{"title":"[The Relationship Between HIF-1α, MMP-9, and IL-8 Levels and the Development of Diabetic Foot Ulcers].","authors":"Nurdan Pür, Fatma Kesmez Can, Nurinnisa Öztürk, Kamber Kaşali, Basri Pür","doi":"10.5578/mb.20250315","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"<p><p>Diyabetik ayak ülseri (DAÜ), diyabet hastalarında yüksek morbidite ve mortalite oranlarına yol açan ciddi bir komplikasyondur. DAÜ'nün erken teşhisi, hastaların yaşam kalitesini artırmak ve sağlık sistemine olan yükü azaltmak için kritik öneme sahiptir. Bu çalışmanın amacı, DAÜ gelişimini erken evrede öngörebilecek biyobelirteçleri belirlemek ve bu belirteçlerin klinik uygulamalardaki potansiyelini değerlendirmektir. Çalışmaya üç grup dahil edilmiştir: DAÜ tanısı olan diyabetik hastalar, DAÜ bulunmayan diyabet hastaları ve sağlıklı bireyler. Her bir gruba 30 hasta dahil edilmiştir ve toplamda 90 hasta üzerinden değerlendirme yapılmıştır. Katılımcılardan alınan kan örneklerinde serum hipoksiyle indüklenebilir faktör 1 alfa (HIF-1α), matriks metalloproteinaz-9 (MMP-9) ve IL-8 seviyeleri ölçülmüş ve C-reaktif protein, eritrosit sedimantasyon hızı (ESH) ve prokalsitonin gibi akut faz reaktanları ile karşılaştırılmıştır. Biyobelirteçlerin tanısal değerlerini saptamak için alıcı işletim karakteristiği [receiver operating characteristic (ROC)] analizi yapılmıştır. HIF-1α seviyelerinin DAÜ hastalarında anlamlı şekilde yüksek olduğu tespit edilmiştir ve ROC analizi sonuçları, bu biyobelirtecin tanısal hassasiyet ve özgüllük açısından en başarılı belirteç olduğunu göstermiştir {Eğri altı alan [area under the curve (AUC)]= 0.99, p= 0.001}. HIF-1α seviyelerindeki artış, hipoksik yanıtın erken evrelerinde aktif olduğunu ancak ileri evrelerde düştüğünü göstermektedir. MMP-9 seviyelerinin Wagner evreleri ile orantılı olarak artış gösterdiği ve ESH ile pozitif korelasyon içinde olduğu gözlenmiştir. Bu sonuçlar MMP-9'un, kronik enflamasyon ve doku hasarındaki rolünü desteklemektedir. IL-8 seviyeleri DAÜ hastalarında anlamlı şekilde yüksek bulunmuş ancak diğer enflamatuvar belirteçlerle ilişkisiz olması, daha spesifik bir rol oynayabileceğini düşündürmüştür. HIF-1α, hipoksiye bağlı doku onarımı ve anjiyogenez süreçlerinde merkezi bir role sahip olması nedeniyle DAÜ'nün erken teşhisinde etkili bir biyobelirteç olarak öne çıkmaktadır. Özellikle yüksek özgüllük ve hassasiyeti (AUC= 0.99) sayesinde, rutin klinik takibe uygun bir belirteç olarak değerlendirilmelidir. MMP-9'un kronik enflamasyon ve doku yıkımındaki rolü, bu biyobelirtecin doku hasarını önlemeye yönelik tedavilere katkı sağlayabileceğini göstermektedir. Benzer şekilde, IL-8'in spesifik enflamatuvar süreçlerdeki rolü, nötrofil modülasyonunu hedefleyen yeni terapötik yaklaşımlara yol açabilir. HIF-1α, MMP-9 ve IL-8'in düzenli takibi, DAÜ'nün erken teşhisi ve önlenmesine olanak sağlayabilir. Ayrıca, bu biyobelirteçlerin tedavi planlamasında kullanılabilirliği hem hasta yaşam kalitesini artıracak hem de sağlık sistemi üzerindeki ekonomik yükü azaltacaktır. Gelecekte yapılacak prospektif çalışmaların, bu biyobelirteçlerin klinik uygulamalarda yaygın olarak kullanılmasını destekleyecek daha somut kanıtlar sağlaması mümkündür.</p>","PeriodicalId":18509,"journal":{"name":"Mikrobiyoloji bulteni","volume":"59 3","pages":"352-366"},"PeriodicalIF":0.7000,"publicationDate":"2025-07-01","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Mikrobiyoloji bulteni","FirstCategoryId":"3","ListUrlMain":"https://doi.org/10.5578/mb.20250315","RegionNum":4,"RegionCategory":"医学","ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"Q4","JCRName":"MICROBIOLOGY","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Abstract
Diyabetik ayak ülseri (DAÜ), diyabet hastalarında yüksek morbidite ve mortalite oranlarına yol açan ciddi bir komplikasyondur. DAÜ'nün erken teşhisi, hastaların yaşam kalitesini artırmak ve sağlık sistemine olan yükü azaltmak için kritik öneme sahiptir. Bu çalışmanın amacı, DAÜ gelişimini erken evrede öngörebilecek biyobelirteçleri belirlemek ve bu belirteçlerin klinik uygulamalardaki potansiyelini değerlendirmektir. Çalışmaya üç grup dahil edilmiştir: DAÜ tanısı olan diyabetik hastalar, DAÜ bulunmayan diyabet hastaları ve sağlıklı bireyler. Her bir gruba 30 hasta dahil edilmiştir ve toplamda 90 hasta üzerinden değerlendirme yapılmıştır. Katılımcılardan alınan kan örneklerinde serum hipoksiyle indüklenebilir faktör 1 alfa (HIF-1α), matriks metalloproteinaz-9 (MMP-9) ve IL-8 seviyeleri ölçülmüş ve C-reaktif protein, eritrosit sedimantasyon hızı (ESH) ve prokalsitonin gibi akut faz reaktanları ile karşılaştırılmıştır. Biyobelirteçlerin tanısal değerlerini saptamak için alıcı işletim karakteristiği [receiver operating characteristic (ROC)] analizi yapılmıştır. HIF-1α seviyelerinin DAÜ hastalarında anlamlı şekilde yüksek olduğu tespit edilmiştir ve ROC analizi sonuçları, bu biyobelirtecin tanısal hassasiyet ve özgüllük açısından en başarılı belirteç olduğunu göstermiştir {Eğri altı alan [area under the curve (AUC)]= 0.99, p= 0.001}. HIF-1α seviyelerindeki artış, hipoksik yanıtın erken evrelerinde aktif olduğunu ancak ileri evrelerde düştüğünü göstermektedir. MMP-9 seviyelerinin Wagner evreleri ile orantılı olarak artış gösterdiği ve ESH ile pozitif korelasyon içinde olduğu gözlenmiştir. Bu sonuçlar MMP-9'un, kronik enflamasyon ve doku hasarındaki rolünü desteklemektedir. IL-8 seviyeleri DAÜ hastalarında anlamlı şekilde yüksek bulunmuş ancak diğer enflamatuvar belirteçlerle ilişkisiz olması, daha spesifik bir rol oynayabileceğini düşündürmüştür. HIF-1α, hipoksiye bağlı doku onarımı ve anjiyogenez süreçlerinde merkezi bir role sahip olması nedeniyle DAÜ'nün erken teşhisinde etkili bir biyobelirteç olarak öne çıkmaktadır. Özellikle yüksek özgüllük ve hassasiyeti (AUC= 0.99) sayesinde, rutin klinik takibe uygun bir belirteç olarak değerlendirilmelidir. MMP-9'un kronik enflamasyon ve doku yıkımındaki rolü, bu biyobelirtecin doku hasarını önlemeye yönelik tedavilere katkı sağlayabileceğini göstermektedir. Benzer şekilde, IL-8'in spesifik enflamatuvar süreçlerdeki rolü, nötrofil modülasyonunu hedefleyen yeni terapötik yaklaşımlara yol açabilir. HIF-1α, MMP-9 ve IL-8'in düzenli takibi, DAÜ'nün erken teşhisi ve önlenmesine olanak sağlayabilir. Ayrıca, bu biyobelirteçlerin tedavi planlamasında kullanılabilirliği hem hasta yaşam kalitesini artıracak hem de sağlık sistemi üzerindeki ekonomik yükü azaltacaktır. Gelecekte yapılacak prospektif çalışmaların, bu biyobelirteçlerin klinik uygulamalarda yaygın olarak kullanılmasını destekleyecek daha somut kanıtlar sağlaması mümkündür.
期刊介绍:
Bulletin of Microbiology is the scientific official publication of Ankara Microbiology Society. It is published quarterly in January, April, July and October. The aim of Bulletin of Microbiology is to publish high quality scientific research articles on the subjects of medical and clinical microbiology. In addition, review articles, short communications and reports, case reports, editorials, letters to editor and other training-oriented scientific materials are also accepted. Publishing language is Turkish with a comprehensive English abstract. The editorial policy of the journal is based on independent, unbiased, and double-blinded peer-review. Specialists of medical and/or clinical microbiology, infectious disease and public health, and clinicians and researchers who are training and interesting with those subjects, are the target groups of Bulletin of Microbiology.