{"title":"xvii。西方垃圾海洋中的企业活动是几个世纪以来的一个国际问题,","authors":"Serhat Kuzucu","doi":"10.19060/GAB.19116","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Garp Ocaklari, Osmanli Devleti’nin XVI. ve XX. Yuzyil boyunca Cezayir, Tunus ve Trablusgarp eyaletleri icin kullandigi bir terimdir. Osmanlilar ilk defa Turk denizcisi Oruc Reis sayesinde 1516 yilinda Cezayir’e girerken daha sonra 1551 yilinda Trablusgarp’i 1574 yilinda ise Tunus’u topraklarinin bir parcasi haline getirdi. Bu fetihlerden sonra Cezayir 1516-1830, Trablusgarp 1551-1912 ve Tunus ise 1574-1881 yillari arasinda Osmanli hâkimiyetinde kaldi. Garp Ocaklari’nin en onemli askeri gucu donanmalariydi. Denizcilikte Akdeniz havzasinda soz sahibi olan bu Ocaklarin Osmanli Devleti’nin kontrolune gecmesi devletin uzun yillar yeterli duzeye gelemeyen deniz gucune de guc katmis oluyordu. Osmanlilar bu bolgede genel olarak yari bagimsiz bir yapi kurarak bu Garp Ocaklari’ni yonetmisti. Buraya atadigi vali veya beylerbeyi sultana bagli olmakla birlikte bagimsiz da hareket edebiliyordu. Ancak Osmanli sultaninin hukmu diger eyaletlerde oldugu gibi Garp Ocaklarinda da her zaman gecerli idi. Hutbe sultanin adina okunur para da onun nami ile basilirdi. Garp Ocaklari’nin en onemli gecim kaynagi ise korsanlik ve deniz ticaretiydi. Ozellikle Akdeniz havzasinda yapmis olduklari korsanlik faaliyetleri en onemli gelir kaynaklarini olusturmaktaydi. Lakin bu durum zamanla Osmanli Devleti ile Akdeniz’de deniz ticareti yapan diger devletler arasinda sorun olmaya baslamistir. Bu cercevede Akdeniz ticaretinin guvenligi icin yapilan uluslararasi antlasmalara Garp Ocaklari’nin kimi zaman riayet etmemesi ise Osmanli Devleti’ni zamanla zor durumda birakmistir.","PeriodicalId":41235,"journal":{"name":"Gazi Akademik Bakis-Gazi Academic View","volume":"9 1","pages":"165-180"},"PeriodicalIF":0.1000,"publicationDate":"2015-12-17","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"1","resultStr":"{\"title\":\"XVIII. Yüzyılda Uluslararası Bir Sorun Olarak Garp Ocakları’nın Akdeniz’deki Korsanlık Faaliyetleri\",\"authors\":\"Serhat Kuzucu\",\"doi\":\"10.19060/GAB.19116\",\"DOIUrl\":null,\"url\":null,\"abstract\":\"Garp Ocaklari, Osmanli Devleti’nin XVI. ve XX. Yuzyil boyunca Cezayir, Tunus ve Trablusgarp eyaletleri icin kullandigi bir terimdir. Osmanlilar ilk defa Turk denizcisi Oruc Reis sayesinde 1516 yilinda Cezayir’e girerken daha sonra 1551 yilinda Trablusgarp’i 1574 yilinda ise Tunus’u topraklarinin bir parcasi haline getirdi. Bu fetihlerden sonra Cezayir 1516-1830, Trablusgarp 1551-1912 ve Tunus ise 1574-1881 yillari arasinda Osmanli hâkimiyetinde kaldi. Garp Ocaklari’nin en onemli askeri gucu donanmalariydi. Denizcilikte Akdeniz havzasinda soz sahibi olan bu Ocaklarin Osmanli Devleti’nin kontrolune gecmesi devletin uzun yillar yeterli duzeye gelemeyen deniz gucune de guc katmis oluyordu. Osmanlilar bu bolgede genel olarak yari bagimsiz bir yapi kurarak bu Garp Ocaklari’ni yonetmisti. Buraya atadigi vali veya beylerbeyi sultana bagli olmakla birlikte bagimsiz da hareket edebiliyordu. Ancak Osmanli sultaninin hukmu diger eyaletlerde oldugu gibi Garp Ocaklarinda da her zaman gecerli idi. Hutbe sultanin adina okunur para da onun nami ile basilirdi. Garp Ocaklari’nin en onemli gecim kaynagi ise korsanlik ve deniz ticaretiydi. Ozellikle Akdeniz havzasinda yapmis olduklari korsanlik faaliyetleri en onemli gelir kaynaklarini olusturmaktaydi. Lakin bu durum zamanla Osmanli Devleti ile Akdeniz’de deniz ticareti yapan diger devletler arasinda sorun olmaya baslamistir. Bu cercevede Akdeniz ticaretinin guvenligi icin yapilan uluslararasi antlasmalara Garp Ocaklari’nin kimi zaman riayet etmemesi ise Osmanli Devleti’ni zamanla zor durumda birakmistir.\",\"PeriodicalId\":41235,\"journal\":{\"name\":\"Gazi Akademik Bakis-Gazi Academic View\",\"volume\":\"9 1\",\"pages\":\"165-180\"},\"PeriodicalIF\":0.1000,\"publicationDate\":\"2015-12-17\",\"publicationTypes\":\"Journal Article\",\"fieldsOfStudy\":null,\"isOpenAccess\":false,\"openAccessPdf\":\"\",\"citationCount\":\"1\",\"resultStr\":null,\"platform\":\"Semanticscholar\",\"paperid\":null,\"PeriodicalName\":\"Gazi Akademik Bakis-Gazi Academic View\",\"FirstCategoryId\":\"1085\",\"ListUrlMain\":\"https://doi.org/10.19060/GAB.19116\",\"RegionNum\":0,\"RegionCategory\":null,\"ArticlePicture\":[],\"TitleCN\":null,\"AbstractTextCN\":null,\"PMCID\":null,\"EPubDate\":\"\",\"PubModel\":\"\",\"JCR\":\"0\",\"JCRName\":\"HUMANITIES, MULTIDISCIPLINARY\",\"Score\":null,\"Total\":0}","platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Gazi Akademik Bakis-Gazi Academic View","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.19060/GAB.19116","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"0","JCRName":"HUMANITIES, MULTIDISCIPLINARY","Score":null,"Total":0}
XVIII. Yüzyılda Uluslararası Bir Sorun Olarak Garp Ocakları’nın Akdeniz’deki Korsanlık Faaliyetleri
Garp Ocaklari, Osmanli Devleti’nin XVI. ve XX. Yuzyil boyunca Cezayir, Tunus ve Trablusgarp eyaletleri icin kullandigi bir terimdir. Osmanlilar ilk defa Turk denizcisi Oruc Reis sayesinde 1516 yilinda Cezayir’e girerken daha sonra 1551 yilinda Trablusgarp’i 1574 yilinda ise Tunus’u topraklarinin bir parcasi haline getirdi. Bu fetihlerden sonra Cezayir 1516-1830, Trablusgarp 1551-1912 ve Tunus ise 1574-1881 yillari arasinda Osmanli hâkimiyetinde kaldi. Garp Ocaklari’nin en onemli askeri gucu donanmalariydi. Denizcilikte Akdeniz havzasinda soz sahibi olan bu Ocaklarin Osmanli Devleti’nin kontrolune gecmesi devletin uzun yillar yeterli duzeye gelemeyen deniz gucune de guc katmis oluyordu. Osmanlilar bu bolgede genel olarak yari bagimsiz bir yapi kurarak bu Garp Ocaklari’ni yonetmisti. Buraya atadigi vali veya beylerbeyi sultana bagli olmakla birlikte bagimsiz da hareket edebiliyordu. Ancak Osmanli sultaninin hukmu diger eyaletlerde oldugu gibi Garp Ocaklarinda da her zaman gecerli idi. Hutbe sultanin adina okunur para da onun nami ile basilirdi. Garp Ocaklari’nin en onemli gecim kaynagi ise korsanlik ve deniz ticaretiydi. Ozellikle Akdeniz havzasinda yapmis olduklari korsanlik faaliyetleri en onemli gelir kaynaklarini olusturmaktaydi. Lakin bu durum zamanla Osmanli Devleti ile Akdeniz’de deniz ticareti yapan diger devletler arasinda sorun olmaya baslamistir. Bu cercevede Akdeniz ticaretinin guvenligi icin yapilan uluslararasi antlasmalara Garp Ocaklari’nin kimi zaman riayet etmemesi ise Osmanli Devleti’ni zamanla zor durumda birakmistir.