{"title":"Investigation of Gifted Students’ Attitudes and Behaviors Towards Environment","authors":"Salih CEYLAN, Tuğba TETİK, Ramazan PEKER","doi":"10.32709/akusosbil.1072910","DOIUrl":"https://doi.org/10.32709/akusosbil.1072910","url":null,"abstract":"Bu araştırmada, ilkokul dördüncü sınıfta öğrenim gören özel yetenekli öğrencilerin çevreye yönelik tutumlarının ve çevreye yönelik sorumlu davranışlarının bazı demografik değişkenlere göre incelenmesi amaçlanmıştır. Betimsel tarama modeli olarak tasarlanan araştırmanın çalışma grubunu 2021-2022 Eğitim Öğretim yılı birinci döneminde 8 farklı ildeki bilim ve sanat merkezinde öğrenim gören 281 özel yetenekli dördüncü sınıf öğrencisi oluşturmaktadır. Veriler ‘Kişisel Bilgi Formu’, ‘Çevreye Yönelik Tutum Ölçeği’ ve ‘Çevreye Yönelik Sorumlu Davranış Ölçeği’ ile toplanmıştır. Araştırmada; özel yetenekli ilkokul dördüncü sınıf öğrencilerinin çevreye yönelik tutumlarının yüksek düzeyde olumlu olduğu; öğrencilerin cinsiyetleri bakımından da kız öğrencilerin erkek öğrencilere göre çevreye yönelik daha olumlu tutuma sahip oldukları ortaya çıkmıştır. Sosyoekonomik durumlarına göre, düşük gelir grubunda bulunan öğrencilerin çevreye yönelik tutumlarının diğer gelir gruplarındaki öğrencilere göre daha yüksek düzeyde olumlu olduğu ortaya çıkmıştır. Özel yetenekli ilkokul dördüncü sınıf öğrencilerinin çevreye yönelik sorumlu davranışları ortaya koyma düzeylerinin yüksek olduğu, kız öğrencilerin erkek öğrencilere göre çevreye yönelik daha sorumlu davranışlara sahip oldukları; okul gezisine katılan öğrencilerin katılmayan öğrencilere göre çevreye yönelik daha sorumlu davranışa sahip oldukları ortaya çıkmıştır. Özel yetenekli ilkokul dördüncü sınıf öğrencilerinin çevreye yönelik tutumları ile çevreye yönelik sorumlu davranışları arasında pozitif yönde orta düzeyde anlamlı bir ilişki olduğu ortaya çıkmıştır.","PeriodicalId":470191,"journal":{"name":"Afyon Kocatepe Üniversitesi sosyal bilimler dergisi","volume":"59 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"134883342","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Hosting The Expo As An Urban Strategy","authors":"Senem TEZCAN, Bengi POLAT","doi":"10.32709/akusosbil.1005232","DOIUrl":"https://doi.org/10.32709/akusosbil.1005232","url":null,"abstract":"Kentler rekabetçi süreçler içerisinde marka değerini olumlu etkileyecek stratejiler üretmeye çalışmaktadır. Bunlardan biri küresel ölçekli bir etkinlik olan EXPO’dur. EXPO, adaylık sürecinden başlayarak sonrası süreç de dâhil olmak üzere kentlere katkı sağlamaktadır. Her dönem farklı kentte düzenlenen EXPO’lar, düzenlendikleri dönemin özelliklerine bağlı olarak çeşitlenmektedir. Gelişmeler, mimari yaklaşımlar, sanat akımları etkinliğe ev sahipliği yapan kentlerde dünya ile paylaşılmaktadır. Çalışmada incelenen, etkinliklerin kentlere etkileri ve ev sahipliği yapmasında stratejiler iki nedenle çalışılmaya gerek duyulmuştur. Birincisi bir mega etkinliğin kentte ve küresel ölçekte yarattığı etkilerini değerlendirmektir. İkincisi sergilerin kendi karakteristik özellikleri üzerine yoğunlaşarak, kendi dönemleri içerisinde yarattıkları farklılıkları irdelemektir. Bu amaçla ilk sergi olan 1851 sergisinden başlayarak EXPO’lar incelenmiştir. Ardından kente katkıları üzerinden sistematik bir gruplandırma yapılarak analiz edilmiştir. Sonuç kısmında kentsel bir strateji olarak EXPO’ların nasıl ele alınabileceği üzerine görüşler geliştirilmiştir. Çalışmanın amacı EXPO’ya ev sahipliği yapmanın sağladığı avantajlardan faydalanmanın etkinliğin kendi iç dinamikleri ve kente etkileri üzerinden nasıl şekillendiğinin ortaya konmasıdır. EXPO’lar, kentlerin rekabet avantajı elde etmek için ihtiyaç duyduğu imaj, saygınlık ve tanıtım değerlerini sağlamaktadır. İnsanoğlunun ortak sorunlarına çözüm arayarak küresel iş birlikleri yaratmaktadır. EXPO’lar, turizm başta olmak üzere birçok alanda istihdam yaratmakta ve ekonomik katkı sağlamakta; altyapı, kentsel yenileme gibi konularda kentlerin gelişmesini hızlandırmaktadır.","PeriodicalId":470191,"journal":{"name":"Afyon Kocatepe Üniversitesi sosyal bilimler dergisi","volume":"57 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"134884058","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Kuril Adaları Sorunu Çerçevesinde İkincil Aktörlerin Bölgedeki Geleceği","authors":"Ceren HAKYEMEZ, Ayça EMİNOĞLU","doi":"10.32709/akusosbil.1116959","DOIUrl":"https://doi.org/10.32709/akusosbil.1116959","url":null,"abstract":"Uluslararası sistemin tarihsel süreç içerisinde geçirdiği dönüşüm, yeni jeopolitik çekim merkezlerinin ortaya çıkmasına neden olurken, aynı zamanda çeşitli aktörlerin farklı amaçlarla ve farklı coğrafyalarda faaliyetlerde bulunma niyetlerine yol açmıştır. Günümüzde Asya-Pasifik bölgesi de bu cazibe merkezlerinden biri olarak kabul görmüş ve uluslararası konjonktürde hayati bir yer edinmiştir. Bu coğrafyada yer alan Kuril Adaları sorunu da çalışmanın bir parçası olarak ele alınan bölgesel dinamikler açısından önemli bir faktör olarak değerlendirilmektedir. Bu çalışma; Kuril Adaları sorununun çözülmesi halinde kurulacak olası bir Rus-Japon yakınlaşmasının, bölgesel güvenlik üzerindeki etkilerinin incelenmesini amaçlamaktadır. Ayrıca bu yakınlaşmanın bölgesel güvenlik açısından önemli sonuçları olacağı düşünülmüş ve ikincil aktörlerin bölgedeki varlıklarını etkileyeceği tespit edilmiştir. Söz konusu sorunun gidişatını etkileyen ikincil aktörler, ABD ile Çin olarak belirlenmiş ve sorun özelinde kurulan çok boyutlu ilişkiler ele alınmıştır. Buna göre ABD, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Japonya'nın önemli bir müttefiki haline gelmiş ve imzaladıkları işbirliği anlaşması sonucunda iki ülkenin ilişkileri gelişmiştir. Çin, kendisi için stratejik öneme sahip bölgedeki etkinliğini artırırken, özellikle Soğuk Savaş'ın sona ermesiyle birlikte Rusya, bölgeye öncelik vermemiş, daha ziyade Batı ile bütünleşmeyi amaçlamıştır. Bu anlamda çalışmada ilişkilerin karmaşık yapısı nedeniyle devletlerin, birbirlerini algılamaları arasında oluşan farklılıkların aynı zamanda devletler tarafından, tehdit unsuru olarak da görülebileceği noktasından hareket edilerek bir analiz çerçevesi oluşturulmuştur.","PeriodicalId":470191,"journal":{"name":"Afyon Kocatepe Üniversitesi sosyal bilimler dergisi","volume":"64 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"134882923","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Development of World Energy Resources: The Example of the Russian Federation","authors":"Remzi BULUT","doi":"10.32709/akusosbil.1082497","DOIUrl":"https://doi.org/10.32709/akusosbil.1082497","url":null,"abstract":"Enerji kaynaklarının gelişim süreci, orta çağdan günümüze yeni buluşlara paralel olarak gelişme göstermiştir. Yeni buluş ve icatlar insan hayatını kolaylaştırırken, enerji gereksinimini artırmıştır. Sanayi inkılabıyla beraber enerji kullanımı farklı boyutlara taşınmıştır. Keşfedilen enerji kaynakları kullanım alanına göre kategorilere ayrılmıştır. Makineleşmeyle beraber enerji kullanımı, ekonominin gelişmesine ve büyümesine destek sağlamıştır. Enerji kaynakları ilk dönemlerde ihtiyaç, sonraki dönemlerde ekonomik zenginlik, günümüzde ise her ikisini kapsamakla birlikte politik malzeme olmuştur. Rusya Federasyonu için enerji kaynakları, ekonomik bakımdan hayati önem taşımaktadır. Rusya Federasyonu, zengin enerji kaynaklarının ekonomideki yeri nedeniyle dünya enerji piyasasının önemli aktörlerinden biri haline gelmiştir. Rusya Federasyonu’nun ekonomisinin durumunu dünya enerji fiyatları ve enerji kaynakları ticareti belirlemektedir. Avrupa ülkeleri pazarlarına bağımlı olmak istemeyen Rusya Federasyonu, alternatif pazarlar bulma peşindedir. Bu çalışma genel olarak iki kısımdan oluşmaktadır. Birinci kısımda enerji kaynaklarının tarihsel gelişimi ve dünya enerji kaynaklarının boyutu ele alınmıştır. İkinci kısımda Rusya Federasyonu’nda enerji kaynaklarının gelişim süreci ve ticareti incelenmiştir. Çalışma neticesinde; enerji kaynakları bakımından zengin olan ülkelerin ekonomik veya politik açıdan güçlü oldukları vurgulanmıştır.","PeriodicalId":470191,"journal":{"name":"Afyon Kocatepe Üniversitesi sosyal bilimler dergisi","volume":"24 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"134883695","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"The Effect of Sociotropic and Autonomous Personality Traits on Food Neophobia: The Case of Sivas Cumhuriyet University","authors":"Ayla HANÇER, Mukaddes GÜLER","doi":"10.32709/akusosbil.1067140","DOIUrl":"https://doi.org/10.32709/akusosbil.1067140","url":null,"abstract":"Bu araştırma, Sivas Cumhuriyet Üniversitesine bağlı Meslek Yüksekokullarında okuyan öğrencilerin besin neofobisi düzeylerini ölçmek, aynı zamanda sosyotropik ve otonom kişilik özelliklerinin besin neofobisi üzerine etkisini incelemek amacıyla yapılmıştır. Yiyeceklerin seçimini etkileyen bireysel faktörler arasında yer alan kişilik tiplerinin yeni bir yiyecekle karşılaşıldığı zaman etkili olduğu savunulmaktadır. Bu yüzden, sosyotropik ve otonom olmak üzere iki farklı kişilik yapısı seçilerek besin neofobisi üzerine etkileri araştırılmıştır. Araştırma evrenini Sivas Cumhuriyet Üniversitesi’ne bağlı Meslek Yüksekokulu öğrencileri oluşturmaktadır. Veri toplarken anket yöntemi kullanılmış ve toplamda 549 katılımcıya ulaşılmıştır. Araştırmadan elde edilen veriler SPSS 24.0 uygulama programı aracılığıyla analiz edilmiştir. Bu verilerin analizinde; tanımlayıcı istatistikler, normallik analizleri, ANOVA, bağımsız gruplar t testi ve çoklu doğrusal regresyon analizi kullanılarak değerlendirmeler yapılmıştır. Analiz sonuçlarına göre, katılımcıların büyük çoğunluğu (%49,5) besin neofobisine karşı nötr tutum sergilerken bir kısmının (%47,0) besin neofobisine sahip olduğu tespit edilmiştir. Otonom kişilik özelliklerinin besin neofobisi üzerinde etkili olduğu, sosyotropik kişilik özelliklerinin ise besin neofobisi üzerine etkisinin olmadığı saptanmıştır. Ayrıca, cinsiyet ve yaş ile besin neofobisi arasında istatiksel açıdan anlamlı bir fark bulunmamıştır.","PeriodicalId":470191,"journal":{"name":"Afyon Kocatepe Üniversitesi sosyal bilimler dergisi","volume":"56 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"134884055","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"COMPARISON OF SERHAT DEVELOPMENT AGENCY AND FIRAT DEVELOPMENT AGENCY IN THE CONTEXT OF SWOT ANALYSIS","authors":"Cihan ARSLAN","doi":"10.32709/akusosbil.1104974","DOIUrl":"https://doi.org/10.32709/akusosbil.1104974","url":null,"abstract":"Günümüzde her alanda hızlı bir değişim yaşanmaktadır. Bu yüzden gerek birey gerekse örgütler değişen çevre koşullarına ayak uydurabilmek için çeşitli planlamalar yapmak zorundadır. Yaşanılan dönemde kurumlar artık değer ve sürdürülebilirlik ilkelerine önem vermekte, planlarını bu ilkelere göre yapmaktadır. Bu bağlamda, gerekli planlamaları yapmak ve gerekli stratejiler geliştirmek zorunlu hale gelmiştir. Bu anlayış 1980’li yıllarda çok büyük ve uluslararası alanda faaliyet gösteren örgütlerde kendisini göstermiştir. Küreselleşme artık tüm dünyayı sarmış ve kaçınılmaz bir hal almıştır, Günümüzde ise, orta ve küçük ölçekli kurumlar bile strateji geliştirmek zorunda kalmıştır. Yönetim bilimi de bu durumu disiplini içine dâhil etmiş ve strateji olgusunu sistemleştirmiştir. Organizasyon çerçevesinde baktığımızda gerek özel gerekse kamu kuruluşları başarı sağlayabilmek ve bunu görselleştirebilmek adına çeşitli stratejiler geliştirmektedirler. Yönetim bilimine de riyaset eden bu tarz; bilgi, beceri, analiz ve yorum niteliklerini geliştirmektedir. Bu yüzden, Türkiye Cumhuriyeti’nin bölgesel eşitsizlik düzeyini daha alt seviyelere indirebilmek için oluşturulan kalkınma ajanslarını stratejik yönetim bağlamında değerlendirerek ve irdelemek önem arz etmektedir. Çalışmada, bir kamu kurumu olan Serhat Kalkınma Ajansı ve Fırat Kalkınma Ajansı’nın stratejik planlamaları doğrultusunda gerçekleştirdikleri SWOT analizleri karşılaştırılacaktır. Çalışmanın amacı stratejik yönetim süreçlerini analiz etmek için SWOT yöntemine başvuran ajansların farklılıklarını ve benzerliklerini ortaya koymaktır. Betimsel araştırma modelinin kullanıldığı çalışmada, analiz verileri resmi kaynaklardan elde edilmiştir.","PeriodicalId":470191,"journal":{"name":"Afyon Kocatepe Üniversitesi sosyal bilimler dergisi","volume":"42 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"134883337","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Türkçe eğitimi alanındaki yazma eğitimiyle ilgili lisansüstü tezler üzerine bir inceleme (2015-2021 yılları)","authors":"Ahmet DEMİREL","doi":"10.32709/akusosbil.1074129","DOIUrl":"https://doi.org/10.32709/akusosbil.1074129","url":null,"abstract":"Bu çalışmanın amacı yazma eğitimi ile ilgili 2015-2021 yılları arasında Türkiye’de yapılan lisansüstü tezlerin incelenerek bu tezlerin; kullanılan veri toplama araçlarına, ele alınan değişkenlerine, hedef kitlelerine, çalışma gruplarına/katılımcılarına, araştırma yaklaşımlarına göre dağılımını ortaya koymaktır. Bu amaç doğrultusunda söz konusu yıllar arasında Türkiye’de Türkçe eğitimi alanında yazma eğitimi ile ilgili yapılan 98 lisansüstü tez betimsel tarama modeline uygun olarak incelenmiştir. Araştırma bulgularına göre söz konusu yıllar arasında yazma eğitimi ile ilgili yapılan tezlerin büyük bölümünün yüksek lisans tezlerinden oluştuğu ve ana dili olarak Türkçe öğrenenleri hedef aldığı tespit edilmiştir. Bununla birlikte söz konusu tezlerden en çok kullanılan veri toplama araçlarının formlar ve ölçekler olduğu saptanmıştır. Bu formların içerisinde ise en çok kullanılanların görüşme ve kişisel bilgiler formları olduğu görülmüştür. Araştırma bulguları söz konusu tezlerde çalışma grubu/katılımcılar olarak en çok ortaokul öğrencilerinin yer aldığını, ortaokul öğrencilerin ardından ise sırasıyla ilkokul ve üniversite öğrencilerinin yer aldığını göstermiştir. Ayrıca araştırmada söz konusu tezlerde en çok benimsenen araştırma yaklaşımının nicel araştırma yaklaşımı olduğu ve bu tezlerde en çok yer alan bağımlı değişkenlerin sırasıyla yazma becerisi, yazma başarısı, yazma öz yeterliği, yazma tutumu, yazma kaygısı, yaratıcı yazma becerisi, yazma motivasyonu olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Araştırmada, elde edilen bu bulgular ilgili alanyazın ışığında tartışılarak çeşitli önerilerde bulunulmuştur.","PeriodicalId":470191,"journal":{"name":"Afyon Kocatepe Üniversitesi sosyal bilimler dergisi","volume":"44 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"134883338","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Kıskançlık Duygusu İle İlgili Bir Derleme","authors":"Melike Ecem KAYRAK, Melis ÇAPLI, Gülşah AKSAKALLI, Meryem KARAAZİZ","doi":"10.32709/akusosbil.1071433","DOIUrl":"https://doi.org/10.32709/akusosbil.1071433","url":null,"abstract":"Bu derleme çalışmasının amacı; kıskançlık duygusu ve bu duygu ile ilgili yapılan araştırma bulgularını ilişkilendirerek bir bilgilendirme sağlamaktır. Bu amaçla kıskançlık duygusunun tanımını, kıskançlık ve cinsiyet arasındaki ilişkiyi, kuramsal temelini, özelliklerini, romantik kıskançlık, romantik kıskançlıkta bağlanma stillerinin etkisi ve kıskançlığın tedavisi değerlendirilmiştir. Kıskançlığı çok yönlü bir kavram olarak incelemek daha uygundur. Kıskançlık duygusunu harekete geçiren çeşitli sebepler ve olaylar olabilmektedir. Bu sebeple etkili faktörlerin saptanması tedavi için önemlidir. Kıskançlığın, olumlu ya da olumsuz olarak sınıflandırılması için ise kıskançlık karşısında verilen tepkiler önemlidir. Yapılan derleme çalışmasında kıskançlığın çeşitli türleri ile birlikte kıskançlık durumunda kişilerin bağlanma stillerinin önemli bir rol oynadığına da vurgu yapılmıştır. Kıskançlık ile ilgili yapılan çalışmaların yeni yeni üzerinde durulmaktadır. Bu nedenle bu derleme kıskançlık ile ilgili yapılan çeşitli araştırmaları barındırması nedeniyle önem taşımaktadır. Kişilerin kıskançlık duygusu ile sorun yaşamaları durumunda başa çıkma stratejileri, iletişim becerilerinin güçlendirilmesi ve kıskançlık konusunda psikoeğitimlere önem verilmesi de gereklidir. Kıskançlık duygusu hakkında yapılmış olan araştırmalara dayalı olarak; sosyal medyanın, çiftler arasında oluşan kıskançlık duygusunda önemli bir etkiye sahip olduğu, güvenli bağlanma stilinin kıskançlık duygusu üzerindeki önemi ve bu duygunun cinsiyetlere göre farklılık gösterdiği sonucuna ulaşılmıştır. Ulaşılan sonuca da bakıldığında aşırı kıskançlığın kişinin kendisine ve çevresindeki insanlara verdiği zararı önlemek veya en aza indirgemek için bu alanda yapılan her çalışmanın çok büyük önem taşıdığı anlaşılmaktadır.","PeriodicalId":470191,"journal":{"name":"Afyon Kocatepe Üniversitesi sosyal bilimler dergisi","volume":"55 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"134884059","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Suddenness in Hard Work Ethic: Robert Fox’s “A Fable” Short Short Story","authors":"Zennure KÖSEMAN","doi":"10.32709/akusosbil.1088617","DOIUrl":"https://doi.org/10.32709/akusosbil.1088617","url":null,"abstract":"This article highlights that individuals make sudden decisions in their rushing world that has hard work ethic in itself. Fables have moral lessons as in Robert Fox’s “A Fable” short short story. This article concerns the tendency of hard work ethic to earn money by conforming to the rat-race of living. It analyzes a short short story in which the American Dream is hidden in this rushing world. The reality of the pursuit of American Dream of success is quite different. It does not bring success for everyone all the time. “A Fable” is quite extraordinary: Having the setting of the subway, it depicts the hastiness of working life in which individuals become like a machine to work hard. As they intend to earn their living by working hard, they ultimately aspire to become a wealthy individual. Although this short short story is quite short it has a semantic depth in which there are implicit meanings in the written text. Flowing life on the subway has optimistic outlook. Similar to the other individuals in Manhattan, these individuals pursue the wish of actualizing the myth of the American Dream to have success and become wealthy through their hard work. However, they ultimately notice that they actualize most of the things opposite to the American Dream of success in their lives.","PeriodicalId":470191,"journal":{"name":"Afyon Kocatepe Üniversitesi sosyal bilimler dergisi","volume":"21 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"134882924","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"The Effect of Resonant Leadership on Happiness at Workplace","authors":"Sezer AYAZ","doi":"10.32709/akusosbil.1124695","DOIUrl":"https://doi.org/10.32709/akusosbil.1124695","url":null,"abstract":"The aim of the research is to determine the existence, direction and level of the relationship between resonant leadership and happiness at workplace. The relationship between resonant leadership and happiness at work has been examined for the first time in this study in a national and international context. Simple linear regression analysis, ANOVA, descriptive statistics, second level confirmatory factor analysis, independent samples t-test and Pearson correlation analysis were applied to analyze the data obtained using the questionnaire. The results of the analysis revealed that there were significant differences among the participants in different groups according to their demographic characteristics. As a result of the regression analysis, it was determined that resonant leadership was a significant predictor of all sub-dimensions of happiness at work at the p <.05 level. Correlation analysis showed that there is a significant relationship at p<.01 level between resonant leadership and all sub-dimensions of happiness at work separately. Organizations that evaluate the importance of leadership types during the strategic plan creation phase and scientists who carry out supportive or developmental studies on the relevant subject are expected to benefit from the outputs.","PeriodicalId":470191,"journal":{"name":"Afyon Kocatepe Üniversitesi sosyal bilimler dergisi","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"134883341","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}