{"title":"Mesnevî’de Ruh Beden Tasavvurları","authors":"A. Yildirim","doi":"10.31126/akrajournal.831180","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Ruh ve ruhun bedenle olan iliskisi felsefe, din ve diger dusunce sistemlerinin siklikla uzerinde durduklari konulardan olmustur. Ruhun ezeli ve ebedi olup olmamasi, mahiyeti, bedene nispetle niteligi en cok tartisilan konulardan olmustur. Islam dininin ruh anlayisinda suphesiz Kur’an’daki ayetlerin baglayici bir yonu bulunmaktadir. Ancak bununla birlikte Islam catisi altinda da farkli dusunceler ortaya cikmistir. Ozellikle tasavvuf anlayisi, ruhlarin ezelde yaratildigi, Allah’in “kendi ruhumdan ufledim” ayeti baglaminda ilahi ruhun bir tarafinin bulundugu dusuncesini on plana cikarmistir. Buna karsi bazi Islam bilginleri, ruhun insanin ana rahminde, cenin hâlinin belli bir safhasindan itibaren yaratildigi tezini ileri surmuslerdir. Mesnevi’de ruh beden ikilisi ve bunlarin birbiriyle olan munasebetleri ile ilgili olarak oldukca fazla beyitle karsilasmaktayiz. Mevlânâ’nin bazen akil (akl-i me’ad) ile birlikte degerlendirdigi ruhu, bedenin ustunde ilahi bir toz olarak gordugu anlasilmaktadir. Yine ona gore, ezelde yaratilan, hatta Mutlak Varlik olan Allah’la birlikte olan ruhun, gecici bir sure asagilik olan beden kalibina girmesi soz konusudur. Mesnevi’de gecen hemen butun kurgularda bedenin asagilanip ruhun yuceltildigi gorulmektedir. Bu calisma, Mevlânâ’nin soz konusu dusunceler baglaminda ruh ve bedeni, tecrubi âlemde gozlemledigim hangi nesneler ve olgular uzerinden kurguladigi uzerinedir.","PeriodicalId":269437,"journal":{"name":"AKRA KÜLTÜR SANAT VE EDEBİYAT DERGİSİ","volume":"40 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2020-12-13","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"AKRA KÜLTÜR SANAT VE EDEBİYAT DERGİSİ","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.31126/akrajournal.831180","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Abstract
Ruh ve ruhun bedenle olan iliskisi felsefe, din ve diger dusunce sistemlerinin siklikla uzerinde durduklari konulardan olmustur. Ruhun ezeli ve ebedi olup olmamasi, mahiyeti, bedene nispetle niteligi en cok tartisilan konulardan olmustur. Islam dininin ruh anlayisinda suphesiz Kur’an’daki ayetlerin baglayici bir yonu bulunmaktadir. Ancak bununla birlikte Islam catisi altinda da farkli dusunceler ortaya cikmistir. Ozellikle tasavvuf anlayisi, ruhlarin ezelde yaratildigi, Allah’in “kendi ruhumdan ufledim” ayeti baglaminda ilahi ruhun bir tarafinin bulundugu dusuncesini on plana cikarmistir. Buna karsi bazi Islam bilginleri, ruhun insanin ana rahminde, cenin hâlinin belli bir safhasindan itibaren yaratildigi tezini ileri surmuslerdir. Mesnevi’de ruh beden ikilisi ve bunlarin birbiriyle olan munasebetleri ile ilgili olarak oldukca fazla beyitle karsilasmaktayiz. Mevlânâ’nin bazen akil (akl-i me’ad) ile birlikte degerlendirdigi ruhu, bedenin ustunde ilahi bir toz olarak gordugu anlasilmaktadir. Yine ona gore, ezelde yaratilan, hatta Mutlak Varlik olan Allah’la birlikte olan ruhun, gecici bir sure asagilik olan beden kalibina girmesi soz konusudur. Mesnevi’de gecen hemen butun kurgularda bedenin asagilanip ruhun yuceltildigi gorulmektedir. Bu calisma, Mevlânâ’nin soz konusu dusunceler baglaminda ruh ve bedeni, tecrubi âlemde gozlemledigim hangi nesneler ve olgular uzerinden kurguladigi uzerinedir.