{"title":"Said Nursî ve Çağdaşlarının Kıssalara Yaklaşımı","authors":"Fatih Çeli̇kel","doi":"10.30623/HIJ.952986","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Kissa lafzi terminolojide bir vâkianin adim adim takip edilerek anlatilmasina ilaveten, anlatilan hadisenin bizatihi kendisini ifade eden bir kavramdir. Kur'ân-i Kerim'deki tarihi hadiseler bu kavramla isimlendirilir. Cenâb-i Hakk'in insanliga son mesaji olan Kur'ân-i Kerim'in muhtevasinda kissalarin ciddi bir yeri vardir. Kur'ân-i Kerim'in kissalara bu denli genis yer vermesi, bazi tarihi hadiseleri insanlara hikâye suretinde anlatmak gibi sig bir maksada hasredilemez. Şuphesiz Kur'ân-i Kerim'in kissalara verdigi deger, her bir kissa uzerinden farkli dersler vermek, nubuvvet ve tevhid gibi en temel inanc esaslarinin ispat etmek gibi bilinen ve bilinmeyen pek cok hikmete mebnidir. Nitekim kissalar, bu gayelere yonelik olarak genis bir yelpazede etkili bir fonksiyon icra etmistir. Kissalarin icra ettigi butun bu fonksiyonlar, Kur'ân'in temel gayesine, yani “irsad ve hidayet etme” amacina hizmet eden birer arac konumundadir. Bu gercegin farkinda olan mufessirler kissalari, va'z edilis gayelerini de dikkate alarak muhtelif sekillerde tefsir etmis, bu tefsir faaliyeti yasadigimiz caga kadar devam etmistir. Cagdas tefsir akimlari genellikle Kur'ân'a donus ve yenilik iddiasiyla ortaya cikmistir. Bu yuzdendir ki cagdas mufessirler metodolojik olarak farklilassalar da Kur'ân'i onceleyen benzer soylemleri dillendirmis, Kur'ân'i asrin idrakine sunma gayesinde ittifak etmis ve gayretlerini bu hedefin tahakkukuna kanalize etmislerdir. Son donem Osmanli alimlerinden biri olan Bediuzzaman Said Nursi de bu isimlerden biridir. Bediuzzaman Said Nursi, bazi Kur'ân kissalarini Risâle-i Nur Kulliyatinda tefsir etmistir. O, telif ettigi en hacimli eser olan Risâle-i Nur Kulliyatinda kendine has bir tefsir anlayisla temayuz etmektedir. Bediuzzaman Said Nursi'nin Risâle-i Nur'da tatbik ettigi ve manevi tefsir olarak nitelendirdigi tefsir anlayisi belli bir orjinaliteye sahiptir. Said Nursi'nin pek cok tefsir yonteminin bir harmonisi olarak olusturdugu manevi tefsir anlayisini, kissalarin tefsirine ne oranda yansittigi ve bu yaklasimin tefsir ilmi acisindan hangi farkliliklari icerdigi incelenmesi gereken bir konudur. Bununla baglantili olarak, klasik tefsirlerin kissalara yaklasimi ile cagdas tefsirlerde kissalarin ne sekilde ele alindigi, Said Nursi'nin kissalara yaklasimini hangi temeller uzerine oturttugu, cagdaslarindan hangi yonlerden ayrildigi gibi meselelerin aydinlatilmasi da konunun butuncul bir sekilde anlasilmasina katki sunacak tamamlayici mevzular olarak onumuzde durmaktadir. Bu calismada mezkur konular uc kissa uzerinden incelenmistir. Bu uc kissadan birincisi, Cenâb-i Hakk'in Hz. Âdem'e (as) isimleri ogretmesini anlatan ve Hz. Âdem (as) ornekliginde insanin meleklere ruchaniyetine sebep olan tâlim-i esmâ hadisesidir. Ikincisi, Cenâb-i Hak'tan izinsiz olarak kavmini terk eden ve bir gemi yolculugu esnasinda buyuk bir baligin karnina dusen ve yaptigi munacat neticesinde Cenâb-i Hakk'in inayetine mazhar olarak mucizevi bir sekilde baligin karnindan kurtulan Hz. Yunus'un (as) kissasidir. Ucuncusu ise aile, mal-mulk ve sihhat gibi pek cok acidan son derece iyi bir mevkide olan Hz. Eyyub'un (as) hastaliklara maruz kalmasi, bu yuzden elindeki nimetleri teker teker kaybetmesi, ancak hicbir sekilde sikâyet etmeksizin inanilmaz bir sabir ornegi gostermesi uzerine yeniden sihhatine kavusmasini anlatan Hz. Eyyub (as) kissasidir. Bu calismada mezkur gayelere yonelik olarak, bu uc kissanin klasik ve cagdas tefsirlerde ne sekilde ele alindigi, cagdaslari ile Bediuzzaman Said Nursi'nin bu kissalara dair yaklasimlarindaki farklilik, mufessirlerin izahlari uzerinden mukayeseli olarak incelenmistir.","PeriodicalId":261893,"journal":{"name":"Harran İlahiyat Dergisi","volume":"4 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2021-06-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Harran İlahiyat Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.30623/HIJ.952986","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
摘要
基萨(Kissa)是术语中的一个概念,它除了表示按部就班地叙述事件之外,还表示所叙述的事件本身。古兰经》中的历史事件就是用这个概念命名的。古兰经》是全能的真主向人类传达的最后信息,在《古兰经》的内容中占有严肃的地位。古兰经》给予故事如此大的篇幅,不能仅仅局限于以故事的形式向人们讲述一些历史事件这样一个简单的目的。毫无疑问,《古兰经》赋予故事的价值是基于许多已知和未知的原因,如通过每个故事给予不同的教诲,以及证明最基本的信仰原则,如先知和真主至上。事实上,这些故事在很大范围内为这些目的发挥了有效的作用。古兰经》所发挥的所有这些功能都是为了实现《古兰经》的主要目的,即 "启迪和引导 "的目的而发挥的作用。意识到这一事实的注释家们考虑到传教的目的,对故事进行了各种解释,这种注释活动一直持续到我们所处的时代。当代的塔夫西尔运动一般都是以回归《古兰经》和创新为主张而出现的。因此,尽管当代注释家在方法论上存在差异,但他们都表达了优先考虑《古兰经》的相似论点,一致认为应将古兰经展现给本世纪的人们,并为实现这一目标而努力。贝迪乌扎曼-赛义德-努尔西是奥斯曼帝国最后的学者之一。贝迪乌扎曼-赛义德-努尔西在其《Risâle-i Nur Kulliyat》中对《古兰经》中的一些故事进行了诠释。在《Risâle-i Nur Kulliyat》这部他所写的篇幅最长的作品中,他对塔夫西尔的理解独树一帜。贝迪乌扎曼-赛义德-努尔西对塔夫西尔的理解具有一定的独创性,他在《Risâle-i Nur》中将这种理解称为精神塔夫西尔。赛义德-努尔西对精神训诂学的理解是多种训诂学方法的和谐统一,他在多大程度上将这种理解反映到了吻经的训诂学中,以及这种方法在训诂学方面有什么不同,这是一个需要研究的课题。与此相关的问题包括:古典训诂学对吻经的处理方法,当代训诂学如何处理吻经,赛义德-努尔西对吻经的处理方法基于哪些基础,以及他在哪些方面与其同时代人不同,这些问题的澄清将有助于全面理解这一主题。本研究通过三个故事对上述问题进行分析。这三个故事中的第一个是 "tâlim-i asmâ 事件",该事件描述了全能的真主对亚当(Hz Adam)传授名字的过程,并以亚当(Hz Adam)为例,说明了将人类转化为天使的原因。第二个是先知尤努斯的故事,他在一次航行中未经安拉允许离开了自己的族人,掉进了一条大鱼的肚子里,由于他的祈祷,安拉的恩典奇迹般地将他从鱼肚中救了出来。第三个故事是先知阿尤布(as)的故事,他在家庭、财产和健康等许多方面都处于非常有利的地位,但他却受到疾病的侵袭,因此他失去了一个又一个的祝福,但他丝毫没有抱怨,表现出了令人难以置信的忍耐力,并恢复了健康。在本研究中,出于上述目的,我们将通过注释者的解释来比较研究古典和当代塔夫西中是如何处理这三个故事的,以及同时代的注释者和贝迪乌扎曼-赛义德-努尔西在处理这些故事时的不同之处。
Kissa lafzi terminolojide bir vâkianin adim adim takip edilerek anlatilmasina ilaveten, anlatilan hadisenin bizatihi kendisini ifade eden bir kavramdir. Kur'ân-i Kerim'deki tarihi hadiseler bu kavramla isimlendirilir. Cenâb-i Hakk'in insanliga son mesaji olan Kur'ân-i Kerim'in muhtevasinda kissalarin ciddi bir yeri vardir. Kur'ân-i Kerim'in kissalara bu denli genis yer vermesi, bazi tarihi hadiseleri insanlara hikâye suretinde anlatmak gibi sig bir maksada hasredilemez. Şuphesiz Kur'ân-i Kerim'in kissalara verdigi deger, her bir kissa uzerinden farkli dersler vermek, nubuvvet ve tevhid gibi en temel inanc esaslarinin ispat etmek gibi bilinen ve bilinmeyen pek cok hikmete mebnidir. Nitekim kissalar, bu gayelere yonelik olarak genis bir yelpazede etkili bir fonksiyon icra etmistir. Kissalarin icra ettigi butun bu fonksiyonlar, Kur'ân'in temel gayesine, yani “irsad ve hidayet etme” amacina hizmet eden birer arac konumundadir. Bu gercegin farkinda olan mufessirler kissalari, va'z edilis gayelerini de dikkate alarak muhtelif sekillerde tefsir etmis, bu tefsir faaliyeti yasadigimiz caga kadar devam etmistir. Cagdas tefsir akimlari genellikle Kur'ân'a donus ve yenilik iddiasiyla ortaya cikmistir. Bu yuzdendir ki cagdas mufessirler metodolojik olarak farklilassalar da Kur'ân'i onceleyen benzer soylemleri dillendirmis, Kur'ân'i asrin idrakine sunma gayesinde ittifak etmis ve gayretlerini bu hedefin tahakkukuna kanalize etmislerdir. Son donem Osmanli alimlerinden biri olan Bediuzzaman Said Nursi de bu isimlerden biridir. Bediuzzaman Said Nursi, bazi Kur'ân kissalarini Risâle-i Nur Kulliyatinda tefsir etmistir. O, telif ettigi en hacimli eser olan Risâle-i Nur Kulliyatinda kendine has bir tefsir anlayisla temayuz etmektedir. Bediuzzaman Said Nursi'nin Risâle-i Nur'da tatbik ettigi ve manevi tefsir olarak nitelendirdigi tefsir anlayisi belli bir orjinaliteye sahiptir. Said Nursi'nin pek cok tefsir yonteminin bir harmonisi olarak olusturdugu manevi tefsir anlayisini, kissalarin tefsirine ne oranda yansittigi ve bu yaklasimin tefsir ilmi acisindan hangi farkliliklari icerdigi incelenmesi gereken bir konudur. Bununla baglantili olarak, klasik tefsirlerin kissalara yaklasimi ile cagdas tefsirlerde kissalarin ne sekilde ele alindigi, Said Nursi'nin kissalara yaklasimini hangi temeller uzerine oturttugu, cagdaslarindan hangi yonlerden ayrildigi gibi meselelerin aydinlatilmasi da konunun butuncul bir sekilde anlasilmasina katki sunacak tamamlayici mevzular olarak onumuzde durmaktadir. Bu calismada mezkur konular uc kissa uzerinden incelenmistir. Bu uc kissadan birincisi, Cenâb-i Hakk'in Hz. Âdem'e (as) isimleri ogretmesini anlatan ve Hz. Âdem (as) ornekliginde insanin meleklere ruchaniyetine sebep olan tâlim-i esmâ hadisesidir. Ikincisi, Cenâb-i Hak'tan izinsiz olarak kavmini terk eden ve bir gemi yolculugu esnasinda buyuk bir baligin karnina dusen ve yaptigi munacat neticesinde Cenâb-i Hakk'in inayetine mazhar olarak mucizevi bir sekilde baligin karnindan kurtulan Hz. Yunus'un (as) kissasidir. Ucuncusu ise aile, mal-mulk ve sihhat gibi pek cok acidan son derece iyi bir mevkide olan Hz. Eyyub'un (as) hastaliklara maruz kalmasi, bu yuzden elindeki nimetleri teker teker kaybetmesi, ancak hicbir sekilde sikâyet etmeksizin inanilmaz bir sabir ornegi gostermesi uzerine yeniden sihhatine kavusmasini anlatan Hz. Eyyub (as) kissasidir. Bu calismada mezkur gayelere yonelik olarak, bu uc kissanin klasik ve cagdas tefsirlerde ne sekilde ele alindigi, cagdaslari ile Bediuzzaman Said Nursi'nin bu kissalara dair yaklasimlarindaki farklilik, mufessirlerin izahlari uzerinden mukayeseli olarak incelenmistir.