Patriyarkal Kültürde Dini Referanslarla Kadın Kimliğinin Oluşturulması ve Olumsuz Kadın Fıtratına Dair Söyleme Eleştiri

IF 0.1 0 RELIGION
Saadet Altay, Ahmet Erkol
{"title":"Patriyarkal Kültürde Dini Referanslarla Kadın Kimliğinin Oluşturulması ve Olumsuz Kadın Fıtratına Dair Söyleme Eleştiri","authors":"Saadet Altay, Ahmet Erkol","doi":"10.35415/sirnakifd.1179283","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Öz:Tarihi süreçte Kadın-erkeğe dair değerlendirmeler karşıtlıklar üzerinden temellendirilmiş, kadın cinsinin tanımlandığı özellikler kötü iken erkek cinsin tanımlandığı özellikler iyi olarak belirlenmiş ya da kabul edilmiştir. Erkek cinsinin oluşturduğu ya da tarihi süreçte sonradan oluşturulan bu patriyarkal düşünce biçimi, sadece tarihin bir döneminde veya belli toplumlarda varolmamış, genel olarak bakıldığında tarihin bütün dönemlerinde ve bütün toplumlarda egemen düşünce olarak var olmuştur. Yaklaşık olarak son iki yüzyıldır, egemen olan bu patriyarkal düşünce ve uygulamaya karşı itirazlar yükselmiş, buna karşı mücadele verilmiş ve neticede günümüz için kadın yazınına dair ciddi bir değişim yaşanmıştır. Bu durum sanattan siyasete, iktisadi alandan bilim alanına her konuda yeni bir dönemi var etmiştir. Doğal olarak günümüz dünyasında tarihte olandan farklı olarak yeni bir literatür oluşmuştur. “Patriyarkal/erkek egemen düşünce” olarak ifade edilen bu kavram, insan olana dair her şeyin yeniden tartışılmasını, değerlendirilmesini sağlamıştır. \nİlahiyat alanında doğrudan bu konuya dair çalışmalar ya hiç yoktur, var olanlar da Müslüman kültüründe mevcut olanı tekrarlama şeklindedir. konuyla ilgili yapılan çalışmalar ağırlıklı olarak antropoloji ve sosyoloji alanındadır. Dolayısıyla İlahiyat ve özellikle Sosyal Kelâm alanında bu konu başlığının çalışılması ayrıca dikkate alınması gereken bir husustur. Zira Kelâm alanında yapılan çalışmalar ağırlıklı olarak önceki müktesebatın ya tekrarı ya da yazılanların anlaşılması şeklindedir. Bu nedenle günümüz Müslüman düşüncesinin bu konuya dair yaklaşımının temel kaynaklar esas alınarak incelenmeli ve düşünce dünyasına sunulmalıdır. Bütün bu değerlendirmeler kapsamında çalışmamızda, öncelikle kadın erkek ayrımına girmeden yalın olarak insanın Kur’an’daki tanımlaması esas alınacaktır. Zira bu temel üzerinden yapılmayan her türlü değerlendirme sübjektif veya önceki kültür ve inançların etkisiyle biçimlenmiş değerlendirmelerdir. Bu gerçeklikten hareketle, öncelikle Kur’an’da geçen “fıtrat” kavramı ve bu kavramın psikolojik ve sosyal yansıma ve anlamlarının neye tekabül ettiği anlaşılmaya çalışılacaktır. Daha sonra Müslüman kültüründe “Kadın Fıtratı” şeklinde belirginleşen kavramın tahlili yapılacak, bu kavramsallaştırmanın kadın yaşamını ve toplumsal olanı nasıl şekillendirdiğini ve günümüz Müslüman düşüncesine nasıl etki ettiğinin üzerinde durulacaktır. Modern döneme ait “Feminizm” ve “Toplumsal Cinsiyet” gibi kavramların ve bu çerçevede yürütülen tartışmaların, Kur’an nassının merkeze alındığı bir yaklaşımla Sosyal Kelâm disiplini açısından anlaşılmaya çalışılması, son derece önemlidir. \n Geçmişten bugüne taşınan kelâmî tartışmaların günümüz sorunlarına ne kadar cevap olduğu tartışılacak ve konuya dair yeni bir yaklaşımın mümkün olup olmadığı anlaşılmaya çalışılacaktır. Metin içerisinde belli başlıklar altında işlendiğinde görüleceği üzere gerek İslam öncesi dönem ve gerekse İslam’ın gelişi sonrasında kadına dair düşünsel ve sosyal alanda ne kadar dramatik ve ağır sorunlarla birlikte tarihte yol aldığı görülecektir. Dolayısıyla bütün toplumlar için en temel bir sorun olan “Kadın Fıtratı” bahsinde İslam’ın veya Kelâm disiplininin nasıl bir çözüm önerdiğinin belirlenmesi çok temel bir çalışmadır. Bu nedenle konu başlığı, modern döneme ait bir kavram ve tartışma olduğundan, ağırlıklı olarak söz konusu dönemde ortaya çıkan antropoloji ve sosyoloji alanındaki çalışmalarla birlikte modern dönem feminizme dair teorilerden yararlanılacaktır. Aynı zamanda “Sosyal Kelâm” disiplini açısından konu tartışılacağı için doğal olarak klasik Kelâm kaynaklardan istifade edileceği gibi, ağırlıklı olarak günümüz çalışmalarından da yararlanılacaktır.","PeriodicalId":33450,"journal":{"name":"Sirnak Universitesi Ilahiyat Fakultesi Dergisi","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.1000,"publicationDate":"2022-11-23","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Sirnak Universitesi Ilahiyat Fakultesi Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.35415/sirnakifd.1179283","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"0","JCRName":"RELIGION","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0

Abstract

Öz:Tarihi süreçte Kadın-erkeğe dair değerlendirmeler karşıtlıklar üzerinden temellendirilmiş, kadın cinsinin tanımlandığı özellikler kötü iken erkek cinsin tanımlandığı özellikler iyi olarak belirlenmiş ya da kabul edilmiştir. Erkek cinsinin oluşturduğu ya da tarihi süreçte sonradan oluşturulan bu patriyarkal düşünce biçimi, sadece tarihin bir döneminde veya belli toplumlarda varolmamış, genel olarak bakıldığında tarihin bütün dönemlerinde ve bütün toplumlarda egemen düşünce olarak var olmuştur. Yaklaşık olarak son iki yüzyıldır, egemen olan bu patriyarkal düşünce ve uygulamaya karşı itirazlar yükselmiş, buna karşı mücadele verilmiş ve neticede günümüz için kadın yazınına dair ciddi bir değişim yaşanmıştır. Bu durum sanattan siyasete, iktisadi alandan bilim alanına her konuda yeni bir dönemi var etmiştir. Doğal olarak günümüz dünyasında tarihte olandan farklı olarak yeni bir literatür oluşmuştur. “Patriyarkal/erkek egemen düşünce” olarak ifade edilen bu kavram, insan olana dair her şeyin yeniden tartışılmasını, değerlendirilmesini sağlamıştır. İlahiyat alanında doğrudan bu konuya dair çalışmalar ya hiç yoktur, var olanlar da Müslüman kültüründe mevcut olanı tekrarlama şeklindedir. konuyla ilgili yapılan çalışmalar ağırlıklı olarak antropoloji ve sosyoloji alanındadır. Dolayısıyla İlahiyat ve özellikle Sosyal Kelâm alanında bu konu başlığının çalışılması ayrıca dikkate alınması gereken bir husustur. Zira Kelâm alanında yapılan çalışmalar ağırlıklı olarak önceki müktesebatın ya tekrarı ya da yazılanların anlaşılması şeklindedir. Bu nedenle günümüz Müslüman düşüncesinin bu konuya dair yaklaşımının temel kaynaklar esas alınarak incelenmeli ve düşünce dünyasına sunulmalıdır. Bütün bu değerlendirmeler kapsamında çalışmamızda, öncelikle kadın erkek ayrımına girmeden yalın olarak insanın Kur’an’daki tanımlaması esas alınacaktır. Zira bu temel üzerinden yapılmayan her türlü değerlendirme sübjektif veya önceki kültür ve inançların etkisiyle biçimlenmiş değerlendirmelerdir. Bu gerçeklikten hareketle, öncelikle Kur’an’da geçen “fıtrat” kavramı ve bu kavramın psikolojik ve sosyal yansıma ve anlamlarının neye tekabül ettiği anlaşılmaya çalışılacaktır. Daha sonra Müslüman kültüründe “Kadın Fıtratı” şeklinde belirginleşen kavramın tahlili yapılacak, bu kavramsallaştırmanın kadın yaşamını ve toplumsal olanı nasıl şekillendirdiğini ve günümüz Müslüman düşüncesine nasıl etki ettiğinin üzerinde durulacaktır. Modern döneme ait “Feminizm” ve “Toplumsal Cinsiyet” gibi kavramların ve bu çerçevede yürütülen tartışmaların, Kur’an nassının merkeze alındığı bir yaklaşımla Sosyal Kelâm disiplini açısından anlaşılmaya çalışılması, son derece önemlidir. Geçmişten bugüne taşınan kelâmî tartışmaların günümüz sorunlarına ne kadar cevap olduğu tartışılacak ve konuya dair yeni bir yaklaşımın mümkün olup olmadığı anlaşılmaya çalışılacaktır. Metin içerisinde belli başlıklar altında işlendiğinde görüleceği üzere gerek İslam öncesi dönem ve gerekse İslam’ın gelişi sonrasında kadına dair düşünsel ve sosyal alanda ne kadar dramatik ve ağır sorunlarla birlikte tarihte yol aldığı görülecektir. Dolayısıyla bütün toplumlar için en temel bir sorun olan “Kadın Fıtratı” bahsinde İslam’ın veya Kelâm disiplininin nasıl bir çözüm önerdiğinin belirlenmesi çok temel bir çalışmadır. Bu nedenle konu başlığı, modern döneme ait bir kavram ve tartışma olduğundan, ağırlıklı olarak söz konusu dönemde ortaya çıkan antropoloji ve sosyoloji alanındaki çalışmalarla birlikte modern dönem feminizme dair teorilerden yararlanılacaktır. Aynı zamanda “Sosyal Kelâm” disiplini açısından konu tartışılacağı için doğal olarak klasik Kelâm kaynaklardan istifade edileceği gibi, ağırlıklı olarak günümüz çalışmalarından da yararlanılacaktır.
选举在父权文化中创建一个关于妇女身份的宗教参考,并宣布不可能的妇女论坛
例如,在历史上,对女性和男性的评价是基于比较的,无论男性或女性的特征是被很好地识别还是在女性特征不好时被接受。这种由一个人或一个人创造的父权制思维方式在过去已经创造出来,但不仅在历史时期或某些社会中,而且在历史的所有时期和所有社会中,这种思维方式一直是主导思维方式。在过去的两个世纪里,这种重男轻女的思想和应用异议有所增加,我们这个时代的女性写作也发生了重大变化。在萨纳坦·西亚塞特的一生中,伊克蒂萨迪·阿兰丹·比利姆·阿兰纳是她的丈夫。自然,在我们的世界里,有一种不同于历史的新文学。“父权/男性自我思想”的概念有助于重新思考和评价人类的一切。在宗教领域没有关于这一主题的真正工作,而且有一种方法可以重复穆斯林文化中的可用内容。人类学和社会学领域的工作做得很多。因此,在神学领域,特别是在社会科学领域,这是一个优先考虑的问题。Zira科学领域所做的工作很难理解之前的问题,无论是重复的还是书面的。因此,今天穆斯林的思想必须通过处理这一问题的基本来源来审视并呈现给思想世界。在所有这些评估中,《古兰经》中对人的定义将仅基于进入男性分离之前的人。目的是评估所有无根据的评估是否客观或基于文化和信仰的影响。Bu gerçeklikten hareketle,öncelikle Kuran'da geçen“fıtrat”kavramıve Bu kavramşn psikolojik ve sosyal yansıma ve anlamlarının neye tekabül ettiği anlaşılmayaçalı。稍后,我们将分析穆斯林文化中的“妇女论坛”概念,它如何塑造妇女的生活和这一概念的社会生活,以及它如何影响当今穆斯林的思想。极其重要的是,“女权主义”和“社会性别”等讨论都是在现代背景下讨论的,《古兰经》所以的方法也被社会福利学科所理解。我们将讨论过去,今天我们有多少问题,我们将努力了解是否有可能对这个问题采取新的方法。在文本中,需要看到一些头条新闻何时出现,以及在必要时,在伊斯兰教的未来,妇女在发展后会遇到多少戏剧性和困难的问题。因此,所有社会面临的主要问题是,没有必要确定伊斯兰或伊斯兰学科如何提出解决“妇女论坛”问题的方案。这就是为什么,随着人类学和社会学的工作在白天出现,现代的思想和辩论将对女权主义的理论有用。同时,由于它将从经典科学来源使用,由于社会科学学科的原因,它将用于讨论该主题。
本文章由计算机程序翻译,如有差异,请以英文原文为准。
求助全文
约1分钟内获得全文 求助全文
来源期刊
自引率
0.00%
发文量
13
审稿时长
16 weeks
×
引用
GB/T 7714-2015
复制
MLA
复制
APA
复制
导出至
BibTeX EndNote RefMan NoteFirst NoteExpress
×
提示
您的信息不完整,为了账户安全,请先补充。
现在去补充
×
提示
您因"违规操作"
具体请查看互助需知
我知道了
×
提示
确定
请完成安全验证×
copy
已复制链接
快去分享给好友吧!
我知道了
右上角分享
点击右上角分享
0
联系我们:info@booksci.cn Book学术提供免费学术资源搜索服务,方便国内外学者检索中英文文献。致力于提供最便捷和优质的服务体验。 Copyright © 2023 布克学术 All rights reserved.
京ICP备2023020795号-1
ghs 京公网安备 11010802042870号
Book学术文献互助
Book学术文献互助群
群 号:481959085
Book学术官方微信