BİR DEPREM DESTANINDA TARİHİN İZLERİ: “MÜREFTE VE CİVARI BÜYÜK ZELZELE VE YANGINI GARİB DESTANI”

Cafer Özdemi̇r
{"title":"BİR DEPREM DESTANINDA TARİHİN İZLERİ: “MÜREFTE VE CİVARI BÜYÜK ZELZELE VE YANGINI GARİB DESTANI”","authors":"Cafer Özdemi̇r","doi":"10.55666/folklor.1281317","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Âşıklık geleneği içinde savaş, göç, deprem, kuraklık gibi önemli hadiselerin mevzu edildiği destan türü, ait olduğu toplumun başından geçenleri geleceğe aktarmada önemli bir fonksiyon üstlenmektedir. Edebî bir ürün olmasına rağmen hareket noktası gerçek bir olaya dayandığı için tarihi bilgilerin yetersiz olduğu veya eksik bilgilerin tamamlanmasında paha biçilemez bir değere sahip olmaktadır. Fakat gerçeklerin âşığın bakış açısıyla kurgulanarak edebî bir yapıya bürünmesi ve söz konusu edilen ayrıntıların kaynaklarının kestirilememesi bu bilgilere temkinli yaklaşmayı zorunlu kılmaktadır. Fakat âşığın, gerçekleşen hadisenin topluma etkisini, bireylerin olay karşısındaki hissedişlerini; kısaca insanî tavırları ve tepkileri destan havası içinde hissetmek mümkündür. Büyük ölümlere, yaralanmalara ve yıkımlara neden olan depremler destan mevzuları içinde en dikkat çekici olaylardan biridir. Türkiye coğrafyası çok eskiden günümüze büyük depremlere sahne olmuş ve bu coğrafyada büyük kayıplar verilmiştir. Âşıklar her ne kadar bölgesel olarak belirli alanı etkileyen depremleri anlatsalar da aslında ortaya konulan acı tablo tüm ülkeyi ilgilendirmektedir. Deprem destanları bu çerçevede yöresel bir depremi mevzu ederek ülkenin tamamının acısını ve olay karşısındaki tepkilerini ortaya koymaktadır. 1912 yılında Marmara Denizi’nin kuzeyinde Şarköy, Mürefte ve Gelibolu merkezli meydana gelen büyük deprem bölgede ve yakın yerleşim birimlerinde büyük hasara neden olmuştur. Depremden etkilendiğini veya olayı gözlemlediğini tahmin ettiğimiz Soytarı mahlaslı âşık otuz sekiz dörtlükten oluşan bir destan yazmış ve bunu İstanbul’da tek sayfa olarak matbaada bastırmıştır. Çalışmamızın esasını teşkil eden bu destanı üç bölümde incelemek mümkündür. İlk on dörtlük birinci bölümü oluşturmaktadır. Burada deprem destanları formuna uygun olarak olayın toplum üzerindeki etkisi; yıl, ay, gün ve saat belirtilmiş şekilde olayın gerçekleşme zamanı bildirilmekte ve hayatın fâni olması perspektifinde depremin olağanüstü betimlemesi yapılmaktadır. İkinci bölümde depremden etkilenen yerleşim birimlerinin adları, burada meydana gelen kayıplar ve bunun üzerine yaşanan acılar zikredilmiştir. Burada yirmiye yakın yerleşim yeri ayrıntılı olmak üzere yetmişe yakın yer adı zikredilmiştir. Son bölümde ise genel sayısal veriler, devletin yardımı ve kadere boyun eğiş söz konusu edilmiştir. Çalışmamızın konusunu teşkil eden bu destanda birinci ve üçüncü bölümlerin edebî mahiyetinin bulunduğunu, ikinci bölümün ise daha çok tarihi belge niteliğinde kayıplara dair sayısal verilerle yüklü olduğunu görürüz. Sonuçta bu metnin tarih araştırmalarında kullanılabilecek mahiyete sahip olduğunu söylemek mümkündür.","PeriodicalId":112951,"journal":{"name":"Folklor Akademi Dergisi","volume":" 40","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2023-06-20","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Folklor Akademi Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.55666/folklor.1281317","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0

Abstract

Âşıklık geleneği içinde savaş, göç, deprem, kuraklık gibi önemli hadiselerin mevzu edildiği destan türü, ait olduğu toplumun başından geçenleri geleceğe aktarmada önemli bir fonksiyon üstlenmektedir. Edebî bir ürün olmasına rağmen hareket noktası gerçek bir olaya dayandığı için tarihi bilgilerin yetersiz olduğu veya eksik bilgilerin tamamlanmasında paha biçilemez bir değere sahip olmaktadır. Fakat gerçeklerin âşığın bakış açısıyla kurgulanarak edebî bir yapıya bürünmesi ve söz konusu edilen ayrıntıların kaynaklarının kestirilememesi bu bilgilere temkinli yaklaşmayı zorunlu kılmaktadır. Fakat âşığın, gerçekleşen hadisenin topluma etkisini, bireylerin olay karşısındaki hissedişlerini; kısaca insanî tavırları ve tepkileri destan havası içinde hissetmek mümkündür. Büyük ölümlere, yaralanmalara ve yıkımlara neden olan depremler destan mevzuları içinde en dikkat çekici olaylardan biridir. Türkiye coğrafyası çok eskiden günümüze büyük depremlere sahne olmuş ve bu coğrafyada büyük kayıplar verilmiştir. Âşıklar her ne kadar bölgesel olarak belirli alanı etkileyen depremleri anlatsalar da aslında ortaya konulan acı tablo tüm ülkeyi ilgilendirmektedir. Deprem destanları bu çerçevede yöresel bir depremi mevzu ederek ülkenin tamamının acısını ve olay karşısındaki tepkilerini ortaya koymaktadır. 1912 yılında Marmara Denizi’nin kuzeyinde Şarköy, Mürefte ve Gelibolu merkezli meydana gelen büyük deprem bölgede ve yakın yerleşim birimlerinde büyük hasara neden olmuştur. Depremden etkilendiğini veya olayı gözlemlediğini tahmin ettiğimiz Soytarı mahlaslı âşık otuz sekiz dörtlükten oluşan bir destan yazmış ve bunu İstanbul’da tek sayfa olarak matbaada bastırmıştır. Çalışmamızın esasını teşkil eden bu destanı üç bölümde incelemek mümkündür. İlk on dörtlük birinci bölümü oluşturmaktadır. Burada deprem destanları formuna uygun olarak olayın toplum üzerindeki etkisi; yıl, ay, gün ve saat belirtilmiş şekilde olayın gerçekleşme zamanı bildirilmekte ve hayatın fâni olması perspektifinde depremin olağanüstü betimlemesi yapılmaktadır. İkinci bölümde depremden etkilenen yerleşim birimlerinin adları, burada meydana gelen kayıplar ve bunun üzerine yaşanan acılar zikredilmiştir. Burada yirmiye yakın yerleşim yeri ayrıntılı olmak üzere yetmişe yakın yer adı zikredilmiştir. Son bölümde ise genel sayısal veriler, devletin yardımı ve kadere boyun eğiş söz konusu edilmiştir. Çalışmamızın konusunu teşkil eden bu destanda birinci ve üçüncü bölümlerin edebî mahiyetinin bulunduğunu, ikinci bölümün ise daha çok tarihi belge niteliğinde kayıplara dair sayısal verilerle yüklü olduğunu görürüz. Sonuçta bu metnin tarih araştırmalarında kullanılabilecek mahiyete sahip olduğunu söylemek mümkündür.
求助全文
约1分钟内获得全文 求助全文
来源期刊
自引率
0.00%
发文量
0
×
引用
GB/T 7714-2015
复制
MLA
复制
APA
复制
导出至
BibTeX EndNote RefMan NoteFirst NoteExpress
×
提示
您的信息不完整,为了账户安全,请先补充。
现在去补充
×
提示
您因"违规操作"
具体请查看互助需知
我知道了
×
提示
确定
请完成安全验证×
copy
已复制链接
快去分享给好友吧!
我知道了
右上角分享
点击右上角分享
0
联系我们:info@booksci.cn Book学术提供免费学术资源搜索服务,方便国内外学者检索中英文文献。致力于提供最便捷和优质的服务体验。 Copyright © 2023 布克学术 All rights reserved.
京ICP备2023020795号-1
ghs 京公网安备 11010802042870号
Book学术文献互助
Book学术文献互助群
群 号:604180095
Book学术官方微信