Discussions Around Legitimacy of the Istihsân’s Definitions in the Early Period

IF 0.2 0 RELIGION
Abdulmuid Aykul
{"title":"Discussions Around Legitimacy of the Istihsân’s Definitions in the Early Period","authors":"Abdulmuid Aykul","doi":"10.18505/cuid.1071242","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"İstihsânın tanımı ve meşrûiyeti problemi, fıkıh usûlünün önemli tartışma konularından biridir. Hanefî kurucu imamları ile İmâm Mâlik’in (ö. 179/795), hukukun katılığını gidermek için kullanmış olduğu bu yönteme, ilk dönemlerden itibaren çeşitli itirazlar yönelmiştir. Malikiler de istihsânı kullanmasına rağmen, istihsâna yönelik ağır eleştiriler Hanefîler üzerine yoğunlaşmıştır. İmam Şafiî’nin (ö. 204/820) ağır eleştirisi sonrasında Hanefî usûlcüler, istihsânı hem tanımlamak hem de meşrû olduğunu kanıtlamak için çeşitli ilmî faaliyetlerde bulunmuşlardır. Özellikle Ebü’l-Hasen el-Kerhî (ö. 340/952) ve Ebû Bekr el-Cessâs (ö. 370/981) ile başlayan bu süreç, diğer mezhep usûlcülerinin de katkısıyla zengin bir birikimi ortaya çıkarmıştır. Kerhî’nin istihsân tanımının, usûlcüler arasında şöhret bulduğu ve usûl eserlerinde istihsânın meşruiyetinin bu tanım üzerinden yapıldığı görülmektedir. Kerhî’nin istihsânın meşruiyetine yönelik değerlendirmeleri, öğrencisi Cessâs ile sonraki asırlarda Ebû Zeyd ed-Debûsî (ö. 430/1039), Ebü’l-Usr el-Pezdevî (ö. 482/1089) ve Şemsüleimme es-Serahsî (ö. 483/1090) tarafından da devam ettirilmiştir. Cessâs’ın istihsânın meşruiyetine yönelik açıklamaları ise İmam Şâfiî’nin istihsân aleyhine yönelik sözlerinin eleştirisi ile başlar. O, istihsânı temelde iki alt başlığa ayırarak, meşruiyet delillendirmesi yapar. İstihsânı lafız ve mâna olmak üzere iki kısımda ele alan Cessâs, lafzî olarak istihsânın kullanılmasında herhangi bir ihtilafın bulunmadığını, bunu bütün müçtehitlerin kabul ettiğini, dahası istihsâna karşı olan İmam Şâfiî’nin bile bu anlamdaki istihsânı kullandığını söyler. Ona göre üzerinde tartışma olan istihsân türü ise ikinci kısımdaki; yani mana itibariyle olan istihsândır. Cessâs, bu kısmın da esasında kıyas ameliyesi olduğunu, İmam Muhammed eş-Şeybânî’nin (ö. 189/805) eserlerine gönderme yaparak ispata çalışır. Gerçekten de İmam Muhammed’in eserlerinde, istihsânın kullanım alanlarına bakıldığında, pek çok yerde çatışan iki kıyasın varlığı görülmektedir. Dahası İmam Muhammed, bazen “istihsânın bu türü kıyasa dahildir.” diyerek açıkça istihsânın -en azından bazı türlerini- kıyas içerisinde değerlendirmiştir. \nHanefî usûlcüler, istihsân tanım ve değerlendirmelerini, muarızlarının da kabul edebileceği şekilde yapmak suretiyle istihsâna yönelik olumsuz havayı kırmak istemişlerdir. İstihsânın “Daha güçlü delil sebebiyle benzerlerine verilen hükümden vazgeçmektir.” şeklindeki tanımı genel kabul görmüştür. Burada istihsân, kıyas ile ilişkilendirerek tanımlanmış; güçlü olan delile istihsân, zayıf olan delile ise kıyas denilmiştir. İstihsânın kıyas ile ilişkilendirilerek tanımlanması isabetli olmakla birlikte, yine bu tanımlarda istihsânın kıyastan daha güçlü olduğu tezi, İmam Muhammed’in istihsâna dair verdiği örneklerle birlikte değerlendirildiğinde, zaman zaman tanım ile tanımlanan arasında tezatlar oluşturmaktadır. Zira çoğu durumda kıyas ile istihsân çatıştığında, istihsân alınmakla birlikte, tam tersi durumun; yani kıyasın alındığı durumlar da olabilmektedir. Bunlardan başka İmam Muhammed’in eserlerinde, Kerhî’nin de tasnifini yaptığı istihsân çeşitlerine yönelik örnekler bulunmakla birlikte, bazen kıyasın istihsânen alınması gibi garip durumlar ile de karşılaşılmaktadır. Bu da zikri geçen tanımların “efrâdını câmî, ağyârını mâni” olmadığı anlamına gelir. \nİstihsâna yönelik menfi tutum, bir kısım Şâfiî çevrelerde devam etmiş, istihsânın meşrûiyetine yönelik eleştiriler fıkıh usûlü eserlerinde varlığını sürdürmüştür. İstihsân, Şâfiî çevrelerce “delilsiz hüküm verme” olarak tanımlandığından, şer‘î bir delil olan kıyasın şer‘î olmayan -Gazzâlî’nin deyimi ile mevhum- bir delil olan istihsân sebebiyle terkedilmesini kabul etmemişlerdir. Zâhirîlerden İbn Hazm (ö.456/1064) ise istihsânın keyfiliğe kapı araladığını, istihsânı kullananların verdiği örnekler üzerinden iddia eder. Ona göre, Hanefîlerin istihsân olarak kabul ettiği bir durumu, Mâlikîler istikbah olarak kabul edebilmektedir. Bu da apaçık bir çelişkiyi doğurmaktadır. İbn Hazm’ın bu değerlendirmesinin haklılık tarafı yok değildir. Zira İmam Muhammed’in el-Hücce alâ ehli’l-Medîne isimli eserinde, Mâlikîlerin istihsânının eleştirildiği görülürken, Mâlikîlerden el-Bâcî’nin (ö. 474/1081) eserlerinde Hanefîlerin istihsânının eleştirildiği görülmektedir. \nİstihsân eleştirisi, Ebû İshâk eş-Şîrâzî (ö. 476/1083), İmâmü’l-Harameyn el-Cüveynî (ö. 478/1085) ve Gazzâlî (ö. 505/1111) gibi Şâfiîler tarafından da devam ettirilmiştir. Cüveynî, istihsânı istinbâta değil, nefsin şehvetine dayanan bir yöntem olarak görürken, Gazzâlî, istihsanı indî yorum olarak görür. İstihsâna karşı olumsuz tavrın temel sebebi, kanaatimizce, tanımlar üzerinden yürütülmüş, içerik çoğu zaman ihmal edilmiştir. Oysa İmam Muhammed’in eserlerine bakıldığında, istihsânın sanılanın aksine bir aslının bulunduğu, bu aslın bazen bir eser, bazen bir zaruret, bazen başka bir kıyas, bazen de örf olduğu görülür.","PeriodicalId":41327,"journal":{"name":"Cumhuriyet Ilahiyat Dergisi-Cumhuriyet Theology Journal","volume":"1 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.2000,"publicationDate":"2022-05-28","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Cumhuriyet Ilahiyat Dergisi-Cumhuriyet Theology Journal","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.18505/cuid.1071242","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"0","JCRName":"RELIGION","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0

Abstract

İstihsânın tanımı ve meşrûiyeti problemi, fıkıh usûlünün önemli tartışma konularından biridir. Hanefî kurucu imamları ile İmâm Mâlik’in (ö. 179/795), hukukun katılığını gidermek için kullanmış olduğu bu yönteme, ilk dönemlerden itibaren çeşitli itirazlar yönelmiştir. Malikiler de istihsânı kullanmasına rağmen, istihsâna yönelik ağır eleştiriler Hanefîler üzerine yoğunlaşmıştır. İmam Şafiî’nin (ö. 204/820) ağır eleştirisi sonrasında Hanefî usûlcüler, istihsânı hem tanımlamak hem de meşrû olduğunu kanıtlamak için çeşitli ilmî faaliyetlerde bulunmuşlardır. Özellikle Ebü’l-Hasen el-Kerhî (ö. 340/952) ve Ebû Bekr el-Cessâs (ö. 370/981) ile başlayan bu süreç, diğer mezhep usûlcülerinin de katkısıyla zengin bir birikimi ortaya çıkarmıştır. Kerhî’nin istihsân tanımının, usûlcüler arasında şöhret bulduğu ve usûl eserlerinde istihsânın meşruiyetinin bu tanım üzerinden yapıldığı görülmektedir. Kerhî’nin istihsânın meşruiyetine yönelik değerlendirmeleri, öğrencisi Cessâs ile sonraki asırlarda Ebû Zeyd ed-Debûsî (ö. 430/1039), Ebü’l-Usr el-Pezdevî (ö. 482/1089) ve Şemsüleimme es-Serahsî (ö. 483/1090) tarafından da devam ettirilmiştir. Cessâs’ın istihsânın meşruiyetine yönelik açıklamaları ise İmam Şâfiî’nin istihsân aleyhine yönelik sözlerinin eleştirisi ile başlar. O, istihsânı temelde iki alt başlığa ayırarak, meşruiyet delillendirmesi yapar. İstihsânı lafız ve mâna olmak üzere iki kısımda ele alan Cessâs, lafzî olarak istihsânın kullanılmasında herhangi bir ihtilafın bulunmadığını, bunu bütün müçtehitlerin kabul ettiğini, dahası istihsâna karşı olan İmam Şâfiî’nin bile bu anlamdaki istihsânı kullandığını söyler. Ona göre üzerinde tartışma olan istihsân türü ise ikinci kısımdaki; yani mana itibariyle olan istihsândır. Cessâs, bu kısmın da esasında kıyas ameliyesi olduğunu, İmam Muhammed eş-Şeybânî’nin (ö. 189/805) eserlerine gönderme yaparak ispata çalışır. Gerçekten de İmam Muhammed’in eserlerinde, istihsânın kullanım alanlarına bakıldığında, pek çok yerde çatışan iki kıyasın varlığı görülmektedir. Dahası İmam Muhammed, bazen “istihsânın bu türü kıyasa dahildir.” diyerek açıkça istihsânın -en azından bazı türlerini- kıyas içerisinde değerlendirmiştir. Hanefî usûlcüler, istihsân tanım ve değerlendirmelerini, muarızlarının da kabul edebileceği şekilde yapmak suretiyle istihsâna yönelik olumsuz havayı kırmak istemişlerdir. İstihsânın “Daha güçlü delil sebebiyle benzerlerine verilen hükümden vazgeçmektir.” şeklindeki tanımı genel kabul görmüştür. Burada istihsân, kıyas ile ilişkilendirerek tanımlanmış; güçlü olan delile istihsân, zayıf olan delile ise kıyas denilmiştir. İstihsânın kıyas ile ilişkilendirilerek tanımlanması isabetli olmakla birlikte, yine bu tanımlarda istihsânın kıyastan daha güçlü olduğu tezi, İmam Muhammed’in istihsâna dair verdiği örneklerle birlikte değerlendirildiğinde, zaman zaman tanım ile tanımlanan arasında tezatlar oluşturmaktadır. Zira çoğu durumda kıyas ile istihsân çatıştığında, istihsân alınmakla birlikte, tam tersi durumun; yani kıyasın alındığı durumlar da olabilmektedir. Bunlardan başka İmam Muhammed’in eserlerinde, Kerhî’nin de tasnifini yaptığı istihsân çeşitlerine yönelik örnekler bulunmakla birlikte, bazen kıyasın istihsânen alınması gibi garip durumlar ile de karşılaşılmaktadır. Bu da zikri geçen tanımların “efrâdını câmî, ağyârını mâni” olmadığı anlamına gelir. İstihsâna yönelik menfi tutum, bir kısım Şâfiî çevrelerde devam etmiş, istihsânın meşrûiyetine yönelik eleştiriler fıkıh usûlü eserlerinde varlığını sürdürmüştür. İstihsân, Şâfiî çevrelerce “delilsiz hüküm verme” olarak tanımlandığından, şer‘î bir delil olan kıyasın şer‘î olmayan -Gazzâlî’nin deyimi ile mevhum- bir delil olan istihsân sebebiyle terkedilmesini kabul etmemişlerdir. Zâhirîlerden İbn Hazm (ö.456/1064) ise istihsânın keyfiliğe kapı araladığını, istihsânı kullananların verdiği örnekler üzerinden iddia eder. Ona göre, Hanefîlerin istihsân olarak kabul ettiği bir durumu, Mâlikîler istikbah olarak kabul edebilmektedir. Bu da apaçık bir çelişkiyi doğurmaktadır. İbn Hazm’ın bu değerlendirmesinin haklılık tarafı yok değildir. Zira İmam Muhammed’in el-Hücce alâ ehli’l-Medîne isimli eserinde, Mâlikîlerin istihsânının eleştirildiği görülürken, Mâlikîlerden el-Bâcî’nin (ö. 474/1081) eserlerinde Hanefîlerin istihsânının eleştirildiği görülmektedir. İstihsân eleştirisi, Ebû İshâk eş-Şîrâzî (ö. 476/1083), İmâmü’l-Harameyn el-Cüveynî (ö. 478/1085) ve Gazzâlî (ö. 505/1111) gibi Şâfiîler tarafından da devam ettirilmiştir. Cüveynî, istihsânı istinbâta değil, nefsin şehvetine dayanan bir yöntem olarak görürken, Gazzâlî, istihsanı indî yorum olarak görür. İstihsâna karşı olumsuz tavrın temel sebebi, kanaatimizce, tanımlar üzerinden yürütülmüş, içerik çoğu zaman ihmal edilmiştir. Oysa İmam Muhammed’in eserlerine bakıldığında, istihsânın sanılanın aksine bir aslının bulunduğu, bu aslın bazen bir eser, bazen bir zaruret, bazen başka bir kıyas, bazen de örf olduğu görülür.
关于早期istihsn定义合法性的讨论
伊斯坦布尔问题,fıkıh usûlününönemli tartışma konularından biridir。就这样,创始人的标志和Im Malik(179/795)用于废除参与法律的法律从一开始就遭到了各种反对。尽管这处房产是允许的,但财政部对这一例外情况提出了严厉批评。在伊曼·沙菲伊受到严厉批评(例如204/820)之后,在各种科学中发现了哈内菲的弱点,以证明这个例外是已知的。特别是Ebu’l-Hasen el Kerhî(例如340/952)和Ebu Bekr el Cessâs(例如370/981),其他阶层的一些富人都暴露了出来。克里希的例外是在穷人中找到名声,而例外的雇用就是通过这个定义来完成的。近年来,Ebu Zeyd ed Debusî(如430/1039)、Ebu’l-Usr el Pezdevî(例如482/1089)和Semsulaim es Serahî(例483/1090)对Kerhi的发行进行了评估。为了解决凯撒许可证被占领的问题,首先将反对伊曼·沙菲耶的言论。他基本上会把两个字幕分开,他会定义就业。Cess a s参加了这两个部分的讨论,老实说,在使用例外情况方面没有争议,所有难民都接受了它,甚至反对例外情况的Ibam Shafei也表示反对。Ona göreüzerinde tartışma olan istihsân türüise ikinci kısımdaki;我的意思是,这是个例外。Cessas通过将其发送给Shebani的配偶伊曼·穆罕默德(1895/805)的作品来证明这一部分是海滩行动的一部分。在穆罕默德的作品中,当观察到例外时,可以看到在许多地方面临的两个部分的存在。此外,Im Muhammed评估了黑社会中的一些例外类型,他说这种例外就是这样的。弱点、例外和评估,如果可能的话,希望打破负面空气,也希望受害者尽可能打破负面空气。人们普遍接受了“出于类似原因放弃政府的更有力证据”的定义。除非与海滩有联系,除了一个强大的人,一个软弱的人被称为软弱。虽然可以由该省的海岸来确定,但例外情况比这些定义更强的程度,当用Imma Mohammed许可的例子进行评估时,确定了定义和时间定义之间的时间。Ziraçoğu durumda kıyas ile istihsânçatıştığında、istishân alınmakla birlikte、tam tersi durumun;我的意思是,情况也可能如此。此外,伊玛·穆罕默德的作品类似于奇怪的案例,以及克希设计之外的其他例子。这意味着记忆的定义不是“奇迹,奇迹”作为优先事项,他们中的一些人继续在沙菲地区工作,另一些人继续从事排斥领域的工作。他们拒绝离开,因为以加沙的名义存在的一种邪恶是不邪恶的,因为它被定义为围绕沙菲的“非正常统治”。村庄的伊本·哈兹姆(Ibn Hazm)声称,许可证是为了获得大门的乐趣,而豁免是授予人民的。据他说,财政部被允许接受它作为一个例外。这是一个明显的区别。这种对伊本·哈兹姆的评价是不对的。Ziraïmam Muhammed’in el-Hücce al-âehli'l-Medîne isimli eserinde,Mâlikîlerin istihsânınõn eleştirildiği görülürken,Málikèlerden el-Bâcî'nin(ö.474/1081)eserlerinde Hanefîlerin-istihsâ。伊斯兰教的批评者Abu Isaac和Shephatiah(例如476/1083)、Im’al Harameyn el Cuveyni(例如478/1085)和Gaza(例如505/1111)。在瑞典,这个例外并不稳定,但作为一种呼吸方式,加沙将这个例外视为一种评论。令人难以忍受的行为的主要原因是我们的翅膀,我们的知识,经常被忽视。但当我看到伊曼·穆罕默德的作品时,例外被认为是事实,它有时是一种艺术,有时是一场伤害,有时是另一件衣服,有时是封面。
本文章由计算机程序翻译,如有差异,请以英文原文为准。
求助全文
约1分钟内获得全文 求助全文
来源期刊
CiteScore
0.20
自引率
0.00%
发文量
33
审稿时长
24 weeks
期刊介绍: Cumhuriyet İlahiyat Dergisi-Cumhuriyet Theology Journal is a peer-reviewed Journal published twice a year as July and December. It aims to publish scientific research such as papers, book reviews and symposium reviews on religious studies and to share these studies with public. CUID provides articles written by qualified specialists in the area of Islamic Studies (Scope: Arts and Humanities/Religion/Islamic Studies & Scope: Social and Behavioral Sciences/ Theology and Ethics). It continues to publish compelling original research articles that contribute to the development of scholarly understanding and interpretation in the history and philosophy of religious thought in all traditions and periods - including the areas of Islamic Studies. Cumhuriyet İlahiyat Dergisi- Cumhuriyet Theology Journal continues to publish compelling original research that contributes to the development of scholarly understanding and interpretation in the history and philosophy of religious thought in all traditions and periods - including the areas of Islamic Studies, Judaic Studies, Christianity, Comparative Religious Studies, Theology and Ethics.
×
引用
GB/T 7714-2015
复制
MLA
复制
APA
复制
导出至
BibTeX EndNote RefMan NoteFirst NoteExpress
×
提示
您的信息不完整,为了账户安全,请先补充。
现在去补充
×
提示
您因"违规操作"
具体请查看互助需知
我知道了
×
提示
确定
请完成安全验证×
copy
已复制链接
快去分享给好友吧!
我知道了
右上角分享
点击右上角分享
0
联系我们:info@booksci.cn Book学术提供免费学术资源搜索服务,方便国内外学者检索中英文文献。致力于提供最便捷和优质的服务体验。 Copyright © 2023 布克学术 All rights reserved.
京ICP备2023020795号-1
ghs 京公网安备 11010802042870号
Book学术文献互助
Book学术文献互助群
群 号:604180095
Book学术官方微信