{"title":"Dezenformasyon ile Algı Yaratmak ve Bilgi Kontrolü: İsrail – Filistin Savaşı Örneği","authors":"Melda Geneş, Onur Taydaş","doi":"10.54722/iletisimvediplomasi.1487823","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Günümüz toplumlarının en büyük anahtarı iletişimdir. İletişim süreçlerini kontrol eden toplumların dünya üzerindeki etkinlikleri ve güçleri artmaktadır. Ancak iletişim teknolojilerini elinde tutan toplumların ya da kitlelerin, toplumları/kitleleri yanıltmak ya da kendilerine çıkar sağlamak için dezenformasyon yaydıkları görülmektedir. Dezenformasyon kasıtlı bir şekilde insanları gerçeklikten uzaklaştırarak, maksatlı olarak kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirme süreci olarak adlandırılmaktadır. Bu sürecin kontrol edilebilmesi için hâlihazırda birçok çalışma yürütülmektedir. Ancak günümüzde medya kuruluşlarının yanı sıra gelişen teknoloji sayesinde her bireyin sosyal medya platformlarında içerik üretip sunabildiği bir ortam da bulunmaktadır. Bu ortam eşik bekçiliği gibi bir süzgece sahip olmadığı gibi kısmen daha özgürlükçü bir alan olarak da adlandırılmaktadır. Fakat söz konusu bu mecra ve bu mecradaki kimi paylaşımlar aslında sorun teşkil edebilmektedir. Bu noktada sosyal medya içeriklerindeki teyit alma süreci, sosyal medya platformlarında ihmal edilmekte bunun da sonuçları ciddi olabilmektedir. Dahası kriz durumlarında kimi zaman panik hâlinde kimi zaman da kasten sosyal medya aracılığıyla yanlış enformasyonun paylaşıldığı bilinmektedir. Son yıllarda yaşanan olaylara özellikle savaşlara bakıldığında bu durum daha da vahim görünmektedir. Savaş hâlinde oldukları veya anlaşmazlığa düştükleri tarafların kasten dezenformasyon barındıran içerikleri paylaşıma soktukları, karşılarındaki ülkelerin prestijlerini sarsıp, uluslararası kamuoyunda kendi politika ya da ülkelerini haklı gösterme amacı güttükleri gözlemlenmektedir. Bu kapsamda çalışmada İsrail’in Filistin’deki zulmüne yönelik haberlerdeki dezenformasyonlar incelenmiştir. Çalışmada çerçeveleme kuramı kullanılmıştır.","PeriodicalId":505753,"journal":{"name":"İletişim ve Diplomasi","volume":"51 30","pages":""},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2024-07-02","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"İletişim ve Diplomasi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.54722/iletisimvediplomasi.1487823","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Abstract
Günümüz toplumlarının en büyük anahtarı iletişimdir. İletişim süreçlerini kontrol eden toplumların dünya üzerindeki etkinlikleri ve güçleri artmaktadır. Ancak iletişim teknolojilerini elinde tutan toplumların ya da kitlelerin, toplumları/kitleleri yanıltmak ya da kendilerine çıkar sağlamak için dezenformasyon yaydıkları görülmektedir. Dezenformasyon kasıtlı bir şekilde insanları gerçeklikten uzaklaştırarak, maksatlı olarak kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirme süreci olarak adlandırılmaktadır. Bu sürecin kontrol edilebilmesi için hâlihazırda birçok çalışma yürütülmektedir. Ancak günümüzde medya kuruluşlarının yanı sıra gelişen teknoloji sayesinde her bireyin sosyal medya platformlarında içerik üretip sunabildiği bir ortam da bulunmaktadır. Bu ortam eşik bekçiliği gibi bir süzgece sahip olmadığı gibi kısmen daha özgürlükçü bir alan olarak da adlandırılmaktadır. Fakat söz konusu bu mecra ve bu mecradaki kimi paylaşımlar aslında sorun teşkil edebilmektedir. Bu noktada sosyal medya içeriklerindeki teyit alma süreci, sosyal medya platformlarında ihmal edilmekte bunun da sonuçları ciddi olabilmektedir. Dahası kriz durumlarında kimi zaman panik hâlinde kimi zaman da kasten sosyal medya aracılığıyla yanlış enformasyonun paylaşıldığı bilinmektedir. Son yıllarda yaşanan olaylara özellikle savaşlara bakıldığında bu durum daha da vahim görünmektedir. Savaş hâlinde oldukları veya anlaşmazlığa düştükleri tarafların kasten dezenformasyon barındıran içerikleri paylaşıma soktukları, karşılarındaki ülkelerin prestijlerini sarsıp, uluslararası kamuoyunda kendi politika ya da ülkelerini haklı gösterme amacı güttükleri gözlemlenmektedir. Bu kapsamda çalışmada İsrail’in Filistin’deki zulmüne yönelik haberlerdeki dezenformasyonlar incelenmiştir. Çalışmada çerçeveleme kuramı kullanılmıştır.