{"title":"An Evaluation about the Quran Pages/Mushaf in Tubingen","authors":"Hayrettin Öztürk","doi":"10.17120/omuifd.1353957","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Bu çalışma bugün dünyada mevcut bulunan el yazma Kur’ân, mushaf ve varakları içerisinde belki de en eskilerinden biri olan Tübingen Mushafını konu edinmektedir. Söz konusu Mushaf, Tübingen Üniversitesi Kütüphanesi Ma VI 165 demirbaş numarasına kayıtlı olup, İsrâ suresinin 35. ayetinin bir bölümünden itibaren Yâsîn suresinin 57. ayetine kadar takriben Kur’ân’ın dörtte birlik kısmını ihtiva etmektedir. Bu makalede, Tübingen Mushafının imlâ özellikleri ile erken döneme ait mimari eserler üzerinde yer alan epigrafik nitelikli metinler (taş kitabeler) arasında çeşitli açılardan karşılaştırmalar yapılmıştır. Yine bu makalede okumaya çeşitlilik ve zenginlik katan yazımı farklı kelimelerin ve kıraatlerin bir incelemesi yapılmış farklı kıraatlerin manaya kattığı anlam zenginliği ve kıraatlerin bu şekilde gelişinin hikmeti gibi konular da ele alınmıştır. Bu makalede Tübingen Mushafının ayet sayılarının tespitine çalışılması, Osman Mushafları ile yapılacak mukayesesi için mushafın detaylı olarak incelenmesi, tanımlanması, radyo karbon 14 (C14) yöntemi ile tarihlendirilmesinin yapılması ve bu nitelikteki bilimsel bir çalışmaya ilk kez konu edilmesi çalışmanın özgün tarafını oluşturmaktadır. Çalışmanın sonunda 14 asır önce yazıldığı belgelerle teyit edilen Tübingen Mushafı ile bugün elimizde bulunan diğer mushafların Tübingen Mushafına karşılık gelen kısımları arasında hiçbir farklılığın olmadığı belirtilmiş ve devamında bu çalışmada görüleceği üzere Kur’an’ın en azından ilgili bölümler itibarıyla hem sayfalarda hem de hafızalarda yer alan kutsal bir metin olduğu gerçeğinin bilimsel yöntemlerle desteklenebileceği ifade edilmiştir.","PeriodicalId":506148,"journal":{"name":"Ondokuz Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi","volume":"5 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2023-11-10","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Ondokuz Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.17120/omuifd.1353957","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Abstract
Bu çalışma bugün dünyada mevcut bulunan el yazma Kur’ân, mushaf ve varakları içerisinde belki de en eskilerinden biri olan Tübingen Mushafını konu edinmektedir. Söz konusu Mushaf, Tübingen Üniversitesi Kütüphanesi Ma VI 165 demirbaş numarasına kayıtlı olup, İsrâ suresinin 35. ayetinin bir bölümünden itibaren Yâsîn suresinin 57. ayetine kadar takriben Kur’ân’ın dörtte birlik kısmını ihtiva etmektedir. Bu makalede, Tübingen Mushafının imlâ özellikleri ile erken döneme ait mimari eserler üzerinde yer alan epigrafik nitelikli metinler (taş kitabeler) arasında çeşitli açılardan karşılaştırmalar yapılmıştır. Yine bu makalede okumaya çeşitlilik ve zenginlik katan yazımı farklı kelimelerin ve kıraatlerin bir incelemesi yapılmış farklı kıraatlerin manaya kattığı anlam zenginliği ve kıraatlerin bu şekilde gelişinin hikmeti gibi konular da ele alınmıştır. Bu makalede Tübingen Mushafının ayet sayılarının tespitine çalışılması, Osman Mushafları ile yapılacak mukayesesi için mushafın detaylı olarak incelenmesi, tanımlanması, radyo karbon 14 (C14) yöntemi ile tarihlendirilmesinin yapılması ve bu nitelikteki bilimsel bir çalışmaya ilk kez konu edilmesi çalışmanın özgün tarafını oluşturmaktadır. Çalışmanın sonunda 14 asır önce yazıldığı belgelerle teyit edilen Tübingen Mushafı ile bugün elimizde bulunan diğer mushafların Tübingen Mushafına karşılık gelen kısımları arasında hiçbir farklılığın olmadığı belirtilmiş ve devamında bu çalışmada görüleceği üzere Kur’an’ın en azından ilgili bölümler itibarıyla hem sayfalarda hem de hafızalarda yer alan kutsal bir metin olduğu gerçeğinin bilimsel yöntemlerle desteklenebileceği ifade edilmiştir.