Anxiety and Sleep Quality Levels of Emergency Medical Personnel and Factors Affecting Them During the Coronavirus Disease-2019 Pandemic

Abstract

Objective: The study was conducted to determine the anxiety and sleep quality levels of emergency medical service personnel as well as factors affecting them during the Coronavirus disease-2019 (COVID-19) pandemic. Materials and Methods: This descriptive study included 247 medical professionals working in emergency medical services. Results: The mean age of the medical personnel was 32.62±7.36 years, of whom 54.3% were females, 49.8% were married, 89.9% were university graduates and 47.8% nurse. Of the medical staff, 21.9% had mild anxiety, 15.8% had moderate anxiety, and 33.2% had high anxiety. Pittsburgh sleep quality index scores of all participants were >5. A strong and positive relationship (p<0.001) was found between the anxiety level (19.24±15.67) and sleep quality (14.39±3.13) of participants. The study revealed that healthcare personnel who worked 24 hour shifts, smoked and/or drank alcohol, had a psychological disorder, and lacked adequate protective equipment had high anxiety scores and poor sleep quality. Moreover, healthcare professionals who experienced problems with childcare, thought that working conditions affect their children negatively, and were afraid of COVID-19 transmission to themselves and their families had high anxiety scores and poor sleep quality. Conclusion: During the pandemic, monitoring the emergency medical personnels' health and work is important to determine their levels of anxiety and sleep quality and to provide necessary psychological support. Amaç: Bu çalışma, Koronavirüs hastalığı-2019 (COVID-19) pandemi döneminde acil servis çalışanlarının anksiyete ve uyku kalitesi düzeyleri ile etkileyen faktörleri belirlemek amacıyla yapılmıştır. Gereç ve Yöntem: Tanımlayıcı tipte olan bu araştırma acil servislerde çalışan 247 sağlık personeli ile yapılmıştır. Bulgular: Yaş ortalamaları 32,62±7,36 olan sağlık personellerinin %54,3'ü (n=134) kadın, %49,8'i (n=123) evli, %89,9'u (n=222) üniversite mezunu ve %47,8'i (n=118) hemşire idi. Sağlık personelinin %21,9'u hafif, %15,8'i orta ve %33,2'si yüksek anksiyete düzeyine sahipti. Katılımcıların tamamının Pittsburgh uyku kalitesi indeks puanı 5'in üzerinde idi. Katılımcıların anksiyete düzeyi (19,24±15,67) ile uyku kalitesi (14,39±3,13) arasında kuvvetli ve pozitif yönde ilişki saptandı. Çalışmada;24 saatlik vardiyalar halinde çalışan, sigara ve/veya alkol kullanan, psikolojik bir hastalığı olan ve yeterli koruyucu ekipmana sahip olmadığını belirten sağlık personellerinin anksiyete puanlarının yüksek, uyku kalitelerinin kötü olduğu saptandı. Ek olarak, çocuklarının bakımı ile ilgili sorun yaşayan, çalışma şartlarının çocuklarını olumsuz etkilediğini düşünen, kendisine ve ailesine COVID-19 bulaşmasından korkan sağlık personellerinin anksiyete puanları yüksek, uyku kaliteleri kötü idi. Sonuç: Pandemi döneminde sağlık personellerinin çalışma şeklinin yeniden gözden geçirilmesi, anksiyete ve uyku kalitelerinin belirlenerek gerekli psikolojik desteğin sağlanması önemlidir.