{"title":"“En Hayırlınız” Kalıbıyla Rivayet Edilen Hadislerin Konularını Tespit ve Fıkhü’l-Hadîs Bağlamında İnceleme","authors":"İrfan Zahitoğlu","doi":"10.30623/hij.1424270","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Hz. Peygamber (s.a.v.), Kur'ân-ı Kerîm'de de açıklandığı gibi, şahit, müjdeleyici, uyarıcı ve Allah'a davet edici olarak bütün insanlığa gönderilmiştir. O, âlemlere rahmet, büyük bir ahlak üzerine ve Allah'ı ve ahiret gününü umanlar için güzel bir örnektir. Onun bu güzel örnekliği her hususta olduğu gibi tebliğdeki metodunda da açıkça görülmektedir. Nitekim o insanları rahmet ve cennete teşvik, azap ve cehennemden ta’zîr için ifrat ve tefritten uzak; orta yollu bir tebliğ metodunu benimsemiştir. Tebliğ vazifesini yaparken hadislerinde teşvik ve sakındırma için bir takım kalıp ifadeler kullanmıştır. Bunlardan “leyse minnâ” (bizden değildir), “iyyâküm” (sakın ha!) gibi ifadeleri, insanları ahirette sıkıntıya sokacak, hem Yaratanın hem de yaratılanların nazarında kişiyi küçük düşürecek işlerden sakındırmak için kullanmıştır. Öte yandan “hıyâruküm, hayruküm” (en hayırlınız), “efdalüküm” (en üstününüz) şeklindeki ifadeleri ise övülen işlere teşvik için kullanmıştır. Biz de bu çalışmada Hz. Peygamber’in (s.a.v.) ümmetini nelere teşvik ettiğini tespit amacıyla, bir tebliğ metodu olarak kullandığı ve kaynaklarda aynı kökten “Hıyâruküm”, “Hayruküm” ve “Ehyaruküm” şeklinde üç farklı kalıpla geçen “en hayırlınız” manasına gelen kelimeleri muhtevi dokuz tane hadisi bir araya getirdik. Bu hadislerin konu olarak hangi hususları kapsamına aldığını, fıkhü’l-hadis bağlamında inceleyerek onlardan çıkarılan hükümlerin neler olduğunu tespit etmeye çalıştık. Dolayısıyla bu çalışma hem belirli kalıp ifadelerin hangi konularda kullanıldığını tespit etmeye hem de o hadislerden Peygamber’in (s.a.v.) gayesini anlamaya yöneliktir. Çalışmada konu başlığı olarak öncelikle Buhârî’nin Sahih’inde geçen lafızları kullandık. Konuyla ilgili hadisleri Buhârî’de bulamadığımızda Kütüb’ü-Sitte’nin diğer eserlerinde; sırasıyla Müslim (öl. 261/875), Ebû Dâvûd (öl. 275/889), Tirmizî (öl. 279/892), Nesâî (öl. 303/915) ve İbn Mâce (öl. 273/887)’de geçen lafızları dikkate aldık. Hadislerin açıklamalarında ise diğer hadis kaynakları ve şerhlerine başvurduk. Fıkhü’l-Hadîsle ilgili yerlerinde fıkıh usulü ve fıkıh kitaplarına müracaat ettik. Konu başlıklarının tespiti ve Hadislerin sıralamasında ise teşvik ettiği konuları dikkate alarak sıralamaya gayret gösterdik. Araştırma neticesinde tebliğde teşvik için kullanılan “en hayırlınız…” kalıbında gelen hadislerin konularının şunlar olduğunu tespit edilmiştir. 1- İnsana nesebinin bir üstünlük kazandırmadığı ve dolayısıyla nesebiyle övünmenin uygun bir davranış olmadığı, hayırlı ve üstün olmak için İslam’ın hükümlerini öğrenmek ve Allah’ın övgüsüne mazhar olmanın gerekliliği. 2- Kur’ân-ı öğrenmek, öğretmek ve yaşama gayretinde olmanın kişiyi hayırlılar kategorisine dâhil ettiği. 3- Mizanda en ağır gelecek şeyin güzel ahlak olduğu. 4- Allah’ın emaneti olan hanımlara karşı güzel davranmak ve onlarla güzel geçinmenin fazilet ve üstünlük göstergesi olduğu. 5- İnsanlar arasında karşılıklı merhamet ve güvenin neticesi olan borç almak ve ödemekle alakalı hükümler. 6- Bir kimsenin Mümin kardeşine karşı her zaman olması gereken merhamet ve yumuşaklığı namaz safında da muhafaza etmesinin onun hayırlı olduğunun alameti olması. 7- Müminin her zaman hayrı umulan ve şerrinden emin olunan kişiler olmaya çalışması. 8- Allah katında değerli kişilerle aynı asırda yaşamanın ve onlarla aynı yolda olmanın olumlu etkisi. 9- Hayırlı olmayı isteyenin Allah’ı hatırlatan dost olması ya da edinmesinin lüzumu. Netice olarak “en hayırlınız…” kalıbıyla teşvik için gelen bütün hadislerin güzel ahlakı vurguladığını söyleyebiliriz.","PeriodicalId":502495,"journal":{"name":"Harran Theology Journal","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2024-06-04","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Harran Theology Journal","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.30623/hij.1424270","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Abstract
Hz. Peygamber (s.a.v.), Kur'ân-ı Kerîm'de de açıklandığı gibi, şahit, müjdeleyici, uyarıcı ve Allah'a davet edici olarak bütün insanlığa gönderilmiştir. O, âlemlere rahmet, büyük bir ahlak üzerine ve Allah'ı ve ahiret gününü umanlar için güzel bir örnektir. Onun bu güzel örnekliği her hususta olduğu gibi tebliğdeki metodunda da açıkça görülmektedir. Nitekim o insanları rahmet ve cennete teşvik, azap ve cehennemden ta’zîr için ifrat ve tefritten uzak; orta yollu bir tebliğ metodunu benimsemiştir. Tebliğ vazifesini yaparken hadislerinde teşvik ve sakındırma için bir takım kalıp ifadeler kullanmıştır. Bunlardan “leyse minnâ” (bizden değildir), “iyyâküm” (sakın ha!) gibi ifadeleri, insanları ahirette sıkıntıya sokacak, hem Yaratanın hem de yaratılanların nazarında kişiyi küçük düşürecek işlerden sakındırmak için kullanmıştır. Öte yandan “hıyâruküm, hayruküm” (en hayırlınız), “efdalüküm” (en üstününüz) şeklindeki ifadeleri ise övülen işlere teşvik için kullanmıştır. Biz de bu çalışmada Hz. Peygamber’in (s.a.v.) ümmetini nelere teşvik ettiğini tespit amacıyla, bir tebliğ metodu olarak kullandığı ve kaynaklarda aynı kökten “Hıyâruküm”, “Hayruküm” ve “Ehyaruküm” şeklinde üç farklı kalıpla geçen “en hayırlınız” manasına gelen kelimeleri muhtevi dokuz tane hadisi bir araya getirdik. Bu hadislerin konu olarak hangi hususları kapsamına aldığını, fıkhü’l-hadis bağlamında inceleyerek onlardan çıkarılan hükümlerin neler olduğunu tespit etmeye çalıştık. Dolayısıyla bu çalışma hem belirli kalıp ifadelerin hangi konularda kullanıldığını tespit etmeye hem de o hadislerden Peygamber’in (s.a.v.) gayesini anlamaya yöneliktir. Çalışmada konu başlığı olarak öncelikle Buhârî’nin Sahih’inde geçen lafızları kullandık. Konuyla ilgili hadisleri Buhârî’de bulamadığımızda Kütüb’ü-Sitte’nin diğer eserlerinde; sırasıyla Müslim (öl. 261/875), Ebû Dâvûd (öl. 275/889), Tirmizî (öl. 279/892), Nesâî (öl. 303/915) ve İbn Mâce (öl. 273/887)’de geçen lafızları dikkate aldık. Hadislerin açıklamalarında ise diğer hadis kaynakları ve şerhlerine başvurduk. Fıkhü’l-Hadîsle ilgili yerlerinde fıkıh usulü ve fıkıh kitaplarına müracaat ettik. Konu başlıklarının tespiti ve Hadislerin sıralamasında ise teşvik ettiği konuları dikkate alarak sıralamaya gayret gösterdik. Araştırma neticesinde tebliğde teşvik için kullanılan “en hayırlınız…” kalıbında gelen hadislerin konularının şunlar olduğunu tespit edilmiştir. 1- İnsana nesebinin bir üstünlük kazandırmadığı ve dolayısıyla nesebiyle övünmenin uygun bir davranış olmadığı, hayırlı ve üstün olmak için İslam’ın hükümlerini öğrenmek ve Allah’ın övgüsüne mazhar olmanın gerekliliği. 2- Kur’ân-ı öğrenmek, öğretmek ve yaşama gayretinde olmanın kişiyi hayırlılar kategorisine dâhil ettiği. 3- Mizanda en ağır gelecek şeyin güzel ahlak olduğu. 4- Allah’ın emaneti olan hanımlara karşı güzel davranmak ve onlarla güzel geçinmenin fazilet ve üstünlük göstergesi olduğu. 5- İnsanlar arasında karşılıklı merhamet ve güvenin neticesi olan borç almak ve ödemekle alakalı hükümler. 6- Bir kimsenin Mümin kardeşine karşı her zaman olması gereken merhamet ve yumuşaklığı namaz safında da muhafaza etmesinin onun hayırlı olduğunun alameti olması. 7- Müminin her zaman hayrı umulan ve şerrinden emin olunan kişiler olmaya çalışması. 8- Allah katında değerli kişilerle aynı asırda yaşamanın ve onlarla aynı yolda olmanın olumlu etkisi. 9- Hayırlı olmayı isteyenin Allah’ı hatırlatan dost olması ya da edinmesinin lüzumu. Netice olarak “en hayırlınız…” kalıbıyla teşvik için gelen bütün hadislerin güzel ahlakı vurguladığını söyleyebiliriz.