{"title":"A Stage in The Progressivism vs. Reactionism Debate: The Anti-Chador Week","authors":"P. Aydogan","doi":"10.33431/belgi.971898","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Osmanlı İmparatorluğu’nun son yüzyılına damgasını vurmuş olan Batılılaşma hareketleri, Cumhuriyet döneminde de sürmüştür. “Medeni bir toplum” isteğini arkalayan Batılılaşma gayretinin sembolik dışavurumunda en etkili yöntemin erkek ve kadın kıyafetleri olması yönünde yönetici elit nezdinde kendini belli eden adeta bir uzlaşının olduğunu söylemek mümkündür. Öyle ki Osmanlı’da fes, Cumhuriyet döneminde şapka hukuki düzenleme aracılığıyla “medeni kılığın” vücut bulması olarak algılanmış veya sunulmuştur. Medeni yaşama uygun kıyafet erkekler için şapkada simgeleşirken, kadınların giyimi konusunda herhangi bir hukuki düzenleme yapılmamış, çarşaf ve peçenin kullanılmaması için telkin yöntemi tercih edilmiştir. 1950’lerden sonra, çarşaf kullanımında artış olduğu iddiası gündeme gelmiştir. Bu durum bazı sivil toplum kuruluşlarını ve dernekleri çarşaf karşıtı tavır almaya yöneltmiş ve “Çarşafla Mücadele Haftaları” düzenlenmiştir. Bu çalışma, 1958-1962 yılları arasında düzenlenen “Çarşafla Mücadele Haftaları” özelinde çarşaf karşıtı düşüncenin konuya yaklaşımını ve mücadele yollarını incelemeyi amaçlamaktadır. Bu amaç çerçevesinde çarşafla mücadelede yöneticilerin, seçkinlerin, sivil derneklerin faaliyetleri ve çarşaf özelinde modernleşmeyi nasıl yorumladıkları, “ilericilik” ve “gericilik” kavramlarını hangi sembollere dayanarak açıkladıkları da tartışılacaktır. Çalışmanın yöntemi belge analizine dayanmaktadır ve birincil kaynaklarını gazeteler (Cumhuriyet, Milliyet, Vatan, Hürriyet) oluşturmaktadır. Çarşaf üzerinden yürütülen tartışmalar, Türk siyasal yaşamında belirgin bir ton olarak karşımıza çıkan ve genellikle kısır çekişmelerin önünü açan ilericilik/gericilik bağlamlı değerlendirmelerin işlevselliğini değerlendirebilmek açısından ciddi ipuçları verecektir.","PeriodicalId":164471,"journal":{"name":"Belgi Dergisi","volume":"27 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2022-01-08","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Belgi Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.33431/belgi.971898","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Abstract
Osmanlı İmparatorluğu’nun son yüzyılına damgasını vurmuş olan Batılılaşma hareketleri, Cumhuriyet döneminde de sürmüştür. “Medeni bir toplum” isteğini arkalayan Batılılaşma gayretinin sembolik dışavurumunda en etkili yöntemin erkek ve kadın kıyafetleri olması yönünde yönetici elit nezdinde kendini belli eden adeta bir uzlaşının olduğunu söylemek mümkündür. Öyle ki Osmanlı’da fes, Cumhuriyet döneminde şapka hukuki düzenleme aracılığıyla “medeni kılığın” vücut bulması olarak algılanmış veya sunulmuştur. Medeni yaşama uygun kıyafet erkekler için şapkada simgeleşirken, kadınların giyimi konusunda herhangi bir hukuki düzenleme yapılmamış, çarşaf ve peçenin kullanılmaması için telkin yöntemi tercih edilmiştir. 1950’lerden sonra, çarşaf kullanımında artış olduğu iddiası gündeme gelmiştir. Bu durum bazı sivil toplum kuruluşlarını ve dernekleri çarşaf karşıtı tavır almaya yöneltmiş ve “Çarşafla Mücadele Haftaları” düzenlenmiştir. Bu çalışma, 1958-1962 yılları arasında düzenlenen “Çarşafla Mücadele Haftaları” özelinde çarşaf karşıtı düşüncenin konuya yaklaşımını ve mücadele yollarını incelemeyi amaçlamaktadır. Bu amaç çerçevesinde çarşafla mücadelede yöneticilerin, seçkinlerin, sivil derneklerin faaliyetleri ve çarşaf özelinde modernleşmeyi nasıl yorumladıkları, “ilericilik” ve “gericilik” kavramlarını hangi sembollere dayanarak açıkladıkları da tartışılacaktır. Çalışmanın yöntemi belge analizine dayanmaktadır ve birincil kaynaklarını gazeteler (Cumhuriyet, Milliyet, Vatan, Hürriyet) oluşturmaktadır. Çarşaf üzerinden yürütülen tartışmalar, Türk siyasal yaşamında belirgin bir ton olarak karşımıza çıkan ve genellikle kısır çekişmelerin önünü açan ilericilik/gericilik bağlamlı değerlendirmelerin işlevselliğini değerlendirebilmek açısından ciddi ipuçları verecektir.