadin) Belt and Suspenders teknigi, 14 'une (4 erkek, 10 kadin) klasik cift-sira teknigi ile rotator manset tamiri uygulanmistir. Klinik degerlendirme American Shoulder and Elbow Surgeons (ASES) skorlama sistemi ve ve Gorsel Analog Skala (VAS) kullanilarak yapilmistir. Bulgular: Ameliyat sonrasi donem ASES ve VAS skorlari arasinda, eklem hareket acikliklari arasinda ve komplikasyonlar bakimindan anlamli farklilik gorulmedi. Her iki grupta da birer hastada iyilesme de yetersizlik goruldu. Sonuc: Calismamiza gore Belt and Suspender's teknigi en az basit cift sira rotator manset tamiri kadar etkili ve guvenilirdir. Ameliyat sonrasi erken donemde iyi fonksiyonel sonuclar elde edilebilir.","PeriodicalId":8220,"journal":{"name":"ARCHIVES OF CLINICAL AND EXPERIMENTAL MEDICINE","volume":"85 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-10-18","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"78214836","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}

{"title":"Assessment of the role of EGF +61A/G and EGFR R497K polymorphism in patients with inflammatory bowel disease: A case-control study","authors":"R. Kahraman, E. Iplik, Turan Çalhan, Abdurrahman Sahin, B. Çakmakoğlu","doi":"10.25000/acem.416704","DOIUrl":"https://doi.org/10.25000/acem.416704","url":null,"abstract":"Amac: Epidermal buyume faktoru (EGF) ve epidermal buyume faktoru reseptoru (EGFR), hucre buyumesi, canliligi, migrasyonu, apoptoz, proliferasyon ve farklilasmasinin duzenlenmesinde onemli bir rol oynamaktadir. Inflamatuar barsak hastaligi (IBH) olan hastalarda EGF (+61A/G) ve EGFR R497K polimorfizmlerinin varligini ve hastaligin klinik ozellikler ile iliskisini arastirmayi amacladik. Yontemler: Bu vaka kontrol calismasinda 91 IBD hastasi (45 Crohn hastaligi (CD) hastasi ve 46 ulseratif kolit (UC) hastasi) ve 129 saglikli kontrol (HC) vardi. EGF ve EGFR, polimeraz zincir reaksiyonu ve restriksiyon fragman uzunlugu polimorfizm teknikleri ile hastalik ve saglikli control grubu genotiplendirildi. Genotiplerin  hastalik ve klinik ozellikleri ile iliskileri incelendi. UC ve CD icin hastalik aktivitesi sirasiyla Truelove-Witts indeksi (TW) ve Crohn hastaligi aktivite indeksi (CDAI) ile degerlendirildi. Montreal siniflandirmasi hastalik tutulumu ve davranisi icin kullanilmistir. Bulgular: Ulseratif kolit hastalarinda EGFR497 AA genotipi CD ve HC'ye gore anlamli olarak azaldigi saptanmistir. Ek olarak, EGF +61 A alleli olan UC'li hastalarda orta ve ciddi hastalik riski artmistir (p = 0.28; OR = 3.13; % 95 CI = 0.34-28.73). EGF +61 AG genotipine sahip olan CD'li hastalarda penetran hastalik varligi acisindan artmis risk bulundu (p = 0.14; χ2 = 5.59; OR = 5.00; % 95 CI = 1.26-19.83). EGF +61 A alleli tasiyicilarinda daha yuksek CDAI skor riski saptandi (p = 0.19; OR = 4.00; % 95 CI = 0.44-36.14). Ek olarak, CD hastalarinda EGF +61 A alleli tasiyicilarinin anti-TNF tedavi gereksinimi icin artmis riske sahip oldugu bulunmustur (p = 0.11; OR = 5.0; % 95 CI = 0.56-44.4). Sonuc: Bu calismada, UC'li hastalarda EGFR497 AA genotipinde HC ve CD'li hastalara kiyasla, anlamli azalma saptandi. EGF +61A allele sahip hastalarda artmis aktivite riski saptanmistir.  IBD'nin etiyolojisi ve patogenezinde EGF (+ 61A / G) ve EGFR R497K gen polimorfizminin rolunu acikliga kavusturmak icin daha genis ornek gruplariyla daha fazla calismaya ihtiyac vardir.","PeriodicalId":8220,"journal":{"name":"ARCHIVES OF CLINICAL AND EXPERIMENTAL MEDICINE","volume":"28 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-07-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"84878099","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}

{"title":"Relationship of hematological and biochemical parameters with WOMAC index to severity of osteoarthritis: A retrospective study","authors":"kenan Özler","doi":"10.25000/ACEM.426969","DOIUrl":"https://doi.org/10.25000/ACEM.426969","url":null,"abstract":"Amac: Amacimiz, Western Ontario ve McMaster Universiteleri Osteoartrit skoru (WOMAC) ile birlikte kolayca saptanabilecek tam kanda herhangi bir hematolojik degisikligin diz osteoartriti siddetini ongormede tanisal degere sahip olup olmadigini arastirmaktir. Yontemler: 208 diz osteoartrit hastasini (112 hasta erken ve 106 hasta gec osteoartrit) iceren retrospektif  bir  calisma planlandi. Yas, CRP, notrofil lokosit orani ve WOMAC index icin cut-off degerleri hesaplandi. Gec osteoartrit icin bagimsiz faktorlerini tanimlamak icin cok degiskenli lojistik regresyon modeli kullanildi. Bulgular: Erken ve gec osteoartrit karsilastirildiginda, C-reaktif protein, notrofil lokost orani ve WOMAC indeksi anlamli olarak gec osteoartrit olan grupta daha yuksekti (sirasi ile; p=0,019, p=0,028 ve p=0,001). Yas, C-reaktif protein, notrofil lokosit orani ve WOMAC index Area Under Curve degerleri sirasiyla 0,922, 0,533, 0,558 ve 0,824 olarak bulundu. Gec osteoartrit ile iliskili bagimsiz risk faktorlerini belirlemek amaci ile yapilan regresyon analizinde, notrofil lokosit orani icin odds orani 1.317 (95% CI  = 1.030-1.682, p=0.034 ), C-reaktif protein icin odds orani 1.055 (95% CI  = 1.004-1.108, p= 0.028) ve WOMAC index icin odds orani 1.078 (95% CI  = 1.056-1.100, p=0.001) idi. Gec osteoartrit ongorusunde yas, notrofil lokosit orani, C-reaktif protein and WOMAC index istatistiksel olarak anlamli idi. Sonuc: Notrofil lokosit orani, C-reaktif protein duzeyleri ve WOMAC indeksinin, gec osteoartrit icin bagimsiz risk faktorleri ile iliskili oldugu dusunulmektedir.","PeriodicalId":8220,"journal":{"name":"ARCHIVES OF CLINICAL AND EXPERIMENTAL MEDICINE","volume":"43 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-07-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"77339798","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}

{"title":"A study to use hematological and biochemical parameters as a key in the diagnosis of acute mesenteric ischemia","authors":"M. Cakir, Doğan Yıldırım, A. Kocakuşak, Okan Murat Aktürk, Leyla Zeynep Tıgrel","doi":"10.25000/ACEM.414324","DOIUrl":"https://doi.org/10.25000/ACEM.414324","url":null,"abstract":"Amac: Akut mezenterik iskemi %59-92 oranindan olumcul seyretmektedir. Tanida gecikme morbidite ve mortalitede ciddi artisa sebep olabilmektedir. Bu konuyla ilgili pek cok tanisal calisma yapilmistir. Bu calismada, akut mezenterik iskemisi olan hastalarda hematolojik ve laboratuar parametrelerin degerlendirilmesi amaclandi. Yontem: Bu calismaya akut mezenterik iskemi tanisiyla acil cerrahiye giden 46 hasta ile akut abdomen sebebiyle opere edilen ve yogun bakim unitesine alinan 46 hasta dahil edildi. Ocak 2008 ve Aralik 2014 tarihleri arasinda akut mezenterik iskemi hastalarinin dosyalari tarandi. Sekiz parametre ile ilgili tablolar olusturuldu: amilaz, beyaz kure sayisi, ortalama trombosit hacmi, kreatinin kinaz, laktat dehidrogenez, laktat ve D-dimer. Bu parametreler daha once cesitli calismalarda akut mezenterik iskemide yukselmis olarak bulunan parametrelerdir. Kontrol grubu ayni donemde akut abdomen sebebiyle opere edildikten sonra yogun bakima alinmis olan hastalardan randomize olarak secildi. Cinsiyet tablolarda yer almakla birlikte bu calismada bir parametre olarak kullanilmadi. Bulgular: Ortalama yas, amilaz duzeyi, beyaz kure sayisi, kreatinin kinaz, laktat dehidrogenez, laktat ve D-dimer akut mezenterik iskemi grubunda kontrol grubuna oranla daha yuksek olarak tespit edildi. Ortalama trombosit volumu akut mezenter iskemisi grubunda istatistiksel olarak anlamli derecede daha dusuktu. P degerleri yas icin 0,009, amilaz p=0,475, beyaz kure sayisi icin 0,001, kreatinin kinaz icin 0,017, laktat dehidrogenaz icin 0,001, laktat icim 0,001 ve D-dimer icin 0,001 idi. Sonuc: Akut mezenterik iskemi hastalarinda beyaz kure sayisi, kreatin kinaz, laktat dehidrogenez, laktat, D-dimer sayilari artarken ortalama trombosit hacmi belirgin olarak azalmaktadir.","PeriodicalId":8220,"journal":{"name":"ARCHIVES OF CLINICAL AND EXPERIMENTAL MEDICINE","volume":"75 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2018-07-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"79249457","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}