{"title":"Divanü Lugati't-Türk'te Tasavvufî ve Ahlakî Unsurlar","authors":"Meder SALİEV","doi":"10.59182/tudad.1349403","DOIUrl":"https://doi.org/10.59182/tudad.1349403","url":null,"abstract":"Divanü Lügati't-Türk’te 11. yüzyılda Türk toplumunun yaygın olarak kullandığı kelimelere yer verilmiştir. Döneminde yazılan diğer Türkçe eserlere göre tamamına yakını Türkçe kökenli kelimelerdir. Bu eserin yazıldığı dönem Türklerin kitleler halinde İslam’a geçtiği de bir dönem olma özelliğine sahiptir. Bu sebeple Divan’da İslami birçok kavrama da yer verilmiştir. Tasavvuf, Türklerin İslam’ı kabul ettiği bu dönemde İran ve Arap ülkelerinde yaygınlık kazanmış ve Türk coğrafyasının İran’la komşu olduğu bölgelerde etkisini göstermeye başlamıştır. 11. yüzyılın başında Farsça ve Arapça olarak ilk tasavvuf eserleri verilmeye başlanmıştır. Divan’da yer alan Türkçe kelime ve metinlerde de tasavvuf düşüncesinin etkisini görülmektedir. Bu da Türklerin tasavvuf öğretisine çok erken dönemlerde ilgi duyduğunu ve ona dâhil olduğunu göstermesi bakımından önemlidir. Divan’da dinî, tasavvufî ve ahlakî birçok konuda örnekler vardır. Bunlar: Tanrı, peygamber, ahret, nefis ve akıl, ibadet, Allah dostları, hayatın faniliği, sabır, dünyanın aldatıcılığı, bilge insanlara yakın olmak, yumuşak huy, iyilik ve cömertlik gibi konulardır. Bu ve benzeri birçok malzemeyi içinde barındıran Divanü Lügati't-Türk o dönemki Türklerin tasavvuf konusunda hiç de azımsanamayacak bir söz varlığına sahip olduklarını göstermektedir.","PeriodicalId":486022,"journal":{"name":"Uluslararası Türk Dünyası Araştırmaları Dergisi","volume":"21 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135618267","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"HİTİTLERDE KÜLT DANSLARI VE DANS-MÜZİK-DİN İLİŞKİSİ","authors":"İrfan YİĞİT","doi":"10.59182/tudad.1361456","DOIUrl":"https://doi.org/10.59182/tudad.1361456","url":null,"abstract":"Müziğin ortaya çıkış nedeni” Din” dir. İnsanların doğa karşısında yaşadıkları güçsüzlük hissi inanma duygusunu ortaya çıkarmıştır. İnanma duygusunun bir takım kalıplara, şekillere bürünmesi ile din kavramı oluşmuştur. İnanılan varlıklara karşı dini görevlerini yerine getirmeye çalışan insan bir takım yöntem ve araçlarla bunu gerçekleştirmiştir. Bu araçların başında da müzik ve dans gelmektedir. Müziğin ilk ortaya çıkış şekli dini müzik olarak gerçekleşmiştir. Eski çağlardan itibaren müzik ve dans birtakım dinî ritüellerle iç içe olmuştur. Kadim medeniyetlerde dini ritüellerin gerçekleştirilmesinde dans ve müziğin kullanılması bu iki unsurun ilahi bir nitelik kazanmasını sağlamıştır. Tanrıların kızdırılmaması için ritüellerde uygulanan dansların ve bu danslarda kullanılan müziklerin dansçılar ve müzisyenler tarafından kusursuz yapılmasına özen gösterilmiştir. Hititler kaderlerini tanrıların yönettiğini ve yaşamları süresinde başlarına gelen tüm iyi ya da kötü olayların, hastalıkların, yenilginin, onlar tarafından verildiğini düşünmekteydiler. Bu durumda onların hoşnutluğunu kazanmak maksadıyla kurban sunu, onları bayram törenlerinde anmaya gayret ederlerken, çeşitli fallarla da olaylar karşısında tanrıların isteklerini, kızgınlıklarını, yol göstericiliklerini öğrenmeye çalışmışlardır. Doğumdan başlayarak ölüm dahil yaşamın tüm safhalarında her şeyin iyi olması, hastalıkların öğrenilmesi ve iyileşmenin sağlanması, ölümden sonra çok güzel bir ortamda kalınabilmesi için ritüel törenler kullanılmıştır. Hititlerin de dinsel uygulamalarının pek çok bölümüne müziğin eşlik ettiği görülmektedir. Çünkü müzik tanrıları mutlu kılar ve onlar için yapılan törenlerin daha görkemli olmasını sağlar.","PeriodicalId":486022,"journal":{"name":"Uluslararası Türk Dünyası Araştırmaları Dergisi","volume":"68 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-19","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135779397","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"YEREL YÖNETİMLERDE DİJİTAL HİZMETLERİN DÖNÜŞÜMÜNDE KADININ ROLÜ: NİĞDE BELEDİYESİ ÖRNEĞİ","authors":"Kübra İNAN, Bülent KARA","doi":"10.59182/tudad.1329303","DOIUrl":"https://doi.org/10.59182/tudad.1329303","url":null,"abstract":"Bu araştırmanın konusu, yerel yönetimlerde dijital hizmetlerin dönüşümünde kadının rolüdür. Bu çalışmadaki temel amaç ise, yerel yönetimlerden biri olan Niğde Belediyesindeki dijital hizmetin dönüşümünde kadının rolünü ortaya çıkarmaktır. Araştırmada, hizmetin dönüşümüyle birlikte kadının rolünü araştırmak, Niğde Belediyesi özelinde daha etkin ve güçlü dijitalleşmeyi sağlamak, e-hizmetin dönüşümünde kadının rolüne özgü önerileri geliştirmek ve aynı zamanda elde edilecek verilerin sonuçlandırılarak ülkemiz genelinde, yerel yönetimlerde bir farkındalık ve dönüşümün güçlendirilmesi adına yapılacak çalışmalara katkı sunmak hedeflenmektedir. Araştırmada nitel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Araştırma, fenomenolojik desen tekniği ile tasarlanarak araştırmanın bulguları elde edilmiştir. Araştırmanın çalışma grubunu Niğde Belediyesi bünyesinde görev yapan 20 kadın oluşturmuş, bu kadın çalışanlarla birebir görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Görüşmeler yapılandırılmış ve yarı yapılandırılmış görüşme formuyla oluşturulmuş, elde edilen verilerin analizinde betimsel analiz yöntemi kullanılmıştır. Bulgular sonucunda, Niğde Belediyesi bünyesinde iş gören kadınların dijital dönüşüme katkısı ve kendini geliştirmesi, ülkenin siyasal gerçekliği, kadınlarıngeleneksel-modern konumları, eğitim durumu ve yeteneklerine bağlı olarak farklı veriler elde edilmiştir. Bu veriler tezimizde ayrıntılı olarak ele alınıp incelenmiştir.","PeriodicalId":486022,"journal":{"name":"Uluslararası Türk Dünyası Araştırmaları Dergisi","volume":"74 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-17","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"136038823","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"FATİH KERİMÎ’NİN HAYATI VE ESERLERİNİN PSİKOLOJİK İZ DÜŞÜMÜ","authors":"Cihan ÇAKMAK","doi":"10.59182/tudad.1342618","DOIUrl":"https://doi.org/10.59182/tudad.1342618","url":null,"abstract":"20. yüzyılın en önemli düşünürlerinden ve Modern Tatar Edebiyatının kurucusu Fatih Kerimî, Tatar toplumu arasındaki faaliyetlerinin yanı sıra Osmanlı Devleti ile İdil Ural boyunda yaşayan Türk toplulukları arasında âdeta bir kültür elçisi gibi önemli bir fonksiyonu yerine getirmiştir. İstanbul’da tahsil almış, 1910-1912 yılları arasında Balkan Harbi’ni izlemek üzere Vakit gazetesinin savaş muhabiri olarak İstanbul’da bulunmuştur.
 Yazdıklarıyla ağırlıklı olarak toplumun kanayan yaralarına vurgu yapan Kerimî, Müslüman Türk toplumunun geri kalma nedenlerini sürekli sorgulamıştır. Toplumun kanayan yaralarını bir sosyolog gibi tespit eden Kerimî bu sorunları teşhis etmenin yanı sıra, ne yapılması gerektiğini ve çözüm yollarını da yazılarında sıklıkla dile getirmiştir. Asıl amacı eğitim faaliyetleri temelinde okumanın bilhassa kız çocukları arasında yaygınlaşmasını sağlamak olan Kerimî, bu amaçla İsmail Gaspıralı’nın uygulamaya koyduğu modern okullarda görev almıştır.
 Düşünceleri dolayısıyla medreseden dışlanışının yanı sıra öğrenimi sırasında İstanbul’da görülen büyük yangın ve deprem felaketleri onun psikolojik yapısında derin izler bırakmıştır. Bu çalışmada zorlu bir hayat yaşayan Kerimî’nin hayatının tamamına hâkim olan melankolik ruh halinin nedenleri sorgulanmaya çalışılacaktır.","PeriodicalId":486022,"journal":{"name":"Uluslararası Türk Dünyası Araştırmaları Dergisi","volume":"54 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-13","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135923062","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Filistin'e Yapılan Yahudi Göçleri ve Toprak Satışı Meselesi","authors":"Tuğba KARABULUT","doi":"10.59182/tudad.1306406","DOIUrl":"https://doi.org/10.59182/tudad.1306406","url":null,"abstract":"Filistin Ortadoğu’nun ve dünyanın jeopolitik olarak en önemli konumundadır. Üç semavi dinin çıkış noktası olan, birçok etnik ve dini kökenden insanın bir arada yaşadığı Filistin coğrafyası Yahudilerin inancında vaat edilmiş toprakların bulunduğu Kudüs’ü içinde bulunduran bir bölgedir. Yahudilerin birçok sebeplerle belli bir devletinin olmaması ve dünyada başka devletlerin yönetiminde yaşamaları siyasi Siyonizm’in ortaya çıkışıyla birlikte sona ermiştir. Bundan sonra Yahudiler bir devlet kurmak amacıyla Siyonist liderler öncülüğünde özellikle Filistin’e göç etmişlerdir. Bu göçler bölgede yerleşik bulunan Araplarla uzun yıllar sürecek sorunlara sebep olmuştur.","PeriodicalId":486022,"journal":{"name":"Uluslararası Türk Dünyası Araştırmaları Dergisi","volume":"19 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-04","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135590825","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"BİR SİYASİ COĞRAFYA TERİMİ OLARAK “LİMİTROF ÜLKE” KAVRAMI VE KÜRESEL JEOPOLİTİĞE ETKİLERİ","authors":"Yüksel Bekir HOŞ","doi":"10.59182/tudad.1345180","DOIUrl":"https://doi.org/10.59182/tudad.1345180","url":null,"abstract":"Limitrof ülke kavramı, tarih boyunca farklı kültürlerin ve imparatorlukların sınırlarında bulunan, genellikle stratejik ve jeopolitik önemi olan ülkeleri ifade etmiştir. Bu tür ülkeler genellikle büyük güçlerin etkisi altında kalmış, bazen bağımsızlık mücadeleleri vermiş ve-ya bağımsızlıklarını koruma amacıyla dengeleri sağlama çabası içinde politika sürdürmüş olup genellikle büyük güçlerle ilişkilerinin dinamikleri, güvenlik endişeleri ve coğrafi konumları nedeniyle önem taşırlar.
 Sınır boyu devleti kavramı, özellikle Soğuk Savaş sonrası Sovyetler Birliği’nin dağılması akabinde Rusya çevresinde bağımsız-lığını kazanan eski Sovyet ülkelerinin bağımsızlıklarını kazandıktan sonra, jeopolitik olarak hala Rusya'nın etki alanında kalmış olmaları veya Rusya ile karmaşık ilişkiler içinde bulunmaları sebebiyle jeopolitik biliminin dikkatini çekmiştir. Zira bu ülkeler, bağımsızlık kazandıktan sonra hem kendi iç dinamikleri hem de bölgesel ve küresel oyuncularla olan ilişkileri nedeniyle jeopolitik bir odak noktası haline gelmiştir.
 Dünya siyasetinin dinamik yapısı özellikle de 21. yy itibariyle \"limitrof devlet\" kavramı da değişen siyasi konjonktür kapsamında güncel örneklerle yeniden ele alınarak değerlendirilmelidir. Bu çalışmada, limitrof teorileri; fiziki sınır ve güç ekseninde limitrof devletler örneklemeleri; sınır jeopolitiği bağlamında limitrof devletlerin bağımsızlıklarını koruma çabaları ve limitrofu oldukları devlet ve yapılarla ilişkileri ele alınarak limitrof devlet kavramının 21. yy ekseninde güncellenme ihtiyacı ortaya konulacaktır.","PeriodicalId":486022,"journal":{"name":"Uluslararası Türk Dünyası Araştırmaları Dergisi","volume":"10 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-03","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135695813","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}