从安全和经济角度看阿拔斯王朝的地理环境

Abdülvahid Yakub Sipahioğlu
{"title":"从安全和经济角度看阿拔斯王朝的地理环境","authors":"Abdülvahid Yakub Sipahioğlu","doi":"10.14395/hid.1435933","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Devletler üzerlerinde kuruldukları coğrafyaların sağladığı temeller üzerinde yükselirler. Bu temeller bir devlete kendisini ayakta tutacak iktisadi koşulları sağladığı gibi onun var oluşunu belirleyen özelliklere de sahiptirler. İktidarlar bu durumun bilincinde olarak sınırlarını belirleyip yollarını ve kalelerini inşa ederken hem iktisadi koşullarını geliştirmeyi hem de düşmanlarına karşı korunmayı hedeflerler. Bu önermelerin doğal bir sonucu olarak her devletin bir coğrafya bilinci olabileceğini iddia etmemiz mümkündür. Çalışmamız bu varsayımdan hareketle İslam’ın erken döneminin siyasi anlamda son halkasını teşkil eden Abbâsî Hilâfetinin iktidarını muhafaza ettiği süreçte sahip olduğu coğrafya algısını gözden geçirmeyi amaçlamaktadır. Abbâsîlerin uzun süren iktidarlarının ilk iki asrını teşkil eden süreçte kendi coğrafi alanlarını nasıl gördüklerini betimlemeyi hedeflediğimiz bu çalışmada; ilgili dönemde kaleme alınmış genel tarih eserleri, coğrafya eserleri ve özel konulu (vezirler tarihi vb.) eserleri gözden geçirerek hilâfetin yönettiği coğrafyaya bakışını konu edineceğiz. Burada kimi yerde bir yöneticinin coğrafyayı nasıl gördüğünü ifade eden cümlelerine kimi yerde ise o coğrafyanın devletin algısında nereye oturduğunu gösterdiğini varsaydığımız durumları analiz etmeye çalışacağız. Bu sayede İslam tarihinin erken dönemleri için önemli bir mesele olarak görülen hilâfetin siyasi çözülmesi sürecinde iktidar aktörlerinin süreci nasıl gördüklerini anlamanın belirli oranda mümkün olacağını düşünüyoruz. Abbâsî tarihine damgasını vuran ve siyasi parçalanma olarak görülen süreçlerin algı temelli incelenmesi iktidarın; güvenlik ve iktisadi getiri üzerinden bir siyaset güttüğü bir vasatı tasvir etmemizi sağlayacaktır. Bunun için öncelikle Abbâsî Hilâfetininin kendisini Irak’ta konumlandırmasının nasıl açıklandığına bakacağız. Bağdat’ın inşa edilmesi süreciyle birlikte bunun güvenlik ve iktisadı ön plana çıkaran bir politik tercih olduğunu göreceğiz. Ya‘kûbî, Taberî, İbnü’l-Fakîh, Kudâme vb. Abbâsî dönemi tarihçi ve coğrafyacılarının yanında özellikle kâtip İbnü’l-Mukaffa’nın görüşleri bağlamında Irak ve Abbâsî siyaseti arasındaki bağı anlamaya çalışacağız. Bu isimler Irak’ı ya da Irak’ın da içinde bulundğu dördüncü iklimi dünyanın yerleşmeye en uygun yeri olarak tanımlayacaklar. Bazı bunu çeşitli metaforlar ile temellendirecekler. Bazıları da bu iddialarını ekonomik ve sosyo-politik durumlar üzerinden açıklayacaklar. \nArdından devletin kurucusu ya da etkili hükümdarlarının Rey ile Rakka şehirlerini nasıl değerlendirdiklerini gözden geçireceğiz. Bu iki şehrin doğu ve batıya açılan birer kapı olarak anlamını halifelerin dilinden ve hareketlerinden dinleyeceğiz. Her iki şehirde yapılan imar faaliyetleri, iki şehrin daha doğu ya da daha batı bölgeler için bir kavşak noktası ve üs özelliği taşıması bu bağlamda dikkat çekeceğimiz hususlar olacaktır. Halife Mansûr ve Hârûn Reşîd dönemlerinde ortaya çıkan örneklerin yanında hilâfetin zorlu süreçlerinde bu şehirlerde tutunma çabası iddialarımıza zemin teşkil edecektir. Her iki şehrin de her koşul altında halifenin hizmetine açık olmasının Abbâsî politik aklı tarafından önemsendiğini iddia edeceğiz. \nSon olarak ise Halife Mu‘tazıd döneminde gerçekleşen mali, idari ve askeri toparlanmanın; Abbâsîlerin kendi coğrafyalarına bakışlarının nasıl bir örneği olduğunu soruşturacağız. İbn Haldûn’un döneme ilişkin yorumları bağlamında bir zemine oturtacağımız bu yenilenme ile devletin geçmişten beri sürdürdüğü coğrafi bilincin konsantre bir şekilde yeniden ortaya çıktığını göreceğiz. Coğrafi çerçeve ifadesiyle anlamlandırmaya çalışacağımız askeri, idari ve mali reformalar bağlamında Irak’ın önceliği; Sevad arazilerinin iktisadi kaynak olması ile ön plana çıkacaktır. Bunun yanında Rey ile Rakka’nın Abbâsî siyasası içindeki özel konumları da aynı süreçte teyit edilecektir. Her iki şehrin dönemin halifesi tarafından askeri seferler ile kontrol altına alınması ve veliaht oğulun bu şehirlerde vali olarak görev alması dikkat çekecektir. Böylece çalışmamızın başından itibaren Irak ve iki şehir üzerinden takip ettiğimiz coğrafi bilinç devletin yeniden biçimlenmesi esnasında kendisini gösterecek ve halifelerin yönetebilecekleri bir coğrafi zemini dünyanın doğusuna ve batısına açık olacak düzeyde tutmaya çalıştıklarını göstermiş olacağız.","PeriodicalId":507932,"journal":{"name":"Hitit İlahiyat Dergisi","volume":"2 2","pages":""},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2024-04-11","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":"{\"title\":\"Güvenlik ve İktisat Bağlamında Abbâsî Hilâfetinin Kendi Coğrafyasına Bakışı\",\"authors\":\"Abdülvahid Yakub Sipahioğlu\",\"doi\":\"10.14395/hid.1435933\",\"DOIUrl\":null,\"url\":null,\"abstract\":\"Devletler üzerlerinde kuruldukları coğrafyaların sağladığı temeller üzerinde yükselirler. Bu temeller bir devlete kendisini ayakta tutacak iktisadi koşulları sağladığı gibi onun var oluşunu belirleyen özelliklere de sahiptirler. İktidarlar bu durumun bilincinde olarak sınırlarını belirleyip yollarını ve kalelerini inşa ederken hem iktisadi koşullarını geliştirmeyi hem de düşmanlarına karşı korunmayı hedeflerler. Bu önermelerin doğal bir sonucu olarak her devletin bir coğrafya bilinci olabileceğini iddia etmemiz mümkündür. Çalışmamız bu varsayımdan hareketle İslam’ın erken döneminin siyasi anlamda son halkasını teşkil eden Abbâsî Hilâfetinin iktidarını muhafaza ettiği süreçte sahip olduğu coğrafya algısını gözden geçirmeyi amaçlamaktadır. Abbâsîlerin uzun süren iktidarlarının ilk iki asrını teşkil eden süreçte kendi coğrafi alanlarını nasıl gördüklerini betimlemeyi hedeflediğimiz bu çalışmada; ilgili dönemde kaleme alınmış genel tarih eserleri, coğrafya eserleri ve özel konulu (vezirler tarihi vb.) eserleri gözden geçirerek hilâfetin yönettiği coğrafyaya bakışını konu edineceğiz. Burada kimi yerde bir yöneticinin coğrafyayı nasıl gördüğünü ifade eden cümlelerine kimi yerde ise o coğrafyanın devletin algısında nereye oturduğunu gösterdiğini varsaydığımız durumları analiz etmeye çalışacağız. Bu sayede İslam tarihinin erken dönemleri için önemli bir mesele olarak görülen hilâfetin siyasi çözülmesi sürecinde iktidar aktörlerinin süreci nasıl gördüklerini anlamanın belirli oranda mümkün olacağını düşünüyoruz. Abbâsî tarihine damgasını vuran ve siyasi parçalanma olarak görülen süreçlerin algı temelli incelenmesi iktidarın; güvenlik ve iktisadi getiri üzerinden bir siyaset güttüğü bir vasatı tasvir etmemizi sağlayacaktır. Bunun için öncelikle Abbâsî Hilâfetininin kendisini Irak’ta konumlandırmasının nasıl açıklandığına bakacağız. Bağdat’ın inşa edilmesi süreciyle birlikte bunun güvenlik ve iktisadı ön plana çıkaran bir politik tercih olduğunu göreceğiz. Ya‘kûbî, Taberî, İbnü’l-Fakîh, Kudâme vb. Abbâsî dönemi tarihçi ve coğrafyacılarının yanında özellikle kâtip İbnü’l-Mukaffa’nın görüşleri bağlamında Irak ve Abbâsî siyaseti arasındaki bağı anlamaya çalışacağız. Bu isimler Irak’ı ya da Irak’ın da içinde bulundğu dördüncü iklimi dünyanın yerleşmeye en uygun yeri olarak tanımlayacaklar. Bazı bunu çeşitli metaforlar ile temellendirecekler. Bazıları da bu iddialarını ekonomik ve sosyo-politik durumlar üzerinden açıklayacaklar. \\nArdından devletin kurucusu ya da etkili hükümdarlarının Rey ile Rakka şehirlerini nasıl değerlendirdiklerini gözden geçireceğiz. Bu iki şehrin doğu ve batıya açılan birer kapı olarak anlamını halifelerin dilinden ve hareketlerinden dinleyeceğiz. Her iki şehirde yapılan imar faaliyetleri, iki şehrin daha doğu ya da daha batı bölgeler için bir kavşak noktası ve üs özelliği taşıması bu bağlamda dikkat çekeceğimiz hususlar olacaktır. Halife Mansûr ve Hârûn Reşîd dönemlerinde ortaya çıkan örneklerin yanında hilâfetin zorlu süreçlerinde bu şehirlerde tutunma çabası iddialarımıza zemin teşkil edecektir. Her iki şehrin de her koşul altında halifenin hizmetine açık olmasının Abbâsî politik aklı tarafından önemsendiğini iddia edeceğiz. \\nSon olarak ise Halife Mu‘tazıd döneminde gerçekleşen mali, idari ve askeri toparlanmanın; Abbâsîlerin kendi coğrafyalarına bakışlarının nasıl bir örneği olduğunu soruşturacağız. İbn Haldûn’un döneme ilişkin yorumları bağlamında bir zemine oturtacağımız bu yenilenme ile devletin geçmişten beri sürdürdüğü coğrafi bilincin konsantre bir şekilde yeniden ortaya çıktığını göreceğiz. Coğrafi çerçeve ifadesiyle anlamlandırmaya çalışacağımız askeri, idari ve mali reformalar bağlamında Irak’ın önceliği; Sevad arazilerinin iktisadi kaynak olması ile ön plana çıkacaktır. Bunun yanında Rey ile Rakka’nın Abbâsî siyasası içindeki özel konumları da aynı süreçte teyit edilecektir. Her iki şehrin dönemin halifesi tarafından askeri seferler ile kontrol altına alınması ve veliaht oğulun bu şehirlerde vali olarak görev alması dikkat çekecektir. Böylece çalışmamızın başından itibaren Irak ve iki şehir üzerinden takip ettiğimiz coğrafi bilinç devletin yeniden biçimlenmesi esnasında kendisini gösterecek ve halifelerin yönetebilecekleri bir coğrafi zemini dünyanın doğusuna ve batısına açık olacak düzeyde tutmaya çalıştıklarını göstermiş olacağız.\",\"PeriodicalId\":507932,\"journal\":{\"name\":\"Hitit İlahiyat Dergisi\",\"volume\":\"2 2\",\"pages\":\"\"},\"PeriodicalIF\":0.0000,\"publicationDate\":\"2024-04-11\",\"publicationTypes\":\"Journal Article\",\"fieldsOfStudy\":null,\"isOpenAccess\":false,\"openAccessPdf\":\"\",\"citationCount\":\"0\",\"resultStr\":null,\"platform\":\"Semanticscholar\",\"paperid\":null,\"PeriodicalName\":\"Hitit İlahiyat Dergisi\",\"FirstCategoryId\":\"1085\",\"ListUrlMain\":\"https://doi.org/10.14395/hid.1435933\",\"RegionNum\":0,\"RegionCategory\":null,\"ArticlePicture\":[],\"TitleCN\":null,\"AbstractTextCN\":null,\"PMCID\":null,\"EPubDate\":\"\",\"PubModel\":\"\",\"JCR\":\"\",\"JCRName\":\"\",\"Score\":null,\"Total\":0}","platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Hitit İlahiyat Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.14395/hid.1435933","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0

摘要

国家的崛起有赖于其赖以生存的地理环境所提供的基础。这些基础不仅为国家提供了维持自身生存的经济条件,还具有决定国家存在的特征。统治者在确定边界、修建道路和要塞时,都会考虑到这一情况,其目的既是为了发展经济条件,也是为了抵御敌人。作为这些命题的自然结果,可以说每个国家都可能具有地理意识。基于这一假设,我们的研究旨在回顾阿拔斯王朝的地理意识,阿拔斯王朝是伊斯兰教早期的最后一个政治纽带,在这一时期,它一直保持着自己的权力。本研究旨在描述阿拔斯王朝在其长期统治的前两个世纪是如何看待其地理区域的,我们将回顾相关时期的一般历史著作、地理著作和专业著作(大臣史等),并讨论哈里发王朝对其所统治的地理区域的看法。在这里,我们将尝试分析统治者表达他如何看待某些地方的地理环境的句子,而在其他地方,我们将尝试分析我们假设的情况,以显示地理环境在国家观念中的位置。通过这种方式,我们认为可以在一定程度上了解权力行为者如何看待哈里发政治解体的过程,这被视为伊斯兰历史早期的一个重要问题。对阿拔斯王朝历史上被视为政治解体的过程进行基于认知的分析,将使我们能够描绘出权力推行以安全和经济回报为基础的政策的媒介。为此,我们将首先探讨如何解释阿拔斯王朝哈里发在伊拉克的定位。结合巴格达的建设过程,我们会发现这是一个将安全和经济放在首位的政治选择。我们将根据阿拔斯王朝时期历史学家和地理学家的观点,如 Ya'qūbī、Tabari、Ibn al-Faqīh、Qudāma,尤其是经学家 Ibn al-Muqaffa 的观点,尝试理解伊拉克与阿拔斯王朝政治之间的联系。这些名字将伊拉克或伊拉克所处的第四气候描述为世界上最适合定居的地方。有些人会用各种比喻来证明这一点。还有一些人会从经济和社会政治条件的角度来解释他们的主张。然后,我们将回顾国家的创建者或有影响力的统治者是如何评价雷伊和腊卡这两座城市的。我们将通过哈里发的语言和行动,聆听这两座城市作为东西方门户的意义。在此背景下,我们将关注在这两座城市开展的重建活动,以及这两座城市是通往东部或西部地区的十字路口和基地这一事实。除了哈里发曼苏尔(al-Mansūr)和哈伦-拉希德(Hārūn al-Rashīd)统治时期出现的例子外,在哈里发统治的艰难过程中为坚守这些城市所做的努力也将成为我们提出主张的基础。我们将论证,这两座城市在任何情况下都向哈里发开放,这对阿拔斯王朝的政治思想非常重要。最后,我们将研究哈里发穆塔兹统治时期的财政、行政和军事复兴是如何体现阿拔斯王朝对自身地理环境的看法的。我们将根据伊本-哈勒敦(Ibn Khaldūn)对这一时期的诠释来看待这一复兴,我们将看到国家自过去以来一直保持的地理意识以一种集中的方式重新出现。在军事、行政和财政改革的背景下,伊拉克的优先地位将凸显出来,塞瓦德土地是一种经济资源,我们将尝试用地理框架的表述来理解这一点。此外,雷伊和拉卡在阿巴斯政治中的特殊地位也将在这一过程中得到确认。值得注意的是,这两座城市都是由当时的哈里发通过军事远征控制的,王储也曾在这两座城市担任过总督。因此,我们从一开始研究伊拉克和这两座城市时所遵循的地理意识将在国家的重塑过程中显现出来,我们将证明哈里发们试图保持一个他们可以统治的地理区域,这个区域将向世界的东方和西方开放。
本文章由计算机程序翻译,如有差异,请以英文原文为准。
Güvenlik ve İktisat Bağlamında Abbâsî Hilâfetinin Kendi Coğrafyasına Bakışı
Devletler üzerlerinde kuruldukları coğrafyaların sağladığı temeller üzerinde yükselirler. Bu temeller bir devlete kendisini ayakta tutacak iktisadi koşulları sağladığı gibi onun var oluşunu belirleyen özelliklere de sahiptirler. İktidarlar bu durumun bilincinde olarak sınırlarını belirleyip yollarını ve kalelerini inşa ederken hem iktisadi koşullarını geliştirmeyi hem de düşmanlarına karşı korunmayı hedeflerler. Bu önermelerin doğal bir sonucu olarak her devletin bir coğrafya bilinci olabileceğini iddia etmemiz mümkündür. Çalışmamız bu varsayımdan hareketle İslam’ın erken döneminin siyasi anlamda son halkasını teşkil eden Abbâsî Hilâfetinin iktidarını muhafaza ettiği süreçte sahip olduğu coğrafya algısını gözden geçirmeyi amaçlamaktadır. Abbâsîlerin uzun süren iktidarlarının ilk iki asrını teşkil eden süreçte kendi coğrafi alanlarını nasıl gördüklerini betimlemeyi hedeflediğimiz bu çalışmada; ilgili dönemde kaleme alınmış genel tarih eserleri, coğrafya eserleri ve özel konulu (vezirler tarihi vb.) eserleri gözden geçirerek hilâfetin yönettiği coğrafyaya bakışını konu edineceğiz. Burada kimi yerde bir yöneticinin coğrafyayı nasıl gördüğünü ifade eden cümlelerine kimi yerde ise o coğrafyanın devletin algısında nereye oturduğunu gösterdiğini varsaydığımız durumları analiz etmeye çalışacağız. Bu sayede İslam tarihinin erken dönemleri için önemli bir mesele olarak görülen hilâfetin siyasi çözülmesi sürecinde iktidar aktörlerinin süreci nasıl gördüklerini anlamanın belirli oranda mümkün olacağını düşünüyoruz. Abbâsî tarihine damgasını vuran ve siyasi parçalanma olarak görülen süreçlerin algı temelli incelenmesi iktidarın; güvenlik ve iktisadi getiri üzerinden bir siyaset güttüğü bir vasatı tasvir etmemizi sağlayacaktır. Bunun için öncelikle Abbâsî Hilâfetininin kendisini Irak’ta konumlandırmasının nasıl açıklandığına bakacağız. Bağdat’ın inşa edilmesi süreciyle birlikte bunun güvenlik ve iktisadı ön plana çıkaran bir politik tercih olduğunu göreceğiz. Ya‘kûbî, Taberî, İbnü’l-Fakîh, Kudâme vb. Abbâsî dönemi tarihçi ve coğrafyacılarının yanında özellikle kâtip İbnü’l-Mukaffa’nın görüşleri bağlamında Irak ve Abbâsî siyaseti arasındaki bağı anlamaya çalışacağız. Bu isimler Irak’ı ya da Irak’ın da içinde bulundğu dördüncü iklimi dünyanın yerleşmeye en uygun yeri olarak tanımlayacaklar. Bazı bunu çeşitli metaforlar ile temellendirecekler. Bazıları da bu iddialarını ekonomik ve sosyo-politik durumlar üzerinden açıklayacaklar. Ardından devletin kurucusu ya da etkili hükümdarlarının Rey ile Rakka şehirlerini nasıl değerlendirdiklerini gözden geçireceğiz. Bu iki şehrin doğu ve batıya açılan birer kapı olarak anlamını halifelerin dilinden ve hareketlerinden dinleyeceğiz. Her iki şehirde yapılan imar faaliyetleri, iki şehrin daha doğu ya da daha batı bölgeler için bir kavşak noktası ve üs özelliği taşıması bu bağlamda dikkat çekeceğimiz hususlar olacaktır. Halife Mansûr ve Hârûn Reşîd dönemlerinde ortaya çıkan örneklerin yanında hilâfetin zorlu süreçlerinde bu şehirlerde tutunma çabası iddialarımıza zemin teşkil edecektir. Her iki şehrin de her koşul altında halifenin hizmetine açık olmasının Abbâsî politik aklı tarafından önemsendiğini iddia edeceğiz. Son olarak ise Halife Mu‘tazıd döneminde gerçekleşen mali, idari ve askeri toparlanmanın; Abbâsîlerin kendi coğrafyalarına bakışlarının nasıl bir örneği olduğunu soruşturacağız. İbn Haldûn’un döneme ilişkin yorumları bağlamında bir zemine oturtacağımız bu yenilenme ile devletin geçmişten beri sürdürdüğü coğrafi bilincin konsantre bir şekilde yeniden ortaya çıktığını göreceğiz. Coğrafi çerçeve ifadesiyle anlamlandırmaya çalışacağımız askeri, idari ve mali reformalar bağlamında Irak’ın önceliği; Sevad arazilerinin iktisadi kaynak olması ile ön plana çıkacaktır. Bunun yanında Rey ile Rakka’nın Abbâsî siyasası içindeki özel konumları da aynı süreçte teyit edilecektir. Her iki şehrin dönemin halifesi tarafından askeri seferler ile kontrol altına alınması ve veliaht oğulun bu şehirlerde vali olarak görev alması dikkat çekecektir. Böylece çalışmamızın başından itibaren Irak ve iki şehir üzerinden takip ettiğimiz coğrafi bilinç devletin yeniden biçimlenmesi esnasında kendisini gösterecek ve halifelerin yönetebilecekleri bir coğrafi zemini dünyanın doğusuna ve batısına açık olacak düzeyde tutmaya çalıştıklarını göstermiş olacağız.
求助全文
通过发布文献求助,成功后即可免费获取论文全文。 去求助
来源期刊
自引率
0.00%
发文量
0
×
引用
GB/T 7714-2015
复制
MLA
复制
APA
复制
导出至
BibTeX EndNote RefMan NoteFirst NoteExpress
×
提示
您的信息不完整,为了账户安全,请先补充。
现在去补充
×
提示
您因"违规操作"
具体请查看互助需知
我知道了
×
提示
确定
请完成安全验证×
copy
已复制链接
快去分享给好友吧!
我知道了
右上角分享
点击右上角分享
0
联系我们:info@booksci.cn Book学术提供免费学术资源搜索服务,方便国内外学者检索中英文文献。致力于提供最便捷和优质的服务体验。 Copyright © 2023 布克学术 All rights reserved.
京ICP备2023020795号-1
ghs 京公网安备 11010802042870号
Book学术文献互助
Book学术文献互助群
群 号:481959085
Book学术官方微信