{"title":"一位 Tekke 诗人的 Hasb-i Halli,来自蜡烛的语言:sham'a-nâme-i̇ necmî","authors":"Bilge KARGA GÖLLÜ","doi":"10.60163/hbv.108.017","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Ömer Necmî Efendi (Necmî) (H. 1230 ?/M. 1815-H. 1307/ M. 1889) Halvetiyye, Rıfâ’iyye, Şâzeliyye, Şettâriyye tarikatlarına intisap etmiş bir tekke-tasavvuf şairidir. Ömrü boyunca tasavvuf yolundan ayrılmayan şairi çevresi “Necmî Baba” olarak adlandırır. 12. yüzyılda Türkistan’da hâcegân yolunu tutan sufilerle Yesevî dervişleri arasında ilgi gören “baba” ismi, sonraki asırlarda toplumun üst kesimlerine temayüz eden kişilere verilmiştir. Bu da şairin mutasavvıflar arasında saygın bir konumda olduğunu gösterir. Necmî’nin çalışmaya konu olan Şem‘a-nâme-i Necmî isimli eseri Süleymaniye Kütüphanesi Galata Mevlevihanesi Koleksiyonu’ndaki (Demirbaş No: 257/başlıksız) bir yazma eser içindedir. Bu eserin yazımını, temmet kaydına göre Necmî’nin ölümünden 18 yıl sonra Ahmed Îrânî tamamlamıştır. Şem‘a-nâme-i Necmî edebî tür olarak şairin çilesini mumun dilinden anlatan bir hasb-i hâl olarak değerlendirilebilir. 69 beyitten oluşan ve kaside nazım şekliyle yazılan eser tasavvufi aşk üzerine kurgulanmıştır. Mum ve pervane sembolleri şairin içsel yolculuğuyla bağlantılı kullanılmış, şiir sonunda tasavvufi aşk mesnevilerine benzer şekilde âşık ve mâşuk tiplerinin bütünleşmesi/bir olması konusu işlenmiştir. Alegorik özellik gösteren metin, mum ve pervane sembollerinin arka planında şairinin seyr ü sülûkunu anlatmıştır. Arkaik kelimeler, deyim ve atasözlerini de kullanan şair bu yolculuğu akıcı ve anlaşılır bir dille ifade etmiştir. Çalışmada önce muma dair bilgi verilmiş, divan şiirinde mumun kullanımı ve Şem‘ ü Pervâne mesnevi geleneğinden bahsedildikten sonra Şem‘a-nâme-i Necmî üzerinde durulmuştur. Eser, edebî tür yönüyle değerlendirildikten sonra biçim ve içerik olarak incelenmiştir. Araştırmanın inceleme kısmında sadece metnin nesre çevirisi sunulmuş, makale sonuna ise transkripsiyonlu metin ve tıpkıbasım eklenmiştir.","PeriodicalId":39168,"journal":{"name":"Turk Kulturu ve Haci Bektas Veli - Arastirma Dergisi","volume":"60 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2023-09-26","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":"{\"title\":\"MUMUN DİLİNDEN BİR TEKKE ŞAİRİNİN HASB-İ HÂLİ: ŞEM‘A-NÂME-İ NECMÎ\",\"authors\":\"Bilge KARGA GÖLLÜ\",\"doi\":\"10.60163/hbv.108.017\",\"DOIUrl\":null,\"url\":null,\"abstract\":\"Ömer Necmî Efendi (Necmî) (H. 1230 ?/M. 1815-H. 1307/ M. 1889) Halvetiyye, Rıfâ’iyye, Şâzeliyye, Şettâriyye tarikatlarına intisap etmiş bir tekke-tasavvuf şairidir. Ömrü boyunca tasavvuf yolundan ayrılmayan şairi çevresi “Necmî Baba” olarak adlandırır. 12. yüzyılda Türkistan’da hâcegân yolunu tutan sufilerle Yesevî dervişleri arasında ilgi gören “baba” ismi, sonraki asırlarda toplumun üst kesimlerine temayüz eden kişilere verilmiştir. Bu da şairin mutasavvıflar arasında saygın bir konumda olduğunu gösterir. Necmî’nin çalışmaya konu olan Şem‘a-nâme-i Necmî isimli eseri Süleymaniye Kütüphanesi Galata Mevlevihanesi Koleksiyonu’ndaki (Demirbaş No: 257/başlıksız) bir yazma eser içindedir. Bu eserin yazımını, temmet kaydına göre Necmî’nin ölümünden 18 yıl sonra Ahmed Îrânî tamamlamıştır. Şem‘a-nâme-i Necmî edebî tür olarak şairin çilesini mumun dilinden anlatan bir hasb-i hâl olarak değerlendirilebilir. 69 beyitten oluşan ve kaside nazım şekliyle yazılan eser tasavvufi aşk üzerine kurgulanmıştır. Mum ve pervane sembolleri şairin içsel yolculuğuyla bağlantılı kullanılmış, şiir sonunda tasavvufi aşk mesnevilerine benzer şekilde âşık ve mâşuk tiplerinin bütünleşmesi/bir olması konusu işlenmiştir. Alegorik özellik gösteren metin, mum ve pervane sembollerinin arka planında şairinin seyr ü sülûkunu anlatmıştır. Arkaik kelimeler, deyim ve atasözlerini de kullanan şair bu yolculuğu akıcı ve anlaşılır bir dille ifade etmiştir. Çalışmada önce muma dair bilgi verilmiş, divan şiirinde mumun kullanımı ve Şem‘ ü Pervâne mesnevi geleneğinden bahsedildikten sonra Şem‘a-nâme-i Necmî üzerinde durulmuştur. Eser, edebî tür yönüyle değerlendirildikten sonra biçim ve içerik olarak incelenmiştir. Araştırmanın inceleme kısmında sadece metnin nesre çevirisi sunulmuş, makale sonuna ise transkripsiyonlu metin ve tıpkıbasım eklenmiştir.\",\"PeriodicalId\":39168,\"journal\":{\"name\":\"Turk Kulturu ve Haci Bektas Veli - Arastirma Dergisi\",\"volume\":\"60 1\",\"pages\":\"0\"},\"PeriodicalIF\":0.0000,\"publicationDate\":\"2023-09-26\",\"publicationTypes\":\"Journal Article\",\"fieldsOfStudy\":null,\"isOpenAccess\":false,\"openAccessPdf\":\"\",\"citationCount\":\"0\",\"resultStr\":null,\"platform\":\"Semanticscholar\",\"paperid\":null,\"PeriodicalName\":\"Turk Kulturu ve Haci Bektas Veli - Arastirma Dergisi\",\"FirstCategoryId\":\"1085\",\"ListUrlMain\":\"https://doi.org/10.60163/hbv.108.017\",\"RegionNum\":0,\"RegionCategory\":null,\"ArticlePicture\":[],\"TitleCN\":null,\"AbstractTextCN\":null,\"PMCID\":null,\"EPubDate\":\"\",\"PubModel\":\"\",\"JCR\":\"Q3\",\"JCRName\":\"Arts and Humanities\",\"Score\":null,\"Total\":0}","platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Turk Kulturu ve Haci Bektas Veli - Arastirma Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.60163/hbv.108.017","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"Q3","JCRName":"Arts and Humanities","Score":null,"Total":0}
MUMUN DİLİNDEN BİR TEKKE ŞAİRİNİN HASB-İ HÂLİ: ŞEM‘A-NÂME-İ NECMÎ
Ömer Necmî Efendi (Necmî) (H. 1230 ?/M. 1815-H. 1307/ M. 1889) Halvetiyye, Rıfâ’iyye, Şâzeliyye, Şettâriyye tarikatlarına intisap etmiş bir tekke-tasavvuf şairidir. Ömrü boyunca tasavvuf yolundan ayrılmayan şairi çevresi “Necmî Baba” olarak adlandırır. 12. yüzyılda Türkistan’da hâcegân yolunu tutan sufilerle Yesevî dervişleri arasında ilgi gören “baba” ismi, sonraki asırlarda toplumun üst kesimlerine temayüz eden kişilere verilmiştir. Bu da şairin mutasavvıflar arasında saygın bir konumda olduğunu gösterir. Necmî’nin çalışmaya konu olan Şem‘a-nâme-i Necmî isimli eseri Süleymaniye Kütüphanesi Galata Mevlevihanesi Koleksiyonu’ndaki (Demirbaş No: 257/başlıksız) bir yazma eser içindedir. Bu eserin yazımını, temmet kaydına göre Necmî’nin ölümünden 18 yıl sonra Ahmed Îrânî tamamlamıştır. Şem‘a-nâme-i Necmî edebî tür olarak şairin çilesini mumun dilinden anlatan bir hasb-i hâl olarak değerlendirilebilir. 69 beyitten oluşan ve kaside nazım şekliyle yazılan eser tasavvufi aşk üzerine kurgulanmıştır. Mum ve pervane sembolleri şairin içsel yolculuğuyla bağlantılı kullanılmış, şiir sonunda tasavvufi aşk mesnevilerine benzer şekilde âşık ve mâşuk tiplerinin bütünleşmesi/bir olması konusu işlenmiştir. Alegorik özellik gösteren metin, mum ve pervane sembollerinin arka planında şairinin seyr ü sülûkunu anlatmıştır. Arkaik kelimeler, deyim ve atasözlerini de kullanan şair bu yolculuğu akıcı ve anlaşılır bir dille ifade etmiştir. Çalışmada önce muma dair bilgi verilmiş, divan şiirinde mumun kullanımı ve Şem‘ ü Pervâne mesnevi geleneğinden bahsedildikten sonra Şem‘a-nâme-i Necmî üzerinde durulmuştur. Eser, edebî tür yönüyle değerlendirildikten sonra biçim ve içerik olarak incelenmiştir. Araştırmanın inceleme kısmında sadece metnin nesre çevirisi sunulmuş, makale sonuna ise transkripsiyonlu metin ve tıpkıbasım eklenmiştir.
期刊介绍:
Turkish Culture and Hacı Bektas Veli Research Quarterly is an international refereed journal, which fills the gap in its field, sets forth the most contemporary and striking opinions about the related issues, and gives place to unique scientific studies. Articles that will be sent to our journal should not be previously published and they should not be under consideration for publication elsewhere. If a study was presented before in a scientific conference or workshop, name, place, and date of that conference or workshop have to be specified. If a study is supported by a research center or fund, name of the supporting institution and project ID have to be specified.