{"title":"Non-Technical Cyber-Attacks and International Cybersecurity: The Case of Social Engineering","authors":"Nezir Akyesilmen, Amal Alhosban","doi":"10.21547/jss.1346291","DOIUrl":"https://doi.org/10.21547/jss.1346291","url":null,"abstract":"This paper aims to provide an overview of social engineering attacks, and their impacts on cybersecurity, including national and international security, and figures out detection techniques, and major methods for countermeasure. How do social engineering attacks affect national and international security? And why is it so hard to cope with them? Seeking for answers to these questions, this paper applies qualitative research methods particularly literature review and case analysis. While qualitative research methods are predominantly employed, quantitative methods will also be utilized when deemed essential. Social engineering attacks, also referred to as online fraud, are a type of attack that typically necessitates minimal or no technical knowledge. Social engineering attacks, instead benefit from the weaknesses and mistakes of individuals, since the user is accepted as the weakest link in cybersecurity. Many studies have shown that the vast majority of successful cyber-attacks in the digital world are social engineering (SE) because countering them is more difficult than countering technical cyber-attacks. Based on the analysis of some major cyber-attacks such as the intervention in the 2016 US Presidential elections, the hacking of CIA director, John Brennan in 2015, and Stuxnet in 2010, the paper figures out that social engineering attacks have a tremendous impact on cybersecurity on the individual, institutional, societal, national, and international levels. Penetration tests and training for raising awareness are the prolific ways to mitigate social engineering attacks.","PeriodicalId":55743,"journal":{"name":"Gaziantep University Journal of Social Sciences","volume":"23 8","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-01-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139597544","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Örgüt Kültürü ve Yeşil Uygulamaların İçselleştirilmesi: Yabancı Alt Kuruluşlarda Karşılaştırmalı Bir Araştırma","authors":"Aysima Kurman, Mustafa Özseven","doi":"10.21547/jss.1318245","DOIUrl":"https://doi.org/10.21547/jss.1318245","url":null,"abstract":"This study aims to reveal whether organizational culture has an impact on the internalization of green practices. In this respect, the aim of this study is to show how structural practices arising from organizational culture are reflected in environmental practices developing at the organizational level. In line with the research purpose, a multiple case analysis was conducted on 3 subsidiaries that invested in the context of Türkiye. Eight interviews were conducted by following a semi-structured interview form to collect data on what kind of organizational culture three companies have and to what extent green practices are internalized. Subsequently, the collected data has been subjected to content analysis and research findings were obtained in this way. It was observed that the companies included in the research had an Eiffel tower and/or family type organizational culture. In the Company 1, which has an Eiffel tower culture, it was observed that green practices were adopted at a low-medium level. While it was observed that green practices were internalized at a high level in the Company 2, which incorporated eiffel tower culture and family-type culture elements, it was observed that green practices were internalized at a low-medium level in the Company 3, which adopted the same type of organizational culture as Company 3. Although the research findings show that there is no identical pattern in the adoption of green practices and organizational culture, the findings also shed light on how the elements of organizational culture should be in the context of required or volunteerism in the internalization of green practices in organizations.","PeriodicalId":55743,"journal":{"name":"Gaziantep University Journal of Social Sciences","volume":"12 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-01-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139597554","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"A Review on the Use of Republican Period Poets and Authors in School Names","authors":"Ömer Kemi̇ksi̇z","doi":"10.21547/jss.1356874","DOIUrl":"https://doi.org/10.21547/jss.1356874","url":null,"abstract":"Bu araştırmanın amacı Türkiye’deki okul isimlerinde Cumhuriyet dönemi şair ve yazarlarının kullanım sıklığını tespit etmektir. Betimsel tarama modeliyle gerçekleştirilen araştırmanın veri setini 81 ilde Millî Eğitim Bakanlığına bağlı resmî kurum statüsündeki ilkokullar, ortaokullar ve liseler oluşturmaktadır. Bu eğitim kurumlarından Cumhuriyet döneminde yaşamış/eser vermiş 69 farklı şair ve/veya yazarın isimlerini taşıyan 957 okul, içerik analizi tekniğiyle incelenmiştir. Araştırmada elde edilen bulgulara göre şair ve yazar adı taşıyan okul sayılarının coğrafi bölgelere göre dağılımında “Marmara Bölgesi” (f=255), “İç Anadolu Bölgesi” (f=155), “Güneydoğu Anadolu Bölgesi” (f=137) ve “Doğu Anadolu Bölgesi” (f=132) ilk sıralarda yer alırken şehirlere göre dağılımda İstanbul (f=148), Ankara (f=52), Diyarbakır (f=32), Van (f=30), Konya (f=27), Kocaeli (f=26), Bursa (f=25) ve İzmir (f=25) öne çıkmıştır. Şair ve yazar ismine sahip okulların öğrenim kademesine göre sıralaması ise ortaokul (f=379), ilkokul (f=359) ve lise (f=219) şeklinde gerçekleşmiştir. Edebiyatçıların ölüm tarihleri ölçüt alınarak yapılan dört ayrı dönem değerlendirmesine göre 1950-1974, 1975-1999 ve 2000-2023 dönemlerindeki on sekizer; 1923-1949 dönemindeki 15 yazarın okul isimlerinde tercih edildiği belirlenmiştir. Mehmet Akif Ersoy (f=459), Necip Fazıl Kısakürek (f=96), Ziya Gökalp f=48), Yahya Kemal Beyatlı (f=41), Mehmet Akif İnan (f=36), Cahit Zarifoğlu (f=33), Cemil Meriç (f=30), Arif Nihat Asya (f=24) ve Sezai Karakoç (f=22) da okullara isimleri en çok verilen edebiyatçılar olarak tespit edilmiştir.","PeriodicalId":55743,"journal":{"name":"Gaziantep University Journal of Social Sciences","volume":"41 16","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-01-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139598173","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"The Mediating Role Of Environmental Passion In The Effect Of Employees' Organizational Commitment And Organizational Identification On Green Organizational Behavior","authors":"Habibe REŞAT CİCA, Tuğba Karabulut","doi":"10.21547/jss.1312993","DOIUrl":"https://doi.org/10.21547/jss.1312993","url":null,"abstract":"Bu çalışmanın amacı, çalışanların örgütsel bağlılık ile örgütsel özdeşleşme davranışının yeşil örgütsel davranış üzerindeki etkisinde çevre tutkusunun aracı rolünü araştırmaktır. Çalışmadaki araştırmanın örneklemi İstanbul’da Çevre Yönetim Belgesine (ISO 14001) sahip üç kamu kurumunda görev yapan 780 kişidir. Katılımcılardan demografik sorular, örgütsel bağlılık, örgütsel özdeşleşme, çevre tutkusu ve yeşil örgütsel davranış ölçeklerini içeren anket soruları ile veriler toplanmıştır. Verilerin analizleri SPSS 24, AMOS 24 ve PROCESS programları ile gerçekleştirilmiştir. Araştırmada yargısal örnekleme yöntemi uygulanmıştır. Değişkenler arasındaki ilişkileri ve aracılık rolünü incelemek için Yapısal Eşitlik Modellemesi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda, örgütsel bağlılığın yeşil örgütsel davranış üzerinde anlamlı etkiye sahip olduğu, örgütsel bağlılığın çalışanların çevre tutkusu üzerinde anlamlı etkiye sahip olduğu, çalışanların çevre tutkusunun yeşil örgütsel davranış üzerindeki anlamlı etkisinin bulunduğu, örgütsel özdeşleşmenin yeşil örgütsel davranış üzerinde anlamlı etkiye sahip olduğu, örgütsel özdeşleşmenin çalışanların çevre tutkusu üzerinde anlamlı etkiye sahip olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca örgütsel bağlılığın yeşil örgütsel davranış üzerindeki etkisinde çalışanların çevre tutkusunun kısmi aracı rolünün, örgütsel özdeşleşmenin yeşil örgütsel davranış üzerindeki etkisinde çalışanların çevre tutkusunun tam aracı etkisinin bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bu çalışma, örgütsel davranış literatüründe yeni olan yeşil örgütsel davranış kavramının ele alındığı az sayıdaki çalışmalardan birisi olduğu için bulgularının çevresel sürdürülebilirlik ve yeşil örgüt kavramlarını inceleyen literatüre özgün katkıda bulunacağı düşünülmektedir.","PeriodicalId":55743,"journal":{"name":"Gaziantep University Journal of Social Sciences","volume":"12 7","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-01-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139595606","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Communication Problems Between Generation Z and Their Parents","authors":"Menekşe Tursun, Mehmet Ali Göngen","doi":"10.21547/jss.1403580","DOIUrl":"https://doi.org/10.21547/jss.1403580","url":null,"abstract":"Bu çalışmada, diğer kuşaklardan farklılık gösteren Z kuşağının ebeveynleriyle olan iletişim düzeyleri çeşitli başlıklar altında belirlenmeye çalışılmıştır. Bu amaç doğrultusunda nicel ve nitel araştırma yöntemleri birlikte kullanılarak veriler elde edilmiştir. Z kuşağının ebeveynleriyle olan; ailevi ilişkiler, okul ve arkadaş çevresi ve bireysel özgürlükler faktörlerinden oluşan iletişim düzeylerini belirlemek için Adıyaman Üniversitesi Kâhta Meslek Yüksekokulu’nda eğitim gören 267 öğrenciye nicel araştırma yöntemi olan anket uygulanmıştır. Ayrıca, aynı örneklem grubundan yarı yapılandırılmış görüşme tekniğiyle yedisi kadın, yedisi erkek olmak üzere toplam 14 öğrenci ile görüşme yapılarak Z kuşağının ebeveynleriyle yaşadıkları iletişim sorunları belirlenmeye çalışılmıştır. Elde edilen nicel verilerin analizinde SPSS 22 paket programı kullanılmış, nitel verilerin analizinde ise betimsel analiz yöntemi kullanılmıştır. Çalışma sonucunda, Z kuşağının ebeveynleriyle iletişim düzeylerinin güçlü olduğu belirlenmiştir. Çalışmaya dâhil edilen Z kuşağı bireylerinin ebeveynleriyle olan iletişim düzeyleri cinsiyete göre farklılık göstermektedir. Kadınların ebeveynleriyle olan iletişim düzeyinin erkeklere göre daha yüksek olduğu görülmektedir. Ayrıca, düzenli bir gelire sahip olmayan ebeveynlerin çocuklarıyla olan iletişim düzeylerinin, düzenli bir gelire sahip olan ebeveynlerin çocuklarıyla olan iletişimlerinden daha düşük olduğu belirlenmiştir. Çalışmada Z kuşağının ebeveynleriyle olan iletişim problemlerini belirlemek ve araştırmayı detaylandırmak amacıyla yapılan betimsel analiz sonucunda, Z kuşağının ebeveynleriyle en fazla okul başarısı ile bu başarının başkalarıyla kıyaslanması ve geleneklere bağlılık konularında sorun yaşadıkları belirlenmiştir.","PeriodicalId":55743,"journal":{"name":"Gaziantep University Journal of Social Sciences","volume":"59 41","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-01-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139598329","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Examination of Automobile Preferences Using Markov Analysis: A Case Study Of Kilis Province","authors":"Yadigar Polat, Seval Süzülmüş","doi":"10.21547/jss.1292875","DOIUrl":"https://doi.org/10.21547/jss.1292875","url":null,"abstract":"Günümüzde otomobil markalarındaki değişim ve gelişme oldukça hızlı olduğundan otomobil marka ve özelliklerinin seçiminde tüketici tercihleri önem kazanmıştır. Çalışmada 2022 yılında Kilis ilinde ikamet eden 571 otomobil kullanıcısı ile gerçekleştirilen anket çalışmasından elde edilen anket verileri markov analizi ile değerlendirilerek kadın ve erkek; düşük, orta ve yüksek gelirli; genç, orta ve ileri yaştaki bireyler olarak nitelendirilen otomobil kullanıcıların gelecekte otomobil markası, yakıt türü ve vites türü tercih olasılıkları tahmin edilmeye çalışılmıştır. Markov analizi yardımı ile geçişlerin frekans matrisi, geçişlerin olasılık matrisi ve uzun dönem denge durumu matrisi belirlenmiştir. Uzun dönem denge durumu matrislerine bakıldığında gelecekte düşük gelirli katılımcıların Tofaş, orta gelir grubundakilerin Toyota, yüksek gelir grubundakilerin ise Audi markasını tercih edecekleri belirlenmiştir. Ayrıca düşük ve orta gelirlilerin LPG yakıt türünü ve manuel vitesi, yüksek gelirli grubun ise motorin yakıt türünü ve otomatik vitesi en çok tercih edecekleri tespit edilmiştir. Genç kişilerin Volkswagen; orta yaş ve ileri yaştaki bireylerin ise Toyota markasını, gençlerin LPG, orta yaşlıların motorin, LPG ve ileri yaştaki bireylerin ise motorin yakıt türünü gelecekte tercih edecekleri tahmin edilmiştir. Gelecekte en çok gençlerin manuel, orta yaşlıların manuel, otomatik; ileri yaştaki bireylerin ise otomatik vitesi, ayrıca kadın sürücülerin Volkswagen, erkek sürücülerin ise Toyota markasını, vites ve yakıt türlerinde ise kadın sürücülerin otomatik, benzinli; erkek sürücülerin ise manuel, motorin ve LPG özelliğe sahip otomobilleri tercih edecekleri sonucuna ulaşılmıştır.","PeriodicalId":55743,"journal":{"name":"Gaziantep University Journal of Social Sciences","volume":"58 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-01-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139598887","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"NATIONAL AND PERSONAL TRAUMAS IN PAUL AUSTER’S MAN IN THE DARK","authors":"Olena Boylu","doi":"10.21547/jss.1365065","DOIUrl":"https://doi.org/10.21547/jss.1365065","url":null,"abstract":"Paul Auster, one of the most distinguished contemporary American writers, creates a multi-layered narrative within his novel Man in the Dark. Published in 2008, this literary work addresses essential themes and concerns relating to American history as well as social and political agendas of the late twentieth and early twenty-first century. Precisely the events of September 11, which dramatically added a new dimension to the trauma studies, lie in the core of the Auster’s narrative. The author besides focusing on the effects of a traumatic experience on a human being, creates an alternative vision of history that pushes the reader to question the essence of existence. By merging countless narratives, both personal and national, the author initiates a journey of healing for his characters, ultimately guiding them toward recovery. Thus, one of the major focuses of this article will be to follow the evolution of traumatized personalities within the frames of current trauma studies. On the other hand, investigating the subtle bond between national and personal traumas will illuminate the reciprocal relationship between collective memory and individual experience, shedding light on the profound ways in which historical events can shape personal narratives. Hence the article seeks to disentangle the intricate connections between history, memory, and healing, offering a comprehensive exploration of Auster's contribution to the understanding of the human predicament.","PeriodicalId":55743,"journal":{"name":"Gaziantep University Journal of Social Sciences","volume":"24 3","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-01-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139595825","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Metropolis Aşağı Hamam - Palaestra ve Balneum Kazılarına Ait Pencere Camı Örneklerinde Arkeometrik Analizler","authors":"A. Akyol, Emine AKKUŞ KOÇAK","doi":"10.21547/jss.1302986","DOIUrl":"https://doi.org/10.21547/jss.1302986","url":null,"abstract":"Camın üretimi ve kullanımı antik çağlardan itibaren gerçekleşse de yapı malzemesi olarak kullanımı ancak Roma dönemine denk düşmektedir. Dönemin pencere olarak kullanılan açıklıkların cam levhalar kullanılarak kapatılmasına M.S. 1. yüzyılda ilk defa rastlanmaktadır. Roma İmparatorluk Dönemi’nde pencere camının yoğunlukla hamam yapılarının sıcak odaları olan caldarium’larda ve dönemin konutlarında kullanıldığı bilinmektedir. Bu çalışmada, Metropolis Aşağı Hamam Palaestra ve balneum kazılarından ele geçen Geç Roma dönemine ait pencere camı örnekleri arkeometrik yönden incelenmiştir. Örnekler öncelikle kataloglanıp fotoğraflanarak belgelendikten sonra mikroskop altında incelenerek fiziksel özellikleri ve üretim teknolojileri belirlenmeye çalışılmıştır. Camların kimyasal yapısı Polarize Enerji Dağılımlı X-Işını Floresans Spektroskopisi (PED-XRF) analizi ile belirlenmiştir. Analiz sonucunda camların, döneminin en fazla örneğini oluşturan soda/kireç camı türünde olduğu anlaşılmıştır. Örneklerin yüksek SiO2 içerikleri, camların hem mekanik direnç ve dayanıklılığın hem de ergime sıcaklığının yüksek oluşuna işaret etmektedir. Aşağı Hamam-Palaestra yapısının pencere camları silindir üfleme iken balneum’da tespit edilenler döküm tekniğinde üretilmiştir. Yüksek orandaki K2O içeriği ile camlara bitki külünün eklenmiş olduğu anlaşılmıştır. Cam örneklerde renk veren elementler Fe, Mn, Cu ve Pb’dir. Ayrıca renksizleştirici olarak Sb’nin de örneklerin çoğunluğunun yapısına eklendiği görülmüştür. Camların yapımında safsızlık olarak camın yapısına taşınan hammaddelerden biri olan Al2O3 oranlarının örneklerde benzerliği, kullanılan kum ve/veya kuvarsın (SiO2) aynı kaynaktan geldiğine işaret etmektedir. Örneklerin Sr ve Zr içeriklerinin ışığında, örnek setine ait camların tümünün üretiminde çoğunlukla denizel kökenli kum kaynağının kullanıldığını söylemek mümkündür.","PeriodicalId":55743,"journal":{"name":"Gaziantep University Journal of Social Sciences","volume":"80 6","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-01-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139596653","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Examining the Relationship Among Leisure Satisfaction, Emotional Intelligence, Hedonia and Eudaimonia","authors":"Selin Kama, Nurullah Cihan Ağbay","doi":"10.21547/jss.1344970","DOIUrl":"https://doi.org/10.21547/jss.1344970","url":null,"abstract":"This study aims to examine and understand the relationships between leisure satisfaction, emotional intelligence, hedonia and eudaimonia. The research data were gathered from 222 academic and administrative staff of Bitlis Eren University in Turkey using a questionnaire technique through previous studies measurement scales. Firstly, SPSS 23 Program was used to make an explanatory factor analysis. In the following step, the data were analysed through SmartPLS statistical software to test the structural equation model of the study. In order to examine the measurement model of the study, Cronbach Alpha, CR and AVE values as well as discriminant validity findings were evaluated. Bootstrapping technique was used for the structural model analysis. As a result of the analysis, all three research hypotheses were accepted. Namely, analysis results prove that, from an in-depth perspective, leisure satisfaction affects emotional intelligence, and emotional intelligence affects hedonia and eudaimonia. On these results, promoting and spreading leisure activities throughout Bitlis by the university seems necessary for the staff to perform better. It is expected to increase the productivity of both academic and administrative staff and create a healthier working environment for Bitlis Eren University and other universities in Turkey. Therefore, it is crucial that various universities, especially Bitlis Eren University, encourage their staff to participate in some form of activities and take the initiative to organize these activities. Based on the results of this study, several theoretical and practical contributions are discussed.","PeriodicalId":55743,"journal":{"name":"Gaziantep University Journal of Social Sciences","volume":"20 11","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-01-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139596052","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
Ayşen Açıkkol, I. Baykara, Sevgi Tuğçe Gökkurt, Faruk Ay
{"title":"Paleolithic Age Remains in Central Anatolia-Sı̇vas","authors":"Ayşen Açıkkol, I. Baykara, Sevgi Tuğçe Gökkurt, Faruk Ay","doi":"10.21547/jss.1333559","DOIUrl":"https://doi.org/10.21547/jss.1333559","url":null,"abstract":"Bu çalışmanın konusu, 2016-2019 yılları arasında Orta Anadolu’da konumlanan Sivas iline bağlı Divriği, Kangal, Gürün ve Altınyayla ilçelerinde gerçekleştirilen Pleistosen Dönem yüzey araştırmasının sonuçlarını değerlendirmektir. Çalışmanın amacı, yontmataş buluntular, mağaralar, kaya altı sığınakları ve hammadde kaynaklarını tespit etmek ve bulguları Türkiye Paleolitik stratigrafisine eklemektir. Araştırmada “yaya yüzey araştırması yöntemi” kullanılmıştır. Paleolitik dolguların belirlendiği alanlarda yontmataş buluntular toplamış ve tanımlamalar yapılmıştır. Yontmataş buluntular öncelikle Paleolitik dönemlere göre ayrılmıştır ve yontmataş buluntuların teknolojik-tipolojik tanımlamaları yapılmıştır. Araştırmada 16 paleolitik alan tespit edilmiş ve 236 yontmataş tanımlanmıştır. Paleolitik dolgu içeren mağara ya da kaya altı sığınağı bulunamamış ancak Divriği, Kangal ve Gürün’ün volkanik kayaçlar ve çakmaktaşı açısından çok zengin olduğu kaydedilmiştir. Taş aletlerin teknolojik ve tipolojik analizleri, Divriği’de volkanik kayaçların kullanıldığı, Mod 1 endüstrisine benzerlik gösteren bir Alt Paleolitik kültürünün varlığını; Kangal, Gürün ve Altınyayla’da hammadde olarak çakmaktaşının tercih edildiği Orta Paleolitik ve Geç Üst Paleolitik (belki Epipaleolitik) kültürlerinin mevcut olduğunu göstermiştir. Sivas Orta Paleolitik kültürü, Hatay’dan çok Karain Mağarası’nın Orta Paleolitik buluntuları ile benzerlik göstermektedir. Buluntular in-situ olmadığı için radyometrik tarihlendirme yapılamamıştır. Bu çalışma bölgede yürütülen nadir Paleolitik arkeoloji araştırmalarından biridir ve Pleistosen Dönem’de yüksek rakımlı bölgelerde insanların yaşayabildiğini, Sivas’ın Pleistosen’de de önemli bir geçiş bölgesi olduğunu, bölgede en azından iki farklı insan türünün yaşamış olması gerektiğini ortaya koymuştur.","PeriodicalId":55743,"journal":{"name":"Gaziantep University Journal of Social Sciences","volume":"19 20","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-01-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139595819","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}