{"title":"Osmanlı Devleti’nde Bir Kaza Hapishanesinden Yansımalar: Tüm Yönleriyle Suruç Hapishanesi (1852-1920)","authors":"Mustafa Dağ","doi":"10.47140/kusbder.1134988","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Tanzimat Dönemi’nde düzenlenen ceza kanunları ve nizamnameleri hapis cezasının önemini daha da arttırdığı gibi cezanın infaz edildiği mekan olan hapishaneleri de ön plana çıkarmıştır. Bu hapishanelerden biri de Suruç kazasında bulunmaktadır. Bu doğrultuda çalışmada, Urfa Sancağı’na bağlı olan Suruç Hapishanesi örneği değerlendirilmiştir. Bu çalışmada, 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren 20. yüzyılın başlarına kadar hapishanenin fiziki yapısı, bu yapının ıslahına yönelik çalışmalar, idari personel ile görevliler, hükümlü veya tutukluların mevcudu ile bu mahkumların genel durumları ele alınmıştır. Suruç kazasında bulunan hapishane ile ilgili 19. yüzyılda detaylı bilgi bulunmasa da 1852 yılında müstakil bir binası olmayan bir hapishanenin mevcudiyeti tespit edilmiştir. Müstakil bir binaya sahip olmayan hapishanenin yetersizliğiyle ilgili şikayetler 1920 yılına kadar devam etmiştir. Bu nedenden dolayı yapı sıklıkla ıslah çalışmalarına tabi tutulmuştur. Bu çalışmalara rağmen hapishanenin yetersizliğine dair sorun kronik bir hal almıştır. Doküman inceleme metoduyla gerçekleştirilen çalışmanın temel kaynağı hapishaneyle ilgili Cumhurbaşkanlığı Osmanlı Arşivi kaynaklarıdır. Bunun yanı sıra hapishane kavramı ve Osmanlı hapishaneleriyle ilgili literatürde yer alan çalışmalardan istifade edilmiştir. Çalışma neticesinde, Osmanlı’da modern hapishaneye geçiş aşamasında yaşanan zorlukların Suruç Hapishanesi’nde de meydana geldiği, hapishane için kullanılan mekanın yetersizliği, personelin nicelik ve nitelik açısından kifayetsiz olduğu ve mahkumların sağlık açısından genel durumunun iyi olmadığı saptanmıştır. Mekan yetersizliğine yönelik merkezi idare ile birlikte mahalli imkanlar kullanılarak çözüm üretilmeye çalışılmış, personel yetersizliğine yönelik sorunun çözümü için ise mali sıkıntılardan dolayı imparatorluk genelinde yapılacak bir düzenlemenin beklenilmesi gerektiği belirtilmiştir.","PeriodicalId":424181,"journal":{"name":"Kırklareli Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi","volume":"14 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2022-12-09","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"1","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Kırklareli Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.47140/kusbder.1134988","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
Osmanlı Devleti’nde Bir Kaza Hapishanesinden Yansımalar: Tüm Yönleriyle Suruç Hapishanesi (1852-1920)
Tanzimat Dönemi’nde düzenlenen ceza kanunları ve nizamnameleri hapis cezasının önemini daha da arttırdığı gibi cezanın infaz edildiği mekan olan hapishaneleri de ön plana çıkarmıştır. Bu hapishanelerden biri de Suruç kazasında bulunmaktadır. Bu doğrultuda çalışmada, Urfa Sancağı’na bağlı olan Suruç Hapishanesi örneği değerlendirilmiştir. Bu çalışmada, 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren 20. yüzyılın başlarına kadar hapishanenin fiziki yapısı, bu yapının ıslahına yönelik çalışmalar, idari personel ile görevliler, hükümlü veya tutukluların mevcudu ile bu mahkumların genel durumları ele alınmıştır. Suruç kazasında bulunan hapishane ile ilgili 19. yüzyılda detaylı bilgi bulunmasa da 1852 yılında müstakil bir binası olmayan bir hapishanenin mevcudiyeti tespit edilmiştir. Müstakil bir binaya sahip olmayan hapishanenin yetersizliğiyle ilgili şikayetler 1920 yılına kadar devam etmiştir. Bu nedenden dolayı yapı sıklıkla ıslah çalışmalarına tabi tutulmuştur. Bu çalışmalara rağmen hapishanenin yetersizliğine dair sorun kronik bir hal almıştır. Doküman inceleme metoduyla gerçekleştirilen çalışmanın temel kaynağı hapishaneyle ilgili Cumhurbaşkanlığı Osmanlı Arşivi kaynaklarıdır. Bunun yanı sıra hapishane kavramı ve Osmanlı hapishaneleriyle ilgili literatürde yer alan çalışmalardan istifade edilmiştir. Çalışma neticesinde, Osmanlı’da modern hapishaneye geçiş aşamasında yaşanan zorlukların Suruç Hapishanesi’nde de meydana geldiği, hapishane için kullanılan mekanın yetersizliği, personelin nicelik ve nitelik açısından kifayetsiz olduğu ve mahkumların sağlık açısından genel durumunun iyi olmadığı saptanmıştır. Mekan yetersizliğine yönelik merkezi idare ile birlikte mahalli imkanlar kullanılarak çözüm üretilmeye çalışılmış, personel yetersizliğine yönelik sorunun çözümü için ise mali sıkıntılardan dolayı imparatorluk genelinde yapılacak bir düzenlemenin beklenilmesi gerektiği belirtilmiştir.