{"title":"Alman Tarihçiliğinin Alameti Farikası “Devlet Merkezlilik” midir?","authors":"M. Akyurt, İsmail Coşkun","doi":"10.26650/SJ.2018.38.2.0033","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Bu makale Chladni’den Lamprecht’e Alman tarihcilerin calismalari isiginda Alman tarihciliginin ozgunluklerine odaklanmakta, sureklilikler kadar donemsel farklilasmalari da ele almaktadir. Alman tarihciliginde ana gelenegi olusturan tarihselciligin ayirt edici ilkeleri, “ampirik bilim olarak tarih”, “tarih icin tarih”, “tekile saygi” ve “tarihcinin oznelliginin kacinilmazligi” seklinde formule edilebilir. Alman tarihciligi Herder tarafindan ortaya konan “kulturel tarih” (Kulturgeschichte) ve “evrensel tarih” (Universalgechichte) hedeflerine sadik kalmis, 19. yuzyilda “evrensel kulturel tarih” programini gelistirmistir. Bu arastirma programi hem siyaset, iktisat, din, kultur gibi insani faaliyet alanlarinin hem de eski caglarin ve yabanci kulturlerin “kendileri itibariyle” ele alinmalarini savunmaktadir. Nitekim 1750’lerden itibaren Almanya’da kaleme alinan “evrensel kulturel tarih” calismalari erken tarihli bir “sosyal tarih”, hatta Braudel’in kast ettigi sekliyle “butunlestirici tarih” anlaminda “uygarlik tarihi” girisiminin mujdecileri niteligi tasimaktadir. Alman tarihciliginin sarkaci 1750-1900 araliginda Ranke’nin naif nesnelciligi ile Droysen’in oznelciligi, Iggers’in iddiasindaki gibi “siyasi tarih” ile Braudel’in iddiasindaki gibi siyasi ve ekonomik temelden yoksun “kulturel tarih” arasinda salinsa da; ana eksen, hem “kulturel tarih” ile “siyasi ve iktisadi tarih”i birlikte ele alan hem de “milli tarih”i asan butunsel “evrensel kulturel tarih” programi tarafindan tanimlanmistir.","PeriodicalId":117002,"journal":{"name":"İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Dergisi","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2018-12-31","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.26650/SJ.2018.38.2.0033","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
Alman Tarihçiliğinin Alameti Farikası “Devlet Merkezlilik” midir?
Bu makale Chladni’den Lamprecht’e Alman tarihcilerin calismalari isiginda Alman tarihciliginin ozgunluklerine odaklanmakta, sureklilikler kadar donemsel farklilasmalari da ele almaktadir. Alman tarihciliginde ana gelenegi olusturan tarihselciligin ayirt edici ilkeleri, “ampirik bilim olarak tarih”, “tarih icin tarih”, “tekile saygi” ve “tarihcinin oznelliginin kacinilmazligi” seklinde formule edilebilir. Alman tarihciligi Herder tarafindan ortaya konan “kulturel tarih” (Kulturgeschichte) ve “evrensel tarih” (Universalgechichte) hedeflerine sadik kalmis, 19. yuzyilda “evrensel kulturel tarih” programini gelistirmistir. Bu arastirma programi hem siyaset, iktisat, din, kultur gibi insani faaliyet alanlarinin hem de eski caglarin ve yabanci kulturlerin “kendileri itibariyle” ele alinmalarini savunmaktadir. Nitekim 1750’lerden itibaren Almanya’da kaleme alinan “evrensel kulturel tarih” calismalari erken tarihli bir “sosyal tarih”, hatta Braudel’in kast ettigi sekliyle “butunlestirici tarih” anlaminda “uygarlik tarihi” girisiminin mujdecileri niteligi tasimaktadir. Alman tarihciliginin sarkaci 1750-1900 araliginda Ranke’nin naif nesnelciligi ile Droysen’in oznelciligi, Iggers’in iddiasindaki gibi “siyasi tarih” ile Braudel’in iddiasindaki gibi siyasi ve ekonomik temelden yoksun “kulturel tarih” arasinda salinsa da; ana eksen, hem “kulturel tarih” ile “siyasi ve iktisadi tarih”i birlikte ele alan hem de “milli tarih”i asan butunsel “evrensel kulturel tarih” programi tarafindan tanimlanmistir.