{"title":"ENGELLİ KADINLAR İÇİN ENGELSİZ ADALET MÜMKÜN MÜ?: ADALETE ERİŞİM HAKKI ÇERÇEVESİNDE BİR İNCELEME","authors":"A. A. Şimşek Öner","doi":"10.54704/akdhfd.1463542","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Günümüzde adalete adalete erişim kavramı, sosyal adalet gündemine uygun olarak, adalete uygun bir hukuki çare arayışındaki farklı dezavantajlara sahip toplumsal kesimler için adalete erişim önündeki engellerin tespitini de içerecek şekilde geniş anlamda ele alınmaktadır. Adalete erişimi bağımsız bir insan hakkı olarak düzenleyen Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşme’de (EHİS) engellileri irade ve tercihlerini kullanmaktan alıkoyan ve engellilerin diğerleriyle eşit şekilde adalete ve usuli güvencelere erişimlerinin engellenmesine yol açan engellilik anlayışı terk edilmiştir. Bunun yerine EHİS’in adalete erişim hakkını düzenleyen 13. maddesinin, Sözleşme’nin yasa önünde eşit tanınma hakkını düzenleyen 12. maddesiyle birlikte ele alınması önerilmektedir. Gerçekten de EHİS adalete erişimi bağımsız bir hak olarak düzenlemektedir. Bunun yanı sıra hak temelli engellilik ve toplumsal cinsiyet bakış açısıyla engelli kadınların adalete erişim hakkını güvence altına almaktadır. Öte yandan adalete erişim hakkı, EHİS dışında herhangi bir sözleşmede münferiden düzenlenmemiş olduğundan, diğer insan hakları denetim mekanizmaları tarafından ilgili sözleşmede düzenlenen adil yargılanma hakkı, bilgi edinme hakkı, yasa önünde eşitlik gibi haklardan ve onların unsurlarından yorum yoluyla çıkarsanmaktadır. Örneğin CEDAW Komitesi, 2015 tarihli 33 No.lu Genel Tavsiye Kararı’nda kadınların adalete erişimini ele almıştır. Bu çerçevede hukuk önünde eşit tanınma ve hak arama özgürlüğü çerçevesinde engelli kadınların adalete erişim hakkına ilişkin uluslararası insan hakları standartlarını EHİS’in yanı sıra Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması Sözleşmesi (CEDAW) ortaya koymaktadır. Bu noktada EHİS’in engelliliğe yaklaşımı bağlamında engelli kadınların adalete erişiminin önündeki hukuki ve toplumsal engeller açığa çıkarılmalıdır. Hukuki ve toplumsal engellerin ise üç boyutta incelenmesi önerilmektedir. Bunlar, adalete erişim sürecinde karşılaşılan engeller, engellilik ve toplumsal cinsiyet kesişiminde hukuku etkileyen kültürel normlar nedeniyle engelli kadınların maruz kaldıkları klişeler ve ayırımcılıktır. Son olarak insan hakları ihlali anlamına gelen bu engeller karşısında devletin yükümlülükleri incelenmiştir.","PeriodicalId":504786,"journal":{"name":"Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi","volume":" 45","pages":""},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2024-05-02","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.54704/akdhfd.1463542","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Abstract
Günümüzde adalete adalete erişim kavramı, sosyal adalet gündemine uygun olarak, adalete uygun bir hukuki çare arayışındaki farklı dezavantajlara sahip toplumsal kesimler için adalete erişim önündeki engellerin tespitini de içerecek şekilde geniş anlamda ele alınmaktadır. Adalete erişimi bağımsız bir insan hakkı olarak düzenleyen Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşme’de (EHİS) engellileri irade ve tercihlerini kullanmaktan alıkoyan ve engellilerin diğerleriyle eşit şekilde adalete ve usuli güvencelere erişimlerinin engellenmesine yol açan engellilik anlayışı terk edilmiştir. Bunun yerine EHİS’in adalete erişim hakkını düzenleyen 13. maddesinin, Sözleşme’nin yasa önünde eşit tanınma hakkını düzenleyen 12. maddesiyle birlikte ele alınması önerilmektedir. Gerçekten de EHİS adalete erişimi bağımsız bir hak olarak düzenlemektedir. Bunun yanı sıra hak temelli engellilik ve toplumsal cinsiyet bakış açısıyla engelli kadınların adalete erişim hakkını güvence altına almaktadır. Öte yandan adalete erişim hakkı, EHİS dışında herhangi bir sözleşmede münferiden düzenlenmemiş olduğundan, diğer insan hakları denetim mekanizmaları tarafından ilgili sözleşmede düzenlenen adil yargılanma hakkı, bilgi edinme hakkı, yasa önünde eşitlik gibi haklardan ve onların unsurlarından yorum yoluyla çıkarsanmaktadır. Örneğin CEDAW Komitesi, 2015 tarihli 33 No.lu Genel Tavsiye Kararı’nda kadınların adalete erişimini ele almıştır. Bu çerçevede hukuk önünde eşit tanınma ve hak arama özgürlüğü çerçevesinde engelli kadınların adalete erişim hakkına ilişkin uluslararası insan hakları standartlarını EHİS’in yanı sıra Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması Sözleşmesi (CEDAW) ortaya koymaktadır. Bu noktada EHİS’in engelliliğe yaklaşımı bağlamında engelli kadınların adalete erişiminin önündeki hukuki ve toplumsal engeller açığa çıkarılmalıdır. Hukuki ve toplumsal engellerin ise üç boyutta incelenmesi önerilmektedir. Bunlar, adalete erişim sürecinde karşılaşılan engeller, engellilik ve toplumsal cinsiyet kesişiminde hukuku etkileyen kültürel normlar nedeniyle engelli kadınların maruz kaldıkları klişeler ve ayırımcılıktır. Son olarak insan hakları ihlali anlamına gelen bu engeller karşısında devletin yükümlülükleri incelenmiştir.