{"title":"Derin Öğrenme ve Transfer Öğrenme Yöntemleri Kullanarak Değişen Yıldızlarda Sınıflandırma","authors":"Emrullah Kuştaşı, Mete Yağanoğlu","doi":"10.55024/buyasambid.1501877","DOIUrl":"https://doi.org/10.55024/buyasambid.1501877","url":null,"abstract":"Değişen yıldızların sınıflandırılması, geleneksel yöntemlerle bazen zorlu bir süreç olabilir. Gökbilimcilerin, genellikle yıldızların parlaklık eğrilerini ve diğer fiziksel özelliklerini analiz ederek sınıflandırma yaptıkları süreç, zaman alıcı ve zahmetli olabilir. Transfer öğrenimi yaklaşımı, bu noktada önemli bir rol oynayabilir. Bu çalışma ile gökbilimcilerin yıldız sınıflandırması yaparken daha az sayıda veri etiketlemesi yaparak, çalışmalarını yapmalarını sağlayıp, zaman alıcı ve zahmetli bir sürecin kısaltılması amaçlanmıştır. Transfer öğrenme için bir derin sinir ağı eğitilmiş ve bu modelin performansı diğer makine öğrenmesi yöntemleriyle de karşılaştırılmıştır. Model eğitiminde kullanılan veri setleri, CoRoT hedefleri için yapılan çalışmalardan elde edilmiş veri setleridir. Bu veri setleri CoRoT hedeflerinin ışık eğrileriyle yapılan hesaplamalarından oluşur. Transfer öğrenme için eğitilen temel model metrikleri incelendiğinde doğruluk, duyarlılık, hassasiyet ve f1-skor değerlerinin %94 olduğu bulunmuştur. Değişen yıldızların sınıflandırılmasında transfer öğrenimi yaklaşımı kullanıldığında, daha önce sınıflandırılmış yıldızların bilgileri ve özellikleri yeni yıldızların sınıflandırılmasında kullanılabilir. Çalışmadan elde edilen temel modelin astronomi alanında farklı problemler ve farklı veri setleri için yeniden kullanılabilir olması ve bu alanda çalışan araştırmacılara katkı sağlaması beklenmektedir.","PeriodicalId":505391,"journal":{"name":"Batman Üniversitesi Yaşam Bilimleri Dergisi","volume":"21 17","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-07-02","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"141685658","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"The Effect of Physical Activity on Psychological Resilience and Quality of Life in Middle-Aged Working Individuals","authors":"M. Eren","doi":"10.55024/buyasambid.1387376","DOIUrl":"https://doi.org/10.55024/buyasambid.1387376","url":null,"abstract":"Bu araştırma orta yaş çalışan bireylerde fiziksel aktivitenin psikolojik sağlamlık ve yaşam kalitesine etkisi ile birlikte bazı değişkenler açısından incelenmesi amacıyla yapılmıştır. Araştırmaya orta yaş durumunda bulunan farklı demografik özelliklere sahip 284 çalışan birey katılmıştır. Verilerin toplanması dört kısımdan oluşmaktadır. İlk kısımda araştırmacının geliştirmiş olduğu kişisel bilgiler, ikinci kısımda ise Uluslararası Fiziksel Aktivite Değerlendirme Anketi (IPAQ), üçüncü kısımda Psikolojik sağlamlık ölçeği, son kısımda ise Yaşam kalitesi ölçeği olan World Health Organization Quality of Life (WHOQOL-BREF) kullanılmıştır. Orta yaş çalışan bireylerde fiziksel aktivitenin psikolojik sağlamlık ve yaşam kalitesine etkisi incelenmiş; fiziksel aktivite ve cinsiyet arasında; psikolojik sağlamlık, yaşam kalitesi ile maddi durum arasında ayrıca yapılan regresyon analizde ise psikolojik sağlamlık ile yaşam kalitesi arasında anlamlı farklılık olduğu (p0.05). Araştırmanın sonucunda fiziksel aktivite ve cinsiyet arasında, psikolojik sağlamlık, yaşam kalitesi ile maddi durum arasında ve psikolojik sağlamlık ile yaşam kalitesi arasında pozitif yönlü anlamlı farklılık olduğu sonucuna varılmıştır.","PeriodicalId":505391,"journal":{"name":"Batman Üniversitesi Yaşam Bilimleri Dergisi","volume":"33 10","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-12-25","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139157391","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"The Conservatism Approach Of The National Vision Parties","authors":"Muhittin Işik","doi":"10.55024/buyasambid.1368825","DOIUrl":"https://doi.org/10.55024/buyasambid.1368825","url":null,"abstract":"Bu çalışma Milli Görüş geleneğini temsil eden partilerin (Milli Nizam Partisi, Milli Selamet Partisi, Refah Partisi, Fazilet Partisi, Saadet Partisi) muhafazakârlık anlayışını muhafazakâr değerler (gelenek, din, aile, toplum, mülkiyet, otorite vb.) üzerinden ana hatlarıyla ele almayı amaçlamıştır. Literatürde Milli Görüş partilerini konu edinen çok sayıda çalışma bulunmakla birlikte söz konusu partilerin muhafazakârlık anlayışını doğrudan irdeleyen akademik çalışmaların olmadığı gözlenmiştir. Bu çalışma ise literatürdeki bu boşluğu önemli ölçüde giderme iddiasındadır. Bu çerçevede geniş bir literatür taraması ve derinlemesine analiz metoduyla birincil kaynaklardan yararlanılarak Milli Görüş partilerinin muhafazakâr tutumları analiz edilmiştir. Milli Görüş partilerinin muhafazakârlık anlayışının tam anlamıyla anlaşılması için 1980 öncesi ve sonrası biçiminde bir dönemsel kategoriye gidilmiştir. Bu kapsamda 1980 öncesi dönemde faaliyet yürüten iki Milli Görüş Hareketi partisi (Milli Nizam Partisi ve Milli Selamet Partisi) muhafazakâr değerlerden özellikle din ve aileye önem atfetmiş olmakla birlikte 1980 sonrası dönemde Milli görüş geleneğini temsil eden partilerden Refah Partisi muhafazakâr değerleri özümsemiş ancak ardıl partiler (Fazilet Partisi ve Saadet Partisi) muhafazakâr değerlerden ziyade demokrasi, laiklik, insan hakları vb. konulara vurgu yapmıştır.","PeriodicalId":505391,"journal":{"name":"Batman Üniversitesi Yaşam Bilimleri Dergisi","volume":"61 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139220811","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Elektrikli Araçlarda Kullanılan Lityum İyon Bataryaların Hava, Sıvı Ve Isı Borulu Termal Yönetim Sistemlerinin İncelenmesi","authors":"Ferhat Akkuş, Mehmet Zerakki Işık","doi":"10.55024/buyasambid.1339607","DOIUrl":"https://doi.org/10.55024/buyasambid.1339607","url":null,"abstract":"Elektrikli araçlarda kullanılan ve direkt olarak aracın performansına etkileyen bataryalar, kimyasal enerjiyi elektrik enerjisine dönüştürerek elektrik motorunun dönmesini sağlayan en önemli parçadır. Bataryalar içerisinde lityum iyon bataryalar, diğer bataryalara göre yaygın olarak kullanılmasının sebebi, enerji yoğunluğunun, geri dönüştürülebilirliğinin ve özgül gücünün yüksek, ağırlığının ve kendi kendine deşarj oranlarının düşük, daha uzun çevrim ömrü ve daha fazla enerji depolanabilirliğe sahip olmasıdır. Lityum iyon batarya hücrelerinin güvenliği, performansı ve dayanıklılığı sıcaklığa karşı hassas olduğundan optimum çalışma sıcaklığı 20 °C ile 40 °C arasındadır. Optimum çalışma sıcaklığının üzerindeki sıcaklıklarda batarya hücresinin aşırı ısınması termal kaçaklara, bataryalarda yanmalara ve hatta patlamalara sebep olmaktadır. Bataryaların aşırı ısınmasını engellemek amacıyla batarya hücresinin sıcaklığının homojen olarak dağılması, çalışma sıcaklığının öngörülen aralıkta tutulması ve istenilen sıcaklığın sağlanması batarya termal yönetimi için en önemli parametrelerdir. Bu çalışma lityum iyon bataryaların kullanılmasında en çok karşılaşılan sorunlardan biri batarya hücresinin sıcaklığının homojen dağılması ve optimum çalışma sıcaklığı aralığında tutulmasına yönelik yapılan batarya termal yönetim sistemlerine genel bir bakış açısı sunmaktadır. Bu makale son yıllarda kullanılan hava soğutmalı, sıvı soğutmalı ve ısı borulu soğutmalı yöntemleri tanıtır, avantaj ve dezavantajları tartışarak karşılaştırır.","PeriodicalId":505391,"journal":{"name":"Batman Üniversitesi Yaşam Bilimleri Dergisi","volume":"260 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-11-07","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139284248","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Taguchi Dizayn ile belirlenen optimum ANN kullanarak kriyojenik işlem uygulanmış ve uygulanmamış kesici takımlarla elde edilen kesme kuvvetlerinin tahmini","authors":"Şehmus Baday, H. Gürbüz, Onur Ersöz","doi":"10.55024/buyasambid.1367269","DOIUrl":"https://doi.org/10.55024/buyasambid.1367269","url":null,"abstract":"This experimental and statistical study addresses the prediction of cutting forces by using the optimum Artificial Neural Network employed by Taguchi design. For this purpose, input and output transfer function and training algorithm were selected as control parameters, while Mean Square Error was chosen as output parameters for evaluating optimum ANN structure with S/N ratios. ANN structure was optimized through Taguchi L9 orthogonal design, which occurred 5 set-up for utilizing all training function. According to MSE values of S/N ratios, each set-up was compared with the obtained prediction of making values of cutting forces to the optimal result. For each set, the hidden transfer function, output transfer function and training function used in the optimal ANN structure were determined. The optimal ANN structure for cutting forces obtained in turning experiments were logsig transfer function in hidden layer, Tlm training function and pureline transfer function in output layer, while R square was at 0.999945. It was found that ANN based Taguchi orthogonal design was successful in evaluating the experimental results.","PeriodicalId":505391,"journal":{"name":"Batman Üniversitesi Yaşam Bilimleri Dergisi","volume":"23 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-10-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139314929","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Sulu Çözeltilerden Civa(II) İyonlarının Adsorpsiyonunda Hidroklorik Asit İle Modifiye Edilmiş Kilin Kullanılması","authors":"Yalçın Altunkaynak, Mutlu Canpolat","doi":"10.55024/buyasambid.1339566","DOIUrl":"https://doi.org/10.55024/buyasambid.1339566","url":null,"abstract":"With their natural abundance and minimal processing requirements, clays hold the potential to serve as economical adsorbents for various heavy metals. In this research, the adsorption capacity of hydrochloric acid (HCl) modified clay to adsorb mercury(II) (Hg2+) ions from aqueous solutions was investigated. The parameters affecting the adsorption capacity were determined by studying the initial metal ion concentration, contact time, and temperature effects. For natural clay, an optimal initial concentration of 400 mg/L and a contact time of 50 minutes were identified. Meanwhile, modified clay showed best results with an initial concentration of 400 mg/L and a contact time of 60 minutes for Hg2+ ions. The analysis of isotherm data revealed that the Langmuir isotherm model exhibited the best fit for both materials in Hg2+ ion adsorption. At temperatures of 298 K, 308 K, and 318 K, the adsorption capacity for natural clay and Hg2+ ions were found to be 4.56, 5.01, and 5.08 mg/g, respectively. Meanwhile, the modified clay displayed adsorption capacities of 11.12, 11.37, and 12.30 mg/g for Hg2+ ions at the same temperatures. Additionally, the kinetic analysis determined that the pseudo-second-order kinetic model was the best fit for both materials in Hg2+ ion adsorption. The adsorption experiments investigated the adsorption mechanisms of Hg2+ metal ions on both natural clay and modified clay, with results indicating that the modified clay had a higher adsorption capacity for metal ions compared to the raw clay.","PeriodicalId":505391,"journal":{"name":"Batman Üniversitesi Yaşam Bilimleri Dergisi","volume":"36 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139339726","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"On Derivatives of the Werb *Kö-","authors":"Hami Akman","doi":"10.55024/buyasambid.1329624","DOIUrl":"https://doi.org/10.55024/buyasambid.1329624","url":null,"abstract":"Sondan eklemeli dillerden olan Türkçede bir kelime, bazen kök olarak -ünlü olmak kaydıyla- tek sese kadar indirgenebilmektedir. Yapılan incelemelerle birlikte bazı yapım eklerinin köke karışması sebebiyle kök sayılan birçok kelimenin, aslında kök olmayıp gövdeden ibaret olduğu ortaya konulmuştur. Bu çalışmada farazi bir kök olarak ele alınan kö- fiilinin türevleri ele alınmıştır. Kö- kök fiiline, bazı araştırmacılar tarafından “bağlamak; yanmak” ya da “yükselmek, yüksek olmak” gibi farazi anlamlar verilmiştir. Çalışmada bazı araştırmacılara göre kök sayılan “göbek, gök, göl, köp (çok, fazla), köprü, kötürüm; gövermek (yükselmek), götürmek, köpmek (şişmek), köpürmek”, köp “çok, fazla” ve köp- “şişmek; çoğalmak, artmak” vd. kelimeler *kö- farazi kökünden türeyen birer gövde olarak ele alınmışlardır. Söz konusu kök fiile türevleri olduğu düşünülen bu kelimelerden yola çıkarak “yükselmek, yükseltmek; kaldırmak; şişmek, şişirmek” gibi anlamlar verilmiştir. Çalışmanın giriş kısmında kök terimi hakkında bilgiler verilip bazı araştırmacıların *kö- fiiliyle ilgili görüşlerine değinilmiştir. Ana metinde “yükselmek, yükseltmek; kaldırmak; şişmek, şişirmek” gibi anlamlar yüklenen söz konusu kök fiilden türediği düşünülen isim ve fiil gövdeleri ele alınmıştır. Sonuç kısmında ise ele alınan konu genel bir değerlendirilmeye tabi tutulmuştur.","PeriodicalId":505391,"journal":{"name":"Batman Üniversitesi Yaşam Bilimleri Dergisi","volume":"87 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"139339762","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}