{"title":"Examining Turkey's Relations with Azerbaijan and Kazakhstan from a Foreign Policy Perspective in the Post-Soviet Period within the Context of the Belt-Road Initiative","authors":"Ece Yazici","doi":"10.58620/fbujoss.1269760","DOIUrl":"https://doi.org/10.58620/fbujoss.1269760","url":null,"abstract":"Bu çalışma, Orta Asya – Kafkasya ülkelerinin Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonraki süreçte Türkiye ile ilişkilerini incelemek hedefiyle yazılmıştır. İkili ilişkilerin çok boyutluluğu kurumların faaliyetleri ve yeni girişimler üzerinden aktarılmaya çalışılacaktır. Bu nedenle Kazakistan ve Azerbaycan örnekleri üzerinden gidilerek, Rusya Federasyonu’nun bu iki ülke üzerindeki etkisi ve bu ülkelerin Türkiye ile coğrafi yakınlığının ikili ilişkilerin gelişmesine etkisi konuları üzerinden bir dış politika analizi yapılma hedefi ile ilerlenecektir. Ayrıca Türkiye’nin 1991-2000 yılları arasında izlediği dış politika üzerinden birtakım tahliller de yapılacak, devamında ise özellikle 2000 yılı ve sonrasında kurulan oluşumlar ile ulaşım ve alt yapı gelişmelerinin ilişkilere etkisi incelenecektir.","PeriodicalId":182381,"journal":{"name":"Fenerbahçe Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi","volume":"39 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"122669082","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Toplumsal Hafıza ve Tarihi Yapıların Müze Olarak Yeniden İşlevlendirilmesi: Ayvalık Rahmi M. Koç Müzesi Örneği","authors":"Hande Tatoğlu","doi":"10.58620/fbujoss.1257652","DOIUrl":"https://doi.org/10.58620/fbujoss.1257652","url":null,"abstract":"Bu çalışma, tarihi yapıların işlevinin değişmesi durumunda, toplumsal hafızanın sürekliliğinin de bundan etkileneceği iddiası üzerine kuruludur. Özgün işlevi değiştirilen tarihi yapıların çoğunlukla müzeye dönüştürülerek korunmasından hareketle hem hafızanın mekân ile ilişkisi hem de müzelerin ideolojik işlevi irdelenecektir. Çalışmanın ikinci bölümünde, Türkiye’nin Batı Anadolu Bölgesi’nde yer alan Balıkesir’in Ayvalık ilçesindeki Alibey/Cunda Adası’nda, Türkiye ile Yunanistan arasındaki zorunlu nüfus mübadelesi sonrasında cemaatini ve özgün işlevini yitirmiş olan Taksiyarhis Kilisesi’nin nasıl korunduğu değerlendirilecektir. Bu çalışma açısından, Alibey/Cunda Adası’nın önemi, adanın 1923 yılında imzalanan Lozan Barış Anlaşması sonucunda gerçekleşen mübadeleyle yepyeni bir sosyokültürel kimlik kazanmış olmasına rağmen hafıza katmanlarının büyük oranda izlenebildiği tarihi mimari dokusuyla öne çıkan turizm merkezlerinden biri olmasıdır. 2014 yılından itibaren Ayvalık’ın ilk özel müzesine dönüştürülen Taksiyarhis Kilisesi, Alibey/Cunda Adası’nda eskiden yaşamış olan Rum Ortodoks cemaatinden kalma en önemli kilisedir. Tarihi yapıları turizme kaynak oluşturma önceliğiyle müzeye dönüştürmenin hem bu yapıların birer tüketim nesnesi haline gelmesine hem de çağdaş müzecilik kriterlerinin göz ardı edilmesine sebep olabileceği, bu çalışmada değerlendirilecek konular arasındadır. Çalışmanın amacı ise Alibey/Cunda Adası’ndaki Taksiyarhis Kilisesi’nin Rahmi M. Koç Müzesi’ne dönüştürülmesinin kolektif/toplumsal hafızaya etkisini sorgulayarak; tarihi yapılar, müzecilik ve toplumsal hafıza kavramlarının birbirleriyle ilişkisine dikkat çekmektir.","PeriodicalId":182381,"journal":{"name":"Fenerbahçe Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi","volume":"7 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"130425064","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Manhunt on the Austrian Border; Evliya Çelebi, Slave Raids and Enslavement","authors":"Muhammed Salih Sefi̇loğlu","doi":"10.58620/fbujoss.1165383","DOIUrl":"https://doi.org/10.58620/fbujoss.1165383","url":null,"abstract":"Austrian Expedition, in which Evliya Çelebi participated in 1663, constitutes one of the most dramatic parts of the Seyahatname. Evliya joins a series of raids, often comes face to face with death, takes people as captives, and sells slaves in slave markets to earn large sums of money. The most dominant aspect in these narratives is the direct relationship between enslavement and Christianity. A very heavy language has been used throughout this chapter about Christian people, and the cruel acts that were applied to the body of Christians are explained with all its clarity. At the same time, Evliya describes with admiration the vibrant cultural life of the city while he is in Vienna for peace talks. This article shows how Evliya, who has a good knowledge of poetry and music, is also prone to acts of violence. Although Evliya is shown as a person who is tolerant of different identities by researchers, this article will try to show how the difficult war conditions led to a change in discourse on Evliya's perception of the Christians.","PeriodicalId":182381,"journal":{"name":"Fenerbahçe Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi","volume":"59 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"131667505","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Women’s Attitudes Toward Intimate Partner Violence in Turkey: The Role of Leisure Activities, Religiosity, and Patriarchy","authors":"A. Fidan","doi":"10.58620/fbujoss.1189271","DOIUrl":"https://doi.org/10.58620/fbujoss.1189271","url":null,"abstract":"Intimate partner violence (IPV) against women is an essential social and health problem worldwide and attitudes toward IPV are one of the important factors related to this issue. Therefore, the main purpose of this study is to examine the effect of factors including social activities involvement, religiosity, and patriarchal ideology on attitudes toward IPV. Based on literature related to these factors three hypotheses were developed to test by the 2013-Turkey Demographic and Health Survey which includes a sample of 8847 women. Findings from a number of logistic regression models demonstrate that participation in leisure activities decreases the acceptance of IPV. On the contrary, an increase in personal religiosity and women’s patriarchal beliefs enhances the justification of IPV among women. Among social-demographic characteristics, education and household wealth seem to be important factors preventing the approval of IPV. The findings of the study are discussed in the context of the social and cultural background of Turkey.","PeriodicalId":182381,"journal":{"name":"Fenerbahçe Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi","volume":"48 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"127387879","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"THE USE OF ARTIFICIAL INTELLIGENCE IN PROVIDING COMPETITIVE ADVANTAGE IN BUSINESSES: THE CASE OF MOBILE APPLICATIONS OF E-COMMERCE SITES","authors":"Şule Aktepe, İsmail Karakulle","doi":"10.58620/fbujoss.1287967","DOIUrl":"https://doi.org/10.58620/fbujoss.1287967","url":null,"abstract":"Günümüz iş dünyasında, yapay zeka teknolojilerinin giderek artan bir şekilde kullanılması işletmelerin rekabet üstünlüğü elde etmesine yardımcı olmaktadır. Yapay zekaya entegre olan işletmelerin müşterileriyle buluşmaları daha hızlı ve verimli bir şekilde olmaktadır. E-ticaret siteleri, internet üzerinden alışverişin gerçekleştiği web siteleridir. Bu sitelerin kullanıcılara sunduğu avantajlar arasında geniş ürün yelpazesi, zaman sınırı olmadan alışveriş yapabilme, ödeme seçenekleri ve satın alınan ürünün kendisine ulaştırılması yer alır. E-ticaret sitelerinin mobil uygulamaları kullanıcılara daha kolay bir şekilde alışveriş deneyimi sunar. Mobil uygulamalar kullanıcıların e-ticaret sitelerine daha sık erişim sağlamasına ve kişiselleştirilmiş bildirimler aracılığı ile satın alma davranışını teşvik etmeye olanak tanır. Bunları yaparken yapay zekadan yararlanan mobil uygulamalar ile işletmelerin rekabet stratejileri değişmeye başlamıştır. Mobil uygulamalar yapay zeka teknolojisini kullanarak kullanıcı deneyimlerini analiz etmekte, müşterileri kişiselleştirerek onlara önerilerde bulunmaktadır. Bu sayede, işletmeler daha rekabetçi hale gelmekte ve daha iyi sonuçlar elde etmektedirler. Mobil uygulamaların yapay zeka kullanımının kullanıcı deneyimini geliştirmek, kişiselleştirme sağlamak ve uygulama performansını artırmak için önemli bir araç olduğu düşünülmektedir. Bu bağlamda çalışma alanda bilgi birikiminin artması, mobil uygulama kullanan işletmelere katkı sağlaması açısından önemlidir. Mobil uygulamaların geliştirilmesi, etkisinin anlaşılması için alanda yapılacak çalışmalar sektörlere yön verebilir. Mobil uygulamalar ile kaydedilen müşteri verileri işletmelerin pazarlama stratejilerinin oluşmasında yarar sağlayabilir. Ayrıca yapay zeka gibi teknolojik gelişmeler ile ilgili yapılan çalışmaların önemi fazla olmakla birlikte yapay zekanın mobil ticarette açacağı yeniliklerin araştırılması gerekmektedir. Mobil uygulamaların incelenmesi işletmelerin başarılarına katkı sağlayabilir ve gelecekteki gelişmeler hakkında fikir sunabilir. Bu çalışmada yapay zeka teknolojisini kullanan mobil uygulamaların nasıl rekabet üstünlüğü sağladığına değinilecektir. Bu çerçevede yapay zekayı kullanan Trendyol, Hepsiburada ve n11 e-ticaret sitelerinin mobil uygulamaları örneklerle incelenecektir.","PeriodicalId":182381,"journal":{"name":"Fenerbahçe Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi","volume":"7 4 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"122561713","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Nükleer Enerjinin Karbon Ayak İzini Azlatmadaki Rolü Hayati mi? En Yüksek Nükleer Enerji Tüketen On İki Ülke İncelemesi","authors":"İrem Yalki","doi":"10.58620/fbujoss.1320579","DOIUrl":"https://doi.org/10.58620/fbujoss.1320579","url":null,"abstract":"The crucial problem in the last few decades is environmental degradation unquestionably. The main cause of environmental degradation is burning fossil fuels, and they dominate the energy sector. Besides, energy demand has been increasing, and this situation forces policymakers to make a decision on economic development versus climate change. Also, the Paris Agreement put pressure on the countries to reduce CO2 emissions, so it accelerated countries' transition to clean energy resources. At this point, nuclear energy comes to the forefront as it is classified as clean energy status. On the other hand, the notion of nuclear energy is clean or not is a matter of debate. In case of a nuclear accident, it becomes the most environmentally damaging resource. Thus, this study aims at investigating the role of nuclear energy on the axis of reducing carbon footprint. For this purpose, the values and the shares of nuclear energy in the World and the top twelve nuclear energy consumption countries, and also their CO2 emissions are examined by using descriptive analysis. The results should be interpreted as the CO2 emissions avoided by using nuclear energy is not vital for these countries. Moreover, the emissions could be provided by renewable energy resources.","PeriodicalId":182381,"journal":{"name":"Fenerbahçe Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi","volume":"56 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"124654858","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"The Role and Necessity of Truth Commissions in Investigating Human Rights Violations","authors":"Dila ALGAN TEZCAN","doi":"10.58620/fbujoss.1287992","DOIUrl":"https://doi.org/10.58620/fbujoss.1287992","url":null,"abstract":"Cezalandırıcı ve dağıtıcı adalet sistemlerinden kavramsal ve pratiksel olarak farklılaşan onarıcı adalet sistemi, bir suç karşısında adaletin tesis edilmesi için failin cezalandırılmasından öte mağdurun zararının tazmin edilmesini esas alır. Onarıcı adalet anlayışına göre suç, devlete ve kanuna karşı değil; bireye ve topluma karşı işlenmektedir. Dolayısıyla, onarıcı adalete göre, failin ve mağdurun aynı düzlemde bir araya getirilip diyalog ve anlaşma çerçevesinde uzlaştırılması esastır. Onarıcı adalet anlayışına göre, diyalog ve uzlaşma çerçevesinde sadece mağdurun zararının tazmin edilmesi yeterli değildir. Aynı zamanda failin iyileştirilerek gelecekte bu suçu bir daha işlememesine yönelik kökten bir çözüm arayışı temel alınmaktadır. \u0000 \u00001970’li yıllardan itibaren modern hukukta yer edinmeye başlayan onarıcı adalet anlayışına başvuran en önemli mekanizmalardan biri hakikat ve uzlaşma komisyonlarıdır. Hakikat komisyonları, otoriter rejimlerden, iç savaşlardan, soykırımlardan ve ağır insan hakları ihlallerinden çıkan toplumların geçmişleriyle yüzleşmeleri ve demokratik bir geleceğe ulaşmaları için bir geçiş dönemi süreci sunmaktadır. Bu çalışma, onarıcı adalet anlayışının uygulama alanı bulduğu hakikat komisyonlarının insan hakları ihlallerinin incelenmesindeki işlevini irdelemekte ve bu komisyonların kurulmasının gerekliliğini sorgulamaktadır. Onarıcı adalet anlayışına ve hakikat komisyonlarına yöneltilen eleştirilerden ve bugüne kadar onarıcı adalet anlayışıyla kurulan hakikat komisyonları deneyimlerinden hareketle, bu çalışma cezalandırıcı adalet sistemiyle onarıcı adalet sisteminin bir arada işletilmesini önermektedir.","PeriodicalId":182381,"journal":{"name":"Fenerbahçe Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi","volume":"29 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-06-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"133927058","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}