{"title":"THE RATIFICATION OF THE ISTANBUL CONVENTION BY THE EUROPEAN UNION AND ITS EFFECT ON CANDIDATE STATES: SPECIFIC REFERENCE TO TURKEY","authors":"Belkıs Şahi̇noğlu","doi":"10.30915/abd.1357057","DOIUrl":"https://doi.org/10.30915/abd.1357057","url":null,"abstract":"This research evaluates the process and consequences of the European Union’s recent ratification of the Convention on Preventing and Combating Violence Against Women and Domestic Violence (Istanbul Convention). The issue of violence against women persists as a global problem, and with the Union ratifying the Convention in June 2023 and its pledge toward actions to curb gender-based violence, this issue has gained ever more traction throughout Europe and its surrounding geographies. Analysing the hurdles within the ratification process, it can be said that ratification was a progressive move for the Union. Thus discussion of the obligations of Member States, particularly those that have not ratified the Convention, is necessitated. As a country historically controversial to gender-based violence, Turkey has gained much international and national notoriety in withdrawing from the Istanbul Convention in 2021. With the recent regeneration of communications with Turkey and the EU reaffirming Turkey’s candidate status, an examination of Turkey’s standing in fulfilment of its accession obligations is warranted. Consequently, Turkey’s legal framework is analysed and future steps are discussed. The findings show that Turkey’s lack of political willingness to implement and expand the existing legal infrastructure generates potential hindrance to EU relations.","PeriodicalId":231622,"journal":{"name":"Ankara Barosu Dergisi","volume":"23 10","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-02-27","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"140426180","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"STANDARDIZATION OF THE CITATION STYLES IN LEGAL STUDIES: TÜHAS AS AN OPPORTUNITY AND A PROPOASAL","authors":"Veysel Di̇nler","doi":"10.30915/abd.1437265","DOIUrl":"https://doi.org/10.30915/abd.1437265","url":null,"abstract":"Türkiye’de hukuk yazınında bugüne kadar standart bir atıf sistemi kabul edilmiş değildir. Yaygın kabul görmüş çok sayıda evrensel atıf sistemi olmakla birlikte, Türk hukukunun kendine özgü yanları (mevzuatın çeşitliliği, mevzuatın kaynağına dair tartışma metinleri, çok sayıda yüksek mahkemenin varlığı, içtihatların çeşitliliği vs) özgün bir atıf sistemini gerekli kılmaktadır. Kemal Gözler tarafından kaleme alınan TÜHAS Türk Hukuk Sistemi kitabı, hukukçuların ihtiyacı olacak standart atıf sistemini getirmeye yeterli öneriler sunmaktadır. Atıf sisteminin çeşitliliği, neredeyse her enstitünün, her derginin kendine mahsus kurallar getirmesi, öğrencileri, yazarları, editörleri, hakemleri, tez danışmanı ve jüri üyelerini yormaktadır. Bu sebeple, bir yazıda neye nasıl atıfta bulunulduğu herkesçe aynı anlaşılmalıdır. Hukukçular olarak TÜHAS’ı ciddi bir öneri ve daha da ötesi bir fırsat olarak değerlendirmemiz gerekir. Bu çalışma, hukuk yazınında atıf sisteminin standartlaşmasını savunmakta ve bunun için Gözler tarafından geliştirilen TÜHAS’ı önermektedir.","PeriodicalId":231622,"journal":{"name":"Ankara Barosu Dergisi","volume":"1059 ","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-02-14","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"140456844","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"THE RIGHT AND LIMITS OF POLITICAL PARTICIPATION OF PUBLIC OFFICIALS","authors":"Muhammed Ali Aydin","doi":"10.30915/abd.1357582","DOIUrl":"https://doi.org/10.30915/abd.1357582","url":null,"abstract":"Kamu görevlileri devlete sadakat yükümlülüğü altında görev yaparlar. Kamu hizmetlerinin vatandaşlara eşit bir şekilde sunulması ve kamu görevlilerinin çeşitli farklılıklar karşısında tarafsızlık ilkesine uygun davranmaları gerekir. Bir vatandaş olarak bir kamu görevlisinin de siyasi katılma hakkı olmasına rağmen, devlete sadakat yükümlülüğü nedeniyle Anayasa uyarınca devletin ideolojisi olarak belirtilen ideolojiye sadakat göstermesi en azından bu ideolojiye aykırı faaliyetler içerisinde bulunmaması beklenir. Kamu görevlilerinin vatandaşlara kamu hizmeti sunarken vatandaşlar arasında ayrımcılık yapması tehlikesini önleyebilmek için kanunlar tedbir olarak kamu görevlilerine siyaset yasağı getirmiştir. Hem devlete sadakat hem de tarafsızlık ve ayrımcılık yasağı kapsamında kamu görevlilerinin siyasal katılma hakkını kısıtlayan birçok kanun hükmü mevzuatta yer almıştır. Bu kısıtlama hükümleri de çoğu zaman yalnızca bir kural olarak bırakılmamış, aksi davranışların müeyyidelendirilmesi yoluna da gidilmiştir. \u0000Bu çalışma kapsamında; kamu görevlilerinin siyasi katılma hakkı ve sınırlarını çizebilmek için siyaset, siyasi katılma kavramlarından başlanılarak kamu görevlilerinin siyasi katılma hakkıyla irtibatlandırılabilecek olan sendika hakkı, seçimlerde aday olma hakkı ve ifade özgürlükleri değerlendirilmiştir. Devamında ise, kamu görevlilerinin siyasi katılma hakkını disiplin cezaları yoluyla kısıtlayan disiplin suç ve cezaları değerlendirilmiştir.","PeriodicalId":231622,"journal":{"name":"Ankara Barosu Dergisi","volume":"10 5","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-01-27","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139592225","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"ANALYSIS OF THE ‘MANIFESTLY ILL-FOUNDED CRITERIA’ AS A GRAY AREA BETWEEN THE EXISTENCE OF VIOLATION AND ADMISSIBILITY IN THE INDIVIDUAL APPLICATION TO THE CONSTITUTIONAL COURT IN COMPARISON TO ECHR CASE LAW","authors":"Servet Alyanak","doi":"10.30915/abd.1358530","DOIUrl":"https://doi.org/10.30915/abd.1358530","url":null,"abstract":"Açıkça dayanaktan yoksunluk kriteri, Anayasa Mahkemesine (AYM) bireysel başvuru yolunda kabul edilemezlik sebepleri içinde, esasa ilişkin olan sebepler arasında yer almaktadır. Bu kriter, bireysel başvurularda kabul edilebilirlik incelemesinde usule ilişkin kabul edilemezlik sebeplerinden daha sonra, esasa ilişkin diğer sebeplerle birlikte önemli bir yer tutmaktadır. Bu makale, AYM’nin açıkça dayanaktan yoksunluk kriteriyle ilgili içtihadını önemli kararlarla belirlenen gelişimi içinde ele almaktadır. Bu konu, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) uygulamaları ile çerçevesinde AYM’nin uygulaması ile karşılaştırılarak analiz edilmiştir. Bu makale, AİHM içtihadı ile karşılaştırıldığında Türk Anayasa Mahkemesi içtihadına göre kabul edilebilirlik incelemesinde 'açıkça dayanaktan yoksunluk kriterinin' daha net ve ayrıntılı bir resmini sunmak üzere tasarlanmıştır.","PeriodicalId":231622,"journal":{"name":"Ankara Barosu Dergisi","volume":" 10","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-12-29","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139142971","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"SERİ MUHAKEME VE BASİT YARGILAMA USULLERİNİN CEZA MUHAKEMESİ İLKELERİ BAĞLAMINDA DEĞERLENDİRİLMESİ","authors":"Okan Özen","doi":"10.30915/abd.1319060","DOIUrl":"https://doi.org/10.30915/abd.1319060","url":null,"abstract":"24.10.2019 tarihli Resmî Gazete’de yayınlanan ve kamuoyunda “yargı reformu paketi” olarak bilinen 7188 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun uyarınca, 1.1.2020 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan seri muhakeme ve basit yargılama usulleri de alternatif yöntemlere ağırlık verilmesi eğilimin bir yansıması olarak ceza muhakemesi sistemine dahil edilmişlerdir. Her iki usulün de yargı yükünün hafifletilmesi ve muhakemenin hızlı şekilde sonuçlandırılması amacıyla öngörüldüğü anlaşılmaktadır. Yargının hızlanması amacıyla getirilen bu iki muhakeme usulünün de hem yapısal sorunlarının bulunduğu hem de ceza muhakemesinin adil yargılanma hakkı ve maddi gerçeğin araştırılması ilkelerine aykırı yönlerinin bulunduğu gözlemlenmiştir. \u0000Bu çalışmada, seri muhakeme ve basit yargılama usullerinin kimi yapısal sorunlarına ve bu usullerin adil yargılanma hakkı ile maddi gerçeğin araştırılması ilkelerine aykırı yönlerine dikkat çekilmesi; sorunlu görünen noktalara ilişkin kimi çözüm önerileri getirilmesi amaçlanmıştır.","PeriodicalId":231622,"journal":{"name":"Ankara Barosu Dergisi","volume":"596 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-12-10","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"138982944","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Stamp Duty and Its Specific Position on Papers Issued in Customs Procedures","authors":"Tuğçe Akdemi̇r","doi":"10.30915/abd.1326545","DOIUrl":"https://doi.org/10.30915/abd.1326545","url":null,"abstract":"Çalışmanın amacı, gümrük işlemlerine konu olan kağıtlardan alınan; ancak, dahili bir vergi olan damga vergisinin, 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 3. maddesinde yapılan gümrük vergileri tanımı içerisinde değerlendirilip değerlendirilemeyeceğini araştırmaktır. Bu kapsamda gümrük işlemleri, damga vergisi ve gümrük işlemlerine konu olan kağıtlardan alınan damga vergisi uygulamaları açıklanacaktır. Uluslararası ticaretin belkemiğini oluşturan ve devletin önemli gelir kaynaklarından biri olan gümrük vergilerinin oldukça kapsamlı oluşu ve bunun içinde bir de gümrük işlemlerine konu olan kağıtlardan alınan damga vergisinin niteliğinin belirlenmesi ile hangi gümrük işlemlerinde düzenlenen kağıtlardan damga vergisi alınması gerektiği bazen sorunlara yol açabilmektedir. Çalışma ile bu durum da ortaya konularak; hangi gümrük işlemlerine konu olan kağıtlardan damga vergisi alınacağına dair kriterlerin neden kapsamlı bir şekilde düzenlenmesi gerektiği incelenecektir. Uygulamaya bakıldığında ortaya çıkan uyuşmazlıkların giderilmesinde bir çok açıklama ve yorum yapıldığı için bu hususta kanunilik ilkesi gereğince çeşitli yasal düzenlemelere ihtiyaç bulunmaktadır.","PeriodicalId":231622,"journal":{"name":"Ankara Barosu Dergisi","volume":"19 5","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139257275","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"DEVLETİN POZİTİF YÜKÜMLÜLÜĞÜ BAĞLAMINDA ÇOCUKLARIN YETERLİ GIDAYA ERİŞİM HAKKI","authors":"Burcu Deği̇rmenci̇oğlu","doi":"10.30915/abd.1354714","DOIUrl":"https://doi.org/10.30915/abd.1354714","url":null,"abstract":"Bireylerin makul bir yaşam düzeyine kavuşabilmesi ve bunun sürdürülebilir kılınmasının temel bir insan hakları sorunu aşikârdır. İnsan onuruna yaraşır, makul bir hayat yaşayabilmenin temel koşullarından biri “gıdaya erişim” olarak karşımıza çıkmaktadır. Uluslararası hukukta ilk defa bir yumuşak hukuk metni olan 1924 tarihli “Cenevre Çocuk Hakları Beyannamesi ile birlikte beslenme hakkı olarak giren gıda hakkına, 1948 tarihli İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinde yeterli bir yaşam standardı sağlama hakkı kapsamında yer verilmiştir. Daha sonra başta 1959’da ilan edilen Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Bildirgesi, 1976 tarihli Birleşmiş Milletler Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi, 1979 tarihli Kadına Karşı Her Türü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi ve 1989 Çocuk Haklarına Dair Sözleşme olmak üzere, insan haklarına ilişkin pek çok metin ile gıda hakkının güvence altına alındığı ifade edilebilecektir. Uluslararası hukukun bir gereği ve insan hakları hukukunun sujeleri olarak devletler yetki alanında bulunan bireylerin ve özellikle dezavantajlı gruplar içerisinde konumlandırılan, korunmaya muhtaç konumda çocukların, yaşama ve sağlık hakkı ile doğrudan bağlantılı olan gıda haklarını korumak için üzerine düşeni yapmakla mükellef kılınmışlardır. Bu doğrultuda devletlerin üç farklı düzeyde yükümlülüğü bulunmaktadır. Yeterli gıda hakkının teminat altına alınması ve korunması için devletler, saygı duyma, karışmama, engellememe olarak ifade edilebilecek saygı duyma yükümlülüğünün yanı sıra sağlıklı bir toplumun geleceği olan çocukların gıdaya erişimini sağlamak noktasında bir takım pozitif yükümlülükleri bulunmaktadır. Devletler, üstün yararını her şeyden öteye koydukları çocukların başta açlıktan kurtulma hakkının sağlanması, yeterli, erişilebilir ve sürdürülebilir güvenli gıdaya erişiminin kolaylaştırılması, mevcut kaynakların azami ölçüde ulaşılabilir kılınması hususlarında üstüne düşen her şeyi yerine getirme sorumluluğu altındadır. Evrensel insan hakları kaideleri gereğince çocukların gıda hakkını koruma ve sağlama noktasında yükümlülüklerini aşamalı olarak yerine getirmekle yükümlü olan devletler, aldıkları ayrımcılık yapmaksızın her çocuğun yeterli gıda hakkını sağlama sorumluluğu altındadır.","PeriodicalId":231622,"journal":{"name":"Ankara Barosu Dergisi","volume":"10 4","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-18","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139260925","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"İKLİM GÖÇMENLERİ; HUKUKİ STATÜSÜ PROBLEMİ, DEVLETLERİN KORUMA YÜKÜMLÜLÜĞÜ VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ","authors":"Lale AYHAN İZMİRLİ","doi":"10.30915/abd.1302957","DOIUrl":"https://doi.org/10.30915/abd.1302957","url":null,"abstract":"İnsan faaliyetleri veya doğa olayları sebebiyle ortaya çıkan iklim değişikliği, kişilerin ülke içinde veya dışında yer değiştirmesine sebep olmaktadır. Yakın gelecekte münferit veya kitlesel göçlerin en önemli nedeni iklim değişikliği olacaktır. İklim değişikliklerinden etkilenerek yer değiştiren insanlar literatürde “iklim mültecileri”, “çevre mültecileri” veya “iklim göçmenleri” olarak anılmaktadır. Bu kişilerin hukuki statüsü ve devletlerin iklim göçmenlerine koruma sağlama yükümlülüğü bulunup bulunmadığı gibi bazı konular ise halen belirsizdir. Çalışmada iklim değişikliği sebebiyle bulundukları ülkeyi terk ederek başka bir ülkeye giden milletlerarası iklim göçmenlerine ilişkin bazı konular üzerinde durulacaktır. Bu bağlamda iklim değişikliği ve göç ilişkisi hakkında kısaca bilgi verilecektir. Devamında iklim değişikliği sebebiyle bulunduğu yeri terk ederek başka bir ülkeye giden kişilerin Cenevre Konvansiyonu ve Türk hukukuku bakımından ‘mülteci’ olarak kabul edilip edilmeyeceği ile Türk hukukunda bu kişileri koruyacak bir koruma mekanizması bulunup bulunmadığı incelenecek ve iklim değişikliği ve göçe ilişkin milletlerarası alanda yapılan çalışmalar hakkında genel bilgi verilerek, devletlerin iklim göçmenlerine koruma sağlama yükümlülüğü üzerinde durulacaktır. Çalışmanın son bölümünde ise iklim göçmenlerine koruma sağlanmasına yönelik çözüm önerileri değerlendirilecektir.","PeriodicalId":231622,"journal":{"name":"Ankara Barosu Dergisi","volume":"67 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-10","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139281427","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"COMPULSORY LICENSING OF DRUG PATENTS IN THE CONTEXT OF THE AGREEMENT ON TRADE-RELATED ASPECTS OF INTELLECTUAL PROPERTY RIGHTS AND SOME DEVELOPMENTS IN THE COVID-19 ERA","authors":"Ahunur Açikgöz","doi":"10.30915/abd.1141298","DOIUrl":"https://doi.org/10.30915/abd.1141298","url":null,"abstract":"Çalışmamızda ilaç patentleri bakımından zorunlu lisans kurumu 1995 tarihli Ticaretle Bağlantılı Fikrî Mülkiyet Hakları Anlaşması çerçevesinde incelenmiştir. Çalışmada öncelikle ilaç patentleri ve sağlık hakkı arasındaki ilişki belirlenmiş ve ilaçların patentlenmesine ilişkin tarihsel sürece kısaca değinilmiştir. Ardından, Ticaretle Bağlantılı Fikrî Mülkiyet Hakları Anlaşması’na ilişkin genel bilgilere yer verilmiş ve anılan Anlaşma’da patentli ilaçlara erişimi artırmak üzere kullanılabilecek hükümler incelenmiştir. Bu hükümler arasından zorunlu lisansa ilişkin düzenlemeler ise ayrıntılı bir şekilde ele alınmıştır. Çalışmada ayrıca, kamu sağlığı ihtiyaçlarına cevap vermek üzere zorunlu lisans kurumuna ilişkin değişikliklere yol açan gelişmeler ve bu değişiklikler de anlatılmıştır. Çalışmanın son bölümünde ise COVID-19 pandemisi esnasında patentli ilaçlar bakımından zorunlu lisans kurumuna ilişkin dünya üzerinde yaşanan birtakım gelişmelere yer verilmiştir.","PeriodicalId":231622,"journal":{"name":"Ankara Barosu Dergisi","volume":"233 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-07-17","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"124234699","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"PROBLEMS RELATED TO THE RIGHT TO PROPERTY ARISING FROM URBAN TRANSFORMATION IN THE CONSTITUTIONAL COURT'S INDIVIDUAL APPLICATION DECISIONS","authors":"Erkan Duymaz","doi":"10.30915/abd.1210876","DOIUrl":"https://doi.org/10.30915/abd.1210876","url":null,"abstract":"6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun başta mülkiyet hakkı olmak üzere Anayasa’da güvence altına alınmış birçok temel hak ve özgürlüğe ciddi sınırlamalar getirmektedir. Kanun, yürürlüğe girdiği 2012 yılından bu yana çok sayıda değişiklik geçirmiştir. Bunda, Anayasa Mahkemesinin norm denetimi kapsamında verdiği kararlarla Kanun’da öngörülen çok sayıda tartışmalı düzenlemeyi Anayasa’ya aykırı bularak iptal etmiş olmasının önemli bir etkisi bulunmaktadır. Geçirdiği değişikliklere rağmen 6306 sayılı Kanun hâlâ kentsel dönüşüm alanında kamu otoritelerine geniş yetkiler tanımaktadır. Bunun yanında kentsel dönüşüm uygulamalarının neden olduğu mülkiyet hakkı sınırlamalarının yargısal denetimi bazı durumlarda etkisiz kalmaktadır. Bu çalışmada, kentsel dönüşüm uygulamalarında karşılaşılan mülkiyet hakkına yönelik müdahalelerin Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru kapsamında nasıl değerlendirildiği incelenecektir. Çalışma, Kanun’dan kaynaklanan sorunlu uygulamaları ortaya koymayı ve bu sayede temel hak ve özgürlüklere saygılı bir kentsel dönüşüm yürütülmesine katkı sunmayı amaçlamaktadır.","PeriodicalId":231622,"journal":{"name":"Ankara Barosu Dergisi","volume":"64 2 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-07-17","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"116029659","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}