{"title":"COVID-19 之后城市交通规划中中转公共交通的重要性","authors":"Merve Akı Yaman, Adem Erdem Erbaş, Pelin Alpkökin","doi":"10.26809/joa.2086","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Ulaşım sistemleri, kentlerde farklı arazi kullanım fonksiyonlarını sağlayarak kentsel makroformun şekillenmesinde önemli bir role sahiptir. Aynı zamanda toplu taşıma aracılığıyla talep ve arz arasındaki dengeyi sağlayarak hareketlilik ihtiyacını karşılar. Ancak talebin karşılanmadığı durumlarda ulaşım ihtiyacı da karşılanamaz. Bu nedenle, Sahra Altı Afrika, Latin Amerika, Asya ve Doğu Avrupa şehirleri gibi dünya genelinde talebi karşılamak için özel operatörlerin ve ara toplu taşıma sistemlerinin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Son yıllarda, kentsel alanlarda trafik sıkışıklığını azaltmak, yol güvenliğini sağlamak ve kentsel yaşam kalitesini artırmak amacıyla çeşitli toplu taşıma politikaları uygulanmıştır. Bu politikalar sayesinde toplu taşımanın payı artırılmış ve tıkanıklık maliyetleri azaltılmıştır (Small, Verhoef ve Lindsey 2007). Bazı toplu taşıma politikaları ise ara toplu taşıma sistemlerinin düzenlenmesini ve şehir içi ulaşım sistemine entegre edilmesini içermektedir. Ancak Dünya Sağlık Örgütü (WHO), 11 Mart 2020 tarihinde COVID-19’u küresel bir salgın olarak ilan etmesiyle birlikte, dünya genelindeki şehirlerde hükümet kısıtlamaları ve sokağa çıkma yasakları uygulanmaya başlandı ve seyahat taleplerinde ani düşüşler yaşandı. Bu düşüşlerin büyük bir kısmı toplu taşımayla ilişkilendirildi. Bu makalede, 2020 yılında yayınlanan literatür değerlendirilerek karantina önlemleri sırasında toplu taşımacılığın, özellikle ara toplu taşıma sistemlerinin mevcut durumu analiz edilmiştir. Ana bulgular, COVID-19 pandemisinin toplu taşıma ve paylaşımlı hareketlilik üzerindeki etkileri, ara toplu taşımanın bölgesel kalkınma üzerindeki etkisi, sosyal kaygı bağlamında yolcular üzerindeki etkileri, yolcuların sosyoekonomik durumları üzerindeki etkileri, toplu taşımanın iş ve organizasyon yapısı üzerindeki etkisi, çevresel kalite, teknolojik durum ve şehir planlaması üzerindeki etkileri şeklinde sekiz ana başlık altında özetlenmiştir.","PeriodicalId":34416,"journal":{"name":"Journal of Global Awareness","volume":"70 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2023-08-03","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":"{\"title\":\"COVID-19 sonrası kentlerde ulaşım planlamasında ara toplu taşımanın önemi\",\"authors\":\"Merve Akı Yaman, Adem Erdem Erbaş, Pelin Alpkökin\",\"doi\":\"10.26809/joa.2086\",\"DOIUrl\":null,\"url\":null,\"abstract\":\"Ulaşım sistemleri, kentlerde farklı arazi kullanım fonksiyonlarını sağlayarak kentsel makroformun şekillenmesinde önemli bir role sahiptir. Aynı zamanda toplu taşıma aracılığıyla talep ve arz arasındaki dengeyi sağlayarak hareketlilik ihtiyacını karşılar. Ancak talebin karşılanmadığı durumlarda ulaşım ihtiyacı da karşılanamaz. Bu nedenle, Sahra Altı Afrika, Latin Amerika, Asya ve Doğu Avrupa şehirleri gibi dünya genelinde talebi karşılamak için özel operatörlerin ve ara toplu taşıma sistemlerinin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Son yıllarda, kentsel alanlarda trafik sıkışıklığını azaltmak, yol güvenliğini sağlamak ve kentsel yaşam kalitesini artırmak amacıyla çeşitli toplu taşıma politikaları uygulanmıştır. Bu politikalar sayesinde toplu taşımanın payı artırılmış ve tıkanıklık maliyetleri azaltılmıştır (Small, Verhoef ve Lindsey 2007). Bazı toplu taşıma politikaları ise ara toplu taşıma sistemlerinin düzenlenmesini ve şehir içi ulaşım sistemine entegre edilmesini içermektedir. Ancak Dünya Sağlık Örgütü (WHO), 11 Mart 2020 tarihinde COVID-19’u küresel bir salgın olarak ilan etmesiyle birlikte, dünya genelindeki şehirlerde hükümet kısıtlamaları ve sokağa çıkma yasakları uygulanmaya başlandı ve seyahat taleplerinde ani düşüşler yaşandı. Bu düşüşlerin büyük bir kısmı toplu taşımayla ilişkilendirildi. Bu makalede, 2020 yılında yayınlanan literatür değerlendirilerek karantina önlemleri sırasında toplu taşımacılığın, özellikle ara toplu taşıma sistemlerinin mevcut durumu analiz edilmiştir. Ana bulgular, COVID-19 pandemisinin toplu taşıma ve paylaşımlı hareketlilik üzerindeki etkileri, ara toplu taşımanın bölgesel kalkınma üzerindeki etkisi, sosyal kaygı bağlamında yolcular üzerindeki etkileri, yolcuların sosyoekonomik durumları üzerindeki etkileri, toplu taşımanın iş ve organizasyon yapısı üzerindeki etkisi, çevresel kalite, teknolojik durum ve şehir planlaması üzerindeki etkileri şeklinde sekiz ana başlık altında özetlenmiştir.\",\"PeriodicalId\":34416,\"journal\":{\"name\":\"Journal of Global Awareness\",\"volume\":\"70 1\",\"pages\":\"0\"},\"PeriodicalIF\":0.0000,\"publicationDate\":\"2023-08-03\",\"publicationTypes\":\"Journal Article\",\"fieldsOfStudy\":null,\"isOpenAccess\":false,\"openAccessPdf\":\"\",\"citationCount\":\"0\",\"resultStr\":null,\"platform\":\"Semanticscholar\",\"paperid\":null,\"PeriodicalName\":\"Journal of Global Awareness\",\"FirstCategoryId\":\"1085\",\"ListUrlMain\":\"https://doi.org/10.26809/joa.2086\",\"RegionNum\":0,\"RegionCategory\":null,\"ArticlePicture\":[],\"TitleCN\":null,\"AbstractTextCN\":null,\"PMCID\":null,\"EPubDate\":\"\",\"PubModel\":\"\",\"JCR\":\"\",\"JCRName\":\"\",\"Score\":null,\"Total\":0}","platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Journal of Global Awareness","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.26809/joa.2086","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
COVID-19 sonrası kentlerde ulaşım planlamasında ara toplu taşımanın önemi
Ulaşım sistemleri, kentlerde farklı arazi kullanım fonksiyonlarını sağlayarak kentsel makroformun şekillenmesinde önemli bir role sahiptir. Aynı zamanda toplu taşıma aracılığıyla talep ve arz arasındaki dengeyi sağlayarak hareketlilik ihtiyacını karşılar. Ancak talebin karşılanmadığı durumlarda ulaşım ihtiyacı da karşılanamaz. Bu nedenle, Sahra Altı Afrika, Latin Amerika, Asya ve Doğu Avrupa şehirleri gibi dünya genelinde talebi karşılamak için özel operatörlerin ve ara toplu taşıma sistemlerinin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Son yıllarda, kentsel alanlarda trafik sıkışıklığını azaltmak, yol güvenliğini sağlamak ve kentsel yaşam kalitesini artırmak amacıyla çeşitli toplu taşıma politikaları uygulanmıştır. Bu politikalar sayesinde toplu taşımanın payı artırılmış ve tıkanıklık maliyetleri azaltılmıştır (Small, Verhoef ve Lindsey 2007). Bazı toplu taşıma politikaları ise ara toplu taşıma sistemlerinin düzenlenmesini ve şehir içi ulaşım sistemine entegre edilmesini içermektedir. Ancak Dünya Sağlık Örgütü (WHO), 11 Mart 2020 tarihinde COVID-19’u küresel bir salgın olarak ilan etmesiyle birlikte, dünya genelindeki şehirlerde hükümet kısıtlamaları ve sokağa çıkma yasakları uygulanmaya başlandı ve seyahat taleplerinde ani düşüşler yaşandı. Bu düşüşlerin büyük bir kısmı toplu taşımayla ilişkilendirildi. Bu makalede, 2020 yılında yayınlanan literatür değerlendirilerek karantina önlemleri sırasında toplu taşımacılığın, özellikle ara toplu taşıma sistemlerinin mevcut durumu analiz edilmiştir. Ana bulgular, COVID-19 pandemisinin toplu taşıma ve paylaşımlı hareketlilik üzerindeki etkileri, ara toplu taşımanın bölgesel kalkınma üzerindeki etkisi, sosyal kaygı bağlamında yolcular üzerindeki etkileri, yolcuların sosyoekonomik durumları üzerindeki etkileri, toplu taşımanın iş ve organizasyon yapısı üzerindeki etkisi, çevresel kalite, teknolojik durum ve şehir planlaması üzerindeki etkileri şeklinde sekiz ana başlık altında özetlenmiştir.