{"title":"关于先知将伪信士赶出清真寺的传述的伊斯纳德和文本分析","authors":"Hızır YAĞCI","doi":"10.32950/rid.1343012","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Bu çalışmada Hz. Peygamber’in bazı münafıkları mescitten dışarı çıkarttığına dair bir rivâyetin sened ve metin açısından analizi yapılmış, kaynak değeri üzerinde durulmuştur. Taberî, İbn Ebû Hâtim ve Taberânî tarafından nakledilen bu hadise, ilk üç asırda telif edilen hadis kayaklarında tespit edilememiştir. Geç dönem bazı kaynakların, olayın Bedir Savaşı’nın vuku bulduğu cuma günü hutbede meydana geldiğinden bahsetmesi, siyer, tarih ve megāzî kitaplarına müracaatı akla getirse de erken dönem yazılan bu eserlerde de böyle bir vakadan bahsedilmemiştir. Hadisenin Bedir Savaşı’nın gerçekleştiği bir cuma günü meydana geldiğini dikkate aldığımızda sahâbeden sadece Abdullah b. Abbas tarafından nakledilmiş olması da dikkat çekicidir. Çünkü İbn Abbas bu sırada beş yaşlarındadır ve bu olayı başka birinden veya birilerinden duymuş olmalıdır. Ancak kaynaklar, çok sayıda kişinin tanık olması gereken bu hadisenin başka bir sahâbî tarafından nakledildiğinden bahsetmemektedir. Rivâyetin senedinde bulunan râvilere gelince, Taberî ve Taberânî’nin naklettiği tariklerde yer alan Hüseyin b. Amr’ın zayıf bir râvi olduğu, özellikle -bu rivayette olduğu gibi- babasından yaptığı nakillerde güvenilir olmadığı tespit edilmiştir. Diğer yandan hadisin bütün tariklerinde yer alan Esbât b. Nasr ise çok hata yapan bir râvidir. Bu hadisi Esbât b. Nasr’dan başkası da Süddî’den nakletmemiştir. Muhteva bakımından bu rivayeti destekleyen başka bir rivayetin de senet ve metin açısından benzer problemleri olduğu görülmüştür. Hadisin muhtevasına baktığımızda, Allah resulünün bir cuma hutbesinde “Kalk ey falan! çık dışarı. Çünkü sen münafıksın. Kalk ey falan! çık dışarı. Çünkü sen münafıksın” buyurarak cuma namazına gelmiş insanları mescitten kovması, onun tebliğ metoduyla ve münafıklarla olan siyasetli ilişkisi ile örtüştüğü söylenemez. Başta liderleri Abdullah b. Übey b. Selûl olmak üzere münafıkların her fırsatta fesat çıkarma çabalarına mukabil her zaman teyakkuzda olsa da yine de onlara karşı çeşitli sebeplerle müsamahakâr davrandığı görülmüştür. Çünkü o, münafıkları toplum içinde yalnızlığa mahkûm etme politikası izlemiş, isimleriyle değil, karakter ve davranışlarıyla onlardan bahsetmiştir. Yüce Allah’ın onları ödleri patlayan bir topluluk olarak nitelemesi sebebiyle, muhtemelen bu ruh halleriyle onları İslam toplumu için daha az zararlı görmüş ve toplum içinde ifşa etmek suretiyle korkularından sıyrılıp cesaretlerini toplamalarına fırsat vermemiştir. Ayrıca Hz. Peygamber, İslâm dairesine giren herkesin kendisini güvende hissetmesini istemiş, hoşgörülü olmayı ve kuşatıcı bir siyaset takip etmeyi her zaman ilke edinmiştir. Bu sebeple insanların beyanlarını esas almış, niyet okumalarını kabul etmemiş, insanların doğru yolu bulmalarına sürekli fırsat tanımıştır. Böylece rivâyetin isnadının zayıf, muhtevasının ise Hz. Peygamber’in münafıklara karşı tutumuyla ve tebliğ metoduyla mütenasip olmadığı görülmüştür.","PeriodicalId":493123,"journal":{"name":"Rize İlahiyat Dergisi","volume":"10 1-2","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2023-10-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":"{\"title\":\"Hz. Peygamber’in Münafıkları Mescitten Kovduğuna Yönelik Bir Rivâyetin İsnad ve Metin Analizi\",\"authors\":\"Hızır YAĞCI\",\"doi\":\"10.32950/rid.1343012\",\"DOIUrl\":null,\"url\":null,\"abstract\":\"Bu çalışmada Hz. Peygamber’in bazı münafıkları mescitten dışarı çıkarttığına dair bir rivâyetin sened ve metin açısından analizi yapılmış, kaynak değeri üzerinde durulmuştur. Taberî, İbn Ebû Hâtim ve Taberânî tarafından nakledilen bu hadise, ilk üç asırda telif edilen hadis kayaklarında tespit edilememiştir. Geç dönem bazı kaynakların, olayın Bedir Savaşı’nın vuku bulduğu cuma günü hutbede meydana geldiğinden bahsetmesi, siyer, tarih ve megāzî kitaplarına müracaatı akla getirse de erken dönem yazılan bu eserlerde de böyle bir vakadan bahsedilmemiştir. Hadisenin Bedir Savaşı’nın gerçekleştiği bir cuma günü meydana geldiğini dikkate aldığımızda sahâbeden sadece Abdullah b. Abbas tarafından nakledilmiş olması da dikkat çekicidir. Çünkü İbn Abbas bu sırada beş yaşlarındadır ve bu olayı başka birinden veya birilerinden duymuş olmalıdır. Ancak kaynaklar, çok sayıda kişinin tanık olması gereken bu hadisenin başka bir sahâbî tarafından nakledildiğinden bahsetmemektedir. Rivâyetin senedinde bulunan râvilere gelince, Taberî ve Taberânî’nin naklettiği tariklerde yer alan Hüseyin b. Amr’ın zayıf bir râvi olduğu, özellikle -bu rivayette olduğu gibi- babasından yaptığı nakillerde güvenilir olmadığı tespit edilmiştir. Diğer yandan hadisin bütün tariklerinde yer alan Esbât b. Nasr ise çok hata yapan bir râvidir. Bu hadisi Esbât b. Nasr’dan başkası da Süddî’den nakletmemiştir. Muhteva bakımından bu rivayeti destekleyen başka bir rivayetin de senet ve metin açısından benzer problemleri olduğu görülmüştür. Hadisin muhtevasına baktığımızda, Allah resulünün bir cuma hutbesinde “Kalk ey falan! çık dışarı. Çünkü sen münafıksın. Kalk ey falan! çık dışarı. Çünkü sen münafıksın” buyurarak cuma namazına gelmiş insanları mescitten kovması, onun tebliğ metoduyla ve münafıklarla olan siyasetli ilişkisi ile örtüştüğü söylenemez. Başta liderleri Abdullah b. Übey b. Selûl olmak üzere münafıkların her fırsatta fesat çıkarma çabalarına mukabil her zaman teyakkuzda olsa da yine de onlara karşı çeşitli sebeplerle müsamahakâr davrandığı görülmüştür. Çünkü o, münafıkları toplum içinde yalnızlığa mahkûm etme politikası izlemiş, isimleriyle değil, karakter ve davranışlarıyla onlardan bahsetmiştir. Yüce Allah’ın onları ödleri patlayan bir topluluk olarak nitelemesi sebebiyle, muhtemelen bu ruh halleriyle onları İslam toplumu için daha az zararlı görmüş ve toplum içinde ifşa etmek suretiyle korkularından sıyrılıp cesaretlerini toplamalarına fırsat vermemiştir. Ayrıca Hz. Peygamber, İslâm dairesine giren herkesin kendisini güvende hissetmesini istemiş, hoşgörülü olmayı ve kuşatıcı bir siyaset takip etmeyi her zaman ilke edinmiştir. Bu sebeple insanların beyanlarını esas almış, niyet okumalarını kabul etmemiş, insanların doğru yolu bulmalarına sürekli fırsat tanımıştır. Böylece rivâyetin isnadının zayıf, muhtevasının ise Hz. Peygamber’in münafıklara karşı tutumuyla ve tebliğ metoduyla mütenasip olmadığı görülmüştür.\",\"PeriodicalId\":493123,\"journal\":{\"name\":\"Rize İlahiyat Dergisi\",\"volume\":\"10 1-2\",\"pages\":\"0\"},\"PeriodicalIF\":0.0000,\"publicationDate\":\"2023-10-20\",\"publicationTypes\":\"Journal Article\",\"fieldsOfStudy\":null,\"isOpenAccess\":false,\"openAccessPdf\":\"\",\"citationCount\":\"0\",\"resultStr\":null,\"platform\":\"Semanticscholar\",\"paperid\":null,\"PeriodicalName\":\"Rize İlahiyat Dergisi\",\"FirstCategoryId\":\"1085\",\"ListUrlMain\":\"https://doi.org/10.32950/rid.1343012\",\"RegionNum\":0,\"RegionCategory\":null,\"ArticlePicture\":[],\"TitleCN\":null,\"AbstractTextCN\":null,\"PMCID\":null,\"EPubDate\":\"\",\"PubModel\":\"\",\"JCR\":\"\",\"JCRName\":\"\",\"Score\":null,\"Total\":0}","platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Rize İlahiyat Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.32950/rid.1343012","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
摘要
在本研究中,我们从文字和文本方面分析了先知将一些伪信士赶出清真寺的传述,并强调了其来源价值。这段圣训由塔巴里(al-Tabarī)、伊本-阿布-哈提姆(Ibn Abū Ḥātim)和塔巴拉尼(al-Tabarānī)传述,在前三个世纪的圣训集中找不到这段圣训。虽然一些晚期资料提到该事件发生在巴德尔战役的星期五布道期间,这表明参考了 siyar、历史和 megāzī 等书籍,但在这些早期著作中并未提及该事件。考虑到该事件发生在巴德尔战役期间的一个星期五,值得注意的是,该事件仅由同伴中的阿卜杜拉-本-阿巴斯讲述。因为伊本-阿巴斯当时大约五岁,他肯定是从某人或某些人那里听说了这件事。但是,资料中没有提到这件本应有很多人目睹的事件是由另一位同伴传述的。至于传述者,已证实侯赛因-本-阿姆鲁(al-Tabari 和 al-Tabarani 的传述中都有他)是一个软弱的传述者,并不可靠,尤其是当他传述他父亲的时候,就像在这段传述中一样。另一方面,阿斯巴特-纳斯尔(Asbāt b. Nasr)也是一个错误百出的传述者,他的传述包含在所有圣训的传述中。除了 Asbāt b. Nasr 之外,没有人传述过 al-Suddī 的这段圣训。另一个在内容上支持这一传述的传述在内容和文本上也存在类似的问题。从圣训的内容来看,安拉的使者在一次周五布道中说:"某某啊,起来,出去吧。因为你是个伪君子。起来,某某,出去。他将前来做星期五祈祷的人赶出清真寺,不能说这与他的通知方式和他与伪善者的政治关系相吻合。虽然他始终警惕伪信士,尤其是他们的领袖阿卜杜拉-乌拜-萨鲁勒(Abdullah b. Ubayy b. Salool)不失时机地制造事端,但出于种种原因,人们还是看到了他对伪信士的宽容。因为他奉行的政策是将伪善者孤立于社会之外,并且不是通过他们的名字,而是通过他们的性格和行为来谈论他们。既然万能的真主把他们描述为一群惶恐不安的人,他可能认为他们的这种心理状态对伊斯兰社会的危害较小,不给他们机会通过公开揭露他们来摆脱恐惧、鼓起勇气。此外,先知希望每一个进入伊斯兰圈子的人都能感到安全,他总是采取宽容的原则,奉行包容的政策。因此,他把人们的言论作为依据,不接受他们对意图的解读,总是给人们找到正确道路的机会。由此可见,这段传述的isisad很薄弱,其内容也不符合先知对伪君子的态度及其通知方法。
Hz. Peygamber’in Münafıkları Mescitten Kovduğuna Yönelik Bir Rivâyetin İsnad ve Metin Analizi
Bu çalışmada Hz. Peygamber’in bazı münafıkları mescitten dışarı çıkarttığına dair bir rivâyetin sened ve metin açısından analizi yapılmış, kaynak değeri üzerinde durulmuştur. Taberî, İbn Ebû Hâtim ve Taberânî tarafından nakledilen bu hadise, ilk üç asırda telif edilen hadis kayaklarında tespit edilememiştir. Geç dönem bazı kaynakların, olayın Bedir Savaşı’nın vuku bulduğu cuma günü hutbede meydana geldiğinden bahsetmesi, siyer, tarih ve megāzî kitaplarına müracaatı akla getirse de erken dönem yazılan bu eserlerde de böyle bir vakadan bahsedilmemiştir. Hadisenin Bedir Savaşı’nın gerçekleştiği bir cuma günü meydana geldiğini dikkate aldığımızda sahâbeden sadece Abdullah b. Abbas tarafından nakledilmiş olması da dikkat çekicidir. Çünkü İbn Abbas bu sırada beş yaşlarındadır ve bu olayı başka birinden veya birilerinden duymuş olmalıdır. Ancak kaynaklar, çok sayıda kişinin tanık olması gereken bu hadisenin başka bir sahâbî tarafından nakledildiğinden bahsetmemektedir. Rivâyetin senedinde bulunan râvilere gelince, Taberî ve Taberânî’nin naklettiği tariklerde yer alan Hüseyin b. Amr’ın zayıf bir râvi olduğu, özellikle -bu rivayette olduğu gibi- babasından yaptığı nakillerde güvenilir olmadığı tespit edilmiştir. Diğer yandan hadisin bütün tariklerinde yer alan Esbât b. Nasr ise çok hata yapan bir râvidir. Bu hadisi Esbât b. Nasr’dan başkası da Süddî’den nakletmemiştir. Muhteva bakımından bu rivayeti destekleyen başka bir rivayetin de senet ve metin açısından benzer problemleri olduğu görülmüştür. Hadisin muhtevasına baktığımızda, Allah resulünün bir cuma hutbesinde “Kalk ey falan! çık dışarı. Çünkü sen münafıksın. Kalk ey falan! çık dışarı. Çünkü sen münafıksın” buyurarak cuma namazına gelmiş insanları mescitten kovması, onun tebliğ metoduyla ve münafıklarla olan siyasetli ilişkisi ile örtüştüğü söylenemez. Başta liderleri Abdullah b. Übey b. Selûl olmak üzere münafıkların her fırsatta fesat çıkarma çabalarına mukabil her zaman teyakkuzda olsa da yine de onlara karşı çeşitli sebeplerle müsamahakâr davrandığı görülmüştür. Çünkü o, münafıkları toplum içinde yalnızlığa mahkûm etme politikası izlemiş, isimleriyle değil, karakter ve davranışlarıyla onlardan bahsetmiştir. Yüce Allah’ın onları ödleri patlayan bir topluluk olarak nitelemesi sebebiyle, muhtemelen bu ruh halleriyle onları İslam toplumu için daha az zararlı görmüş ve toplum içinde ifşa etmek suretiyle korkularından sıyrılıp cesaretlerini toplamalarına fırsat vermemiştir. Ayrıca Hz. Peygamber, İslâm dairesine giren herkesin kendisini güvende hissetmesini istemiş, hoşgörülü olmayı ve kuşatıcı bir siyaset takip etmeyi her zaman ilke edinmiştir. Bu sebeple insanların beyanlarını esas almış, niyet okumalarını kabul etmemiş, insanların doğru yolu bulmalarına sürekli fırsat tanımıştır. Böylece rivâyetin isnadının zayıf, muhtevasının ise Hz. Peygamber’in münafıklara karşı tutumuyla ve tebliğ metoduyla mütenasip olmadığı görülmüştür.