{"title":"标准剂量预防在减肥手术患者中的应用和静脉血栓栓塞的发现","authors":"M. Yıldırım, M. Işik","doi":"10.30733/std.2021.01513","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Amaç: Obezite cerrahisindeki en önemli morbidite ve mortalite nedenlerinden biri, derin ven trombozu (DVT) ve pulmoner emboliyi (PE) kapsayan venöz tromboembolizm (VTE) olaylarıdır. Bu çalışmada, bariyatrik cerrahi yapılan ve standart doz profilaksisi uygulanan hastalarda VTE sonuçlarının değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Hastalar ve Yöntem: 2015-2019 yılları arasında morbid obezite nedeni ile ameliyat edilen hastalar retrospektif olarak incelendi. Çalışmaya, laparoskopik sleeve gastrektomi yapılan ve standart doz Enoksaparin profilaksisi uygulanan olgular dahil edildi. Hastaların demografik verileri, preoperatif hazırlık ve postoperatif antiembolik tedavi koşulları kaydedildi. Bulgular: Laparoskopik sleeve gastrektomi yapılan 87 hasta çalışmaya alındı. Hastaların 66'sı (%75,8) kadın 21'i (%24,1) erkekti. Ortalama yaş 38,7 (18-55) idi. Ortalama hastanede kalış süresi 6,6 (3-69) gündü. Dört hastada (%4,5) postoperatif komplikasyon gelişti. İki hastada PE, birer olguda sızıntıya bağlı mediastinit ve kesi fıtığı meydana geldi. Sonuç: Mevcut profilaksi yöntemlerine rağmen, VTE, obezite cerrahisi geçiren hastalarda önemli bir morbidite ve mortalite nedeni olmaya devam etmektedir. Yüksek doz düşük molekül ağırlıklı heparin (DMAH) kullanımı kanamaya neden olabilirken, düşük doz DMAH kullanımı ise VTE olasılığını artırmaktadır. Bu durum, DMAH'ların bir sınırlaması olarak karşımıza çıkmaktadır. Erken dönemde artırılmış doz ve taburculuk sonrası standart doz uygulaması için yeni çalışmalara ihtiyaç bulunmaktadır.","PeriodicalId":332557,"journal":{"name":"Selcuk Tip Dergisi","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2021-09-01","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":"{\"title\":\"Standard Dose Prophylaxis Application and Venous Thromboembolism Findings in Patients Who Had Bariatric Surgery\",\"authors\":\"M. Yıldırım, M. Işik\",\"doi\":\"10.30733/std.2021.01513\",\"DOIUrl\":null,\"url\":null,\"abstract\":\"Amaç: Obezite cerrahisindeki en önemli morbidite ve mortalite nedenlerinden biri, derin ven trombozu (DVT) ve pulmoner emboliyi (PE) kapsayan venöz tromboembolizm (VTE) olaylarıdır. Bu çalışmada, bariyatrik cerrahi yapılan ve standart doz profilaksisi uygulanan hastalarda VTE sonuçlarının değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Hastalar ve Yöntem: 2015-2019 yılları arasında morbid obezite nedeni ile ameliyat edilen hastalar retrospektif olarak incelendi. Çalışmaya, laparoskopik sleeve gastrektomi yapılan ve standart doz Enoksaparin profilaksisi uygulanan olgular dahil edildi. Hastaların demografik verileri, preoperatif hazırlık ve postoperatif antiembolik tedavi koşulları kaydedildi. Bulgular: Laparoskopik sleeve gastrektomi yapılan 87 hasta çalışmaya alındı. Hastaların 66'sı (%75,8) kadın 21'i (%24,1) erkekti. Ortalama yaş 38,7 (18-55) idi. Ortalama hastanede kalış süresi 6,6 (3-69) gündü. Dört hastada (%4,5) postoperatif komplikasyon gelişti. İki hastada PE, birer olguda sızıntıya bağlı mediastinit ve kesi fıtığı meydana geldi. Sonuç: Mevcut profilaksi yöntemlerine rağmen, VTE, obezite cerrahisi geçiren hastalarda önemli bir morbidite ve mortalite nedeni olmaya devam etmektedir. Yüksek doz düşük molekül ağırlıklı heparin (DMAH) kullanımı kanamaya neden olabilirken, düşük doz DMAH kullanımı ise VTE olasılığını artırmaktadır. Bu durum, DMAH'ların bir sınırlaması olarak karşımıza çıkmaktadır. Erken dönemde artırılmış doz ve taburculuk sonrası standart doz uygulaması için yeni çalışmalara ihtiyaç bulunmaktadır.\",\"PeriodicalId\":332557,\"journal\":{\"name\":\"Selcuk Tip Dergisi\",\"volume\":null,\"pages\":null},\"PeriodicalIF\":0.0000,\"publicationDate\":\"2021-09-01\",\"publicationTypes\":\"Journal Article\",\"fieldsOfStudy\":null,\"isOpenAccess\":false,\"openAccessPdf\":\"\",\"citationCount\":\"0\",\"resultStr\":null,\"platform\":\"Semanticscholar\",\"paperid\":null,\"PeriodicalName\":\"Selcuk Tip Dergisi\",\"FirstCategoryId\":\"1085\",\"ListUrlMain\":\"https://doi.org/10.30733/std.2021.01513\",\"RegionNum\":0,\"RegionCategory\":null,\"ArticlePicture\":[],\"TitleCN\":null,\"AbstractTextCN\":null,\"PMCID\":null,\"EPubDate\":\"\",\"PubModel\":\"\",\"JCR\":\"\",\"JCRName\":\"\",\"Score\":null,\"Total\":0}","platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Selcuk Tip Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.30733/std.2021.01513","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
Standard Dose Prophylaxis Application and Venous Thromboembolism Findings in Patients Who Had Bariatric Surgery
Amaç: Obezite cerrahisindeki en önemli morbidite ve mortalite nedenlerinden biri, derin ven trombozu (DVT) ve pulmoner emboliyi (PE) kapsayan venöz tromboembolizm (VTE) olaylarıdır. Bu çalışmada, bariyatrik cerrahi yapılan ve standart doz profilaksisi uygulanan hastalarda VTE sonuçlarının değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Hastalar ve Yöntem: 2015-2019 yılları arasında morbid obezite nedeni ile ameliyat edilen hastalar retrospektif olarak incelendi. Çalışmaya, laparoskopik sleeve gastrektomi yapılan ve standart doz Enoksaparin profilaksisi uygulanan olgular dahil edildi. Hastaların demografik verileri, preoperatif hazırlık ve postoperatif antiembolik tedavi koşulları kaydedildi. Bulgular: Laparoskopik sleeve gastrektomi yapılan 87 hasta çalışmaya alındı. Hastaların 66'sı (%75,8) kadın 21'i (%24,1) erkekti. Ortalama yaş 38,7 (18-55) idi. Ortalama hastanede kalış süresi 6,6 (3-69) gündü. Dört hastada (%4,5) postoperatif komplikasyon gelişti. İki hastada PE, birer olguda sızıntıya bağlı mediastinit ve kesi fıtığı meydana geldi. Sonuç: Mevcut profilaksi yöntemlerine rağmen, VTE, obezite cerrahisi geçiren hastalarda önemli bir morbidite ve mortalite nedeni olmaya devam etmektedir. Yüksek doz düşük molekül ağırlıklı heparin (DMAH) kullanımı kanamaya neden olabilirken, düşük doz DMAH kullanımı ise VTE olasılığını artırmaktadır. Bu durum, DMAH'ların bir sınırlaması olarak karşımıza çıkmaktadır. Erken dönemde artırılmış doz ve taburculuk sonrası standart doz uygulaması için yeni çalışmalara ihtiyaç bulunmaktadır.