{"title":"Farsça Tarih Yazıcılığının Doğuşu ve Ebû Ali El-Bel’amî’nin İran Tarihçiliğindeki Yeri","authors":"Gülhan Duygun","doi":"10.37879/9789751749994.2022.30","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Orta Çağ İslam dünyasında birçok dil konuşulmaktadır. Ancak o dönemin kaynakları Arapça, Farsça ve Türkçe olarak yazılmıştır. Bu diller arasında Arapçanın, Orta Çağ İslam tarih yazıcılığında ayrı bir önemi olmasına karşın, Farsçanın da bir süre sonra en az Arapça kadar önem kazandığı bilinmektedir. Orta Çağ İslam dilleri arasında Arapçanın Farsçadan daha geçerli olması siyasi, iktisadî, dinî ve kültürel birçok sebebe bağlanabilir. Ancak Farsça da özellikle V./XI. yüzyıldan itibaren büyük bir gelişme göstermiş, sadece İran’da değil aynı zamanda Anadolu, Maveraünnehir ve Kuzey Hindistan’da ana edebî dil haline gelmiştir. Bu nedenle Farsça, söz konusu bölgeleri çalışacak araştırmacılar için olmazsa olmaz bir araçtır.1","PeriodicalId":363474,"journal":{"name":"Uluslararası Prof. Dr. Halil İnalcık Tarih ve Tarihçilik Sempozyumu Bildiriler II. Cilt","volume":"1 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2022-01-07","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Uluslararası Prof. Dr. Halil İnalcık Tarih ve Tarihçilik Sempozyumu Bildiriler II. Cilt","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.37879/9789751749994.2022.30","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
Farsça Tarih Yazıcılığının Doğuşu ve Ebû Ali El-Bel’amî’nin İran Tarihçiliğindeki Yeri
Orta Çağ İslam dünyasında birçok dil konuşulmaktadır. Ancak o dönemin kaynakları Arapça, Farsça ve Türkçe olarak yazılmıştır. Bu diller arasında Arapçanın, Orta Çağ İslam tarih yazıcılığında ayrı bir önemi olmasına karşın, Farsçanın da bir süre sonra en az Arapça kadar önem kazandığı bilinmektedir. Orta Çağ İslam dilleri arasında Arapçanın Farsçadan daha geçerli olması siyasi, iktisadî, dinî ve kültürel birçok sebebe bağlanabilir. Ancak Farsça da özellikle V./XI. yüzyıldan itibaren büyük bir gelişme göstermiş, sadece İran’da değil aynı zamanda Anadolu, Maveraünnehir ve Kuzey Hindistan’da ana edebî dil haline gelmiştir. Bu nedenle Farsça, söz konusu bölgeleri çalışacak araştırmacılar için olmazsa olmaz bir araçtır.1