{"title":"İhtiras ve Servetin Gölgesinde Bir Sultan: Fatma Sultan","authors":"Gökhan CİVELEK, İbrahim Etem ÇAKIR","doi":"10.21497/sefad.1313324","DOIUrl":"https://doi.org/10.21497/sefad.1313324","url":null,"abstract":"Bu çalışmada Fatma Sultan’ın hayatı, evlilikleri, serveti ve servetinin kaynağı, lüks yaşantısı, ev eşyaları, maddi kültürün önemli unsuru olan giyim-kuşam ürünleri, takı ve aksesuarları hakkında bilgilere yer verilmiştir. Fatma Sultan, babası Sultan I. Ahmed, kardeşleri Sultan II. Osman, Sultan IV. Murad ve Sultan İbrahim’in saltanatını görmüş, annesi Kösem Sultan’ın muktedir olduğu döneme şahit olmuş ve aynı zamanda yeğeni Sultan IV. Mehmed’in hükümdarlığına da yetişmiştir. Bu sayede yaşamı boyunca hanedan içinde, saray çevresinde ve devlet idaresinde itibarlı ve saygın bir konuma sahip olmuştur. Fatma Sultan Topkapı Sarayı’ndan ayrıldıktan sonra genellikle Eyüp semtindeki konağı ve çiftliklerinde şaşaalı bir hayat sürmüştür. Konağında kullandığı ev eşyaları lüks hayatının somut bir göstergesidir. Fatma Sultan’ın giyim-kuşam malzemeleri ve takıları ise bir servet değerindedir. Dış giyim unsurları olarak pahalı ve gösterişli kürkler, kaftanlar ve kuşaklar öne çıkmaktadır. Elmas, yakut, zümrüt gibi kıymetli taşlarla süslenmiş takı ve ziynet eşyaları arasında saat, bilezik, küpe ve incileri yer almaktadır. Kıyafet ve takılarında olduğu gibi ev eşyaları da ihtiyaçtan ziyade gösteriş ve zenginliğini yansıtan unsurlar arasındadır. Arşiv kaynakları, dönemin kronik ve seyahatname eserlerinden yararlanılarak hazırlanan bu çalışma Fatma Sultan özelinde Osmanlı hanedanına mensup sultanların evlilikleri, lüks tutkuları, iktidar hırsları ve giyim-kuşamları hakkında teferruatlı bilgiler içermesi bakımından bu alandaki literatüre katkı sağlayacaktır.","PeriodicalId":473302,"journal":{"name":"Selçuk Üniversitesi edebiyat fakültesi dergisi","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135090510","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Statü Endişesi","authors":"Mevlüt YILMAZ","doi":"10.21497/sefad.1313353","DOIUrl":"https://doi.org/10.21497/sefad.1313353","url":null,"abstract":"De Botton, Statü Endişesi isimli çalışmasında günümüz toplumlarını/bireylerini içten içe kemiren önemli bir soruna odaklanır. Statüyü, bireyin toplumun gözündeki değeri ve önemi üzerinden okumaya çalışır. Ona göre, toplumsal hiyerarşide her merdivenin bir basamağında durma, bu konumu sürdürülebilir kılma ve bir alt basamağa inme tehlikesi gibi düşünceler kişi için ciddi bir endişe kaynağıdır. Toplumun yargılamaları yani başkalarının bizim hakkımızda ne düşündüğü korkusu özellikle başarı-başarısızlık dikotomosiyle yakından ilişkilidir. Toplumsal yaşamda statü, başarıya endekslidir ve başarısızlık acımasızca yargılanır. Bu durum, bireyleri evrensel bir his olarak statü kaybetme endişesini yaşamaya sevk eder. De Botton çalışmasında, statü endişesinin bireyleri ciddi seviyede hüzne ve kedere sürükleme ihtimali olduğunu ve toplumda belirli bir konum edinmeye yönelik iştahın, birey için işlevsel olduğunu, ancak aşırıya kaçıldığında ölümle sonuçlanabileceğini ileri sürer. Statü endişesi sorununa en iyi çözüm yolunun onu anlamaya ve ondan bahsetmeye çalışmak olduğunu savunur. Yazar, statü endişesinin nedenlerini tarihsel serüven içerisinde çeşitli örnekleriyle sevgisizlik, snopluk, beklenti, meritokrasi ve güven faktörleri bağlamında inceler. Ayrıca geçmiş dönem filozoflar, edebi, sanatsal, politik, dini ve bohem kişiliklerden ilham alarak bu endişeyi yenmeye yönelik çabaları, kapsamlı ve akıcı bir biçimde sunar.","PeriodicalId":473302,"journal":{"name":"Selçuk Üniversitesi edebiyat fakültesi dergisi","volume":"15 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135090516","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Sakinlerin Gözünden Huzurevi Yaşamını Anlamak","authors":"Levent TAŞ, Gülçin CEBECİOĞLU, Ali Hikmet KORKMAZ","doi":"10.21497/sefad.1313306","DOIUrl":"https://doi.org/10.21497/sefad.1313306","url":null,"abstract":"Çalışmada yaşlı bireylerin huzurevi yaşamına bakışı ele alınmaktadır. Huzurevleri toplum açısından düşkün ve kimsesiz kişilerin yaşadığı yerler gibi görülür. Yaşlanmayla birlikte ortaya çıkan sosyal, psikolojik ve ekonomik vb. değişimler birçok dezavantaja neden olmaktadır. Huzurevleri ile yaşlıların karşılaştıkları dezavantajların ve sorunların en aza indirilmesi hedeflenmektedir. Özellikle barınma, beslenme ve güvenlik gibi ihtiyaçların karşılanmasında ortaya çıkan dezavantajların giderilmesinde huzurevlerinin pek çok katkısının olduğu düşünülmektedir. Bu konuda araştırmalar yapılmasına karşın huzurevi sakinlerinin huzurevi yaşamı hakkındaki düşünceleri akademik açıdan yeterli ilgiyi görmemektedir. Bu çalışmada sakinlerin gözünden huzurevi yaşamının özünün anlaşılması amaçlanmıştır. Bu amaçla katılımcıları huzurevi yaşamını tercihe götüren nedenlere ve huzurevi yaşamındaki deneyimlerine odaklanılmıştır. Araştırmada fenomenolojik nitel araştırma deseni benimsenmiştir. 2019 yılı Mayıs ve Haziran aylarında 21 katılımcı ile 30-60 dakika süren derinlemesine görüşmeler yapılmıştır. Verilerin analiz edilmesi sonucunda huzurevi sakinlerinin huzurevi yaşamını tercih etme sebepleri olarak ekonomik yetersizlik, sosyal destek ihtiyacı, huzur ve özgürlük arayışı tespit edilmiştir. Ayrıca sakinler huzurevi yaşamını gündelik ihtiyaçlarını rahatlıkla karşılayabildikleri konforlu bir yaşam olarak tanımlamaktadır. Ancak sakinlerin gözünde huzurevi yaşamının ailenin sağladığı sosyal ve psikolojik destekten yoksun bir yaşam olduğu anlaşılmaktadır. Bu temalar çerçevesinde huzurevi yaşamının özünün zorunluluk, konfor ve özlem kavramlarıyla tanımlanabileceği sonucuna ulaşılmıştır.","PeriodicalId":473302,"journal":{"name":"Selçuk Üniversitesi edebiyat fakültesi dergisi","volume":"152 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135090509","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Balkan Paktı Süreci’nde II. Balkan Konferansı ve Yankıları","authors":"Recep Murat GEÇİKLİ","doi":"10.21497/sefad.1313343","DOIUrl":"https://doi.org/10.21497/sefad.1313343","url":null,"abstract":"28 Ocak 1920’de Meclis-i Mebusan’ın kabul ettiği Misak-ı Milli ile tespit edilen ilkeler, Türk dış politikasının temelini oluşturdu. Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye’nin çağdaş devletler arasında hak ettiği yeri almasında, izlenecek dış politikanın oldukça etkili olacağını bilmekteydi. Bu bağlamda dış politika vizyonu akılcılık ve gerçekçilik temellerine dayanıyordu. Balkanlar, stratejik özelliklerinden dolayı tarih boyunca büyük devletlerin hedefinde olan bir bölgeydi. Türkiye, Balkanlarda statükocu bir siyaset takip etmekteydi. Balkan devletleriyle sorunların çözümüyle birlikte ikili anlaşmalarla ilişkiler güçlendirilmeye çalışıldı. Türkiye ile Yunanistan arasındaki yakınlaşma Balkanlarda bir birlik kurulması yönünde en umut verici gelişme oldu. Bu doğrultuda konferanslar toplanarak görüşmeler başladı. İlki Atina’da toplanan konferansın ikincisi İstanbul’da toplanmıştı. Çalışmanın amacı; II. Balkan Konferansı öncesinde yapılan hazırlıkları, görüşmeleri, kamuoyunun yaklaşımını ve sonuçlarını ayrıntılı olarak incelemektir. Türk kamuoyunun, konferansı ve dolayısıyla da Balkanlarda bir birlik kurulmasını ne kadar önemsediği arşiv belgeleri, ulusal basın, tetkik eserler ve makalelerden yararlanılarak ortaya çıkarılmaya çalışılmıştır. Yaklaşan II. Dünya Savaşı öncesi Türkiye’nin barıştan yana tavrının konferansta da devam ettiğinin görülmesi ve konferansın yarı-resmi nitelikte olması kamuoyu düşüncesini yansıtması açısından da önemliydi. Bu çalışma; Türkiye’nin resmi dış politika esaslarının kamuoyu ile paralellik gösterdiği ve bu düşüncenin Balkan ülkelerine aksettirilmesinde konferansın etkisini ortaya koymaktadır. Özellikle, ulusal basın ve orijinal arşiv belgelerinden yararlanılarak konunun irdelenmesi bu çalışmayı farklı kılmaktadır.","PeriodicalId":473302,"journal":{"name":"Selçuk Üniversitesi edebiyat fakültesi dergisi","volume":"63 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135090511","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Construction Activities in the Period of Walid ibn Abd al-Malik","authors":"Mehmet ŞİMŞİR, Kemal DEMİR","doi":"10.21497/sefad.1313340","DOIUrl":"https://doi.org/10.21497/sefad.1313340","url":null,"abstract":"Emevîlerin altıncı halifesi Velid b. Abdülmelik, hem kendi döneminde hem de sonraki süreç üzerinde önemli tesirler bırakan etkili bir kimsedir. Onun zamanında gerçekleştirilen fetih hareketleri sonucunda devletin siyasî sınırları doğuda Çin, batıda İspanya toprakları, kuzeyde İç Anadolu ve Kafkasya bölgesine kadar genişlemiştir. Bu sayede devletin gelirleri artmış ve hazinesi zenginleşmiştir. Velid b. Abdülmelik döneminde Ürdün ve Filistin topraklarını kapsayan bölge başta olmak üzere devletin birçok yerinde yoğun bir inşa faaliyetine girişilmiştir. Camiler, kasırlar inşa edilmiş, yeni şehirler kurulmuş, bazı bölgeler ihya edilmiş ve bazı eski yapılar onarılmıştır. Bu çalışmada Emevî halifesi Velid b. Abdülmelik döneminde (86-96/705-715) meydana gelen imar faaliyetleri üzerinde durulmuş, on yıllık süreç içerisinde yapılan imar faaliyetlerinin İslam sanat anlayışından ziyade daha çok nerede, ne zaman ve ne amaçla yapıldığı tespit edilmeye çalışılmıştır. Nitel araştırma yöntemi kullanılan çalışmada, öncelikli olarak literatür taraması yapılmış ve konuyla ilgili bilgi veren temel kaynaklar ile güncel araştırmalar tespit edilmiştir. Bu kaynaklardan doküman inceleme tekniğiyle elde edilen veriler betimsel olarak analiz edilmiştir. Tarihsel bilgileri ortaya koymanın yanı sıra konuyla ilgili yeni ve özgün çıkarımlarda bulunulmaya çalışılmıştır.","PeriodicalId":473302,"journal":{"name":"Selçuk Üniversitesi edebiyat fakültesi dergisi","volume":"218 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135090513","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Azm-zâde İsmail Paşa’nın Azli ve Mallarının Müsaderesi","authors":"Günay KORKMAZ SAMIKIRAN","doi":"10.21497/sefad.1313333","DOIUrl":"https://doi.org/10.21497/sefad.1313333","url":null,"abstract":"Azm-zâde İsmail Paşa Kudüs, Gazze, Nablus sancaklarının mutasarrıflığında, Trablusşam ve Şam eyaletlerinin valiliğinde bulunmuş, cerdeye başbuğluk yapmış ve hac emirliği yapmış bir şahsiyettir. 1730 İsyanının ardından İsmail Paşa’nın görevine son verilerek hapsine ve mallarının müsaderesine karar verilmiştir. Ayrıca bu azil kararı sadece İsmail Paşa’ya değil Azm-zâde Ailesi’ne de tatbik edilmiştir. Aziller hakkında kaynaklarda farklı gerekçeler ileri sürülse de İsmail Paşa’nın azlini tek bir nedene bağlamak mümkün değildir ve devletin İsmail Paşa için verdiği azil kararındaki maddeler pek ikna edici görünmemektedir. Nihayetinde ise İstanbul’da sükûnetin sağlanmasıyla Şam’da Azm-zâde yönetimi İsmail Paşa’nın kardeşi Süleyman Paşa ile devam etmiştir. Bu da ailenin bölgedeki etkisini göstermesi bakımından önemlidir. Bu çalışma Azm-zâde İsmail Paşa’nın azli meselesine odaklanmakta, müsadere olunan mallarını ve müsadere esnasında yaşanan meseleleri Osmanlı Arşivine ve diğer kaynaklara istinat etmek suretiyle incelemektedir.","PeriodicalId":473302,"journal":{"name":"Selçuk Üniversitesi edebiyat fakültesi dergisi","volume":"3 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135090512","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Riskli Olan Yeni Güvenlidir","authors":"Louie GİRAY","doi":"10.21497/sefad.1313349","DOIUrl":"https://doi.org/10.21497/sefad.1313349","url":null,"abstract":"Written by Randy Gage, Risky is the New Safe is an accessible, easy-to-read book that provides out-of-the-box insights on how to approach life, become successful, and live unconventionally through risking. Randy Gage is an American author, businessman, and motivational speaker, who is known for his inspiring rags-to-riches life story. Divided into seven chapters creatively named after parts of the opera, the main argument of the book is using the old, conventional, and safe paradigms is risky. It demands for a change in thinking and encourages the readers to act by embracing risk. It is not deadening and is recommended to decision-makers and to those who are interested in undertaking the risky and unconventional pathway.","PeriodicalId":473302,"journal":{"name":"Selçuk Üniversitesi edebiyat fakültesi dergisi","volume":"20 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135090514","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Mübadelenin Gücü: Kojin Karatani’de Kapitalizm ve Karşı Hareketler","authors":"Mustafa DEMİRTAŞ","doi":"10.21497/sefad.1313312","DOIUrl":"https://doi.org/10.21497/sefad.1313312","url":null,"abstract":"Bu çalışmada, toplumsal formasyonların tarihini mübadele tarzları perspektifinden yeniden ele alan Kojin Karatani’nin felsefi ve politik görüşleri üzerine düşünmeyi deneyeceğiz. Karatani’ye göre kapitalizm, sermaye-ulus-devlet üçlüsüyle işleyen bir sistemdir; kapitalizmi anlamak ve ona karşı çıkmak için bu üçlüyü dikkate almamız gerekir. Bu çalışmada, sermayeye karşı girişilecek her eylemin devleti ve ulusu da karşısına alması gerektiğini belirten Karatani’nin kapitalizme ve ona karşı hareketlere dair görüşlerini inceleyeceğiz. Kapitalist ulus-devlet, oluşturduğu üçlü yapı sayesinde insanlığı geri dönülemez bir felakete sürüklediğinden bu felaketten çıkmak için Karatani’nin sunduğu imkânları ele alacağız. Siyasal ve sosyal düşüncede toplumsal formasyonların tarihi genellikle üretim kavramı etrafında düşünülür. Toplumsal formasyonların tarihini üretim kavramı yerine mübadele tarzları üzerinden düşünen Karatani’nin siyasal ve sosyal düşüncede farklı bir yerde durduğunu ileri süren bu çalışma, mübadele tarzları üzerinde duran Karatani perspektifinin sermaye birikim süreçlerine karşı çıkmaya çalışan toplumsal hareketler ve mücadele pratikleri açısından sonuçları olduğunu iddia eder. Bu iddia etrafında, bir yandan Karatani’nin sermaye-ulus-devleti aşmada ortaya koyduğu yaklaşımı sistemli ve eleştirel bir şekilde irdeleme fırsatı yakalar. Diğer yandan, üretimden ziyade mübadele tarzlarına odaklanmanın daha eşitlikçi ve özgürlükçü bir yaşam yaratmaya katkısını ortaya koyar.","PeriodicalId":473302,"journal":{"name":"Selçuk Üniversitesi edebiyat fakültesi dergisi","volume":"74 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135090515","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}