边界的两面:土耳其-伊朗边界墙及其影响

Ilhan Oğuz Akdemir, Emine Akman
{"title":"边界的两面:土耳其-伊朗边界墙及其影响","authors":"Ilhan Oğuz Akdemir, Emine Akman","doi":"10.46928/iticusbe.1192926","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Sınır, devlet egemenliğinin sembolü, güvenliğin kutsandığı sahalar ve kolektif bir kimlik olan kavramsal ve ideal olanı kuşatması sebebi ile ‘vatan’ olarak kavramsallaşmıştır. Jeopolitik bir kesinti olan sınırlar, siyasi coğrafya çalışmalarının ‘merkezindedir.’ Dolayısıyla Türkiye’nin coğrafi konumu; son dönemde küresel bir aktör, Avrupa ile gibi nedenlerden ötürü sınır güvenliği ve güvenlikleştirme ekseni, sınır tezinin temelini oluşturmuştur. Ayrıca özellikle neoliberal politikaların etkisinin artması ile beraber sınır bölgeleri; yoğun mal, bilgi ve insan akışının güzergâhı olmuştur. Sınırlar; duvarların, dikenli tellerin yükseldiği yer yer düşük yoğunluklu çatışma alanları haline dönüşmüştür ve bu durum ülke siyasalarında önemli bir konu olarak varlığını sürdürmektedir. \nAmaç: Araştırmanın Temel tezi ve amacı; Sınır ve mülteci çalışmalarında ve uygulamada sıkça vurgulanan, sınır güvenliği/güvenlikleştirmesi ekseninde alınan her türlü güvenlik önleminin eksik olduğu ve sınırların oluşturulması ve güvenliği aşamasında mutlaka “sınır insanlarını” ve onların günümüzde ve gelecekte yaşamlarını kesintiye uğratmayacak “çok boyutlu sınır modelini” Türkiye-İran sınır duvarı örnekleminde açıklamaktır \nYöntem: Irksal veya kalıtsal özelliklere vurgu yapılmasına itiraz ederek “Germen mikrop teorisini” kabul etmeyen “Turner’ın sınır modeli” dönüştürücü bir güç olarak “batılı yerleşimcilerin sınırlar için mücadelesini merkeze alıyordu. Daha sonraki sınır çalışmaları da güvenlik esasına göre (Wisconsin Okulu vb) gelişime devam etti. Çalışma mağdurlar oluşturan tek boyutlu sınır modellerine karşı olarak oluşturulmuş “sınır insanlarının” günümüzde ve gelecekte sınırda hayatlarını sürdürmesini merkeze alan ve diğer sınır unsurlarını da buna göre dizayn edilmesi mantığına dayalı “çok boyutlu sınır modeli” adı altında yeni bir sınır tezi üzerine bina edilmiştir. Modelin tipik örneklemi, Türkiye-İran sınır duvarı verileri üzerinden geliştirilen öngörülerdir. \nBulgular: Sınır güvenliği mantığına dayalı uygulamalar, sınırlarda yaşayan nüfus düşünülmeden kurgulanmıştır. Türkiye-İran sınırına örülen duvar ile geçirgenliği ortadan kalkan ve sınır boyunca görülen “illegal, kaçak, gölge sınır ticareti” sınırlandırılmıştır. Böylece geçim kaynakları engellenen sınır insanları, iç bölgelere göç edecek, sınırda olması gereken güvenilir ve caydırıcı nüfus yoğunluğu azalacaktır. Kaldı ki sınırı terk eden göçmenler, büyükşehirlerde işsiz, mutsuz, terörize ve kriminalize bir nüfus kitlesine dönüşecektir. Yeni göçmen ve mülteciler oluşturacaktır. \nÖzgünlük: Tek boyutlu “güvenlik” ekseninde doğru olarak düşünülen sınır modelinin, çok boyutlu çok faktörlü fizibilitelerde sınır insanları ve sınırın geleceği açısından risk oluşturacağı bilinmelidir. Araştırmada; Türkiye-İran sınır güvenliği için inşa edilen duvarların oluşturduğu çok boyutlu olumlu ve olumsuz ortamlar, öngörülen ampirik sonuçlarına karşılık, öngörülmeyen olası olumsuz senaryolar ile birlikte kurgulanmıştır.","PeriodicalId":179518,"journal":{"name":"İstanbul Ticaret Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi","volume":"16 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2022-11-02","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":"{\"title\":\"TWO FACES OF THE BORDER: TURKEY-IRAN BORDER WALL AND ITS IMPACT\",\"authors\":\"Ilhan Oğuz Akdemir, Emine Akman\",\"doi\":\"10.46928/iticusbe.1192926\",\"DOIUrl\":null,\"url\":null,\"abstract\":\"Sınır, devlet egemenliğinin sembolü, güvenliğin kutsandığı sahalar ve kolektif bir kimlik olan kavramsal ve ideal olanı kuşatması sebebi ile ‘vatan’ olarak kavramsallaşmıştır. Jeopolitik bir kesinti olan sınırlar, siyasi coğrafya çalışmalarının ‘merkezindedir.’ Dolayısıyla Türkiye’nin coğrafi konumu; son dönemde küresel bir aktör, Avrupa ile gibi nedenlerden ötürü sınır güvenliği ve güvenlikleştirme ekseni, sınır tezinin temelini oluşturmuştur. Ayrıca özellikle neoliberal politikaların etkisinin artması ile beraber sınır bölgeleri; yoğun mal, bilgi ve insan akışının güzergâhı olmuştur. Sınırlar; duvarların, dikenli tellerin yükseldiği yer yer düşük yoğunluklu çatışma alanları haline dönüşmüştür ve bu durum ülke siyasalarında önemli bir konu olarak varlığını sürdürmektedir. \\nAmaç: Araştırmanın Temel tezi ve amacı; Sınır ve mülteci çalışmalarında ve uygulamada sıkça vurgulanan, sınır güvenliği/güvenlikleştirmesi ekseninde alınan her türlü güvenlik önleminin eksik olduğu ve sınırların oluşturulması ve güvenliği aşamasında mutlaka “sınır insanlarını” ve onların günümüzde ve gelecekte yaşamlarını kesintiye uğratmayacak “çok boyutlu sınır modelini” Türkiye-İran sınır duvarı örnekleminde açıklamaktır \\nYöntem: Irksal veya kalıtsal özelliklere vurgu yapılmasına itiraz ederek “Germen mikrop teorisini” kabul etmeyen “Turner’ın sınır modeli” dönüştürücü bir güç olarak “batılı yerleşimcilerin sınırlar için mücadelesini merkeze alıyordu. Daha sonraki sınır çalışmaları da güvenlik esasına göre (Wisconsin Okulu vb) gelişime devam etti. Çalışma mağdurlar oluşturan tek boyutlu sınır modellerine karşı olarak oluşturulmuş “sınır insanlarının” günümüzde ve gelecekte sınırda hayatlarını sürdürmesini merkeze alan ve diğer sınır unsurlarını da buna göre dizayn edilmesi mantığına dayalı “çok boyutlu sınır modeli” adı altında yeni bir sınır tezi üzerine bina edilmiştir. Modelin tipik örneklemi, Türkiye-İran sınır duvarı verileri üzerinden geliştirilen öngörülerdir. \\nBulgular: Sınır güvenliği mantığına dayalı uygulamalar, sınırlarda yaşayan nüfus düşünülmeden kurgulanmıştır. Türkiye-İran sınırına örülen duvar ile geçirgenliği ortadan kalkan ve sınır boyunca görülen “illegal, kaçak, gölge sınır ticareti” sınırlandırılmıştır. Böylece geçim kaynakları engellenen sınır insanları, iç bölgelere göç edecek, sınırda olması gereken güvenilir ve caydırıcı nüfus yoğunluğu azalacaktır. Kaldı ki sınırı terk eden göçmenler, büyükşehirlerde işsiz, mutsuz, terörize ve kriminalize bir nüfus kitlesine dönüşecektir. Yeni göçmen ve mülteciler oluşturacaktır. \\nÖzgünlük: Tek boyutlu “güvenlik” ekseninde doğru olarak düşünülen sınır modelinin, çok boyutlu çok faktörlü fizibilitelerde sınır insanları ve sınırın geleceği açısından risk oluşturacağı bilinmelidir. Araştırmada; Türkiye-İran sınır güvenliği için inşa edilen duvarların oluşturduğu çok boyutlu olumlu ve olumsuz ortamlar, öngörülen ampirik sonuçlarına karşılık, öngörülmeyen olası olumsuz senaryolar ile birlikte kurgulanmıştır.\",\"PeriodicalId\":179518,\"journal\":{\"name\":\"İstanbul Ticaret Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi\",\"volume\":\"16 1\",\"pages\":\"0\"},\"PeriodicalIF\":0.0000,\"publicationDate\":\"2022-11-02\",\"publicationTypes\":\"Journal Article\",\"fieldsOfStudy\":null,\"isOpenAccess\":false,\"openAccessPdf\":\"\",\"citationCount\":\"0\",\"resultStr\":null,\"platform\":\"Semanticscholar\",\"paperid\":null,\"PeriodicalName\":\"İstanbul Ticaret Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi\",\"FirstCategoryId\":\"1085\",\"ListUrlMain\":\"https://doi.org/10.46928/iticusbe.1192926\",\"RegionNum\":0,\"RegionCategory\":null,\"ArticlePicture\":[],\"TitleCN\":null,\"AbstractTextCN\":null,\"PMCID\":null,\"EPubDate\":\"\",\"PubModel\":\"\",\"JCR\":\"\",\"JCRName\":\"\",\"Score\":null,\"Total\":0}","platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"İstanbul Ticaret Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.46928/iticusbe.1192926","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0

摘要

本文章由计算机程序翻译,如有差异,请以英文原文为准。
TWO FACES OF THE BORDER: TURKEY-IRAN BORDER WALL AND ITS IMPACT
Sınır, devlet egemenliğinin sembolü, güvenliğin kutsandığı sahalar ve kolektif bir kimlik olan kavramsal ve ideal olanı kuşatması sebebi ile ‘vatan’ olarak kavramsallaşmıştır. Jeopolitik bir kesinti olan sınırlar, siyasi coğrafya çalışmalarının ‘merkezindedir.’ Dolayısıyla Türkiye’nin coğrafi konumu; son dönemde küresel bir aktör, Avrupa ile gibi nedenlerden ötürü sınır güvenliği ve güvenlikleştirme ekseni, sınır tezinin temelini oluşturmuştur. Ayrıca özellikle neoliberal politikaların etkisinin artması ile beraber sınır bölgeleri; yoğun mal, bilgi ve insan akışının güzergâhı olmuştur. Sınırlar; duvarların, dikenli tellerin yükseldiği yer yer düşük yoğunluklu çatışma alanları haline dönüşmüştür ve bu durum ülke siyasalarında önemli bir konu olarak varlığını sürdürmektedir. Amaç: Araştırmanın Temel tezi ve amacı; Sınır ve mülteci çalışmalarında ve uygulamada sıkça vurgulanan, sınır güvenliği/güvenlikleştirmesi ekseninde alınan her türlü güvenlik önleminin eksik olduğu ve sınırların oluşturulması ve güvenliği aşamasında mutlaka “sınır insanlarını” ve onların günümüzde ve gelecekte yaşamlarını kesintiye uğratmayacak “çok boyutlu sınır modelini” Türkiye-İran sınır duvarı örnekleminde açıklamaktır Yöntem: Irksal veya kalıtsal özelliklere vurgu yapılmasına itiraz ederek “Germen mikrop teorisini” kabul etmeyen “Turner’ın sınır modeli” dönüştürücü bir güç olarak “batılı yerleşimcilerin sınırlar için mücadelesini merkeze alıyordu. Daha sonraki sınır çalışmaları da güvenlik esasına göre (Wisconsin Okulu vb) gelişime devam etti. Çalışma mağdurlar oluşturan tek boyutlu sınır modellerine karşı olarak oluşturulmuş “sınır insanlarının” günümüzde ve gelecekte sınırda hayatlarını sürdürmesini merkeze alan ve diğer sınır unsurlarını da buna göre dizayn edilmesi mantığına dayalı “çok boyutlu sınır modeli” adı altında yeni bir sınır tezi üzerine bina edilmiştir. Modelin tipik örneklemi, Türkiye-İran sınır duvarı verileri üzerinden geliştirilen öngörülerdir. Bulgular: Sınır güvenliği mantığına dayalı uygulamalar, sınırlarda yaşayan nüfus düşünülmeden kurgulanmıştır. Türkiye-İran sınırına örülen duvar ile geçirgenliği ortadan kalkan ve sınır boyunca görülen “illegal, kaçak, gölge sınır ticareti” sınırlandırılmıştır. Böylece geçim kaynakları engellenen sınır insanları, iç bölgelere göç edecek, sınırda olması gereken güvenilir ve caydırıcı nüfus yoğunluğu azalacaktır. Kaldı ki sınırı terk eden göçmenler, büyükşehirlerde işsiz, mutsuz, terörize ve kriminalize bir nüfus kitlesine dönüşecektir. Yeni göçmen ve mülteciler oluşturacaktır. Özgünlük: Tek boyutlu “güvenlik” ekseninde doğru olarak düşünülen sınır modelinin, çok boyutlu çok faktörlü fizibilitelerde sınır insanları ve sınırın geleceği açısından risk oluşturacağı bilinmelidir. Araştırmada; Türkiye-İran sınır güvenliği için inşa edilen duvarların oluşturduğu çok boyutlu olumlu ve olumsuz ortamlar, öngörülen ampirik sonuçlarına karşılık, öngörülmeyen olası olumsuz senaryolar ile birlikte kurgulanmıştır.
求助全文
通过发布文献求助,成功后即可免费获取论文全文。 去求助
来源期刊
自引率
0.00%
发文量
0
×
引用
GB/T 7714-2015
复制
MLA
复制
APA
复制
导出至
BibTeX EndNote RefMan NoteFirst NoteExpress
×
提示
您的信息不完整,为了账户安全,请先补充。
现在去补充
×
提示
您因"违规操作"
具体请查看互助需知
我知道了
×
提示
确定
请完成安全验证×
copy
已复制链接
快去分享给好友吧!
我知道了
右上角分享
点击右上角分享
0
联系我们:info@booksci.cn Book学术提供免费学术资源搜索服务,方便国内外学者检索中英文文献。致力于提供最便捷和优质的服务体验。 Copyright © 2023 布克学术 All rights reserved.
京ICP备2023020795号-1
ghs 京公网安备 11010802042870号
Book学术文献互助
Book学术文献互助群
群 号:604180095
Book学术官方微信