{"title":"Perisuyu Çayı Üzerindeki Hidroelektrik Santraller ve Etkilenmesi Muhtemel Balık Türleri","authors":"Mücahit Eroğlu, Mustafa Düşükcan, M. Z. Çoban","doi":"10.56728/dustad.1225091","DOIUrl":"https://doi.org/10.56728/dustad.1225091","url":null,"abstract":"Günümüzde sanayileşme ve toplumların gelişmesine bağlı olarak enerji ihtiyacı giderek artmaktadır. Bu nedenle, termik santraller, rüzgar, dalga enerjileri ve nükleer santrallerin kurulmasının yanı sıra akarsular üzerinde küçük ölçekli hidroelektrik santrallerin (HES) ve regülatörlerin kurulması faaliyetleri de son yıllarda hız kazanmıştır. Perisuyu Çayı, Keban Baraj Gölü’nü besleyen ana akarsulardan biridir. Erzurum il sınırları içerisinden doğup, Bingöl, Elazığ ve Tunceli il sınırları boyunca batıya doğru ilerleyerek Keban Baraj Gölü’ne dökülmektedir. Perisuyu Çayı üzerinde gerek devlet gerekse özel sektör tarafından yapılmış olan zincir barajlar bulunmaktadır. Bu barajlar, batıdan doğuya doğru sırasıyla Tatar, Seyrantepe, Pembelik, Özlüce, Yedisu ve Kiğı barajlarıdır. Bu barajlardan Kiğı ve Özlüce barajları devlet tarafından, Tatar, Seyrantepe, Pembelik ve Yedisu barajları ise özel sektör tarafından yapılmıştır. Kiğı ve Özlüce barajlarında balık geçitleri olmayıp, diğer barajlarda ise balık geçitleri bulunmaktadır. Bu derleme çalışmasıyla, Perisuyu Çayı üzerinde inşa edilen bu barajların etkileyebileceği muhtemel balık türleri değerlendirilmeye çalışılmıştır.","PeriodicalId":299165,"journal":{"name":"DÜSTAD Dünya Sağlık ve Tabiat Bilimleri Dergisi","volume":"14 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"123551187","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Çelik Asal Sayılar","authors":"Kadir Can Çelik","doi":"10.56728/dustad.1179688","DOIUrl":"https://doi.org/10.56728/dustad.1179688","url":null,"abstract":"Asal sayılar günümüzde pek çok alanda kullanılmaktadır. Bu alanların başında matematik ve kriptoloji alanları bulunmaktadır. Asal sayıların arasındaki olası düzenin bulunması veya yeni asal sayıların keşfi, başta bu alanlar olmak üzere tüm alanları etkileyecektir. Bu sebeple asal sayılar çok uzun zamandır matematikçilerin dikkatini çekmektedir. Eğer asal sayıların arasındaki olası düzen bulunursa internet şifrelemeleri kökten etkilenecektir. Bunun yanında bulunacak yeni asal sayılar da şifrelemelerde kullanılarak güvenlik düzeyini arttıracaktır. Günümüzde tüm asal sayıları tespit edecek veya bir sayının asal olup olmadığını anında çözümleyecek bir yöntem yoktur ancak farklı formüllerle yeni asal sayı bulma çalışmaları devam etmektedir. Bu makalede anlatacağım yöntem sayesinde yeni asal sayıların tespiti için önemli bir kapı aralanmış olacaktır.","PeriodicalId":299165,"journal":{"name":"DÜSTAD Dünya Sağlık ve Tabiat Bilimleri Dergisi","volume":"373 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-14","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"133336538","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Randomized Double-Blind Comparison of Intravenous Ibuprofen and Dexketoprofen in the Acute Treatment of Tension-Type Headache","authors":"Safa Dönmez, A. Erdem, A. Şener, A. Koçak","doi":"10.56728/dustad.1194120","DOIUrl":"https://doi.org/10.56728/dustad.1194120","url":null,"abstract":"Abstract: Non-steroidal anti-inflammatory drugs are used routinely and first choice in the acute treatment of tension-type headaches(TTH). The aim of this study is to compare the analgesic efficacy of parenterally administered single dose dexketoprofen and ibuprofen in the treatment of TTH. Our study was designed in a randomized, double-blind model. Patients with tension headache were randomized to dexketoprofen and ibuprofen groups. Pain scores of the patients were recorded at 0, 15, 30, and 60 minutes with a 10-unit Numeric Rating Scale (NRS). Of these patients, 45 (50%) were included in the group to receive dexketoprofen treatment, and 45 (50%) to receive ibuprofen treatment. In total, 54 of our patients were female and 36 were male. The differences in mean NRS scores in the group treated with analgesic 1 were 2.0, 4.0, 5.22, 6.0 at the end of the 5th, 15th, 30th and 60th minutes, respectively, and 2, 5, 6.36, 7 for analgesic 2, respectively. While there was no significant difference between drug efficacy at all time points except the 30th minute, the efficacy of ibuprofen in reducing pain was more significant at the 30th minute (p=.015). As a result of our study, there was no significant difference between the analgesic efficacy of parenterally administered dexketoprofen 50 mg and ibuprofen 800 mg at the end of the 60th minute, while ibuprofen 800 mg was superior in terms of analgesic efficacy at the 30th minute.","PeriodicalId":299165,"journal":{"name":"DÜSTAD Dünya Sağlık ve Tabiat Bilimleri Dergisi","volume":"119 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-13","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"131608128","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"PROGNOSTIC VALUE OF SERUM SODIUM AND CHLORINE LEVEL IN ACUTE DECOMPANSE HEART FAILURE","authors":"Sinan Özdemir, Y. K. Günaydın","doi":"10.56728/dustad.1210632","DOIUrl":"https://doi.org/10.56728/dustad.1210632","url":null,"abstract":"ABSTRACT \u0000Aim: Acute heat failure is a significant reason of morbidity and mortality that is commonly seen in the emergency department. In our study, we aimed to investigate the effectiveness of serum sodium and chloride levels for predicting the prognosis of the patients with acute decompensated heart failure. \u0000Material and Method: Our study has been conducted in Health Sciences University Emergency Medicine Department Ankara Health Application and Research Center Emergency Clinic (SBÜ Acil Tıp ABD Ankara SUAM Acil Tıp Kliniği) between 1.12.2018 and 1.12.2019 after receiving ethics committee’s approval. Our study is a prospective, observational clinical trial. 120 patients older than 18 years old with informed consent who admitted to emergency department with the diagnoses of acute heart failure and acute decompensation of chronic heart failure were included without any exclusion criteria. The cases included in our study were divided into 3 groups; the patients who had got treated in the emergency department and discharged from the hospital, the patients who were hospitalized in cardiology clinic and the patients who were hospitalized in intensive care unit. Serum sodium and chloride levels in blood samples were compared when these 3 groups of patients were admitted to the emergency department. \u0000Results: 48.3% (n:58) of patients were discharged from the hospital while 26.7% (n:32) of patients were hospitalized and 25% (n:30) of patients were hospitalized in intensive care unit. The patients with serum chloride levels below than 98.5 mmol/l needed longer hospitalization while no significant correlation between serum sodium levels and hospitalization ratio was detected. \u0000Conclusion: Lower serum chloride level is a valuable indicator for evaluating the prognosis and predicting the need of hospitalization of the patients who were admitted to the emergency department with acute heart failure. There was no correlation between the serum sodium levels and prognosis and the need for hospitalization.","PeriodicalId":299165,"journal":{"name":"DÜSTAD Dünya Sağlık ve Tabiat Bilimleri Dergisi","volume":"42 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-13","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"115927774","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Şüpheli Miyokard Enfarktüsü Hastalarında High Sensitive Troponin I ve Troponin T Değerlerinin Koroner Anjiyografi Sonuçları ile Uyumu","authors":"Bilal İlanbey, Suleyman Ersoy, Alparslan Yildirim","doi":"10.56728/dustad.1182955","DOIUrl":"https://doi.org/10.56728/dustad.1182955","url":null,"abstract":"EKG’de ST segment yükselmesi olmayan miyokard enfarktüsü (NSTEMI) hastalarının tanısında high-sensitive troponinler önemlidir. Seri troponin ölçümleri ve belirli cut-off değerlerin kullanıldığı algoritmalar sayesinde miyokard enfarktüsü için dahil etme ya da dışlama yapılabilmektedir. Bazı hastalar dahil etme veya dışlamaya uymamakta ve şüpheli miyokard enfarktüsü düşünülerek gözlem altına alınmaktadır. Gözlem altına alınan ve klinik olarak miyokard enfarktüsü olasılığı yüksek hastalara koroner anjiyografi yapılmaktadır. Amacımız ESC 2020 kılavuzuna göre gözlem altına alınan hastalarda high-sensitive troponin I ve T’nin koroner anjiyografi ile uyumunu değerlendirmekti. 0-1 saat için hs-cTnI 6-50 ng/L arası ve delta 1s değişikliği","PeriodicalId":299165,"journal":{"name":"DÜSTAD Dünya Sağlık ve Tabiat Bilimleri Dergisi","volume":"25 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-12","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"126933613","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Türkiye’deki Kadınların Meme Kanseri Tarama Yöntemlerine Yönelik Farkındalıklarının İncelenmesi","authors":"Büşra Ceyhan, Kadir Atakir, Gülçin Özevci̇","doi":"10.56728/dustad.1206908","DOIUrl":"https://doi.org/10.56728/dustad.1206908","url":null,"abstract":"Bu çalışmada Türkiye’deki kadınların meme kanseri tarama yöntemlerine yönelik farkındalıklarının belirlenmesi hedeflenmiştir (N= 167). Bu doğrultuda araştırmacılar tarafından literatür taraması eşliğinde oluşturulan 28 soruluk “Meme kanseri tarama yöntemlerine yönelik tutum belirleme anketi” kullanılmış ve katılımcılara çevrimiçi ortamda iletilmiştir. Verilerin analizinde tanımlayıcı istatistikî yöntemlerden yüzde (%) ve frekanstan (n) yararlanılarak SPSS 26 paket programı kullanılmıştır. Araştırmanın bulgularına göre çoğunluğunu 20-25 yaş arası kadınların oluşturduğu örneklem grubunda katılımcıların “kendi kendine meme muayenesi yapma (KKMM)” oranları, “klinik meme muayenesi (KMM)” yaptırma ve “mamografi” çektirme oranlarına göre daha yüksek bulunmuştur. Araştırmanın öne çıkan bulgularından bir diğeri ise kadınların hangi tarama yöntemini hangi yaş aralığında ve ne sıklıkta yapması gerektiğini bilmeyen önemli bir kesimin bulunmasıdır. Özellikle KKMM yapılması farkındalığının sosyal medya aracılığıyla sağlanabildiği ve kolay yapılabilirliği nedeniyle de kadınlar tarafından daha yüksek oranda gerçekleştirildiği düşünülmektedir. Dolayısı ile medya mecralarında da “meme kanseri tarama yöntemleri”ne yönelik bilgilendirici faaliyetlerin sıklıkla oluşturulması ve paylaşılması farkındalık geliştirmek açısından yarar sağlayacağını düşündürmektedir. Bunun yanı sıra özellikle genç yaş grubundan itibaren eğitim kurumları da dahil olmak üzere gerekli bilgilendirme faaliyetlerinin düzenlenmesi önerilmektedir. Ek olarak 40 yaş üstü kadınların mamografi çektirmesinin önemine dair sağlık kurumlarınca bilgilendirme çalışmalarının önemle devam ettirilmesi, bu bilgilendirmelerin de sıklıkla tekrar edilmesi sağlanmalıdır.","PeriodicalId":299165,"journal":{"name":"DÜSTAD Dünya Sağlık ve Tabiat Bilimleri Dergisi","volume":"26 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-12","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"127811676","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Effects of Body Roundness Index on Spinal Anesthesia Block Characteristics","authors":"Nuran AKINCI EKİNCİ, M. Tutar, B. Kozanhan","doi":"10.56728/dustad.1173736","DOIUrl":"https://doi.org/10.56728/dustad.1173736","url":null,"abstract":"Body roundness index (BRI) is based on the assumption that the human body's shape is an ellipse, which combines height and waist circumference. We aimed to investigate the effect of BRI on spinal anesthesia [SA] sensory levels and hypotension in patients undergoing elective surgery. In this observational study, we prospectively enrolled 18-80 years old patients with ASA physical status I-III who underwent single-shot spinal anesthesia using 15 mg 0.5% hyperbaric bupivacaine at L3–L4 intervertebral space for transurethral and lower limb surgery. Maximum sensory blockade level at 15th and 30th min, block regression time to L2 level, hypotension, bradycardia occurrence were recorded. BRI, waist, and hip circumference were found as independent predictive factors in a maximum sensory blockade level at 15th min [OR=65.7 95% CI: 1.304-3310, p=0.036; OR=0.733 95% CI: 0.558-0.963, p=0.026; OR=1.065 95% CI: 1.001-1.133, p=0.047; respectively]. Hypotension after SA was not associated with anthropometric variables. BRI can be used as a new practical tool to predict the increased cephalic spread of local anesthetic in patients undergoing SA.","PeriodicalId":299165,"journal":{"name":"DÜSTAD Dünya Sağlık ve Tabiat Bilimleri Dergisi","volume":"9 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-12","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"116925960","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Gökkuşağı Alabalığı (Oncorhynchus mykiss)’ nda Oksitetrasiklinle İndüklenen Toksisiteye Karşı Polenin Koruyuculuğu","authors":"Abdullah Emre Safi̇, Serpil MİŞE YONAR","doi":"10.56728/dustad.1192737","DOIUrl":"https://doi.org/10.56728/dustad.1192737","url":null,"abstract":"Bu çalışmada, gökkuşağı alabalığı (Oncorhynchus mykiss)’ nda oksitetrasikline karşı polenin koruyuculuğunun araştırılması amaçlandı. Balıklara 60 mg/kg balık dozunda oksitetrasiklin tek doz olarak enjekte edildi. Oksitetrasiklin enjekte edilen balıklara 30 ppm polen eş zamanlı olarak uygulandı. Deneme 96 saat sürdü ve bu sürenin sonunda balıklardan doku (karaciğer, böbrek ve solungaç) örnekleri alındı. Doku örneklerinde malondialdehit düzeyi, glutatyon peroksidaz, katalaz ve glutatyon-S-transferaz aktiviteleri ile redükte glutatyon düzeyleri analiz edildi. Oksitetrasiklin enjekte edilen grubun doku malondialdehit düzeylerinin kontrol grubuna göre istatistiksel olarak daha yüksek olduğu görüldü. Yalnız oksitetrasiklin uygulanan gruba kıyasla oksitetrasiklinle eş zamanlı polen uygulanan grubun doku malondialdehit düzeylerinin daha düşük olduğu tespit edildi. Kontrol grubuna göre oksitetrasiklin enjekte edilen grubun doku glutatyon peroksidaz, katalaz ve glutatyon-S-transferaz aktiviteleri ile redükte glutatyon düzeyinin istatistiksel olarak daha düşük olduğu görüldü. Oksitetrasiklinle eş zamanlı polen uygulanan grupta doku glutatyon peroksidaz, katalaz ve glutatyon-S-transferaz aktiviteleri ile redükte glutatyon düzeyinin yalnız oksitetrasiklin uygulanan gruba göre daha yüksek olduğu belirlendi.","PeriodicalId":299165,"journal":{"name":"DÜSTAD Dünya Sağlık ve Tabiat Bilimleri Dergisi","volume":"63 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-07","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"121856328","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Evsel Atıklar Kullanılarak Laboratuvarda Alg Üretim Yöntemleri","authors":"Tahir Atici, Bilge Başak Fi̇dan","doi":"10.56728/dustad.1169945","DOIUrl":"https://doi.org/10.56728/dustad.1169945","url":null,"abstract":"Algler hayatın her alanında özellikle endüstride sıkça kullanılan bir canlı grubudur. Çok farklı hücresel şekilleri vardır ve farklı habitatlarda ve yüzeylerde üreyebilirler. Doğada kolaylıkla kendiliğinden çoğalabilen algler, laboratuvar koşullarında çok steril ve dikkatli çalışılmanın sonucunda saf kültür olarak çoğalabilirler. Günümüzde biyoteknoloji alanında; biyodizel üretiminde, yenilebilir biyoplasik yapımında, balık yemi ve besin olarak, mikrobiyal gübre ve kozmetikler gibi daha pekçok çeşitli çalışmalarda kullanılan algler için farklı üretim teknikleri geliştirilmiştir. Bu üretim teknikleri yüksek maliyetlidir ve ekonomik sebeplerle istenilen miktarlarda çoğaltılamamaktadır, bilimsel çalışmalar sekteye uğramaktadır ve okullarda birçok öğrenci projesi yürütülememektedir. Özellikle ortaöğretim okullarında yapılacak bilimsel çalışmalar için alg üretmek bu nedenle sorun olabilmektedir. Buna çözüm olarak evsel bitkisel atıklar kullanılarak hazırlanacak bir alg besi ortamı hem daha ucuz hem de kolay ulaşılabilir olacaktır. Bu nedenle özellikle bitkisel atıklardan salatalık, portakal ve benzeri sebze ve meyvelerin atıkları kullanılarak alg üretimi gerçekleştirilmiştir. Yapılan çalışmalar göstermiştir ki; %20 oranında portakal atığı, %5 ve %10 oranında yumurta kabuğu özütü içeren ortamlar BG-11 besi ortamı yerine alternatif olarak kullanılabilecek besi ortamlarıdır.","PeriodicalId":299165,"journal":{"name":"DÜSTAD Dünya Sağlık ve Tabiat Bilimleri Dergisi","volume":"14 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-07","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"125556846","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Bazı Hematolojik ve İmmünolojik Parametreler Kullanılarak Gökkuşağı Alabalığı (Oncorhynchus mykiss)’ nda Oksitetrasiklinle İndüklenen Toksisiteye Karşı Polenin Koruyuculuğunun Araştırılması","authors":"Abdullah Emre Safi̇, Serpil MİŞE YONAR","doi":"10.56728/dustad.1192720","DOIUrl":"https://doi.org/10.56728/dustad.1192720","url":null,"abstract":"Bu çalışmada, gökkuşağı alabalığı (Oncorhynchus mykiss)’ nda oksitetrasikline karşı polenin koruyuculuğunun araştırılması amacıyla bazı hematolojik ve immünolojik parametreler kullanıldı. Balıklara 60 mg/kg balık dozunda oksitetrasiklin tek doz olarak enjekte edildi. Oksitetrasiklin enjekte edilen balıklara 30 ppm polen eş zamanlı olarak uygulandı. Deneme 96 saat sürdü ve bu sürenin sonunda balıklardan kan örnekleri alındı. Kan örneklerinde hematolojik (eritrosit sayısı, hemoglobin ve hematokrit düzeyleri) ve immünolojik (lökosit sayısı, oksidatif radikal üretimi (nitrobluetetrazolium-NBT aktivitesi), total protein ve total immünoglobulin düzeyleri) parametreler analiz edildi. Oksitetrasiklin enjekte edilen grubun hematolojik ve immünolojik değerleri kontrol grubuna göre istatistiksel olarak daha düşük bulundu. Oksitetrasiklinle eş zamanlı polen uygulanan grupta hematolojik ve immünolojik değerlerin yalnız oksitetrasiklin uygulanan gruba göre daha yüksek olduğu belirlendi.","PeriodicalId":299165,"journal":{"name":"DÜSTAD Dünya Sağlık ve Tabiat Bilimleri Dergisi","volume":"150 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2022-12-07","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"116052385","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}