{"title":"Gerçekliğin Bir Öykünmesi Olarak Sinema Sanatının İncelenmesi","authors":"Hüseyin Âdem Tülüce","doi":"10.53048/johass.1067709","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Bu çalışmada sinema sanatının insan gerçekliğini öykünme yoluyla nasıl ortaya çıkardığı kavramsal olarak incelenmeye çalışılmıştır. İnsan, gerçekliği doğrudan veya dolaylı olarak değiştirebilen özelliği ile öne çıkar. Bunun için de sinemayı bir imkan olarak değerlendirebilir. Sinema, insana gerçekliğin farklı yönlerini gösterebilen bir sanat dalı olarak öykünmeyi kullanır. Ancak sinema sanatı gerçekliği ham haliyle değil onu estetize ederek yeni bir gerçeklik yaratır. Bu manada üretilen sinemasal gerçeklik ham gerçekliğe öykünme ve bu gerçekliği belli yönleriyle taklit etmektir. Sinema sanatı, ham gerçekliği kullanarak gerçekliği farklı biçimlere sokabilir. İnsan yaşamında genel olarak içsel ve dışsal gerçeklik vardır. İçsel gerçeklik, insanın iç dünyasındaki ruhsal yansımalarla ilgilidir. Dışsal gerçeklik ise toplumsal hayattaki somut olgu ve olayların yansımalardır. Çalışmada üzerinde durulan mesele bir sanat biçimi olarak öykünme yoluyla sinemanın içsel ve dışsal gerçekliği tekrar tekrar yaratılabilme imkânıdır. Böylece sinema yaşamın öykülenmiş bir tekrarı olmaktadır. Hayatta var olan bir gerçekliğin estetize edilerek filmlere doğal biçimde yansıması onun başarısını gösteren önemli bir unsurdur. Sinemasal öykünmenin içinde taklit ve temsil vardır. İnsanın yaşamdaki duyguları belli bir öyküyle perdeye yansıtılmakta ve insana bir gerçeklik duygusu verilebilmektedir. Öykünmenin derecesine göre bu gerçeklik duygusu şiddetli veya zayıf olabilmektedir. Burada sinema sanatında kullanılan öykünmenin insanın bireysel ve toplumsal yaşamı üzerinde ne türden bir etkide bulunabileceği betimlenmeye çalışıldı.","PeriodicalId":309467,"journal":{"name":"İnsan ve Sosyal Bilimler Dergisi","volume":"11 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2022-05-29","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"İnsan ve Sosyal Bilimler Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.53048/johass.1067709","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
Gerçekliğin Bir Öykünmesi Olarak Sinema Sanatının İncelenmesi
Bu çalışmada sinema sanatının insan gerçekliğini öykünme yoluyla nasıl ortaya çıkardığı kavramsal olarak incelenmeye çalışılmıştır. İnsan, gerçekliği doğrudan veya dolaylı olarak değiştirebilen özelliği ile öne çıkar. Bunun için de sinemayı bir imkan olarak değerlendirebilir. Sinema, insana gerçekliğin farklı yönlerini gösterebilen bir sanat dalı olarak öykünmeyi kullanır. Ancak sinema sanatı gerçekliği ham haliyle değil onu estetize ederek yeni bir gerçeklik yaratır. Bu manada üretilen sinemasal gerçeklik ham gerçekliğe öykünme ve bu gerçekliği belli yönleriyle taklit etmektir. Sinema sanatı, ham gerçekliği kullanarak gerçekliği farklı biçimlere sokabilir. İnsan yaşamında genel olarak içsel ve dışsal gerçeklik vardır. İçsel gerçeklik, insanın iç dünyasındaki ruhsal yansımalarla ilgilidir. Dışsal gerçeklik ise toplumsal hayattaki somut olgu ve olayların yansımalardır. Çalışmada üzerinde durulan mesele bir sanat biçimi olarak öykünme yoluyla sinemanın içsel ve dışsal gerçekliği tekrar tekrar yaratılabilme imkânıdır. Böylece sinema yaşamın öykülenmiş bir tekrarı olmaktadır. Hayatta var olan bir gerçekliğin estetize edilerek filmlere doğal biçimde yansıması onun başarısını gösteren önemli bir unsurdur. Sinemasal öykünmenin içinde taklit ve temsil vardır. İnsanın yaşamdaki duyguları belli bir öyküyle perdeye yansıtılmakta ve insana bir gerçeklik duygusu verilebilmektedir. Öykünmenin derecesine göre bu gerçeklik duygusu şiddetli veya zayıf olabilmektedir. Burada sinema sanatında kullanılan öykünmenin insanın bireysel ve toplumsal yaşamı üzerinde ne türden bir etkide bulunabileceği betimlenmeye çalışıldı.