{"title":"Yeni Kurumsal İktisat Çerçevesinde Türkiye'ye Gelen Doğrudan Yabancı Yatırımların Değerlendirilmesi","authors":"Diğdem Pekcan, Mehmet Arslanoğlu","doi":"10.17065/huniibf.1327102","DOIUrl":"https://doi.org/10.17065/huniibf.1327102","url":null,"abstract":"Bu çalışmada Türkiye’ye gelen doğrudan yabancı yatırımlar, Yeni Kurumsal İktisat perspektifinde analiz edilmektedir. Türkiye’ye gelen doğrudan yabancı yatırımların potansiyelin altında kalmasının nedenleri kurumlar, işlem maliyetleri, mülkiyet hakları gibi argümanlara dayandırılarak ortaya konulmuştur. Bu nedenle kurumsal belirleyicilerin Türkiye’ye gelen doğrudan yabancı yatırımlar üzerindeki etkisi araştırılmıştır. 1999-2021 yılları arasında kapsayan bu çalışmada; dışa açıklık, enflasyon, insani gelişme endeksi değişkenleriyle birlikte yönetişim göstergeleri, sivil özgürlükler ve siyasi haklar da kurumsal değişkenler olarak yer almaktadır. Kurumsal değişkenlere Asal Bileşenler Analizi uygulanarak formel kurumlar değişkeni elde edilmiştir. Çalışmada, üç farklı model oluşturularak ARDL sınır testi yöntemiyle formel kurumlar ile Türkiye’ye gelen doğrudan yabancı yatırımlar üzerindeki ilişki tespit edilmiştir. Dışa açıklık değişkenin doğrudan yabancı yatırımlar üzerinde pozitif bir etkiye sahip olduğu, formel kurumlarla arasında uzun dönem ilişkisi olduğu tespit edilmiştir. Enflasyon değişkenin doğrudan yabancı yatırımlar üzerinde negatif bir etkiye sahip olduğu, formel kurumlarla arasında uzun dönem ilişkisi olduğu tespit edilmiştir. Uzun dönem katsayıları incelendiğinde ise her iki değişkene kıyasla formel kurumların doğrudan yabancı yatırımlar üzerinde daha fazla etkiye sahip olduğu gözlenmektedir. İnsani gelişme endeksinin doğrudan yabancı yatırımlar üzerinde pozitif bir etkiye sahip olduğu, formel kurumlar ile uzun dönem ilişkisi olduğu tespit edilmiştir ve insani gelişme endeksinin doğrudan yabancı yatırımlar üzerinde daha etkili olduğu sonucuna ulaşılmaktadır.","PeriodicalId":472682,"journal":{"name":"Hacettepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi dergisi","volume":"89 15","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-06-11","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"141359545","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"HAVA DURUMU RİSKİNİN YÖNETİMİNDE İKLİM TÜREV ÜRÜNLERİ: AVRUPA TİPİ BİR İKLİM SATIM OPSİYONU TASARIMI VE HEDGE ETKİNLİĞİNİN ANALİZİ","authors":"Bingül Satioğlu, Erdinç Altay","doi":"10.17065/huniibf.1276946","DOIUrl":"https://doi.org/10.17065/huniibf.1276946","url":null,"abstract":"Hava durumu riski, tüm ekonomileri ve birçok sektörü etkilemekte olan önemli bir risk türüdür. Hava durumu riskinin bir alt çeşidi olan katastrofik hava risklerinden doğan zararlar, uzun süredir bu sektörde hizmet vermekte olan sigorta ve reasürans şirketleri tarafından yönetilmektedir. Ancak iklim değişikliğine bağlı etkiler tüm ekonomik sektörleri etkileyerek daha belirgin hale geldikçe, katastrofik olmayan hava durumu risklerinin yönetimi de giderek önem kazanmıştır. İklim türev ürünleri, şirketlerin katastrofik olmayan hava durumu riskine maruz kalmaları durumunda karşılaşılan kayıplara karşı bu şirketlerinin kendilerini hedge etmesi için esnek çözümler sunan finansal türev ürünlerdir. İklim türev ürünleri üzerine gerçekleştirilen birçok çalışma bu ürünlerin fiyatlandırılması sorununa değinirken, bu ürünlerin hedge etkinliği üzerine az sayıda çalışma bulunmaktadır. Bu nedenle bu çalışmanın temel amacı, bir iklim türev ürün sözleşmesi tasarlamak ve tasarlanan bu türev sözleşmenin hedge etkinliğini Türkiye tarım sektöründe analiz etmektir. Buna göre çalışmada geçmiş verilerden hareketle mısır verimi (kg/da) ve daha çok tarım alanında kullanılan kümülatif büyüyen günler derecesi arasındaki ilişki incelenmiş, ardından buna uygun olarak Avrupa tipi bir satım opsiyonu tasarlanarak Burn Analizi ile fiyatlandırılmış ve son olarak varyans metodu kullanılarak hedge etkinliği analiz edilmiştir. Çalışma sonucunda elde edilen bulgulara göre, iklim türev ürünü kullanılması durumunda mısır yetiştiriciliği yapan çiftçilerin gelir volatiliteleri olarak hesaplanan riskleri %14 ile %34 arasında düşüş göstermekte, mısır verimi ve dayanak varlığın arasındaki korelasyon arttıkça çiftçilerin gelir volatilitelerindeki düşüş artmaktadır.","PeriodicalId":472682,"journal":{"name":"Hacettepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi dergisi","volume":"77 3","pages":""},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2024-03-04","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"140080318","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"Ekonomik Büyüme ve Gelişme Mental Hastalıkları Etkiler mi? Gelişmekte Olan ve Az Gelişmiş Ülkelerden Kanıtlar","authors":"Ömer Faruk GÜLTEKİN, İlyas Kays İMAMOĞLU","doi":"10.17065/huniibf.1186860","DOIUrl":"https://doi.org/10.17065/huniibf.1186860","url":null,"abstract":"Ekonomik büyüme ve gelişme süreci toplumlara refah artışı olarak yansırken başta kirlilik ve bazı hastalıkların ortaya çıkışı gibi olumsuz etkilere de yol açabilmektedir. Nüfus artışı ve şehir hayatının getirdiği stres ve baskılar da mental hastalıkların artışına yol açmaktadır. Bu çalışmanın amacı, azgelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde, mental hastalıkların gelir, nüfus ve sağlık gibi önemli kalkınma göstergeleriyle olan ilişkilerini araştımaktır. Çalışmada 119 farklı ülkede 1995-2019 dönemi verileriyle mental hastalıklar üzerinde kişi başına düşen gelir düzeyi, doğumda beklenen yaşam süresi, kadın başı doğum oranı ve kilometrekare başına düşen insan sayısı değişkenleri kullanılarak Kuznets modeli yardımıyla araştırılmıştır. Tahmin sürecinde kantil regresyon testi sonuçlarına bağlı olarak mental hastalıklar ile kişi başına gelir arasında birçok kantil düzeyi için “U” şeklinde bir ilişkinin olduğu tespit edilmiştir. Mental hastalıkların kişi başına düşen gelir düzeyine bağlı dönüm noktası farklı kantil düzeyleri ortalaması için yaklaşık 2000 dolar olarak hesaplanmıştır. Ekonomik büyüme ve gelişme çabaları içerisinde olan toplumların, şehir hayatı ve kalabalık nüfusun neden olduğu risklere yönelik politika geliştirmelerinin mental hastalıkları azaltma sürecinde ülkelere avantajlar sağlayacağı söylenebilir.","PeriodicalId":472682,"journal":{"name":"Hacettepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi dergisi","volume":"29 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-27","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135475926","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"ÜÇÜZ AÇIK HİPOTEZİNDE EKONOMİK BÜYÜMENİN ROLÜ: BRICS VE MINT ÜLKELERİNE DAİR KANITLAR","authors":"Deniz ERER","doi":"10.17065/huniibf.1223281","DOIUrl":"https://doi.org/10.17065/huniibf.1223281","url":null,"abstract":"Özellikle gelişmekte olan ülkelerde cari işlemler açığı, ekonomik istikrarı önemli ölçüde etkileyen makroekonomik bir gösterge olarak karşımıza çıkmaktadır. Son yıllarda bütçe açığı, tasarruf-yatırım açığı ve cari işlemler açığı arasındaki ilişkide, çıktı açığının da önemli bir faktör olabileceği düşüncesi önem kazanmıştır. Bu kapsamda çalışmada 2002-2021 dönemi için BRICS ve MINT ülkelerinde dördüz açık hipotezinin geçerliliği Durbin-Hausman eşbütünleşme testi ve Panel ARDL modeli ile incelenmiştir. Çalışmadan elde edilen bulgular tüm panel için sadece uzun dönemde dördüz açık hipotezinin geçerli olduğunu göstermektedir. Ülke bazında sonuçlara göre ise, kısa dönemde Brezilya, Rusya ve Güney Afrika’da, uzun dönemde ise Brezilya, Rusya, Çin, Meksika ve Endonezya’da dördüz açık hipotezinin geçerli olduğu tespit edilmiştir.","PeriodicalId":472682,"journal":{"name":"Hacettepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi dergisi","volume":"50 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-09-27","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135477028","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}
{"title":"TÜRKİYE’DE ŞEKERİN ZAMAN SERİLERİ ANALİZİNE GÖRE GELECEK EĞİLİMLERİNİN BELİRLENMESİ","authors":"Kurtuluş MERDAN","doi":"10.17065/huniibf.1186497","DOIUrl":"https://doi.org/10.17065/huniibf.1186497","url":null,"abstract":"Bu çalışma ile Türkiye’de şeker piyasasının mevcut durumunu ortaya koymak, şeker piyasaları için gelecek öngörülerinde bulunmak amaçlanmaktadır. Gelecek öngörülerinin tespiti için zaman serisi analizlerinden Üstel Düzeltme Yöntemi kullanılmıştır. Zaman serileri analizi için ikincil veriler Türkiye İstatistik Kurumu’ndan (TÜİK), Türkiye Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi’nin (TŞFAŞ) internet siteleri veya veri tabanlarından elde edilmiştir. Bu bağlamda şeker piyasalarına ait pancar ekim alanı, işlenen pancar miktarı, şeker pancarı üretici sayısı, üretim miktarı ve verim değerleri, şekerin üretimi tüketim, ihracat ve ithalat miktarları için beş yıllık gelecek öngörüleri oluşturulmuştur. Araştırma bulgularına göre gelecek beş yıllık süreçte (2022-2027) Türkiye’de şeker pancarı ekim alanlarının, işlenen pancar miktarının ve şeker pancarı üretim miktarlarının artacağı üretici sayısının ve verimin azalacağı, şekerin üretim, tüketim, ithalat ve ihracat miktarının artacağı öngörülmektedir. Şekerdeki Arz-Talep denge öngörülerinde ise dengenin arz yönüne kayacağı, bu kaymanın da üretim artışından değil, ihracat artışından kaynaklanacağı, şekerde ise dışa bağlılığın artacağı düşünülmektedir. Şeker üretiminde dışa bağımlığı azaltabilmek için girdi maliyetlerinin düşürülmesi, fiyattaki düzensizliğin çeşitli faktörlerle giderilmesi, Türk şekerin özel firmalarla rekabetinin artırılması amacıyla desteklerin iyileştirilmesi, şeker pancarında kota uygulamasının en asgariye indirilmesi sağlanmalıdır.","PeriodicalId":472682,"journal":{"name":"Hacettepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi dergisi","volume":"49 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0,"publicationDate":"2023-02-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":null,"resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":"135240219","PeriodicalName":null,"FirstCategoryId":null,"ListUrlMain":null,"RegionNum":0,"RegionCategory":"","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":"","EPubDate":null,"PubModel":null,"JCR":null,"JCRName":null,"Score":null,"Total":0}