Özge Turgay Yildirim, E. Akşit, F. Aydın, A. Aydın
{"title":"Evaluation of atherogenic index of plasma levels at hypertensive patients","authors":"Özge Turgay Yildirim, E. Akşit, F. Aydın, A. Aydın","doi":"10.25000/ACEM.563986","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Amac: Hipertansiyon, kardiyovaskuler sistem icin onemli risk faktorlerinden biridir. Son donemde yapilan arastirmalar, plazma aterojenik indeksinin (PAI) kardiyovaskuler morbidite, tum nedenlere bagli olum, ateroskleroz ve koroner arter hastaliginin ciddiyeti ile guclu bir iliskisi oldugu gosterilmistir. Ayrica hipertansif hastalarda endotel hasari ile iliskisi vardir. Biz bu calisma ile PAI ile hipertansiyon arasindaki iliskiyi arastirmayi amacladik. Yontemler: Calismaya toplam 213 hasta alindi. Daha once hipertansiyon, nefrotik sendrom, diyabetes mellitus, hipotiroidizm tanisi olan, statin tedavisi alan ve 18 yasin altindaki hastalar calismadan dislandi. 24 saatlik ambulatuvar kan basinci olcumu ile hipertansiyon tanisi ve kan basinci (KB) sonuclari alindi. PAI, trigliseritin yuksek yogunluklu lipoprotein kolesterol oraninin logaritmik donusumu olarak tanimlandi. Bulgular: Calismaya katilan hastalarin yas ortalamasi 49,2 ± 14,6 yil idi ve % 41,8'u (n = 89) erkekti. 24 saatlik ambulatuar kan basinci olcumu sonuclarina gore, PAI, gunduz sistolik kan basinci (SKB) (r=0,244, p<0,001), gunduz diyastolik kan basinci (DKB) (r=0,276, p<0,001), gece SBP (r=0,259, p<0,001), gece DKB (r=0,299, p<0,001), ortalama SKB (r=0.213, p=0,002) ve ortalama DKB (r=0,296, p<0,001) ile pozitif olarak korele idi. Hipertansif hastalarda PAI normotansif hastalara gore istatistiksel olarak anlamli duzeyde yuksekti (p=0,001). Sonuc: Calismamizin sonucunda PAI'nin kan basinciyla pozitif olarak korele oldugu ve PAI degerlerinin hipertansif hastalarda istatistiksel acidan anlamli sekilde yuksek oldugunu saptamistir.","PeriodicalId":8220,"journal":{"name":"ARCHIVES OF CLINICAL AND EXPERIMENTAL MEDICINE","volume":"1 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2019-08-01","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"4","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"ARCHIVES OF CLINICAL AND EXPERIMENTAL MEDICINE","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.25000/ACEM.563986","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 4
Abstract
Amac: Hipertansiyon, kardiyovaskuler sistem icin onemli risk faktorlerinden biridir. Son donemde yapilan arastirmalar, plazma aterojenik indeksinin (PAI) kardiyovaskuler morbidite, tum nedenlere bagli olum, ateroskleroz ve koroner arter hastaliginin ciddiyeti ile guclu bir iliskisi oldugu gosterilmistir. Ayrica hipertansif hastalarda endotel hasari ile iliskisi vardir. Biz bu calisma ile PAI ile hipertansiyon arasindaki iliskiyi arastirmayi amacladik. Yontemler: Calismaya toplam 213 hasta alindi. Daha once hipertansiyon, nefrotik sendrom, diyabetes mellitus, hipotiroidizm tanisi olan, statin tedavisi alan ve 18 yasin altindaki hastalar calismadan dislandi. 24 saatlik ambulatuvar kan basinci olcumu ile hipertansiyon tanisi ve kan basinci (KB) sonuclari alindi. PAI, trigliseritin yuksek yogunluklu lipoprotein kolesterol oraninin logaritmik donusumu olarak tanimlandi. Bulgular: Calismaya katilan hastalarin yas ortalamasi 49,2 ± 14,6 yil idi ve % 41,8'u (n = 89) erkekti. 24 saatlik ambulatuar kan basinci olcumu sonuclarina gore, PAI, gunduz sistolik kan basinci (SKB) (r=0,244, p<0,001), gunduz diyastolik kan basinci (DKB) (r=0,276, p<0,001), gece SBP (r=0,259, p<0,001), gece DKB (r=0,299, p<0,001), ortalama SKB (r=0.213, p=0,002) ve ortalama DKB (r=0,296, p<0,001) ile pozitif olarak korele idi. Hipertansif hastalarda PAI normotansif hastalara gore istatistiksel olarak anlamli duzeyde yuksekti (p=0,001). Sonuc: Calismamizin sonucunda PAI'nin kan basinciyla pozitif olarak korele oldugu ve PAI degerlerinin hipertansif hastalarda istatistiksel acidan anlamli sekilde yuksek oldugunu saptamistir.