{"title":"Alman-Türk Sinemasında Bir Entegrasyon Yönetmeni: Buket Alakuş","authors":"Rahime ÖZGÜN KEHYA","doi":"10.37583/diyalog.1312762","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Alman-Türk sinemasında önde gelen film yapımcılarından biri olan Buket Alakuş’un filmleri çoğunlukla Türk göç kökenli bireyleri temsil etmektedir. Alman Ulusal Entegrasyon Planında (2007) delegasyonlar içinde yer alan Alakuş’un bu görevi doğrultusunda çektiği filmlerde nasıl bir uyum ve bütünleşme perspektifinin yansıma bulduğu önem taşımaktadır. Çok sayıda ödül almış ilk uzun metrajlı Anam – Meine Mutter (2001) filmi ile başlayarak Einmal Hans mit scharfer Soße [Acı Soslu bir Hans] (2013), Die Neu [Yeni Kız] (2015) ve Der Hodscha und die Piepenkötter [Hoca ve Bayan Piepenkötter] (2016) filmlerinde entegrasyon yükselişi gözlemlenmektedir. Bu filmlerdeki toplumsal cinsiyet, kültürel ve dini motiflerin ekseninde genel olarak uyumun karşılıklı ve çok yönlü sorumluluk gerektiren bir temsili bulunmaktadır. Göç temalı bu dört filmi entegrasyonun temsili düzleminde analiz ettiğimizde, kurbanlık (etkilenenler) ve görev sinemasından uzaklaşarak, kültür çatışması, kuşak çatışması, dini hak taleplerle birlikte sosyal-ekonomik yönden güçlü kadınlarla karşılaşıyoruz. Alakuş’un filmlerini ele almamız şu nedenle önemlidir: Çatışma ve krizler bu filmlerde genellikle kültürel nedenlerle ve belli korku ve önyargılardan kaynaklansa bile komedi ya da drama unsuruna çevrilir. İdealize edilmiş temsil ve söylemler de diyalog, tartışma, dinleme ve uzlaşma sunarak entegrasyon için gerekli adımlardır.","PeriodicalId":161280,"journal":{"name":"Diyalog Interkulturelle Zeitschrift Für Germanistik","volume":"10 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2023-06-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Diyalog Interkulturelle Zeitschrift Für Germanistik","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.37583/diyalog.1312762","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
摘要
作为德国-土耳其电影界的领军人物之一,布凯特-阿拉库什的电影大多表现具有土耳其移民背景的个人。阿拉库什是《德国国家一体化计划》(2007 年)的代表之一,因此,我们有必要了解她为完成这项任务而拍摄的影片反映了怎样的凝聚力和一体化视角。从第一部长片《Anam - Meine Mutter》(2001 年)开始(该片获得众多奖项),在《Einmal Hans mit scharfer Soße》(2013 年)、《Die Neu》(《新女孩》)(2015 年)和《Der Hodscha und die Piepenkötter》(《Hodscha 和 Piepenkötter 夫人》)(2016 年)中观察到了融合的兴起。这些影片中的性别、文化和宗教主题都围绕着融合的表述,认为融合需要相互和多方面的责任。当我们从融合的表述角度分析这四部移民题材电影时,我们就会从受害者(受影响者)和责任的电影中走出来,遇到文化冲突、代际冲突、宗教诉求和社会经济强势女性。考虑阿拉库什的电影非常重要,原因如下:在这些电影中,冲突和危机往往被转化为喜剧或戏剧,即使它们是出于文化动机,源于某些恐惧和偏见。理想化的表现形式和话语也是通过对话、讨论、倾听和妥协实现融合的必要步骤。
Alman-Türk Sinemasında Bir Entegrasyon Yönetmeni: Buket Alakuş
Alman-Türk sinemasında önde gelen film yapımcılarından biri olan Buket Alakuş’un filmleri çoğunlukla Türk göç kökenli bireyleri temsil etmektedir. Alman Ulusal Entegrasyon Planında (2007) delegasyonlar içinde yer alan Alakuş’un bu görevi doğrultusunda çektiği filmlerde nasıl bir uyum ve bütünleşme perspektifinin yansıma bulduğu önem taşımaktadır. Çok sayıda ödül almış ilk uzun metrajlı Anam – Meine Mutter (2001) filmi ile başlayarak Einmal Hans mit scharfer Soße [Acı Soslu bir Hans] (2013), Die Neu [Yeni Kız] (2015) ve Der Hodscha und die Piepenkötter [Hoca ve Bayan Piepenkötter] (2016) filmlerinde entegrasyon yükselişi gözlemlenmektedir. Bu filmlerdeki toplumsal cinsiyet, kültürel ve dini motiflerin ekseninde genel olarak uyumun karşılıklı ve çok yönlü sorumluluk gerektiren bir temsili bulunmaktadır. Göç temalı bu dört filmi entegrasyonun temsili düzleminde analiz ettiğimizde, kurbanlık (etkilenenler) ve görev sinemasından uzaklaşarak, kültür çatışması, kuşak çatışması, dini hak taleplerle birlikte sosyal-ekonomik yönden güçlü kadınlarla karşılaşıyoruz. Alakuş’un filmlerini ele almamız şu nedenle önemlidir: Çatışma ve krizler bu filmlerde genellikle kültürel nedenlerle ve belli korku ve önyargılardan kaynaklansa bile komedi ya da drama unsuruna çevrilir. İdealize edilmiş temsil ve söylemler de diyalog, tartışma, dinleme ve uzlaşma sunarak entegrasyon için gerekli adımlardır.