{"title":"Tripolis İthal Amphoraları: Bölgesel İlişkiler, Elit Eğilimler","authors":"Serkan Katiranci, Bahadır Duman","doi":"10.32949/arkhaia.2022.54","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"2012-2019 yılları arasında Tripolis antik kentinde yürütülen arkeolojik kazı ve araştırmalarda tespit edilen amphora buluntuları, bu makalenin ana konusunu oluşturmaktadır. Bölgedeki diğer antik kentlerde bulunan örneklerle yapılan karşılaştırmalar ve araştırmalar sonucunda amphora parçalarının ithal, yerel ve sınıflandırılamayan olmak üzere üç ana grup altında incelenmesiyle kentin amphora tipolojisi oluşturulmuştur. Gruplardan ilk sırayı yerel, ikinci sırayı ithal ve üçüncü sırayı ise sınıflandırılamayan amphoralar oluşturmaktadır. Lydia Bölgesi'nin güneyindeki son sınır kenti olan Tripolis antik kentinde kazı çalışması gerçekleştirilen hemen hemen her yapıda amphoralar bulunmuştur. Analoji çalışmaları sonucunda on beşi ithal amphora, üçü yerel amphora ve altısı sınıflandırılamayan olmak üzere toplam 24 farklı amphora tipi tespit edilmiştir. Söz konusu amphora tipleri Batı Akdeniz, Kuzey Afrika, Doğu Akdeniz, Karadeniz, Adalar-Ege, Batı Anadolu, Lykos Vadisi ve Menderes Vadisi’nde konumlanan antik kentlerin üretimleridir. Amphora buluntularından hareketle elde edilen bilgiler doğrultusunda, kentin hem denizaşırı hem de bölgesel kentlerle önemli derecede ticari ilişkiler kurduğu düşünülmektedir. Aynı zamanda yerel olarak üretilen amforalardan yola çıkarak, kentte üretim faaliyetlerinin yoğun bir şekilde gerçekleştiğini söylemek de mümkündür. MS 4. yüzyıldan itibaren Tripolis’te amphora kullanımı ve tip çeşitliliği artmıştır. Ancak MS 7. yüzyılın başından itibaren, tüm Batı Anadolu coğrafyasında olduğu gibi çeşitli faktörler nedeniyle meydana gelen nüfus azalmasıyla birlikte kentte amphora çeşitliliğinde azalma olduğu anlaşılmaktadır.","PeriodicalId":393995,"journal":{"name":"Arkhaia Anatolika Anadolu Arkeolojisi Araştırmaları Dergisi","volume":"46 13 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2022-12-30","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Arkhaia Anatolika Anadolu Arkeolojisi Araştırmaları Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.32949/arkhaia.2022.54","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Abstract
2012-2019 yılları arasında Tripolis antik kentinde yürütülen arkeolojik kazı ve araştırmalarda tespit edilen amphora buluntuları, bu makalenin ana konusunu oluşturmaktadır. Bölgedeki diğer antik kentlerde bulunan örneklerle yapılan karşılaştırmalar ve araştırmalar sonucunda amphora parçalarının ithal, yerel ve sınıflandırılamayan olmak üzere üç ana grup altında incelenmesiyle kentin amphora tipolojisi oluşturulmuştur. Gruplardan ilk sırayı yerel, ikinci sırayı ithal ve üçüncü sırayı ise sınıflandırılamayan amphoralar oluşturmaktadır. Lydia Bölgesi'nin güneyindeki son sınır kenti olan Tripolis antik kentinde kazı çalışması gerçekleştirilen hemen hemen her yapıda amphoralar bulunmuştur. Analoji çalışmaları sonucunda on beşi ithal amphora, üçü yerel amphora ve altısı sınıflandırılamayan olmak üzere toplam 24 farklı amphora tipi tespit edilmiştir. Söz konusu amphora tipleri Batı Akdeniz, Kuzey Afrika, Doğu Akdeniz, Karadeniz, Adalar-Ege, Batı Anadolu, Lykos Vadisi ve Menderes Vadisi’nde konumlanan antik kentlerin üretimleridir. Amphora buluntularından hareketle elde edilen bilgiler doğrultusunda, kentin hem denizaşırı hem de bölgesel kentlerle önemli derecede ticari ilişkiler kurduğu düşünülmektedir. Aynı zamanda yerel olarak üretilen amforalardan yola çıkarak, kentte üretim faaliyetlerinin yoğun bir şekilde gerçekleştiğini söylemek de mümkündür. MS 4. yüzyıldan itibaren Tripolis’te amphora kullanımı ve tip çeşitliliği artmıştır. Ancak MS 7. yüzyılın başından itibaren, tüm Batı Anadolu coğrafyasında olduğu gibi çeşitli faktörler nedeniyle meydana gelen nüfus azalmasıyla birlikte kentte amphora çeşitliliğinde azalma olduğu anlaşılmaktadır.